İşte güç bu

1992–1995 yılları arasında Trabzonspor'un Başkanı Sadri Şener'di.

O zamanki yönetimde Faruk Özak'ta başkan yardımcısı idi.

Sadri Bey işlerinden dolayı bir sarsıntı geçirmişti.

Trabzonspor başkanlığından istifa ederek, ayrılmak zorunda kalmıştı.



Şener'in ayrılmasından sonra bayrağı Faruk Özak ve yönetimdeki arkadaşları devralmıştı.
Ne zorluklar yaşadıklarını bizzat iyi bilenlerden biriyim.

Özellikle başkanlık koltuğuna Faruk Özak'ı oturtturmak için M.Ali Yılmaz Tesisleri'nde gece saat 03.00'e kadar baskı yapılmıştı. Sayın Özak sonunda ikna edilip başkan olmuştu.

Sonrası malum.

O zamanki Başkan Faruk Özak'ın başkanlığındaki yönetim pire gibi çalışmıştı.

--Borcu silmişti. Kulübün çıtasını yükseltmişti.

Yönetimin yaptıklarını unutmak mümkün değil.

--Trabzonspor'u şampiyonluğa oynatan bir kadro kurulmuştu.

--Fenerbahçe ile şampiyonluk yarışına girilmişti.

Bazı entirakalarla şampiyonluğu Fenerbahçe elimizden alıp gitmişti.

Yani Trabzonspor'un o zamanki lobisi takımına ve yönetime sahip çıkmamıştı.

Sahip çıkmış olsaydı bugün bunları yazmazdık.

Bugün bunu neden yazıyorum.

İşte bir dönem aynı yönetimi paylaşan Sadri Şener Başkan, Faruk Özak başkan yardımcısı idi. Şimdi kader arkadaşlığı yapan bu iki değerli insan kol kola girerek, Trabzonspor'un eski büyüklüğünü tekrar tüm Türkiye'ye hissettirmeye başladılar.

Sadri Şener bugün Trabzonspor'un Başkanı, Özak'ta Türkiye'nin sayılı 10 bakanından biri. Yani iki eski güç omuz omuza vererek Trabzonspor'a flaş transferler yapılıyor.

Biz de bu tabloyu çok özlemiştik.

Başta Bakan Faruk Özak olmak üzere, Başkan Sadri Şener ve yönetim kurulunun transferdeki çalışmaları takdire şayandır.

Bakın kader arkadaşı Sadri Şener, Bakan Özak için ne diyor; “İçindeki Trabzonspor sevgisi bir başka. Transferlerden sonra yüzünden mutluluk ve heyecan akıyordu. Zaten Trabzonspor dedin mi onunu için akan sular duruyor. Bakan Özak, Gökhan'ın imzası esnasında o kadar heyecanlı ve mutluydu ki bakan değil de sanki Trabzonspor Başkanı gibiydi. Bir ara korktum ki “gel başkan yer değişelim” diyecek. "Sen Bakan ol, ben Başkan".

İkisininde siyasi görüşü ayrı

Ama ikisininde sevgisi aynı noktada birleşiyor.

Siyasi güçlerini değil de Trabzonspor'un sevgisini ön plana çıkartıyorlar.

İşte Trabzon insanının bu şekilde olması gerekir.

Bugün Fenerbahçe, Galatasaray ve Beşiktaş'ın Türkiye'nin en iyi oyuncuları olan Vestel Manisalı Selçuk, Kayserispor'lu Gökhan, Genlerbirliği Oftaşlı Giray, Bursasporlu Egemen'i bu kulüplerin elinden almak her babayiğidin harcı değildir.

Trabzonspor yönetim kurulu taraftarların takımda görmek istediği futbolcuları bir bir transfer ediyor. Hemde gözünü kırmadan korkusuzca bunları yapıyor.

Bu güç, kenetlenme, birlik beraberlik devam ettiği süreçte Trabzonspor'un büyüklüğünü hiçbir Allah'ın kulu tartışamaz.

Çünkü işi bilen kılıç kuşanan bir bakan, Trabzonspor kulübünün koltuğunda oturan bir başkan Sadri Şener ve yönetim kurulu olduğu sürece Trabzonspor'un sırtı yere gelmez.


AHMET ZORLU' NUN KATKILARI

Zorlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Zorlu'nun ne kadar Trabzon ve Trabzonspor sevdalısı olduğunu iyi biliyoruz.

Zorlu Holding'in Sahibi Ahmet Nazif Zorlu

Bu sevdalılığını bir kez daha göstermiş oldu. Vestel Manisaspor'un Selçuk ve Burak konusunda Trabzonspor'a zorluk çıkartmak istemesine rağmen hemen devreye girerek iki futbolcuyu da Trabzonspor'a verdirdi.

Ahmet Zorlu'nun Trabzonspor'a yaptığı işler bununla kalmıyor.

Zorlu Holding olarak Bordo- Mavili kulübe çok şeyler katmıştır.

Katmayada devam ediyor.

Ahmet Zorlu, Trabzonspor'un kongre üyesidir.

Trabzon'a ve Trabzonspor'a büyük katkıları olan bir insan.

Denizli'den Trabzon'a geldi.

Yıllarca Trabzon'da yaşadı.

Trabzon'daki işlerini mahallemizin büyüğü İsmail Terzi'nin yanında sürdürdü.

Onun evinde kaldı.

Onunla birlikte çalıştı.

Onunla birlikte işlerini büyüttü.

Ahmet Zorlu, Trabzon'a geldiğinde ilk sahip çıkan ona (Kara İsmail) mahallemizin büyüğüydü.

Trabzon'da işlerini yoluna koyduktan sonra İstanbul'a yerleşti. Zorlu Holding'i büyüttü. Buradaki işlerinin başını Ali ve Osman Terzi kardeşlere bıraktı.

Hiçbir zaman Trabzon'u ikinci plana atmamıştır.

Hep birinci planda tutmuştur.

Ahmet Zorlu, Ali ve Osman Terzi kardeşlerin teşvikiyle Trabzon'a katkı yapmaya devam ediyor. Ahmet Zorlu gibi insanlara Trabzon sahip çıkmalı.

Ahmet Zorlu'nun bir kez daha nasıl bir Trabzon sevdalısı ve Trabzonspor aşığı olduğunu

Selçuk transferinde de gördük.

GÖREV SIRASI TARAFTARIN

Evet beyler.

Yönetim sözlerini yerine getirdi.

Getirmeye de devam edecek.

Ama bunlar yapılırken bizler de size düşen görevi yerine getirmeliyiz.

Nasıl et tırnaktan ayrılmıyorsa, sizlerde Trabzonspor'un bir parçasısınız.

1996 yılında sandığa gömdüğünüz bayraklarınızı, formalarını çıkartmanın zamanı geldi.

Trabzonspor'un, İstanbul kulüpleri ile yarışmasını istiyorsanız ellerinizi sizler de taşın altına sokmalısınız.

Kombine biletlerinizi alıp tribünleri doldurmalısınız.

Başkan Sadri Şener ne demişti.

“Sabah kaldığımda Genel müdürüm bana kombine bilet kuyruğu var” demeli.

Onun için bir hevesle, hazla büyük transferler yapan Başkan Şener ve yönetim kurulundaki arkadaşlarını kombine konusunda hayali suküte uğratmayın.

Çünkü yönetim diyebilirdi.

Kulübü şu kadar borçla devraldık.

Borcun üzerine borç yapamayız.

Ama ne yaptılar gözü kara gibi transfere yöneldiler.

Zirveye oynayabilecek bir takım oluşturdular.

Başkanlığa adaylığını koyarken ne demişti Şener “Trabzonspor uçağının ucu havalandı mı başarı gelecek ”

İşte uçak yavaş yavaş havalanıyor.

Buyurun Avni Aker'e

9 veya 10 Ağustos'ta başlayacak maçlar için Başkan Şener ve yönetim kurulu taraftarlarının kombine biletleri alıp Avni Aker tribünleri'nin hınça hınç dolmasını şimdiden dört gözle bekleyecektir.

Görev sırası siz taraftarların.

Hazırlayın bayraklarını formalarınızı doldurun Avni Aker'i.

Bir şamarda sizler indirin

Haydi uşaklar

Size de bu yakışır



spor61.net köşe yazısı