|
![]() |
#1 |
![]() İşçi hakları namazdan mı ibaret?
05.07.2010 - 11:55 ![]() Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı, işçi sorunlarına eğildi: Bosch fabrikasında “mescit denetimi” yaptılar. Fabrikada, tam 4 mescit olduğu belirlenince rahatladılar. Oysa aynı fabrikada işçiler, patronun “ücretsiz izin” uygulaması nedeniyle eylem yapmışlar, devletten kimse bununla ilgilenmemişti. Bir kişi, Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı’na, “Bursa’daki Bosch Fabrikası’nda namaz kılan çalışanlara fabrika yönetimince baskı yapıldığı, ara dinlenmelerde soyunma dolaplarının olduğu yerde namaz kılanlara ihtar verildiği, psikolojik baskıların gün geçtikçe arttığı” şeklinde bir ihbarda bulundu. İhbar üzerine İnsan Hakları Başkanlığı, Bursa Valiliği’nden konunun araştırılmasını istedi. Bursa Valiliği, bu “insan hakları ihlali” karşısında derhal konunun incelenmesi için oluşturulan İnsan Hakları Kurulu'na "doğru" insanları görevlendirdi: Bursa Vali Yardımcısı Ahmet Hamdi Usta ve AKP İl Başkan Yardımcısı Mehmet Çetin. Valinin “işçilerin durumunu” incelemek üzere görevlendirdiği yardımcısı ve AKP yöneticisi, 4 Mayıs’ta fabrikaya giderek incelemelerde bulundular ve yaptıkları denetim sonucunda bir rapor hazırladılar. Ziyareti randevusuz ve habersiz gerçekleştirdikleri için durumu objektif olarak gözlemlediklerini vurgulayan Usta ve Çetin, raporda fabrikada 4 adet mescit bulunduğu, üstelik fabrika yönetiminin Cuma namazı için işçileri otobüsle camiye getirip götürdüğünü kaydettiler. Nedir bu yerel İnsan Hakları Kurulu? İl ve İlçe İnsan Hakları Kurullarının Kuruluş, Görev ve Çalışma Esasları Hakkında Yönetmelik’te, il ve ilçe kurullarının görevleri arasında, “İnsan hakları ihlal iddialarını incelemek ve araştırmak” düzenlemesi yer alıyor. Yönetmeliğin 12. maddesinde, kurulun araştırma ve inceleme yöntemleri sıralanıyor. Yöntemler arasında, “İnsan hakları uygulamalarını yerinde görmek amacıyla ilgili kurum ve kuruluşlara ziyaretler gerçekleştirmek” maddesi de bulunuyor. Yönetmeliğe göre, kurullarda, TBMM‘de grubu bulunan partilerin yerel temsilcileri de yer alabiliyor. Çalışma hayatıyla ilgili mevzuatta ibadete ilişkin olarak bir düzenleme ise bulunmuyor. Bir tek “ibadet” söz konusu olunca işçiyle ilgileniyorlar Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı’nın talimatıyla incelenen fabrikada birden fazla mescit bulunduğu, aslında zaten biliniyordu. Geçtiğimiz Ekim ayında Bosch fabrikası yöneticilerinin 3 mescit açacakları kararı, soL’da haber olmuştu (Bosch’un çağdaş çözümü: Mescit). Bu kararla ilgili önemli ayrıntı ise, mescite çevrilen alanların, daha önce işçilerin molalarda dinlenmek üzere kullandıkları odalar olmasıydı. Yani fabrika yönetimi, işçileri molalarda kendi istedikleri şekilde dinlenmek yerine namaz kılarak vakit geçirmeye zorlayan bir adım atmıştı. Ancak daha önemlisi, fabrika yönetimini bu adımı atmaya getiren süreç olmuştu. Ekonomik krizi bahane eden fabrika yönetimi, işçileri ücretsiz izinle tehdit etmiş, işçilerin tepkisi üzerine 117 işçiyi işten çıkarmıştı. İşçilerin bu uygulamaya tepkileri de soL’da haber olmuştu (Bosch’ta uygulanan ücretsiz izine protesto). Fabrika yönetimi, işçileri daha ağır sömürüye mecbur etmek için önce tehdit ve işten atmayı, sonra da bu “mescit uygulamasını” kullanmıştı. Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı ise o dönemde basına da yansıyan bu haksız ücretsiz izin ve işten atmalara hiç ilgi göstermemişti. Şimdi ise mevzuatta yer almamasına rağmen “ibadet özgürlüğü” için fabrikayı denetlemek üzere bir vali yardımcısı ve bir AKP yöneticisi gönderildi. kaynak
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|