AK Gençliğin Buluşma Noktası
Star ve HaberTurk "Star" ve "HaberTurk" gazetesi köşe yazıları.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 07-17-2008, 13:14   #1
Kullanıcı Adı
maviinsan
Standart İttihat ve Terakki hortlağı... -MEHMET ALTAN-
İttihat ve Terakki hortlağı...

İttihat ve Terakki Cemiyeti’nin ilk nüvesini, 1889’da Askeri Tıbbiye Mektebi’nde kurulan İttihad-ı Osmani Cemiyeti adlı gizli örgüt oluşturdu.



1895’ten itibaren Osmanlı Devleti’nin her yanında askeri birlikler içinde ‘ihtilal’ örgütlerinin kurulduğuna dair anlatımlar vardır.

Örgütlerin birçoğu daha sonra İttihat ve Terakki Cemiyeti’ne (İTC) katıldı.

Merkezi Selanik’te bulunan 3. Ordu, 20. yüzyılın ilk yıllarından itibaren bu örgütlenmelerin en önemli odağı oldu.

Örgüte katılan subay ve siviller silah üzerine yemin ediyor ve örgüt sırlarını dışa vurdukları takdirde öldürülmeyi göze alıyorlardı.

* * *

1907 Eylül’ünde Paris’te yapılan ikinci kongresinde Jöntürk hareketi İttihat ve Terakki Komitesi adını aldı ve II. Abdülhamit yönetimine karşı bir ihtilal örgütlenmesine karar verdi.

1908 Devrimi’ni Selanik’te bulunan İttihat ve Terakki Merkez Komitesi organize etti.

1908’den sonra Osmanlı siyasetinde ön plana çıkan İttihat ve Terakki liderlerinin hemen hepsi, başta Talat, Enver, Cemal, Cavit, Rahmi ve Şükrü Beyler olmak üzere, 1908 öncesinde Selanik’teki İTC örgütlenmesinde yer alan isimlerdi.

* * *

24 Temmuz 1908’de Meşrutiyet’in ilanından sonra İTC doğrudan iktidara gelmedi; Hüseyin Hilmi Paşa, İbrahim Hakkı Paşa ve Sait Paşa gibi saygın kişiliklere kurdurulan hükümetleri dışarıdan kontrol etmeyi tercih etti.

Şubat 1909’da Osmanlı tarihinde ilk kez bir hükümet, mecliste İTC grubunun verdiği güvensizlik oyuyla düşürüldü.

Cemiyetin 1908, 1909, 1910 ve 1911’deki ilk dört kongresi Selanik’te gizli olarak yapılmış ve Merkez Komite üyeleri kamuya açıklanmamıştı.

Gizli bir cemiyetin siyasi sorumluluk taşımadan sahip olduğu iktidar, 1909 başlarından itibaren sert eleştirilerle karşılaştı. ‘Rical-i gayb’ (görünmez kişiler) deyimi siyasi hiciv diline girdi.

* * *

Nisan 1909’da cemiyete muhalif bir gazetecinin Galata Köprüsü üzerinde kimliği belirsiz bir kişi tarafından öldürülmesi üzerine çıkan olaylar, İTC iktidarına karşı ‘31 Mart Vakası’ olarak bilinen ayaklanmaya yol açtı.

Kimi iddialara göre de, tamamıyla düzmece olan bu ayaklanma Selanik’ten gelen ordu birlikleri tarafından bastırıldı.

Cemiyet eskisinden daha güçlü bir şekilde iktidara yerleşti. Şubat 1912’de yapılan ve ‘Sopalı Seçim’ olarak anılan seçimi, hemen her yerde İTC adayları kazansa da 16 Temmuz 1912’de, Halaskár Zabitan grubu’nun muhtırası üzerine Sait Paşa başkanlığındaki İTC kabinesi istifa etmek zorunda kaldı.

23 Ocak 1913’teki Babıali Baskını’nda o sırada binbaşı rütbesinde olan Enver öncülüğünde silahlı bir grubun Babıali’de toplantı halindeki hükümeti basıp, Harbiye Nazırını öldürüp sadrazamın kafasına silah dayayarak istifaya zorlaması ile İttihat ve Terakki iktidarı yeniden ele geçirdi.

* * *

İktidarı, askeri darbe ile ele geçirdikten sonra da Cemiyet, kendi hükümetini kurmaktansa, saygın bir asker olan Mahmut Şevket Paşa’yı sadrazamlığa getirmeyi seçti. Ancak 11 Haziran 1913’te Mahmut Şevket Paşa’nın da bir suikasta kurban gitmesi üzerine, Sait Halim Paşa sadrazamlığında bir diktatörlük yönetimi kuruldu.

Aralarında muhalif siyasi liderlerin bulunduğu 24 kişi Mahmut Şevket Paşa suikastıyla ilgili görülerek idama mahkûm edildi. (Osmanlı Devleti’nde 1820’lerden bu yana infaz edilen ilk siyasi idamlardır.) İTC yönetiminin muhalifleri arasında bulunan, çoğu yazar, gazeteci ve milletvekili olan 250 dolayında kişi Sinop’a sürgün edildi. Tüm muhalif gazeteler kapatıldı.

* * *

İTC, Osmanlı’yı Birinci Dünya savaşı’na soktu...

Savaşın ilk aylarında Sarıkamış’ta, daha sonra Süveyş’te ve Irak’ta uğranan ağır yenilgiler Başkumandan Enver Paşa’nın siyasi konumunu sarsamadıysa da, stratejik becerisine ilişkin kuşkular doğurdu.

Birinci Dünya Savaşı’ndaki yenilginin kesinleşmesinden sonra Talat Paşa hükümeti 8 Ekim 1918’de istifa etti.

1 Kasım’da yapılan olağanüstü kongrede İTC kendini feshederek, Teceddüd Fırkası (Yenilenme Partisi) adıyla yeni bir parti kurulmasına karar verdi. 2 Kasım’da İTC liderleri Enver, Talat, Cemal, Bahaeddin Şakir ve Dr. Nazım yurt dışına kaçtılar.

Bu dönemde gerek Türkiye’de gerek İtilaf Devletleri kamuoyunda yaygın olan inanca göre parti örgütü tasfiye edilmemiş, daha sonra yeniden ortaya çıkmak üzere yeraltına çekilmişti.

* * *
Siyasetçisi ve medyasıyla ‘Ergenekon Cephesinin’ darbecilik konusundaki azmine bir kez daha şahit olunca, bu vahim patolojinin nedenlerini araştırırken, yeniden İttihat ve Terakki cemiyeti’ne geri döndüm...

Çünkü bu kadar yüzsüzce darbe savunuculuğuna soyunmak ancak İTC mantığıyla olur.

Kim bu Ergenekon Cephesi?

Galiba dönemin değiştiğinden habersiz İttihat ve Terakki hortlakları...

Hortlayıp, canlanmaya çalışıyorlar ama galiba çok zor...

Onlar değişmese de, dünya ve Türkiye çok değişti çünkü.

 

maviinsan isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 07-17-2008, 14:53   #2
Kullanıcı Adı
nar
Standart İttihat ve Terakki hortlağı... -MEHMET ALTAN-
Tarihi yine tekkerrür ettirmeye çalışıyorlar anlaşılan. Marx'ın bir sözü vardır;" Tarih tekerrür eder; ama ilkinde trajedi, ikincisinde komedi olarak"
Bu yaşanılanlar da her daim komedi olarak hatırlanacak inşaallah.

Daha geniş bakmamızı sağlayacak güzel bir yazı; teşekkürler...(+)
nar isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-17-2008, 15:34   #3
Kullanıcı Adı
tayyipleyiz
Standart İttihat ve Terakki hortlağı... -MEHMET ALTAN-
İttihatçıların adı değişmişse, devleti yıkmak için askeri vesayet adına teşebbüse kalkıyorsa, bu uğurda herşeyi mübah görüyor ve kullanıyorsa, bir parti bunun avukatlığına soyunuyorsa, özelenen tek parti dönemi oluyor, vesayet hiçe sayılıyorsa; halka rağmen diyerek ergenekon yanında olunuyorsa bunu yapanların tarihdeki tasfiyesi mutlak olmuştur.


Yüzsüzler cumhuriyeti, yüzsüzlüğünü yapmaya devam etsin. Herkes herşeyin farkında ... Savunucukarda karşı olanalrda bunun semerisini göreceklerdir. Umarım erken olur.


Teşekkürler. (+)
tayyipleyiz isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-17-2008, 15:39   #4
Kullanıcı Adı
Supraliminal
Standart İttihat ve Terakki hortlağı... -MEHMET ALTAN-
güzel yazıydı bilgilenmiş olduk teşekkürler.
şimdi hortalamaya çalışıyorlar ama o zamanki türkiyede değil şuanki çağdaş demokrat bir ülkede hortlamaya çalışıyorlar ancak çalışmakla kalıcaklar.
Supraliminal isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-17-2008, 21:10   #5
Kullanıcı Adı
maviinsan
Standart İttihat ve Terakki hortlağı... -MEHMET ALTAN-
Alıntı:
nar Nickli Üyeden Alıntı
Tarihi yine tekkerrür ettirmeye çalışıyorlar anlaşılan. Marx'ın bir sözü vardır;" Tarih tekerrür eder; ama ilkinde trajedi, ikincisinde komedi olarak"
Bu yaşanılanlar da her daim komedi olarak hatırlanacak inşaallah.

Daha geniş bakmamızı sağlayacak güzel bir yazı; teşekkürler...(+)
Çetin Altan'ın bir sözü var: Tarih tekerrürden ibaret diyorlar.Oysa tekerrür eden insanın aptallığıdır
Bir hadis-i şerif: Mümin bir delikten iki kere sokulmaz
maviinsan isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 07-17-2008, 22:14   #6
Kullanıcı Adı
Dağdakiçoban
Standart İttihat ve Terakki hortlağı... -MEHMET ALTAN-
İttihat ve Terakki sayesinde Osamnlı 1. dünya şavaşına girdi.En koyu ittihatçılar bile Abdülhamit i arar oldular..öyle ki onların en önemlilerinden Rıza tevfiğin "Sultan Abdülhamid Han'in Ruhâniyetinden Istimdat " şiiri ile pişmalıklarını dile getirmişlerdi.Bu günde KOltuk uğruna PKK ya silah veren devlet göre3vlileri ile karşılaşıyoruz.AK Patiyi kapatıp ülkeyi uçuruma sürmeye çalışıyorlar..
Herneyse Rıza tevfiğin şiiri şu şekildeydi..


Nerdesin sevketlim, Sultan Hamid Han?
Feryâdim varir mi bârigâhina?
Ölüm uykusundan bir lâhza uyan,
Su nankör............ bak günâhina.


Târihler ismini andigi zaman,
Sana hak verecek, ey koca Sultan;
Bizdik utanmadan iftira atan,
Asrin en siyâsî Padisâhina.


'Pâdisah hem zâlim, hem deli' dedik,
Ihtilâle kiyam etmeli dedik;
Seytan ne dediyse, biz 'beli' dedik;
Çalistik fitnenin intibahina.


Dîvâne sen degil, meger bizmisiz,
Bir çürük iplige hülyâ dizmisiz.
Sade deli degil, edepsizmisiz.
Tükürdük atalar kiblegâhina.


Sonra cinsi bozuk, ahlâki fena,
Bir sürü türedi, girdi meydana.
Nerden çikti bunca veled-i zinâ?
Yuh olsun bunlarin ham ervâhina!


Bunlar halki didik didik ettiler,
Katliâma kadar sürüp gittiler.
Saçak öpmeyenler, secde ettiler.
.................. pis külâhina.


Haddi yok, açlikla derde girenin,
Sehpâ-yi kazâya boyun verenin.
Lânetle anilan cebâbirenin
Bu, rahmet okuttu en küstâhina.


Çok kisiye simdi vatan mezardir,
Herkesin belâdan nasîbi vardir,
Selâmetle eren pek bahtiyardir,
Harab büldânin sen sabahina.

Milliyet dâvâsi fiska büründü,
Ridâ-yi diyânet yerde süründü,
Türkün ruhu zorla âsi göründü,
Hem Peygamberine, hem Allâh'ina.


Lâkin sen sultânim gavs-i ekbersin
Âhiretten bile himmet eylersin,
Çok çekti su millet murada ersin
Sefâat kil sâhim mededhâhina.


Dağdakiçoban isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
webmaster blog çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi