04-23-2008, 03:50 | #1 |
Kuran-ı Kerim meali:Tur Suresi
Diyanet Vakfı
52-et-TÛR Mekke'de inmiştir. 49 (kırkdokuz) âyettir. Adını, birinci âyette geçen ve üzerinde Hz. Musa'ya Tevrat'ın indiği, böylece onun ilâhi hitaba mazhar olduğu Tûr dağından almıştır. Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla. 1. Tûr'a, andolsun ki, 2. Satır satır yazılmış Kitab'a, 3. Yayılmış ince deri üzerine, 4. Beyt-i Ma'mûr'a, 5. Yükseltilmiş tavana(göğe), 6. Kaynatılmış denize (bunlara andolsun ki), 7. Rabbinin azabı mutlaka vuku bulacaktır. 8. Ona engel olacak hiçbir şey yoktur. Yemin edilen Tur; Medyen’de Hz. Musa’nın ilahi hitaba mazhar olduğu dağdır. Kitaptan maksat, Tevrat, Kur’an veya levh-i mahfuzdur. Beyt-i Ma’mur ise Kabe veya semada meleklerin tavaf ettiği makamdır. 9. O gün gök sallanıp çalkalanır. 10. Dağlar yürüdükçe yürür.
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
04-23-2008, 03:50 | #2 |
Kuran-ı Kerim meali:Tur Suresi
11. Yalanlayanların vay haline o gün!
12. Ki onlar daldıkları bâtıl içinde oyalanıp duranlardır. 13. O gün cehennem ateşine itilip atılırlar : 14. "İşte yalanlayıp durduğunuz ateş budur!" denilir. 15. Bir büyü müdür bu, yoksa görmüyor musunuz? 16. Girin oraya, sabretseniz de sabretmeseniz de artık sizin için birdir. Siz ancak yaptıklarınızın karşılığına çarptırılacaksınız. 17. Şüphesiz (kötülüklerden) korunanlar cennetlerde ve nimet içindedirler. 18. Rablerinin kendilerine verdikleriyle sefâ sürerler, (Zira) Rableri onları, cehennem azabından korumuştur. 19. Onlara: Yaptıklarınıza karşılık âfiyetle yeyin,için (denilir). 20. " Sıra sıra dizilmiş koltuklara yaslanarak"Onları,ceylan gözlü hûrilerle evlendirmişizdir: |
|
04-23-2008, 03:51 | #3 |
Kuran-ı Kerim meali:Tur Suresi
21. İman eden ve soylarından gelenlerde, imanda kendilerine tâbi olanlar (var ya)! İşte biz, onların nesillerini de kendilerine kattık. Onların amellerinden de bir şey eksiltmedik. Herkes kazandıklarına karşı bir rehindir.
Böylece imanlı baba ve onun imanlı zürriyeti, cennete birlikte girer. Bu Allah’ın ona, çocuklarıyla birlikte cennette yaşaması için verdiği bir lütuftur. Ahirette herkes, hayır ve şer ne yapmışsa karşılığını alacaktır. Kişi yaptığına ipotek edildiğine göre, iyi amelle gelen ipoteği çözer. Aksini yaparsa cezaya çarptırılır. 22. Onlara canlarının istediği meyve ve etten bol bol verdik. 23. Orada karşılıklı kadeh tokuştururlar, ama burada (içki yüzünden) ne saçmalama vardır ne de günaha girme. Dünyada, ilk bakışta çekici gözüken içki alemlerinin sonunda saçmalıklar, günahlar ve suçlar vardır. Cennet şarabı ise sarhoşluk değil, sürur ve mutluluk veren ilahi bir ikramdır. 24. Hizmetlerine verilmiş, (kabuğunda) saklı inci gibi gençler etraflarında dönüp dolaşırlar. 25. Cennettekiler birbirlerine dönüp sorarlar: 26. Derler ki: "Daha önce biz, aile çevremiz içinde bile (ilâhî azaptan) korkardık." 27. "Allah bize lütfetti de bizi vücudun içine işleyen azaptan korudu." 28. "Gerçekten biz bundan önce O'na yalvarıyorduk. Çünkü iyilik eden, esirgeyen ancak O'dur." Müfessirler, 24. Ayette geçen “gılman” kelimesiyle ifaden edilen ve hizmet için dolaşan gençlerin, kendilerinden önce gelen çocukları olduğu görüşüne yer vermişlerdir. Ayetlerden anlaşıldığına göre, cennet ehli birbirlerine durumlarını ve yaptıklarını sorarlar. Durumlarını anlatırken, dünyada akıbetlerinden korku duyduklarını ve bu duygu içinde yaşadıklarını söylerler. Vücudun içine işleyen sıcak yel anlamına gelen “semum”dan yani cehennem azabından kurtulduklarını ifade ederler. Çünkü bunlar, Allah’ı birleyerek ibadetlerine devam eden müminlerdir. 29. (Resûlüm!) Sen öğüt ver. Rabbinin lütfuyla sen ne bir kâhinsin, ne de bir deli. 30. Yoksa onlar: (O,) bir şairdir; onun, zamanın felâketlerine uğramasını bekliyoruz mu diyorlar? |
|
04-23-2008, 03:51 | #4 |
Kuran-ı Kerim meali:Tur Suresi
31. De ki: Bekleyin. Ben de sizinle beraber bekleyenlerdenim.
32. Onlara akılları mı bunu emreder, yoksa onlar, azgın bir topluluk mudur? 33. Yahut "Onu kendisi uydurdu!" mu diyorlar? Hayır, onlar iman etmezler. 34. Eğer doğru iseler onun benzeri bir söz getirsinler. 35. Acaba onlar herhangi bir yaratıcı olmadan mı yaratıldılar? Yoksa kendileri mi yaratıcıdırlar? 36. Yoksa gökleri ve yeri onlar mı yarattılar? Hayır! Onlar bir türlü anlayıp inanmazlar. 37. Yahut Rabbinin hazineleri onların yanında mıdır? Ya da her şeye hakim olan kendileri midir? 38. Yoksa onların, üzerine çıkıp gizli sırları dinledikleri bir merdivenleri mi var? Öyleyse dinleyenleri, açık bir delil getirsinler. İnkarcılara, meleklerin sözlerini ve onlara vahyedileni dinlemek için bir merdivene mi sahip oldukları sorularak bunu cevabını vermeleri istenmektedir. 39. Yoksa kızlar O'nun, oğullar da sizin mi? 40. Yoksa sen kendilerinden bir ücret istiyorsun da, bu yüzden onlar ağır bir borç altında eziliyorlar mı? |
|
04-23-2008, 03:51 | #5 |
Kuran-ı Kerim meali:Tur Suresi
41. Yoksa gayba ait bilgiler kendi yanlarında da, onlar mı yazıyorlar?
42. Yahut bir tuzak mı kurmak istiyorlar? Asıl tuzağa düşecek olanlar, inkâr edenlerdir. 43. Veya onların Allah'tan başka bir tanrısı mı var? Allah, onların ortak koştukları şeylerden uzaktır. 44. Gökten düşen bir kütle görseler "Üst üste yığılmış bulutlardır" derler. 45. Artık çarpılacakları günlerine kavuşuncaya kadar onları kendi hallerine bırak. Çarpılacakları gün, ölüm veya birinci Sur’un üfürülüşüdür. 46. O gün planları kendilerine hiçbir fayda vermez ve yardım da görmezler. 47. Şüphesiz zulmedenlere, ondan başka da azap vardır. Fakat çokları bilmezler. Bu, ölümlerinden önce veya kabirde görecekleri azaptır. Nitekim dünyada kıtlıkla, savaşlarda mağlubiyetle ve benzeri şeylerle azabı tatmışlardır. 48. Rabbinin hükmüne sabret. Çünkü sen gözlerimizin önündesin. Kalktığın zaman da Rabbini hamd ile tesbih et. 49. Gecenin bir kısmında ve yıldızların batışından sonra da O'nu tesbih et. |
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|