AK Gençliğin Buluşma Noktası
Kur'an-i Kerim Kur'an-ı Kerim, sureler, Ayetler ve faziletleri.



Cevapla
Seçenekler
 
Alt 07-16-2007, 02:41   #1
Kullanıcı Adı
hayat
Standart Kur'an okumak Allah ile konuşmaktır..
Peygamber Efendimiz (aleyhi ekmelü’t-tehâyâ) bir hadis-i şeriflerinde altı garipten bahsetmiş ve “Mescid, namaz kılmayanlar arasında; Kur’an-ı Kerim, fâsıkın kalbinde ya da onu okumayan birinin evinde; sâliha bir kadın kötü huylu bir adamın nikahı altında; sâlih bir erkek arsız bir kadının yanında ve âlim, onun ilminden istifade etmeyen bir topluluk arasında gariptir.” demişlerdir.

Bir başka defa da şöyle buyurmuşlardır: “İnsanlar, öyle bir zamanı idrak edeceklerdir ki, o dönemde Kur’an bir vadide, onlar da başka bir vadide olacaklardır.” Yani, o devrin insanları Kur’an’la aynı vadiyi paylaşamayacak, yeni ifadesiyle, aynı düzlemde buluşamayacak, farklı farklı kulvarlarda bulunacaklardır. Dolayısıyla Kur’an, onu okumayan, onda ne olduğunu bile merak etmeyen ve ondan istifade etmeyi hiç düşünmeyen insanların evlerinde, gönüllerinde garip kalacaktır. Zaten, asıl garip, yurdundan yuvasından uzak kalan, dostundan, ahbabından ayrı düşen değil, yaşadığı dünya içinde, bulunduğu toplum itibariyle hâlinden anlaşılmayan, kıymeti bilinmeyendir.

Her müminin, Kur’an-ı Kerim’den Fatiha’yla birlikte en az iki kısa sûreyi doğru olarak okumasını öğrenmesi farzdır. Bir insan, bir gün içinde Fatiha, Kevser ve İhlas sûrelerini doğru bir şekilde öğrenebilir. Bu sebeple namazları doğru kılmak için en azından bu üç sûrenin öğrenilmesi bir esastır ve şarttır. Kur’an okurken kelimelerin yanlış telaffuz edilmesi doğru değildir. İnsan, doğru öğrendiği halde sürç-i lisan veya hata ile yanlış okuyabilir. Allah bundan dolayı inşallah kulunu muaheze etmez. Ancak kişinin doğru okuması biraz gayretle mümkünken, bu işe karşı fazla ehemmiyet vermeyip lakayd ve laubali kalması, Kur’an-ı Kerim’e karşı büyük bir saygısızlıktır. Mümin, Allah’ın kelamı olan Kur’an’ı, en saygılı bir eda ile, en saygılı bir tonda, en saygılı nağmelerle ve en saygılı olduğu bir hava içinde Rabbisine takdim etmekle mükelleftir.

Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem), “Kur’an okuyan bir insan, Allah ile konuştuğunu söylese ve yemin etse yemininde yalancı çıkmaz.” buyurmaktadır. Kur’an okurken Allah ile konuştuğunun şuurunda olan insan, kendine çeki düzen verecektir. İnsanın komutanının karşısında emir tekrarı yapıyor gibi kelimesi kelimesine, üzerlerine basa basa ve onlardan zevk duya duya o kelimeleri içiyor gibi okuması, Kur’ an’a ve Kur’an’ın sahibine karşı saygısının ifadesidir. Kur’an kıraatında eksikleri olan bir mümin, fırsatları değerlendirmeli, en kısa zamanda bir bilenin huzurunda Kur’an’ı doğru telaffuz edebilecek şekilde öğrenmeli ve namazlarını çok Kur’an okuyarak eda etmelidir.

ÖZETLE
1- Kur’an, onu okumayan ve ondan istifade etmeyi hiç düşünmeyen insanların evlerinde ve gönüllerinde garip kalır.
2- Her müminin, Kur’an-ı Kerim’den Fatiha’yla birlikte en az iki kısa sûreyi doğru okumasını öğrenmesi farzdır.
3- Efendimiz, “Kur’an okuyan bir insan, Allah ile konuştuğunu söylese ve yemin etse yemininde yalancı çıkmaz.” buyurur.

Kur’an’ı okumuyoruz

Bir-iki asırdan beri maalesef Türk milleti Kur'an okumamakta ve aynı zamanda Kur'an'ı da bilmemektedir. Bunu söylerken; İkbal'in anlattığı manayı kastediyorum. O, hayatına ait önemli bir hatırasında şöyle demektedir: Ben sık sık Kur'an okurdum. Buna rağmen babam her defasında bana "Oğlum, Kur'an oku!" derdi. Bir gün canıma tak etti ve babama, "Baba, ben hiç elimden bırakmıyorum ki bu mübarek kelimeyi." dedim. Bunun üzerine babam bana şöyle dedi: "Oğlum, Allah'ın şerefli elçisi Hazreti Muhammed'e indirdiği Kur'an'ı, sadece O'na inmiş bir Kur'an olarak okuma! Kur'an'ı, doğrudan doğruya Mütekellim-i Ezelî sana okuyor gibi oku! Sana söylediği şeyi, emri tekrar ediyor mahiyetinde dön, Allah'a karşı tekrar et ve öyle oku!"

Bugün iç içe iki gurbet yaşanıyor; insanların çoğu pek acı bir gurbet olan, “Kur'ansızlık gurbeti”ni yudumlarken Kur'an da cemaatsizlik gurbeti yaşıyor. Keşke, insanlar Kur'an'ın haremgâhına yürüyüverseler, ona karşı muhabbet izhar ederken kelam-ı ilahiye ve hakikatlerine gerçekten sahip çıksalar.. "Rabbimiz'in kelamı" deyip saygılarını ifade ettikleri aynı anda, o saygının gereğini yerine getirme adına da aşkla ellerinden geleni yapsalar… İşte o zaman insanlar, hem kendi gurbetlerinden sıyrılmış, hem de Kur'an-ı Kerim'in çehresinden o gurbetin tozunu silmiş olacaklardır. Böyle bir vuslatla Kur'an-ı Kerim'in gurbetinin giderilmesi de, zannediyorum, ona her zaman sahip çıkan bu devrin garipleri sayesinde gerçekleşecektir.

 

hayat isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 07-16-2007, 19:38   #2
Kullanıcı Adı
HUZUR
Standart Kur'an okumak Allah ile konuşmaktır..
NE GÜZÜLDİR KUR'AN OKUMAK
NE GÜZELDİR ONUN ŞEREFİNE NAİL OLMAK...
HUZUR isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi