İhlas Vakfı’nın hizmetleri

İhlas Vakfı 1975 yılında kuruldu. 32 yıldır, vatanımız, milletimiz için birçok faydalı işlerin yapılmasına vesile oldu.. Vakfın gayesi, vakıf senedinde şu şekilde ifade edilmiştir:
“Öğrenciler için yurtlar açmak, yiyecek, giyecek ve yatacak yerler temin etmek, Türk dünyasından gelen öğrencilere burslar vermek, özel okullar, dershaneler, kütüphaneler ve eğitim kurumları, özel hastaneler, dispanserler ve kreşler açmak; kimsesizleri, düşkünleri, yaşlıları ve küçükleri barındırma yurtları, huzurevleri ve şefkat yuvaları açmak; ülkemizi, Türk Milletini ve onun üstün medeniyetini bütün dünyaya tanıtmak için, ilmî, tarihî, edebî ve dinî eserlerimizi çeşitli dillere tercüme ederek yurt içinde ve dışında karşılıklı veya karşılıksız dağıtmaktır...”

Hizmete ortak olunmalı
İhlas Vakfı, belirlediği bu hedef ve gayesinde büyük bir başarı sağlamıştır. Mesela, Ülkemizdeki fakir öğrencilerin yanı sıra, Azerbaycan, Türkmenistan, Çeçenistan, Özbekistan, Kazakistan, Kırgızistan, Tacikistan, Afganistan, Bosna-Hersek, Kırım, Doğu Türkistan, Moğolistan, Tataristan ve diğer Türk topluluklarından gelen binlerce talebeye hizmet vermektedir.
İhlas Vakfı Mütevelli Heyet Başkanı Avukat Mehmet Okyay, vakfın faaliyetleri ile ilgili şu bilgiyi verdi:
“Vakfımızın şu anda Anadolu’nun çeşili şehirlerinde öğrenci yurtları vardır. Bütün yurtlarımızda, İnternet’ten istifade edilmektedir. Böylece, Amerika’daki ve Avrupa’daki bilgi bankalarına rahatça ulaşabilmekteler. Öğrencilerimiz, teknolojideki bütün gelişmeleri, dünyadaki ekonomik ve sosyal olayları takip edebileceklerdir.
Yurtlarda revir, ders çalışma ve etüd odaları, kütüphane, kantin ve kafeterya bulunmaktadır. Aynı zamanda haftanın belli günlerinde, yurtlarda, üniversite öğretim üyeleri konferans vermekte, millî ve mânevî değerlerle mücehhez, kültürlü, dünyadaki teknolojik gelişmelere vâkıf öğrenciler yetiştirilmektedir.
İhlas Vakfı’nın öğrencilere, fakirlere, yaşlılara ve Türk dünyasından gelen öğrencilere verdiği hizmetlere iştirak etmek isteyen hayırseverler, şu yardımlarda bulunabiliyorlar:
a) Arsa, tarla, bağ-bahçe, bina, daire, dükkan vs. gibi gayrimenkul bağışında bulunarak; buralarda, yaşlılara huzurevi; öğrencilere yurt, okul, kütüphane, kreş; kimsesizlere bakım yurdu gibi yerlerin yapılmasını isteyebilirler.
b) Yukarıdaki yerleri hayatları boyunca kendileri kullanıp, vefatlarından sonra vakfa bağışlanmasını, intikalini isteyip; şimdilik sadece kuru mülkiyetin vakfa geçmesini isteyebilirler.
c) Öğrencilere ve Türk dünyasından gelenlere burs ve yardım verebilirler.
d) Vakıf ile müştereken öğrenci yurdu, huzurevi, okul, mescid vs. yaptırabilirler veya bir yurdu tefriş edebilirler.
e) Yurtlarda kalan öğrenciler için; elbise, giyim eşyası, her türlü gıda malzemesi veya yurt ve huzurevi inşaatları için her türlü inşaat malzemesi vs. vererek yardım edebilirler.
Elbette ki, bütün bu güzel hizmetlerin devamı, hayırsever halkımızın desteğiyle daha da büyüyecektir. Bu hayırlı hizmetlerden hâsıl olan sevaba , hayırsever vatandaşlarımızı da ortak etmek istiyoruz.”
Kurban Bayramı yaklaşmaktadır. Kesilecek kurbanlar, adaklar en iyi şekilde değerlendirilmelidir. İlim tahsil eden talebelere veya ilim tahsiline yardım eden hayır kurumlarına vekâlet yolu ile verilirse, hem vacip, hem de ilim yayma sevabı alınmış olur.
Kurban kesmek gibi adak da bir ibadettir. Bir isteğe, dileğe kavuşmada çok tesirli bir yoldur. Allahü teâlâ yaptığı bu ibadet hürmetine, o dileğini yaratır. Bunun için sık sık adakta bulunmalı, sadaka vermeli, hayır hasenat yapmalıdır.
Verilen yardımlar, bağışlar aynı zamanda birer sadakadır. Sadaka ise, çeşitli belaları önler. Sadakanın fazileti çoktur. Malı çok olup da zekât, sadaka vermeyen kimse, sıkıntı içinde yaşar. Hadis-i şerifte, “Gerçek fakir, malı olduğu hâlde sadaka vermeyendir” buyuruluyor. Az da olsa vermeye alışmalıdır! Sadaka verenin, hayır hasenat yapanın malının bereketi artar. Az malı çok iş görür. Hadis-i şerifte, “Gizli-açık çok sadaka verin ki, rızkınız bollaşsın, yardıma mazhar olasınız ve duânız kabul edilsin” buyuruluyor.

Nimete kavuşmak için
Kısacası, ilim tahsil edilen yerlere, gerek kurban, adak ve akika şeklinde, gerekse doğrudan yardım, sadaka şeklinde yapılan her yardım, insanı kazalardan belalardan korur. Dünyada, sıhhat ve afiyet içinde bir ömür sürmeye sebep olur. Ahirette de cenab-ı Hakkın ihsanlarına kavuşur. Böylece yardım yapan kişi, hem dünyada, hem de ahirette çok büyük nimetlere kavuşmuş olur. (İhlas Vakfı Genel Merkezi ile irtibat için: (0212) 451 49 00-513 99 00) numaralı telefonlara veya (0 212 ) 654 64 07 numaralı faksa başvurulabilir.


Gönül Bahçesi
Mehmet Oruç

bu paylaşım için teşekkürler türkiyede ehl-i sünnet inancın yaşanmasında ve islama modernizim ve reform aldatmacası ile bid'at leri yerleştirmeye çalışanlara karşı en büyük hizmeti bu kuruluş veriyor ve gerçekten binlerce öğrenciyi sadece sermayesini çıkartacak hatta bazı zamanda zarar etme pahasına okutuyor ve ordusuna,atasına,bağlı gerçek anlamda güzel kişiler yetiştiriyor tebrik ederim ;)

Allah razı olsun kardeşim ne mutlu bizeki Allah bizlere Ehli sünnet vel cemaat yani sevgili peygamberimiz ve onu eshabının yolunu tanıma ve bu yolda bulunmakla şereflendirdi. inşaallah bizi bu şerefli yoldan hiçbir vakit ayırmaz.

amin.. inşallah....


ihlas vakfı öğrencilere çok yardımcı oluyor binlerce öğrenciyi neredeyse bedavaya yurtlarında barındırıyorlar gerçekten ülkeye çok yararlı bir vakıf....

gerçek hayır ve vakıf hizmeti nasil olurmuş onu gösteriyorlar ;)

ihlas vakfi nin hizmetlerine söz söylemek bize düsmez ama ihlas holdinge dair bir kac söz söylemek isterim..acaba ihlas finansin mudilerinin durumu ne olacak sayin enver ören bu vebalin altindan nasil kalkacak..
hele tgrt yi düsünüyorum..o bastaki tgrt yi ve sonra 180 derece dönen tgrt yi iste bu iki söyledigim bana göre ihlas vakfi nin hizmetlerine gölge düsürmüstür..
birde yazdiklarimin konuyla ne alakasi var dersiniz cok alakasi var iki kurumda ayni sahsiyete bagli ve birinde hayir, hasanat islenirken digerlerinde birileri magdur edilmektedir..neden acaba

"insanların hayırlısı insanlar faydalı olanıdır" hadis-i şerifini kendilerine düstur edinmiş, Allah rızasından başka hiç bir amaçları olmayan hayırlı faydalı ihlaslı çok güzel insanlar tarafından kurulmuş bir vakıf ve çalışanlarıda böyle. niyet hayır olunca tabi inşallah akıbetde hayır oluyor ve çok güzel insanlar yetişiyor bu vakıf vesilesi ile. ve bu insanlar yurdun dört bir yanında hem ülkelerine hem milletlerine hem ailelerine hizmet ediyorlar. tabi faydalırını gördüğü bu güzide vakfıda unutmuyorlar...

ihlas finans mudilerinin paraları her ay düzenli olarak ödeniyor... ayrıca tgrt nin bugünkü durumu ihlas vakfının yaptığı hizmetlere gölge düşürümez....

acaba!..ben kendimden biliyorum sirf hakkimi aradigim icin, mahkemeye verdigim icin para ödemesi yapilmadi ve gerekce olarakta mahkemeye vermemiz söylendi yani hukuki yolu aramamiz..
ben parasinda degilim, akilli olsaydimda bu tür dini sömüren kurumlara kanmasaydim ama sirf hukuki olarak hakkimi aradim diye ödemenin belirsiz bir tarihe atilmasi bu kurulumun ne kadar adaletli oldugunu gösterir..
bizlerden alinan paralar seda sayanlar, gülben ergenlere helali hak olsun, akilli olsaydikda her sizdenim diyenin arkasindan gitmeseydik..
bakiniz ihlas vakfina bir lafim olmadi ama ihlas vakfi ihlas adli bir elin parmagindan biridir o halde ayni elin azazi olan diger parmagi elestirmem cok yanlis olmasa gerek..;)..
bende aklimda yatan sorulara cevap ariyorum birininde beni bilgilendirmesini istiyorum..bu kadar güzel hizmetler veren bir kurum neden diger yandan birilerini magdur ediyor??

ihlas finans kar zarar ortaklığı idi yani karada ortaksın zararada. karını alıp parasını yerken neden bu iftiraları atmadınızda zarar edince bunları söylüyorsunuz. ikincisi arkadaşımızın dediği gibi herkesin borcu ödeniyor. kimsenin hakkı kimsede kalmıyor. tabi bu güzel vakfın hizmetlerine yetişdirdiği güzel insanlara çamur atamayanlar dönüp dolaşıp bunları söylüyor. ama kendilerini hiç görmüyorlar. diğer bir husus. "ben ihlas holdingi batırmak için geldim" diyen mesut yılmaz'ı niye kimse görmüyor.