![]() |
#1 |
![]() Kurbanla ilgili genel bir yanılgı
Bir evden bir kişinin kurban kesmesi ailenin diğer fertlerini dini sorumluluktan kurtarır mı? Kurban konusunda genel yanılgılar neler? Bilindiği gibi kurban; Allah’ü Teâlâ’ya yakınlık için, ibadet niyetiyle kurban bayramı günlerinde kurbana müsait bir hayvanı kesmektir. Kurban, kesenin kendi nefsine bedel olarak kesilir. Bu nedenle toplumsal yararları kadar bireysel anlamdaki derinliği ve sorumluluğu da büyük önem taşır. Allah rızası için halisane bir niyetle kesilen kurbanın ilk kanı ile birlikte kurban kesen mü’minin günahlarının bağışlanacağı beyan olunmuştur. Kendisine fıtır sadakası vacip olan kimselere kurban da vaciptir. Yani nisaba malik olan hür, mukim her Müslüman’a kurban vaciptir. (Muhtasar İlmihal, Fazilet Neşriyat, sayfa 153) Halkımız arasında kurbanla ilgili genel yanılgı, anne, baba ve çocuklardan oluşan çekirdek ailede bir kurbanın kesilmesinin yeterli olacağı şeklindedir. Hatta kurban kesmenin sanki sadece evli barklı insanlara yükümlülükmüş gibi algılandığına da rastlanmaktadır. Şu noktanın altını özellikle çizmek gerekir; Ailesi ile birlikte yaşasa bile, nisaba malik olan ergenlik çağına gelmiş her mü’mine kurban kesmek vaciptir. Namaz nasıl ki ergenlik çağına gelmiş her mü’mine farzsa, kurban da kurban kesme şartlarına haiz herkese vaciptir. Bu nedenle, biriktirdiği harçlıkları nisaba malik bir yekûn tutan ergenlik çağına ulaşmış liseli bir genç de, aynı durumdaki bekâr genç bir kız da kurban kesmekle yükümlüdür Bir evde kaç kişi yaşarsa yaşasın, her birinin durumu kurban kesmeyi gerektirecek şartlara haizse her birinin kendi adına kurban kesmesi gerekir. Yani bir evden bir kişinin kurban kesmesi, o evde üzerine kurban vacip olan diğer insanların üzerinden bu yükümlülüğü kaldırmaz. Kurban bayramının ilk günü olan dün yakın çevremde bu konuyla ilgili sıkça soruyla karşılaşmam, bugün bu konuyu buraya taşımamızın yararlı olacağını gösterdi. Karı kocalardan bazılarının, “geçen sene benim adıma kesilmişti, bu sene de eşim adına kesilsin istedik” şeklinde bir yaklaşım içinde olduğunu da görüyoruz. Adam milyarder bile olsa eğer karısının durumu kurban kesme şartlarına haiz değilse karısına, kadın milyarder bile olsa kocasının durumu kurban kesme şartlarına haiz değilse kocasına kurban kesmek vacip olmaz. Tıpkı, adam milyarder bile olsa eğer karısının durumu hacca gitme şartlarına haiz değilse karısına, kadın milyarder bile olsa kocasının durumu hacca gitme şartlarına haiz değilse kocasına hacca gitmek farz olmadığı gibi... Eşler kendi durumları iyiyse yanlarında eşlerini de hacca götürüyorlar ama, eğer birinin durumu hacca gitme şartlarına haiz değilse illa eşini götürmek durumunda da değildir. Sözün kısası, imkânlarınız varsa eşiniz adına da kurban kesebilir, birlikte hacca da gidebilirsiniz. Ama tür ibadetlerin bireysel sorumluluk getiren yanı olduğu unutulmamalıdır. Şartları haiz olmayan eşlerden birine bu tür ibadetler yükümlülük olmadığı gibi, şartları haiz olanlar da diğeri nasılsa yaptı diye bu yükümlülükten kurtulamaz. Yazının başında da belirttiğim gibi halkımız arasında kurbanla ilgili genel yanılgı, anne, baba ve çocuklardan oluşan çekirdek ailede bir kurbanın kesilmesinin yeterli olacağı şeklindedir. Hâlbuki evdekilerin hepsinin kurban kesmek için şartları uyuyorsa, her birinin üzerine kurban kesmek tek tek vaciptir. Evden birinin kesmesi diğerlerini bu yükümlülükten kurtarmaz. Dün sıkça sorulan bu soruyu bugün bildiğim kadarıyla sizlerle paylaşma ihtiyacı hissettim. İşin en doğrusunu, yine de uzmanları bilir. Rabbim kesilen kurbanlarınızı makbul eylesin. Prof. Dr. Osman ÖZSOY – Haber 7
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() Osman bey cok önemli bir meseleye temas etmis.
Gercekten halkimizin bu konuda gerekli bir sekilde aydinlanmamis olmasi üzücüdür. (Zannediyorumki Osman bey'in aciklamasi, Hanefi Fikhina göre yapilmis bir aciklamadir ....belirtmekte fayda var.) |
|
![]() |
![]() |