AK Gençliğin Buluşma Noktası
Dış Gündem Dış Gündem ile ilgili tüm konuları burada paylaşıyoruz.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 01-29-2011, 04:32   #1
Kullanıcı Adı
İntifada
Standart İhvan Lideri Mısır Halkının İsteklerini Açıkladı
İhvan-ı Müslimin Hareketi Genel Mürşidi Muhammed Bedii, Tunus devrimi ile Mısır halkının istekleri üzerine bir açıklama yaptı.

Üstad Muhammed Bedii'nin yazısını sunuyoruz:

Tunus İntifadası ve Mısır

Şüphesiz Tunus’ta (Aralık 2010 ve Ocak 2011) cereyan eden olaylar Arap ve İslam dünyası halklarının içinde bulundukları şu durumda dönüm noktasını temsil etmektedir. Tunus halkı yaklaşık çeyrek yüzyıldır süren zulüm, kahır, yolsuzluk, yönetim üstünlüğü ve hanedan ailesiyle onun takımına karşı ayaklandı. Bunun öncesinde de bireysel yönetim zulmünün egemen olduğu ve ülkenin ve vatandaşın menfaatinden çok düşmanlarla işbirliği yapıldığı ve otoritenin tek başına ele alındığı bir yönetim dönemi olmuştu.

Doğu ve Batı özellikle de Siyonist düşman onun büyük gücüne şaşırdı ve hiç kimse büyüklenen otoriteye karşı patlayan öfkeyi durduramadı. Arap hükümetleri ile rejimleri şaşkınlık, gözetleme ve felç haline girdi ve Tunus lideri sınır dışına kaçmaktan başka bir şey yapamadı, onun için kimse üzülmedi. Ne yer ağladı ona ne de gök. Bu Allah’ın kaderidir, bu onun zalimleri kahredeşidir. “De ki: Mülkün gerçek sahibi olan Allah’ım! Sen mülkü dilediğine verirsin ve mülkü dilediğinden geri alırsın. Dilediğini yüceltir dilediğini de alçaltırsın. Her türlü iyilik senin elindedir. Sen gerçekten her şeye kadirsin.” (Al-i İmran: 26) Bu hiçbirşeyde aciz olmayan, sabrı ve hoşgörüsü uzun sürsede sonunda yakalayışı çetin olanın kaderidir.

Kardeş ülke Tunus’ta olanlar kanuncuların ve liderlerin bildiği pratik ve gerçek bir durumu temsil ediyor. Bu durum anayasal meşruiyetin üstünde olan halk meşruiyetidir. Bu aynı zamanda içeride ve dışarıda olan bütün makamlara içinde hiçbir şüphe barındırmayan açık bir mesaj veriyor. Bu, ezilen ve halkların çok şey yapabileceğini bilip sabreden, zalim sultana karşı kamu menfaati saikiyle hareket ederse Allah’ın yardımının onunla olacağına inanan bütün halklara mesaj veriyor. “Allah kendisine yardım edenlere muhakkak yardım eder. Allah hiç şüphesiz güçlüdür, galiptir.” (Hac: 40)

Zalim yöneticilere, despot ve yolsuzluğa bulanmış rejimlere verilen mesaj ise, güvende olmadıkları, yolsuzlukları ve zulümleriyle halk ile ondan daha güçlü ve çetin olan Allah’ın öfke selinin üzerinde yaşadıklarıdır.

Bir diğer mesaj, zalim ve güç kullanan büyük güçlere, kitle imha silahına, nükleer bombalara, nükleeer denizaltılara sahip olan, parayla üçüncü dünya ülkeleri liderleri ve rejimleri üzerinde hâkimiyet kuranlaradır ve bunların merkezinde de Arap ve İslam dünyası yer almaktadır. Bu mesaj çok açık bir şekilde halkın iradesinin -özellikle de bu halk inanç saikiyle ve göğün yardımıyla hareket ediyorsa- üstün olduğunu göstermiştir. Bu, Arap-İslam dünyası ile Siyonist-Amerikan gücü arasındaki çatışmanın yapısını anlayan bilinçli gençliğin karşı tarafın sahip olduğu silahlardan daha korkutucu olduğu mesajını veriyor. Bu kişilerin hepsine ümmetin canlılığını muhafaza ettiğini, Allah’ın izniyle ölmediğini ve ölmeyeceğini, rüşdüne erdiğini, zulüm, baskı ve durgunlukla değil gerçek istikrar ve ıslah yolunda ilerleyeceğini gösteriyor.

Bütün makamlara yöneltilen bu mesaj Arap-İslam halklarının yürüyüşünde tarihi bir dönemeci ve yeni bir boyutu temsil ediyor. Kesin olarak şunu söyleyebiliriz ki; bu mübarek intifadaya götüren sebepler ve etkenler yaşadığımız pek çok bölge ülkesinde özellikle de vatanımız Mısır’da mevcuttur.

Durum aynı durum, yolsuzluk aynı yolsuzluk, zulüm aynı zulümse, ekonomik kriz giderek büyüyorsa ve despot rejimin uzun vadeliliği de aynıysa diğer ülkeler neyi bekliyorlar?

Görevimizdir deyip yola çıkıyor ve her halukarda toplumsal istikrarı ve barışı korumaya özen gösteriyoruz. Çünkü bizler anaysal mücadelenin herhangi bir hareketin doğal seyri olduğuna iman ediyoruz. Biz ekonomik, siyasi ve toplumsal her alanda ıslahı istiyoruz. İhvan ümmetin ayrılmaz bir parçasıdır ve karşı tarafa, ülkedeki hâkim rejime ve iradesi ve isteği varsa değişim ve ıslah gücüne diğerlerinden daha fazla sahip olana gerçekçi, hassas ve anlayışlı bir şekilde bakmaktadır.

Denklemin iki ucu yani istikrar ve onun hem halk hem de İhvan tarafından rejimin iradesi ve gücü karşısında korunmaya çalışılması, barışçı ıslah ve pozitif değişimden yana olunması konusunda hassas ve kritik bir aşamadan geçildiğini söyleyebiliriz. Bu rejim –ne yazık ki- bu durumu her alanda ıslahı gerçekleştirmek ve yolsuzlukla mücadele etmek için doğru adımlar atarak etkin ve ciddi bir şekilde harekete geçtiğini göstererek kabullenmiyor. Kefesinde rüşvet, dengesizlik olduğu, bütün sorunları, dosyaları onu düşünmekten ve çaba sarf etmekten koruyan güvenlik makamlarına havale ederek çözmeyi düşünen bu rejimin durumunun devam etmesi mümkün değil. Bu rejim hemen ve hızlı bir şekilde harekete geçmez, ciddi bir ıslah yürüyüşüne başlamak için ipleri eline almaz ve sorumluluğunu üstlenmezse istikrar kefesi de uzun süreli olmaz.

Bu dengesizlikten ötürü oluşabilecek hesaplanamayan öfkenin etkisinden sakınmak ve ulusal ve yasal görevimizi yerine getirmek istediğimiz için biz aşağıda sayacağımız uygulamaların yerine getirilmesi adına hemen harekete geçilmesini istiyoruz.
-------------------------------

İlk olarak: 30 yıldır Mısırlılara dayatılan olağanüstü halin kaldırılması. Bu durum güvenliği sağlamamış ve bunca sene suç işlenmesini engelleyememiştir.

İkinci olarak: Sözde halk meclisinin cumhurbaşkanının vereceği cumhurbaşkanlığı kararıyla fesh edilmesi ve halkın iradesini temsil eden ve Mısırlıların umutlarını, arzularını yasal denetim altında gerçekleştiren yeni bir meclisin kurulması için şeffaf ve özgür seçimlerin yapılması.

Üçüncü olarak: Tam yasal denetim altında gelecek başkanlık seçimlerinde seçim demokrasisi ve aday olma özgürlüğünün garanti edilmesi için 5, 76, 77, 88, 179 nolu maddelerde gerekli olan anayasal değişikliğin hızlı bir şekilde yapılması, bu ülkenin medeniyeti, kültürü ve değerleriyle uyumun sağlanması ve anayasal çatışmanın sona erdirilmesi.

Dördüncü olarak: Zorunlu ticaret mallarının ve ilacın tedarik edilmesiyle toplumsal adaleti gerçekleştirecek gerçek ekonomik bir reformun başlangıcı olarak vatandaşların kritik sorunlarının çözülmesi için etkin ve hızlı bir şekilde çalışılması. Özellikle de eğitim sistemi ve gerekli bütçenin sağlanmasıyla sağlık alanında reforma gidilmesi. Bunun için 1200 milyar cüneyhi aşan ve

1-Yolsuzluğun

2- Devlet büyüklerinin ve bakanların milyarları bulan özel harcamalarının

3- Siyonistlere ihraç edilen petrol ve gaz pompalanmasının durdurulması ve fiyatının yeniden gözden geçirilip başka ülkelere ihraç edilmesinin

4-Bazı iş adamları, bozguncular ve rejimin bekçilerine tahsis edilen topraklarının fiyatlarının yeniden gözden geçirilmesinin –bu yüzlerce milyar olarak hesaplanıyor- bunların kullanılmayanlarının halkın yararı için açık artırmayla satılmasının hükmettiği,bütçesiyle özel gelir fonlarının kullanılması.

Beşinci olarak: Acilen Mısır’ın dış siyasetinin özellikle de İsrail ile ilgili siyasetinin gözden geçirilmesi, onlarla olan ilişkilerin zorunlu olarak kesilmesi, Filistin cihadının bunun başında da Arap ve İslam toprağı olan Filistin topraklarının özrgürleşmesi için mücadele ceren cesur direnişin desteklenmesi ve başkenti Kudüs olan Filistin devletinin kurulması.

Altıncı olarak: Siyasi tutukluların tamamının ve askeri mahkemeler ya da devlet güvenlik mahkemeleri gibi sivil mahkemelerde uzman olmayan olağanüstü mahkemelerden çıkan hapis kararıyla mahkûm edilmiş kişilerin affedilmesi ve serbest bırakılması.

Yedinci olarak: Partisel taleplerin ve bu partilere mensup kişilerin uzun yıllardır istediklerinin acilen yerine getirilmesi.

Sekizinci olarak: Siyasi parti kurma özgürlüğünün verilmesi, gazete çıkarma ve bütün basın organlarının önündeki engellerin kaldırılması.

Dokuzuncu olarak: Geçen senelerde anormal bir şekilde servetleri büyüyen bozguncuların yargılanması.

Onuncu olarak: Mısır sivil toplumuna canlılık getirilmesi, güvenlik kurumlarının üniversite, okul, sendika, vakıf, sivil dernek ve insan hakları örgütlerinin işlerine müdahale etmesinin engellenmesi.


İSRA HABER

 

  Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 01-29-2011, 04:35   #2
Kullanıcı Adı
İntifada
Standart
Özellikle beşinci istekleri neden bütün ümmetin bu devrimi desteklemesi gerektiğinin göstergesidir...

Alıntı:
Beşinci olarak: Acilen Mısır’ın dış siyasetinin özellikle de İsrail ile ilgilisiyasetinin gözden geçirilmesi, onlarla olan ilişkilerin zorunlu olarak kesilmesi, Filistin cihadının bunun başında da Arap ve İslam toprağı olan Filistin topraklarının özrgürleşmesi için mücadele ceren cesur direnişin desteklenmesi ve başkenti Kudüs olan Filistin devletinin kurulması.
  Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
webmaster blog çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi