İnternet tutuklanamaz ki!...

Pakistan devlet başkanı Pervez Müşerref, hemen neredeyse bütün muhaliflerini tutuklattı. Olağanüstü hal ilan etti. Adı geçen, generallikle devlet reisliğini birlikte götürmek istiyor. Ne var ki bir darbeyle gelen devlet başkanı bir eylem karşısında çâresiz. Müşerref muhalifi gençler, internetin bütün imkânlarını kullanarak vur kaç yapmaktalar.
Müşerref, kendine karşı gelenleri içeri attırdı, özel televizyonları kapattı. Ama internete bir şey yapamıyor. Hatta kısa telefon mesajlarına karşı bile bir şey yapamıyor. Bu demektir ki darbe, baskı, keyfilik, iletişim karşısında çaresiz.
Artık geçti o günler.
Birkaç tank.
Bir kaç miğferli, silahları omzunda asker.
Rap rap yürüyüşler.
Radyoda kahramanlık türküleri.
Bir gece yarısında sivil iktidarı devirme.
Partilerin kapatılması.
Basının susturulması.
Bunlar sökmüyor artık.
İşte isbatı.
Pakistan, o güzel ülke, karıştı, karıştırıldı.
Kürdistan Muhtar İdaresi, Irak, PKK, Pakistan...Yeşil kuşak. BOP senaryosunun hayat arayışları. Abdullah Öcalan da Mesut Barzani de Celal Talabani de Pervez Müşerref de bu projenin figüranları. Ancak ne kadar farkındalar? Afganistan’dan sonra Pakistan. Demek ki Taliban devri bitti. O yeterince propaganda edildi, onun üstünden korkular salındı. 11 Eylül muamması sahnelendi. Şimdi ne yazık ki Pakistan, karanlığa doğru yol almakta.
Nedendir bu darbeler hep geri kalmış ülkelerde olur? Bir zamanlar Suriye darbelerle uyanırdı. Hangi subay erken kalksa o darbe yapardı. Afrika darbeleri daha kanlı olurdu. Bizde 10 yılda bir askeri ve ekonomik darbeler yaşandı. PKK fitne tohumu 27 Mayıs’la toprağa düştü, 12 Eylül’le gelişti. 28 Şubat’la dünyaya ulaştı. Bunları o vakitler kimselere anlatamazdınız. Bugün “pardon” diyenler o gün kahramandı. Şüphe yok ki Pervez Müşerref de zavallı Pakistan’ın kahramanıdır. Şu geri kalmış ülkelerde ne çok kahraman çıkıyor. Kahramanı çok, fakat açı, işsizi, cahili de çok.

Entellektüel Boyut
Rahim Er