12-16-2013, 14:45 | #1 |
Karadayı'nın O Hareketi Ne Anlama Geliyor?
Karadayı'nın O Hareketi Ne Anlama Geliyor? 28 Şubat davasının bir numaralı sanığı Org. Karadayı’nın duruşma salonunda ısrarla tekrarladığı hareket anlamlı bulundu. İşte ilgi çekici izlenimler… Geçtiğimiz Perşembe günü 28 Şubat darbe davasının bir numaralı sanığı dönemin Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İ. Hakkı Karadayı, nihayet 47 duruşma sonra mahkemeye gelebildi. Hoş diğer sanıkların “biran önce gelsin, konuşsun” baskısı olmasaydı yine teşrif edeceği yoktu. Karadayı’nın gelişi nedeniyle hayli yoğunluk yaşandı. Daha önceki duruşmalara gelmeyen, asrın davasını adeta yok sayan basın mensupları bile adliye bahçesine, duruşma salonunun bulunduğu kata doluştu. Karadayı, adliyeye ilk girişinde avukatlar odasına alındı. Korumaları hemen kapı önünde önlemlerini aldı. İçeriye doğru baktığımda Karadayı’nın bir sandalyeye oturtulduğunu, etrafında toplanan sanık avukatlarıyla koyu bir sohbete daldığını gördüm. ÇEVİK BİR YÜZÜNE DAHİ BAKMADI Sabah saat 10.00 itibariyle duruşma salonunu ‘şereflendiren’ saygıdeğer Paşamız, diğer sanıklar tarafından selamlandı. Avukatı Erol Aras’ın eşlik ettiği Karadayı, hemen tutuklu sanıklara ayrılan bölümün sağ tarafındaki sandalyeye oturdu. Tutuklu sanık emekli Org. Çetin Doğan, anında yanaşarak bir zamanlar amiri olan Karadayı’nın hal hatırını sordu. İkili arasındaki neşeli sohbet hayli dikkat çekiciydi. Bir diğer tutuklu sanık dönemin Genelkurmay Sekreteri emekli Tümgeneral Erol Özkasnak’ın da Karadayı’ya selam verip sohbet ettiği görüldü. Ancak 28 Şubat’ta Karargah’ın ikinci patronu konumundaki emekli Org. Çevik Bir ile Karadayı arasındaki soğukluk gözlerden kaçmadı. Org. Bir, hemen sağ tarafında oturan ‘büyüğü’ Karadayı’dan bir selamı bile çok gördü! Bir’in Karadayı’nın oturduğu tarafa hiç bakmaması da dikkat çeken bir başka ayrıntı oldu. Çevik Bir’in, Karadayı’nın TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu’nda ve savcılık ifadesinde “BÇG’den haberim yoktu” demesine kızgın olduğu biliniyor. Zaten Karadayı’nın savunmasında ve çapraz sorgusunda sarf ettiği sözler, Bir’in öfkelenmekte haklı olduğunu gösterdi. AVUKATI HEYECANLANDI, BAŞKAN “BİR ŞEY Mİ VAR” DEDİ Yoklamayı yapan Üye Hakim Süleyman Köksaldı, Karadayı’nın ismini okudu. Karadayı, elini kaldırarak “Burada” cevabını verdi. Sonra cübbesini giyip yerini alan Mahkeme Başkanı Tayyar Köksal ise “Daha önceki duruşmalara gelmeyen İsmail Hakkı Karadayı burada öyle mi?” diye sordu. Karadayı “Evet” şeklinde karşılık verdi. Bu kısa diyalog üzerine Karadayı’nın avukatı Erol Aras, ayağa kalktı ve öylece durdu. Bu durumu gören Başkan Köksal, “Bir şey mi var Avukat Bey?” sorusunu yöneltti. Aras, “Yok” deyip tekrar yerine oturdu. Anlaşılan aynı zamanda Ankara Barosu yöneticilerinden olan Aras’ı ‘bir numara’nın gelişi hayli heyecanlandırdı! Bu yüzden eli ayağına dolaştı. OKUMA YAZMAN VAR! Kimlik tespiti yapılan sanık Karadayı, aylık gelirinin ortalama 6-7 bin lira civarında olduğunu beyan etti. Başkan Tayyar Köksal, Karadayı için soru anlamında “Okuma yazmanız var” dedi. Bu soru bazılarını güldürdü. Evli ve 2 çocuk babası olduğunu dile getiren Karadayı, eşiyle ortak bir evinin bulunduğu söyledi. “Aracınız var mı?” sorusuna önce “Var” diyen Karadayı, sonra ise “Hayır yok otomobilim” cevabını verdi. Salonda gülüşmeler oldu. Mal varlığı konusunda Paşamızın kafası hayli karışıktı! Yine verilen aradan sonra söz alan Karadayı’nın avukatı Erol Aras, müvekkilinin miras yoluyla kalan bir evinin daha bulunduğunu, ancak Karadayı’nın o an hatırlamadığını belirtti. KUDRETLİ GENERAL KALABALIKTAN KORKAN ÇOCUKLAR GİBİYDİ Salonda şaşkın bakışlarla etrafını süzen, telaşlı haliyle dikkat çeken ve sık sık avukatına danışan Karadayı’nın mahkeme usullerini bilmediği her halinden belliydi. Zaten savunma için kürsüye geldiğinde mahkemelere alışık olmadığını dile getirdi. Bir zamanların kudretli generali, duruşma salonunda kalabalıktan korkan bir çocuk gibi davranıyordu. Hani çekinmese sürekli yanında duran, kendisini bir an olsun yalnız bırakmayan, yol gösteren avukatına sarılacak gibiydi! Çünkü çekingen tavırları o izlenimin oluşmasına sebebiyet veriyordu. KARADAYI’NIN TEKRARLADIĞI BU HAREKETİN SIRRI Karadayı’nın kendisini, mahkeme heyeti ve diğer sanıklarla münasebetini gözlemlerken dikkatimi çeken bir başka ayrıntı daha oldu. Sanık emekli Org. Karadayı, savunmasını yapmak üzere kürsüye çıkmadan önce Mahkeme Başkanı Tayyar Köksal, hakkındaki suçlamaları özet şekilde aktarıyordu. Oturduğu sandalyede kendisine yöneltilen suçlamaları dinleyen Karadayı, sol eliyle sol kulağını kavradı. Bu şekilde yaklaşık 20 saniye durdu. Karadayı, kırmızı kaplı klasörüyle kürsüye çıkana kadar bu hareketi birkaç defa daha tekrarladı. Yani sol eliyle sol kulağını kavrayıp belli bir süre öylece kaldı. İster istemez “Türkiye’nin P2 Locası” olarak nitelendirilen Encümen-i Daniş üyesi Karadayı’nın, bu şekilde birilerine mesaj mı vermeye çalıştığı sorusu akıllara geldi. Böyle düşünmekle de Karadayı’ya haksızlık yapmış olmayız. Çünkü Karadayı, Fenerbahçe Orduevi’ndeki lojmanından alınarak savcılık ifadesi için Ankara Adliyesi’ne getirildiğinde, elleri paltosunun içine doğru sokulmuş biçimde objektiflere poz vermişti. Bu hareket, kamuoyunda masonik bir işaret olarak biliniyor. Yine Org. Karadayı ile halefi emekli Org. Hüseyin Kıvrıkoğlu, Ergenekon operasyonları sürecinde gündeme gelen Encümen-i Daniş toplantısının çıkışında da aynı şekilde görüntü vermişti. İki generalin bu hareketi, “bize sahip çıkın” mesajı olarak yorumlanmıştı. Tabii ‘elle kulak kavrama’ hareketinin de masonik bir işaret olup olmadığını, mesaj içerip içermediğini, kısacası Karadayı’nın neden böyle davranma ihtiyacı hissettiğini şimdilik bilemiyoruz. ÖZKASNAK ÇILGINA DÖNDÜ Savunması alınan ve çapraz sorgusu yapılan Karadayı, eski çalışma arkadaşlarını “gel gerçekleri anlat” dediklerine pişman etti. Herkesin gözünün içine baka baka hakikatleri gizledi. BÇG’nin varlığından haberdar olmadığını savunarak, topu dönemin Genelkurmay 2. Başkanı emekli Org. Çevik Bir’e attı. Salona ilk girişinde sohbet ettiği emekli Tümg. Erol Özkasnak’ı bile kızdırdı. Geçmişte bir televizyon programında 28 Şubat’la ilgili açıklamalar yapan Özkasnak’ın “belagatin şehvetine kapıldığını” öne sürdü. BÇG dahil tüm suçlamalar konusunda astlarını işaret eden Karadayı’nın savunmasından rahatsız olan Özkasnak, verilen arada adeta koşarak bazı sanık avukatlarının yanına gitti. Özkasnak’ın tepki gösterdiği Karadayı için “Böyle şey olmaz. Yazıklar olsun. Koca koca adamlar nasıl yalan söyleyebiliyor” dediği duyuldu. Özkasnak merak etmesin; ‘koca koca adamlara’ inanan olmadı. Suçlamalar konusunda yalnız kaldığı yok… Karadayı’nın çapraz sorgusuna bugün de devam edilecek. Bakalım bu sefer bir şeyler hatırlayabilecek mi? Erol Metin / Habervaktim
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|