Her konuda, mutlaka olumlu bir cevap verilmesini beklememek gerek.Çünkü bir konunun sonucunun, sadece olumsuz olması mümkündür. Sözgelimi bazen insan, kadın ve erkeğin eşit veya farklı olacağını umarak kadın hakları konusuna girer. Fakat sonra araştırmanın sonucunun olumsuz olduğu ortaya çıkar. Hiç bir zaman istinbatın sonucunun, kadınla erkeğin eşit ya da farklı oluşları gibi iki durumdan biri olacağını beklememek gerek.Belki de araştırmanın sonucu şu olabilir.Kadın ve erkek ne eşittir, ne de farklı, çünkü konunun eşitlik veya farklılık ile bir ilgisi yoktur. Başka bir ifadeyle. Bazen insan, söz gelimi a ve b'nin eşit mi yoksa farklı mı olduğu hususunu araştırır. Burada sonuçta iki durumdan birini bildirir ve iki durum olan ve her ikisi de var olan a ile b'nin örneğin birbirine eşit veya birbirinden farklı olduğunu söyler.
Bu özel mihverde, hakiki ayrık önerme söz konusudur, yani sonu iki durumdan dışarıda değildir. Fakat bazen insan, eşitlik ya da farklılığı bulacağı bir konuya girer. Fakat dikkatlice baktığında işin içinde ne a'nın ne de b'nin olmadığını görür. O zaman konunun, eşitlik ya da farklılıkla bir ilgisinin bulunmadığını söylemesi gerekir. Çünkü eşitlik ve farklılık, adem ve melekedir. Olumsuz ve olumlu değildir ki her ikisi kaldırıldığında karşıtların kaldırılması da gerekli olsun. Yani özel bir konu dışarıda var olduğunda bu konu, başka bir konuya karşı iki durumdan birinde olacaktır, ya onunla eşit olacak ya da eşit olmayacaktır. Fakat işin içinde çokluk yoksa eşitlik ve farklılık da olmayacaktır. Çünkü zikredilen iki durumdan birinin ispatında, birbirine eşit veya birbirinden farklı olmaları için iki şeyin mevcut olması şarttır.
Kuranı Kerim, kadın ve erkek konusunu ortaya getirdiğinde şöyle demektedir. Erkekle kadını dişilik ve erkeklik çehreleriyle tanımayın, aksine insanlık yüzleriyle tanıyın. İnsanın hakikatini, bedeni değil, ruhu oluşturur. İnsanın insanlığını, ne bedeni ne de bedeniyle ruhunun toplamı değil, ruhu sağlar.
selam ve dua ile..