Hüseyin Gülerce: Cemaat hükümetle yarış içinde değil

Hüseyin Gülerce'den Hükümet-Cemaat ilişkilerine dair önemli açıklamalar.




ENSONHABER.com/DETAY HABER Fethullah Gülen hareketine yakınlığıyla bilinen Zaman gazetesi yazarı Hüseyin Gülerce, CNN Türk'te Şirin Payzın'ın sorularını yanıtladı. Hükümet-Cemaat tartışması iddialarıyla ilgili soruları yanıtlayan Gülerce, önemli açıklamalarda bulundu.

İşte Gülerce'nin açıklamalarından satır başları:
"MİT Müsteşarı'nın savcılar tarafından ifadeye çağrılmasında maalesef, Cemaat - Hükümet tartışmasını gündeme getirildi. Böyle bir şey olsaydı ben söylerdim açıkça, ama olmadı.

"CEMAAT, HÜKÜMETLE BİR YARIŞ İÇİNDE DEĞİL"

Şöyle bir yanlışlık yapılıyor, "cemaat, camia, işte hizmet grubu" neyse, bu hareket hükümetle bir yarış içinde değil. Aynı kulvarda değiller. Birisi icra yetkisi olan söz sahibi olan taraf. Nitekim mesela Sayın Başbakan bana göre ciddi bir alınganlık da gösterdi o meselede. O kadar olmayabilirdi.

"OSLO SÜRECİNE HİÇBİR ZAMAN İTİRAZIMIZ OLMADI"

Ama bundan 1 ay önce televizyon konuşmasında, sonra da geçen günkü bir televizyondaki konuşmasında "Gelsinler, beni alsınlar" gibi bir tepki verdi ve o sözün arkasından hatırlayın özel yetkili savcıların yetkileri ellerinden alındı. Şimdi demek ki asıl yetki gerçekten icradadır. Yani burada ben HSYK'yı tamamen töhmet altına sokmak istemiyorum, ama neticede Başbakan'ın dediği olmuştur. O nasıl olmuştur, yolu üslubu nedir ben onu bilemem, ama hükümetle cemaat gibi bir mesele olmaz. Çünkü hükümet icradır. Kim onun elini tutabilir ki? Kim bir şey diyebilir ki? Kaldı ki bizim Zaman gazetesinin yazılarına, köşe yazılarına (benimkiler de dahil) bakılırsa hiçbir zaman hükümetin takip ettiği terörle mücadele siyasetle müzakere yoluna hiçbir itirazımız olmadı. Bizim Oslo görüşmelerine de bir itirazımız olmadı. Devlet annelerin gözyaşını durduracaksa, akan kanı durduracaksa elbette ki her türlü tedbiri alır. Başka devletler de alıyor, yapıyor bunu.

GÜLERCE'NİN AÇIKLAMALARI İÇİN TIKLAYIN


"KÜRT GENÇLERİN ÖLDÜRÜLMESİ HOŞLARINA MI GİDİYOR?"

Ben MHP'nin "Görüşmesinler" tavrına da iştirak etmiyorum. Kürt gençlerin öldürülmesi hoşlarına mı gidiyor bu ülkede? Ölenler insandır, candır. Bir terör meselesinin çözümünde, akan kanın durdurulmasında müzakere işe yarıyorsa bu yol neden denenmesin? Yani seyredelim mi bu kanın akmasını?

"AK PARTİ, KÜRT MESELESİNİN ÇÖZÜMÜ İÇİN BİR ŞANS"

Ben şu anda AK Parti dışında Kürt meselesini çözecek bir siyasi anlayış göremiyorum. Çünkü hem Türklerden hem Kürtlerden en çok oyu alan bir parti var. Kürt meselesinin çözümü için bu parti bir şanstır. Ama bu şansın sorumluluğunu AK Partililer de BDP'liler de herkes anlasın. Bu Türkiye'nin meselesi. Üzerinde siyaset yapılacak bir mesele değil.

"CEMAAT YENİ BİR OSLO SÜRECİNİ DESTEKLEYECEK"

Oslo sürecine biz zaten karşı çıkmadık. Orada savcılarla MİT müsteşarının veya üzerinde konuşulan konularla ilgili bir sıkıntı vardı. Ama o pek hatırlanmadığı için laf dönüp dolaşıp yine Hükümet-Cemaat'e geliyor. Şimdi bu konularda icra yetkisi, söz sahibi, mühür her şey hükümettedir. Hükümetin Türkiye lehine yaptığı, Kürt meselesinin çözümü için yaptığı, yeni anayasa için yapacağı bütün çalışmalara herkes gibi biz de, Zaman gazetesi olarak da, yazarı olarak da destek vereceğiz.

DAHA HOŞGÖRÜLÜ BİR BAŞBAKAN...

Ben Başbakan'ın 30 Eylül'deki konuşmasının uzlaşma ve barış mesajları taşıyan bir içerikte olacağını düşünüyorum. Fakat Sayın Başbakan lütfen konuşmasının arkasında dursun. Sinirlerine hakim olması gerekiyor. Ümit veriyor çünkü bu güzel ve hoşgörülü konuşmalar. Ama ondan sonra bazen gazeteci arkadaşlara, medya patronlarına, sivil toplum önderlerine demokrasilerde bir Başbakan'ın göstermemesi gereken tavırları, söylenmemesi gereken sözleri, sergilenmemesi gereken hiddeti sergiliyor.
Böyle yapmazsa, o konuşmasının hakkını verirse ben yeni bir dönemin başlayacağını düşünüyorum. Bu sözlerin sahibi olan daha olgun bir Başbakan görmek istiyoruz."

http://www.ensonhaber.com/huseyin-gu...012-09-29.html