AK Gençliğin Buluşma Noktası
Forum Köşe Yazarlığı Ak Parti Forum Köşe Yazarları buraya.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 11-16-2010, 02:21   #1
Kullanıcı Adı
ercaneren
Standart Kardeşlik Üzerine -1
15.12.2010

Bugün ülkemizin önünde duran en büyük sorun kardeşlik sorunudur. Bu sorun bu duruma nasıl geldi? Gerek o bölgeye ve bölge insanına yönelik, gerekse ülkenin genelinde uygulanan yanlış politikaların Osmanlı döneminden,Cumhuriyet dönemine kadar yaklaşık 500 yıllık bir geçmişi vardır.


Gereken tarih bilgisine haiz olduktan sonra,sahip olmamız gereken şey EMPATİ kurma yetisidir. Empati yapan kişi ; kendisini karşısındakinin yerine koymalı, olaylara onun bakış açısıyla bakmalıdır. Bunu gerçekleştirmek için de, empati kurmak istediği kişinin rolüne bürünmeli, onun yerine geçerek olaylara onun gözünden bakmalıdır.


Dünyadaki milliyetçilik akımı ve Osmanlı üzerindeki etkilerinin sonucu ''Türkiye'' modeli : 19. yüzyıl “ulus-devletler” çağı, ulus-devlet ; Batı dünyasının evrim çizgisinde 'BELİRLİ KOŞULLAR'ın biraraya gelmesiyle vukû bulan toplumsal örgütlenme biçimidir. Ancak 21.yy ortalarına doğru giderken, milliyetçilik akımı da tarihî-maddî dayanaklarını kaybediyor, çünkü dünya gitgide daha “dünyalı”, daha uluslararası bir yapılanma, bir “dünya federasyonu” olma yolunda ilerliyor.



Anadolu topraklarında tarafsız bir çözümleme yapabilmek için tarihin seyrine dikkatle bakmak gerekiyor. Türk Kürt Ermeni Laz Çerkez Abaza bölgede ne kadar millet varsa bunların birliğiyle oluşan bir devlet kurmaksa amaç, bu detayları görmeden hareket etmek bizi her zaman eksik bir yapıya götürecektir.



Biz, şu sıralar Türkiye gündemini en çok işgal eden sorun olan Kürt Sorunu'nu yakından incelemeye çalışacağız. Sonraki yazılarımızda Ermeni sorunu, Alevi sorunu ve diğer azınlıklar hakkındaki incelemelerimizle devam edeceğiz. Sonrasında diğer ulus-devlet modellerinde azınlık haklarını irdeleyerek milliyetçilik yazı dizimize son vereceğiz...



16.yüzyıl başlarına kadar Akkoyunlular'ın himayesinde olan Kürtler, İdris Bitlis-i nin Safevilere karşı Yavuz Sultan Selim'e destek vermesiyle birlikte Osmanlı ile yakın ilişkiler kurmuştur. Akkoyunlu Devletinin yıkılmasıyla Kürtler Osmanlı"ya bağlanmıştır. Yavuz Sultan Selim tarafından Kürt aşiret ve beyliklerine otonomi tanınmasıyla, 23 Kürt beyliği arasında bir anlaşma imzalanır. Bu anlaşmaya göre;



1- Osmanlı yönetimine bağlı olarak Kürt emirliklerinin özerklikleri korunacak,

2- Kürt emirliklerinde de yönetim babadan oğula geçerek sürecek, eskiden beri yürümekte olan yönetim yürürlükte kalacak ve bu konuda ferman padişahtan çıkacak,

3- Kürtler, Osmanlı'ya bütün savaşlarda yardım edecekler,

4- Osmanlı'da, Kürtler'i bütün dış saldırılardan koruyacaklar,

5- Kürtler devlete verilmesi gereken her türlü vergiyi ödeyecekler,

Bu anlaşma Sultan Selim ile Kürt emirlikleri arasında yapılmıştır. (M.Emin Zeki, Kürdistan Tarihi Sayfa:83)


(Yukarıda geçen olayların detaylarına girmedik ancak İran Seferi sırasında sünni Kürt aşiretleri Osmanlı tarafında , Şii Kürt aşiretleri (kızılbaşlar) Safeviler tarafında savaşmıştır. Bu savaşta milliyetçilik değil mezhepçilik(İslam birliği) anlayışı uygulanmış ve 40.000 Alevi-şii katledilmiştir. Alevilerin sünnilere kırılma sebeplerinden biri de bu kıyımdır.)


Osmanlı'nın dağılma dönemine girmesiyle, ilk olarak Yunanistan(RUM) 1829 Edirne Antlaşması ile bağımsız oldu. Sırbistan 1878’de Berlin Antlaşması ile, Bulgaristan 1908’de bağımsızlığını ilan etti. Arnavutluk 1913'te ve Arap Devletleri'nin çoğu Birinci Dünya Savaşı sonrasında devlet olarak ortaya çıktılar.



Osmanlının son dönemlerine doğru kalan Anadolu toprakları düşman devletler arasında paylaşılmak istenirken, Mustafa Kemal Atatürk sahneye çıkıyordu. Türkiye halkları Türk,Kürt,Laz,Çerkez,Abaza,Arap,Alevi,Sünni demeden, yaşadıkları toprakları ve namuslarını savunmak için savaşmayı kabul ettiler ve Müdafaa-i Hukuk'a katıldılar. Büyük Taarruz ve Sakarya Meydan Muharebesinde elde edilen başarılardan sonra Kurtuluş savaşının Türkiye lehine sonuçlanmasıyla birlikte Cumhuriyetin ilk meclisi ilk kez 23 Nisan 1920'de bir araya geldi. Meclis açılır açılmaz, Mustafa Kemal yaptığı önemli konuşmada Misak-ı Milli için 'kardeş milletlerin milli sınırı' ifadesini kullandı. Ardından; 'Bu sınır içinde Türk olduğu kadar Kürt de vardır. Bu unsurlar birbirlerinin haklarına daima saygılıdır.' dedi. Aynı görüşleri meclis kürsüsünden 1 Mayıs 1920, 3 Temmuz 1920, 16 Ekim 1921 ve 1 Mart 1922 günü yaptığı konuşmalarda da tekrar etti. 1.BMM'nin çoğulcu yapısını ve niteliğini Mustafa Kemal 1 Mayıs 1920 tarihli konuşmasında şöyle ifadelendirdi: 'Yüce meclisimizi oluşturan şahsiyetler yalnız Türk değildir. Yalnız Çerkes değildir, yalnız Laz değildir. Fakat hepsinin bileşkesi anasır-ı islamdır. Elde etmeye çalıştığımız birlik, yalnız Türk, yalnız Çerkes değil, hepsinin karışımı islam unsurudur -1921 anayasasında 'Türkiye halkı'dır. ' Kurtuluş Savaşı'nın deneyimi ve bu savaşa iştirak eden halkların ortak gelecek arayışının tezahürü olan bir meclis vardı artık. Bu meclisten insanı merkez edinmiş bir anayasa kabul görecekti : 1921 Teşkilât-ı Esasîye Kanunu.

Türkiye Cumhuriyeti'nin İlk anayasası olma özelliği taşıyan Teşkilât-ı Esasîye Kanunu içerik olarak milliyetçilikten uzak bir dille kaleme alınmıştır.“Türk Devleti”nden değil, “Türkiye Devleti”nden bahseder (m.3, 10). Cumhuriyeti ilân eden 29 Ekim 1923 tarih ve 364 sayılı Teşkilât-ı Esasîye Kanununu değiştiren Kanun da “Türkler”den değil, “Türkiye”den ibaresi kullanılmıştır, Aynı şekilde Osmanlı Saltanatını kaldıran 30 Ekim 1922 tarihli Meclis Kararında da “Türkiye Hükûmeti”nden bahsedilmiştir. Dahası Hilâfet ile Saltanatı birbirinden ayıran 1-2 Kasım 1922 tarih ve 308 sayılı Meclis Kararında da “Türkiye halkı”ndan söz edilmiştir.

Mustafa Kemal BMM'i Başkanı sıfatıyla, 27 Haziran 1920'de El Cezire Bölge Komutanı Nihat Paşa'ya gönderdiği Kürt ve Kürdistan politikasını belirleyen talimatında, hem Kürtler'i hem de Kürdistan'ı tanıdı. Talimatta, 'Kürtlerin oturduğu bölgelerde ise hem iç siyasetimiz ve hem dış siyasetimiz açısından adım adım mahalli bir idare kurulmasını gerekli bulmaktayız' denildi.
“Kişiye Özel.
El-Cezire Cephesi Komutanı Tuğgeneral Nihat Paşa Hazretlerine
1-Aşamalı olarak bütün ülkede ve geniş ölçekte doğrudan doğruya halk gruplarının ilgili ve etkili olduğu bir biçimde yerel yönetimlerin oluşturulması iç politikamızın gereğidir. Kürtlerle dolu bölgede ise hem iç politikamız ve hem de dış politikamız açısından ölçülü yerel bir yönetim kurulmasını savunmaktayız.
2-Ulusların kendilerini yönetmeleri yetkisi bütün dünyada benimsenmiş bir ilkedir. Biz de bu ilkeyi benimsiyoruz. Kürtler’in bu döneme kadar yerel yönetime ilişkin örgütlerinikurmuş ve başkanları ile yetkilerini bu amaç için bizce kazanılmış olması ve oyladıklarında kendi kaderlerine gerçekten sahip oldukları BMM (Büyük Millet Meclisi) buyruğunda yaşam istekleri yayınlanmalıdır. Kürdistan’daki bütün çalışmaların bu amaca dayalı politikaya yöneltilmesi El-Cezire Cehpesi Komutanlığı’nın görevidir.
3-Kürdistan’da Kürtler’in Fransızlar ve özellikle Irak sınırında İngilizler’e karşı düşmanlığını silahlı çarpışmayla durdurulamaz bir düzeye vardırmak ve yabancılarla Kürtler’in birleşmesini engellemek aşamalı olarak yerel yönetimler kurulmasının zeminini hazırlamak ve bu yolla yürekten bize bağlılıklarını sağlamak Kürt yöneticilerinin sivil ve askerlik görevleriyle görevlendirilerek bize bağlılıklarını pekiştirmek gibi genel yollar benimsenmiştir.
4-Kürdistan’ın iç politikası El-Cezire Cephesi Komutanlığı’nca belirlenecek ve yönetilecektir. Cephe Komutanlığı bu konuda Büyük Millet Meclisi Başkanlığıyla yazışmalar yapar. İller tarafından izlenecek yolu düzenleyip uyumu sağlayacağı için sivil yöneticilerin de bu konuda bağlı oldukları yer Cephe Komutanlığı’dır.
5-El-Cezire Cephe Komutanlığı yönetim adalet ve maliye (parasal) konularda değişiklik ve düzenlemeye gerek gördükçe bunun uygulanmasını hükümete önerir.
BMM Başkanı
Mustafa Kemal.''

Devamı GELECEK ( 2nci yazımız : 1920-1938 yılları arasında Türkiye)...

 

ercaneren isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi