İkinci 'velev ki' krizi - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

**ishakyilmaz** · 04-21-2009, 12:44

İkinci 'velev ki' krizi

İkinci 'velev ki' krizi

Kültür Bakanı Günay'ın Türkan Saylan için "Velev ki işin içinde, görme ya! Görme onu!" ifadelerini kullanması hükümette kriz yarattı.

Türkiye, ilk "velev ki" kriziyle Başbakan Tayyip Erdoğan’ın İspanya’da türban için "Velev ki siyasi simge olsun..." sözleriyle tanışmıştı. Bu sözlerden sonra başlayan süreçte yapılan türban düzenlemesi Anayasa Mahkemesi'nden döndü ve AK Parti kapatılmanın eşiğine geldi.

İkinci "velev ki" krizinde düğmeye Kültür Bakanı Ertuğrul Günay bastı. 12. dalga Ergenekon operasyonu Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'ne ve Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan'ın evine yapılan baskın nedeniyle eleştiriliyordu.

Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, bu konuda ilginç bir çıkış yaptı. Ergenekon'da kanunu uygulayanların hedef saptırmaması gerektiğini söyleyen Günay, Türkan Saylan için "Velev ki Türkan Saylan da bu işin içinde olsun, onu görme ya! Görme onu... Daha neler var, onu görme ya..." dedi ve bu ifade hükümette kriz yarattı.

Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek'ten tepki gören Günay, Bakanlar Kurulu toplantısı sürerken dışarı çıktı ve sözlerini düzeltmesi beklenirken ilginç bir açıklama daha yaptı.

İLK TEPKİ ADALET BAKANI ŞAHİN'DEN

Kültür Bakanı Ertuğrul Günay'ın Antalya'da yaptığı bu açıklama Hükümet'te de tartışmaya yol açtı. Günay'a ilk tepki Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'den geldi.

Bakan Şahin, "Ertuğrul Günay'ın Ergenekon soruşturmasıyla ilgili eleştirisini nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna şu yanıtı verdi:

"Eleştirdiği konu yargısal bir konu, yargı faaliyetleriyle ilgili bir konudur. Soruşturma evresinde bir takım hatalar yapılabilir mi? Olabilir ancak bunun düzeltilmesinin yolu da yine yargı içinde olacaktır. O bakımdan bağımsız ve tarafsız yargının faaliyetleri konusunda fikir beyan ederken dikkatli ve özenli davranacağız. Yargıyı yıpratacak ve komuoyu nezdinde tarafsızlığına gölge düşürecek söz ve beyanlardan mümkün olduğunca kaçınmak zorundayız."

Mehmet Ali Şahin, "Prof. Dr. Mehmet Haberal'ı ziyaret eden bazı kişiler, 'yargı siyasallaştı" diyor. Çok ciddi bir sıkıntı var mı bu anlamda?" şeklindeki soruya karşılık "Çok talihsiz bir beyanlar olarak buluyorum. Yani bir kişinin tutuklanıp tutuklanmayacağına, 40 bin 129 kişinin şu anda cezaevlerinde tutukluysa bunların kararını siyasiler mi verdi?" dedi.

GÜNAY KAMERALARA DOĞRU YÖNELİNCE...

Bugünkü Bakanlar Kurulu toplantısı da bakanlar arasındaki bu kriz ortamında başladı. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Bakanlar Kurulu toplantısı sürerken sürpriz bir şekilde Başbakanlık binasından ayrıldı.

Günay önce Başbakanlık önünde bekleyen kameralara doğru yöneldi. adı bir süredir kabine revizyonunda görevden alınacak bakanlar arasında sayılan Ertuğrul Günay için, bir anda gazeteciler arasında "Acaba istifasını mı açıklayacak?" sorusu dalgalandı. Ancak Günay, kurulda yemek arası verildiğini söyledi ve elindeki beyaz zarfla Bakanlar Kurulu'ndan bakanlıktaki kabülüne geçti.

NTV'nin haberine göre Günay, bir saat sonra Başbakanlık binasına döndü. Bu kez binaya girmeden doğruca kameraların bulunduğu bölüme geldi ve açıklama yapacağını bildirdi. Ancak açıklamanın gazetecilerin beklentileriyle ilgisi yoktu. Günay, "Siyasi bir şeyler söylememi bekliyorsunuz ancak ben Ayazağa projesiyle ilgilil olumlu şeylerden bahsedeceğim" dedi.

ÇİÇEK: KİMSENİN AYRICALIĞI YOKTUR

Bakan Günay, gazetecilerin sorularını cevaplamadan tekrar Bakanlar Kurulu toplantısına girdi. Toplantı sonrası sözcü Cemil Çiçek'e Ergenekon ve Günay soruldu.

Cemil Çiçek, şöyle konuştu:

"Bu konu Bakanlar Kurulu’nda konuşulmadı. Hukuki olmayan bir konunun konuşulması mümkün de değildir. Anayasa’nın 138. Maddesi var. Bu değerlendirmeyi yasalar açısından yapmak lazım. Nelerin yapılacağı Anayasa’da yazılı. Ayrıca TCK’da da madde var. CMK yasasının maddesi de var.

Görülmekte olan davalarla ilgili soru soruluyor. Bunları doğru bulmuyorum. Kuvvetler ayrılığı gereği herkes kendi işini yapacaktır. Hukuk devletine vurgu yapıyoruz. Ancak gereğini ne kadar yapıyoruz tartışılması gerekir. Sıfatımız ne olursa, konumumuz ne olursa olsun herkes bu kurallara uymak zorunda. Kimsenin ayrıcalığı yoktur. Evvala hukuka uymalıyız. İnsanlar kendileri hukuka uymadıkları zaman hukuk devleti söyleminin anlamı kalmaz.

İnsanları baştan suçlu ya da suçsuz kabul ederek tartışmaya girmek doğru değil."

**tyranid** · 05-03-2009, 02:04

günayın çok üstüne gidiliyor bence

04-21-2009, 12:44	#1
Kullanıcı Adı ishakyilmaz	İkinci 'velev ki' krizi İkinci 'velev ki' krizi İkinci 'velev ki' krizi Kültür Bakanı Günay'ın Türkan Saylan için "Velev ki işin içinde, görme ya! Görme onu!" ifadelerini kullanması hükümette kriz yarattı. Türkiye, ilk "velev ki" kriziyle Başbakan Tayyip Erdoğan’ın İspanya’da türban için "Velev ki siyasi simge olsun..." sözleriyle tanışmıştı. Bu sözlerden sonra başlayan süreçte yapılan türban düzenlemesi Anayasa Mahkemesi'nden döndü ve AK Parti kapatılmanın eşiğine geldi. İkinci "velev ki" krizinde düğmeye Kültür Bakanı Ertuğrul Günay bastı. 12. dalga Ergenekon operasyonu Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği'ne ve Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan'ın evine yapılan baskın nedeniyle eleştiriliyordu. Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, bu konuda ilginç bir çıkış yaptı. Ergenekon'da kanunu uygulayanların hedef saptırmaması gerektiğini söyleyen Günay, Türkan Saylan için "Velev ki Türkan Saylan da bu işin içinde olsun, onu görme ya! Görme onu... Daha neler var, onu görme ya..." dedi ve bu ifade hükümette kriz yarattı. Adalet Bakanı ve Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek'ten tepki gören Günay, Bakanlar Kurulu toplantısı sürerken dışarı çıktı ve sözlerini düzeltmesi beklenirken ilginç bir açıklama daha yaptı. İLK TEPKİ ADALET BAKANI ŞAHİN'DEN Kültür Bakanı Ertuğrul Günay'ın Antalya'da yaptığı bu açıklama Hükümet'te de tartışmaya yol açtı. Günay'a ilk tepki Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin'den geldi. Bakan Şahin, "Ertuğrul Günay'ın Ergenekon soruşturmasıyla ilgili eleştirisini nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna şu yanıtı verdi: "Eleştirdiği konu yargısal bir konu, yargı faaliyetleriyle ilgili bir konudur. Soruşturma evresinde bir takım hatalar yapılabilir mi? Olabilir ancak bunun düzeltilmesinin yolu da yine yargı içinde olacaktır. O bakımdan bağımsız ve tarafsız yargının faaliyetleri konusunda fikir beyan ederken dikkatli ve özenli davranacağız. Yargıyı yıpratacak ve komuoyu nezdinde tarafsızlığına gölge düşürecek söz ve beyanlardan mümkün olduğunca kaçınmak zorundayız." Mehmet Ali Şahin, "Prof. Dr. Mehmet Haberal'ı ziyaret eden bazı kişiler, 'yargı siyasallaştı" diyor. Çok ciddi bir sıkıntı var mı bu anlamda?" şeklindeki soruya karşılık "Çok talihsiz bir beyanlar olarak buluyorum. Yani bir kişinin tutuklanıp tutuklanmayacağına, 40 bin 129 kişinin şu anda cezaevlerinde tutukluysa bunların kararını siyasiler mi verdi?" dedi. GÜNAY KAMERALARA DOĞRU YÖNELİNCE... Bugünkü Bakanlar Kurulu toplantısı da bakanlar arasındaki bu kriz ortamında başladı. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Bakanlar Kurulu toplantısı sürerken sürpriz bir şekilde Başbakanlık binasından ayrıldı. Günay önce Başbakanlık önünde bekleyen kameralara doğru yöneldi. adı bir süredir kabine revizyonunda görevden alınacak bakanlar arasında sayılan Ertuğrul Günay için, bir anda gazeteciler arasında "Acaba istifasını mı açıklayacak?" sorusu dalgalandı. Ancak Günay, kurulda yemek arası verildiğini söyledi ve elindeki beyaz zarfla Bakanlar Kurulu'ndan bakanlıktaki kabülüne geçti. NTV'nin haberine göre Günay, bir saat sonra Başbakanlık binasına döndü. Bu kez binaya girmeden doğruca kameraların bulunduğu bölüme geldi ve açıklama yapacağını bildirdi. Ancak açıklamanın gazetecilerin beklentileriyle ilgisi yoktu. Günay, "Siyasi bir şeyler söylememi bekliyorsunuz ancak ben Ayazağa projesiyle ilgilil olumlu şeylerden bahsedeceğim" dedi. ÇİÇEK: KİMSENİN AYRICALIĞI YOKTUR Bakan Günay, gazetecilerin sorularını cevaplamadan tekrar Bakanlar Kurulu toplantısına girdi. Toplantı sonrası sözcü Cemil Çiçek'e Ergenekon ve Günay soruldu. Cemil Çiçek, şöyle konuştu: "Bu konu Bakanlar Kurulu’nda konuşulmadı. Hukuki olmayan bir konunun konuşulması mümkün de değildir. Anayasa’nın 138. Maddesi var. Bu değerlendirmeyi yasalar açısından yapmak lazım. Nelerin yapılacağı Anayasa’da yazılı. Ayrıca TCK’da da madde var. CMK yasasının maddesi de var. Görülmekte olan davalarla ilgili soru soruluyor. Bunları doğru bulmuyorum. Kuvvetler ayrılığı gereği herkes kendi işini yapacaktır. Hukuk devletine vurgu yapıyoruz. Ancak gereğini ne kadar yapıyoruz tartışılması gerekir. Sıfatımız ne olursa, konumumuz ne olursa olsun herkes bu kurallara uymak zorunda. Kimsenin ayrıcalığı yoktur. Evvala hukuka uymalıyız. İnsanlar kendileri hukuka uymadıkları zaman hukuk devleti söyleminin anlamı kalmaz. İnsanları baştan suçlu ya da suçsuz kabul ederek tartışmaya girmek doğru değil."

Seçenekler
Yazdırılabilir şekli göster Sayfayı E-Mail olarak gönder
Stil
Normal Hybrid-Şeklinde gösterime geç Ağaç şeklinde gösterime geç

05-03-2009, 02:04	#2
Kullanıcı Adı tyranid	günayın çok üstüne gidiliyor bence

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)