![]() |
#1 |
![]() Cenâb-ı Hak buyuruyor: “İyilikle kötülük bir olmaz, Sen (kötülüğü) en güzel bir şekilde önle. O zaman seninle arasında düşmanlık bulunan kimse, sanki candan bir dost olur. Buna (bu güzel davranışa) ancak sabredenler kavuşturulur; buna ancak (hayırdan) büyük nasibi olan kimse kavuşturulur.” (Fussılet, 34,35) Rasûlullah (sav) buyurdular: “Yiğit dediğin, güreşte rakîbini yenen kimse değildir; asıl yiğit, kızdığı zaman öfkesini yenen kişidir.” İbrahim b. Edhem sahrada giderken bir askerle karşılaştı. Asker ona: "–Mâmur ve meskûn yerler nerede?" diye sordu. İbrahim mezarlığı işaret etti. Kendisi ile alay edildiğini zanneden asker, İbrahim’in başına şiddetle vurdu, sonra savuşup gitti. Askere: "–Dövdüğün zât, Horasan zâhidi İbrahim b. Edhem’dir!.." denilince geri döndü. Özür diledi. İbrahim b. Edhem: "–Sen bana vurunca, ben Allah Teala’dan senin için cennet niyaz ettim!" dedi. Asker: "–Niçin?" diye sordu. İbrahim: "–Dövülmeye sabrettiğim için sevab ve ecir aldığım bana bildirilmişti. Onun için bu karşılaşmadan benim kârlı çıkmamı, senin ise zarar görmeni istemedim!.." dedi. -ALINTI-
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() noktasından virgülüne katılıyorum.lakin nerde bizde böyle yiğitlik..
bizim yiğitlik anlayışımızla büyüklerin yiğitlik anlayışı arasında dağlar hatta ummanlar kadar fark var... |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 4 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 4 Misafir) | |
|
|