cahil kocalar karılarını öldürürken kombo yapsın diye mi

Kur'an-ı Kerim'de bize emredilen, üzerimize farz kılınan onca şey varken, bazıları gidip işine geleni işine geldiği şekilde yorumluyor. Çok kızdığım bir konu, televizyonda izliyoruz, sanki Kur'an 4 kadına kadar evlenebilirsiniz diyor. Kur'an gelmeden önce erkekler kaç kadınla evleniyordu, bu sorulmuyor. 4 hanım için adaletli olma şartı var. Adam çıkıyor;

"Benim iki eşim var. İkisi de mutlu"

diyor. İç dünyası, duyguları erkeklerden çok daha hassas, çok daha narin olan bayanların bu konuda mutlu olmalarına imkan var mı? Dışı gülerken o hanımların içi ne alemdedir acaba? Ayrıca birden fazla hanım için adaletli olma şartı koyan Kur'an'daki şu ayeti neden hiç televizyonlarda duymayız?

“Üzerine düşüp uğraşsanız da kadınlar arasında âdil davranmaya güç yetiremezsiniz.” (Nisa 129)

Peygamber Efendimiz bile bu konuda çok büyük sıkıntılar çekmiş, çok fazla göz yaşı dökmüştür. Acaba kaç erkek hanımıma karşı adil olamıyorum diye göz yaşı döküyor?

Sapmış televizyon kanalları sapkın sözlerle milletin beynini yıkıyor. Ama suç yine bizde. Okumuyoruz arkadaş. Okusak zaten birden fazla hanımla evliliğin olamayacağını göreceğiz.

Biraz latife yapmak istedim esref kardesim.
Lakin istisnai durumlarda dörde kadar nikah yapilabilecegi bilinen bir gercektir...fakat bu durum, dört hanim alin anlaminda da degildir....aslolan tek evliliktir. Hayirli ve mutlu bir yuva kurmaktir.
Cenabi Allah herkese nasip etsin.

Esasında Kur'an'ın tavsiyesi de tek eşliliktir: Zalike edna en la teulu: cevretmemeniz için en az olanı daha makbûldür. Nisa üç böyle bitiyor. Yetmez mi? Efendimiz gençliğinin en hızlı yıllarında 40 yaşına kadar tek eşli kaldı. Efendimiz Hz. Ali'nin Hz. Fatıma üzerine evlenme isteği üzerine onu azarladı. Hz. Ali'ye verdiği cevaptan kızlarıyla everirken Hz. Osman'dan da böyle bir söz aldığı zımnen anlaşılıyor. Peki, efendimiz de mi modern akıldan etkilendi?
Hayır, işin esası bu... Diğeri ruhsat. Ruhsat'lar aslın yerini almamalıdırlar.


mustafa islamoğlu...

Senin latife amaçlı söylediğini biliyorum kardeşim. Latife yapıp hatırlattığın konu üzerinden söyledim. Ben tesadüflere inanmam. Tesadüf sözünü de pek sevmem. Hemen her olay veya durum karşısında mutlaka düşünülmesi gerektiğine inanırım.

Peki şimdi dönüp bir bakalım ülke nüfusuna. %1-2'lik bir oynamayı, milyonlarca insanın varlığını düşünerek normal karşılamak gerekirse nüfusun yarısı erkek yarısı bayan. Dünyaya bakıyorsun durum yine aynı; yarısı erkek yarısı bayan.

Bu durumu "tesadüf" kelimesiyle mi açıklamak gerekir? Başkasını bilmem ama bence bu, Yaratan'ın bize vermiş olduğu bir mesajdır.