![]() |
#11 |
![]() Lütfen sakin olun. Gökçek'in yada bir başkasının ne dediği bizi ilgilendirmez. Bizi ilgilendiren konu, forumda ne dendiğidir. Ampulü söndürün, güneşi göreceksiniz gibi basit sözlerle çamur atmaya çalışmak yerine konuya odaklanıp tartışmanı tavsiye derim.
Gördüğün üzere burada herkes kendi yorumunu yapmış. Özgün arkadaşımız Gökçek için eleştiride bulunmuş, ben daha farklı birşey demişim. İnsan gibi konuşup değerlendirmişiz. Sende böyle yaparsan sorun yaşamazsın. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#12 |
![]() Yahu arkadaşlar siz başka bir tartışma programımı seyrettiniz , yani kafalar bu kadarmı sabit sizlerde.
Gökçek gitti "sen almanyada pkk lılarla yakalandın" dedi Kılıçdaroğlu o tarihte almanyada değil Türkiye de olduğunu kantladı üzerinede o bu bilginin dolandırıcı biri tarafından verildiğini kanıtladı yine belgeyle , Gökçek durumu anlayınca "başka oturumun konusudur" diyerek savuşturmaya çalıştı. Pes diyorum ... |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#13 | |
![]() Alıntı:
Gökçek sadece onu demedi ki.. Konu dışına çıkılmasına tepkisini konu dışına çıkacaksak bunlarla çıkalım diye bir sürü çakallıklarını saydı cehepenin. Arada o bahsettiğinize cevap vermeye çalıştı kılıçdaroğluda.. E hepsine cevap verebilecek miydi ki o konu dışı maddelerinden birine atladı hemen. Eğer verdiği o cevaptan sonra diğerlerine cevap veremeyecekse o konuların doğru cehepeninde 'yolsuz' olduğu kanaatine varacak mıydınız? Kaldı ki o bahsettiğiniz Almanya meselesini ortaya çıkaran Doğan Karlıbel ilk günden beri ''Hadi bana dava açsınlar da sonucunu görelim. Ama açamazlar çünkü rezil olacaklarını onlarda biliyor'' lafını tekrarlıyor. Kılıçdaroğlu o belgelerle dava açsaydı ya mahkemeye? Neden hala ortada dâvâ yok? Ama açmadı da değil hani.. O konuya gazetesinde yer veren Vakit gazetesine ''hakaret'' adı altında dava açtı... O belge ne iştir şimdi? Hay yesinler belgenizii.. |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#14 |
![]() Gökçek "Kılıçdaroğlu'nun balonunu patlatacağım" derken meğer bunu kastetmiş.
![]() Uğur Dündar'ı tarafsızlığını yitirmekle suçlayan Gökçek, CHP medyası olarak nitelendirdiği bazı yanlı gazeteleri kendine karşı kampanya başlatmakla suçladı. Gökçek, Kılıçdaroğlu için de "Şerefini kurtar" dediğim adam pişkin pişkin bana sırıttı "dedi. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, düzenlediği basın toplantısıyla Uğur Dündar yönetiminde CHP'li Kemal Kılıçdaroğlu ile yaptığı düelloyı ve adına kesilen faturayla ilgili iddiaları değerlendirdi. Gökçek'in açıklamaları özetle şöyle: DÜNDAR KÖŞEYE SIKIŞTI "CHP medyası bu konuda bir kampanya açmıştır. Halk nezdinde tutmaz bu kampanya. Bütün amaç Gökçek'i Ankara'da aday yapmamaktır. Hürriyet'in bugünkü EPDK'nın fazla tahsilat üzerine soruşturma açtığı yönündeki haber yalandır. Bunun belgesini versinler. Hürriyet gazetesi niçin bunu yapıyor, çünkü aynı ekibin içinde bulunan Uğur Dündar köşeyi sıkıştırmıştır. "Tartışmayı dondura dondura inceleyeceğim. O zaman Kılıçdaroğlu ve Dündar'ın beni nasıl sıkıştırdığı ortaya çıkacak. BUNUN ADI AGRESİFLİK OLMAMALI Dündar, "Yılın sabır taşı ödülünü alırım" diyor. Sabır taşı değil, kumpas taşı ödülünü alır. Çifte standart ve taraf tutma vardır. Uğur Dündar resmen taraf tutmuştur. Karşı tavır koymanın, onların kumpasını bozmanın adı agresiflik olmamalıdır. "Kılıçdaroğrlu beni yolsuzluk ve yetim hakkı yemekle itham etti. Bu şerefsizliğin çok da ötesinde ithamdır. Kılıçdaooğru sadece pişinlik yaparak gülmüştür benim sorularım karşısında. Şerefini kurtar derken sadece pişkince gülen insan.. Ben pişkin değilim, onurlu bir insanım. İkisine karşı mücadele ettim. Böyle bir kumpası haketmedim. Dündar'ın karizması çizilmiştir. KILIÇDAROĞLU ARTIK SANIK "Kılıçdaroğlu'nun savcılık dönemi bitmiştir, sanıklık dönemi başlamıştır. 25 sual sordum hiç birine cevap vermemiştir. Bundan sonra Kılıçdaroğlu, CHP ve CHP'li belediyeler hakkında benden belgeler duymaya başlayacaksınız. Ama CHP'li medya buna yer vermez." BALON ŞOV ![]() Gökçek basın toplantısında, "Kılıçdaroğlu'nun balonunu patlatacağım demiştim" dedikten sonra üzerinde Kılıçdaroğlu yazan balonu iğreyle patlattı. SESAR'A PARA ÖDEMEDİM Melih Gökçek, SESAR adlı firmaya herhangi bir para ödemediğini, herhangi bir anket de yaptırmadığını da iddia ederek, "Bu tamamen o dönemde Ergenekon mensubu olduğu ortaya çıkan Türkiye'yi karıştırmak maksadıyla iş yapan bir kişinin tezgâhıdır. Sadece ve sadece tezgahtır. Ben böyle bir para ödemedim. Ben böyle bir araştırma yaptırmadım" dedi. "SESAM denilen firma, benim Demokrat Parti Kuruluş hareketi sırasında yanıma gelen, 'işte ben anketçiyim size yardımcı olmak istiyorum filan' diyen birisi. Kendi kendine gitmiş birtakım anketler yapmış. Bu anketler bana intikal etmiş filan değil. Seçim geçti bir de baktım ki önümde bir fatura. Ne kadar sonra geldi tam da hatırlamıyorum. 300 küsür milyar liralık bir fatura. Açtım telefonu son derece ağır hakaretlerde bulundum. ' Ne danışmanlığı yaptın? Benle kaç sefer oturdun konuştun ?' diye sordum'. Belli ki işte Ergenekoncu olduğu da daha sonra ortaya çıktı, tezgâhçının birisi. İşte günün birisinde kullanılsın diye bunu yapmış.” ANKA |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|