Kurtulmuş'un ekonomi yorumu - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

**Fatihin Torunu** · 08-11-2009, 23:52

Karadeniz turu çerçevesinde halkla buluşan ve parti teşkilatları tarafından düzenlenen programlara katılan Saadet Lideri Prof Dr. Numan Kurtulmuş, Saadet Partisi'nin iktidar hazırlığı yaptığını söyledi. Rize'nin Ayder Yaylası'nda kısa bir yürüyüş gerçekleştiren Kurtulmuş'a vatandaşlar büyük ilgi gösterdi. Sık sık vatandaşlarla tokalaşan ve onlarla sohbet eden Kurtulmuş, daha sonra Ardeşen de düzenlenen ilçe divanına katıldı. Burada vatandaşlara seslenen ve Türkiye'nin gündemini değerlendiren Kurtulmuş, hükümetin tarım politikalarını eleştirdi.

Bazen serbest piyasa, bazen müdahale!

Hükümetin uyguladığı tarım politikalarının dışa bağımlı olduğunu ve Türk tarımının bilinçli bir şekilde çökertilmeye çalışıldığını anlatan Kurtulmuş, milletin 60 senedir yoksullaştığını, bu yoksullaşmanın özellikle son 10 yılda hızla arttığını söyledi. Türkiye'de insanların ürettiği ürünlerin beş para etmediğini söyleyen Kurtulmuş, Saadet Partisi iktidarının kurtuluş olacağını ve farkın net bir şekilde ortaya çıkacağını dile getirdi. Hükümetin fındığa, çaya, şekerpancarına ve tütüne uyguladığı politikaların tarımı zora soktuğunu anlatan Kurtulmuş, "Temmuz ayında açıklanan fındık stratejisi, fındık üreticisini desteklemek yerine engelliyor. Hükümet işine geldiğinde serbest piyasayı kullanıyor işine geldiğinde ise piyasaya müdahale ediyor. Yani bazen liberal, bazen komünist gibi hareket ediyor" dedi.

Medeniyet krizi

Ardeşen'deki toplantının ardından Rize'ye geçen ve burada ASKON Rize Şubesi'nin açılışına katılan Kurtulmuş, tüm dünyada yaşanan krizlerin temel sebebinin dünyayı 200 yıldır yöneten modern Batı uygarlığının uyguladığı yanlış politikalar olduğunu söyledi. Yaşanan krizin medeniyet krizi olduğunu ifade eden Kurtulmuş, "Yaşanan krizin 3 özelliği vardır. Bu kriz evrenseldir, çok yönlüdür ve yapısaldır. Bugün dünyada muazzam zenginlik üretiliyor ama yoksulluğun da en fazla yaşandığı dönem bu dönemdir. 3,5 milyar insan yoksul yaşıyor" dedi.

Onlar temellük, biz ise tevarüs duygusu ile bakıyoruz

Dünyada herkesin alternatif bir çıkış aradığını dile getiren Kurutulmuş, "Eğer siz bireyselliği kutsar, kar hırsıyla dünyayı tahrip ederseniz gelinecek nokta burasıdır. Onlar dünyaya temellük ile bakıyorlar. Yani dünya benim malımdır, mülkümdür diyorlar. Bizim medeniyetimiz ise Tevarüs duygusu ile bakıyor. Aramızdaki fark budur. Biz zenginin malında fakirin hakkı olduğuna inanıyoruz. Esas sorun zihniyet sorunudur. Biz eşitlik, adalet, hak, hukuk, merhamet, insan hakları temelinde herkesin eşit olduğu bir dünya arzu ediyoruz ve bunun için yeni bir dünya diyoruz. İşte bu nedenle hem ASKON'a hem de diğer sivil toplum örgülerine büyük görevler düşmektedir. Tıpkı bir çelik ustasının sürekli aynı yere ritmik bir şekilde vurarak çeliği şekillendirmesi gibi hep birlikte sürekli aynı yere vurarak bunu yapacağız inşallah" ifadelerini kullandı.

Çamoluk güzel, yollar kötü

Programın üçüncü gününde Çamoluk'ta düzenlenen 18. Bal Festivali'ne katılan ve orada büyük bir coşku ile karşılanan Saadet Lideri Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, burada Saadet Partili Yenice Beldesi'ni ve Usluca köyünü ziyaret ederek vatandaşlarla sohbet etti. Kurtulmuş, Çamoluk Festivali'nde Belediye Başkanı Özcan Çinici tarafından karşılandı.

Türkiye nüfusunun üçte biri yoksul, beşte biri işsiz

Çamoluk'un ihmal edildiğini belirten Kurtulmuş, "İnsanlar sefil durumda. Banka yok. Kooperatif yok. Çamoluk idari bakımdan büyük haksızlıklara uğramış durumdadır. Bunun altında yönetim zafiyeti beceriksizlik yatmaktadır. Ama asıl sorun Türkiye'nin kötü yönetilmesidir. Biz Şebinkarahisar'ın yeniden il olmasını ve Çamoluk'un oraya bağlanmasını istiyoruz. Allah altın tepsi içinde bu ülkenin insanlarına her türlü nimeti verdi. Dünyanın en güzel doğal bitki örtüsüne sahip yerinde oturuyoruz. Ama ülkenin neresini dolaşsak her yerde yoksulluk, işsizlik göç var. Büyük kitlelerin geleceğe dair umutlarının azaldığını görüyoruz. Hangi ile gitsek milletvekili sayısı düşüyor. Türkiye nüfusunun üçte biri yoksul, beşte biri de işsizdir" ifadelerini kullandı.

Dışa bağımlı ekonomi

Hükümetin IMF eksenli politikalara devam etmesini de eleştiren Kurtulmuş, "Gelir dağılımı adaletsizliği o kadar kötüdür ki, Türkiye nasıl oldu da bu noktaya geldi? IMF ile düzenlenen 19. Protokol ülkemizi bu hale getirdi. Bankaları özelleştirdiler. Fındıkta yeni strateji diye bir şey açıkladılar. Ben de Karadeniz çocuğuyum. 8 milyon insanı ilgilendiriyor. Bu stratejiye göre TMO artık fındık almayacak, serbest piyasa olacak. İzinsiz ekilen fındık alanları sökülecek ve para cezası verilecek. Fındıkçının fındığını TMO almasın derken bu beyler fındığı piyasa şartları belirlesin diyor ve liberal gibi davranıyorlar. Fındık alanlarını daraltarak da komünist gibi davranıyorlar. Bu sene fındığın fiyatı düşük kalacak. Bizim tüccarımız değil, batılılar kazansın diyorlar. Bunun adı eski bir stratejinin gündeme getirilmesidir. 2001 yılında IMF'in gündeme getirdiği stratejiyi yeni bir strateji olarak gündeme getiriyorlar. Bu IMF'in ve Dünya Bankası'nın verdiği emirlerin uygulanmasından ibarettir. Bunu yüreğim yanarak söylüyorum. Keşke hükmet bu yanlışları yapmasaydı ve ben de söylemeseydim. Eğer bu strateji konusunda geri adım atmazlarsa, şu anda fındık üretiminin merkezi olan Türkiye fındık ithal eder hale gelecek. Türkiye'ye şu anda fındık, mercimek ve buğday ithal ediyorlar. Çünkü küresel beyler böyle istiyorlar ve tarımın üzerine kibrit suyu ekilmesini istiyorlar. Bu beceriksizlik ve dışa bağımlı politikaların sonucudur. Bugün Türkiye işsizliğin, yoksulluğu ve gelir dağılımı adaletsizliğinin had safhaya geldiği ülke oldu. Türkiye'nin yeniden kendisine dönmesi gerekmektedir" dedi.

Ülkenin beyni millettir

Türkiye'deki güncel siyasi gelişmeleri de değerlendiren Kurtulmuş, "Önce Ergenekon tartışması uzun süre devam etti. Sonra darbe tartışması, arkasından asker-sivil yargı tartışması ve HSYK tartışmaları yapıldı. Biz niçin bu tartışmalarla Türkiye'nin kurum ve kuruluşlarının kavga ettiği böylesi bir atmosferi yaşıyoruz? Bu sorunun sebebi nedir? Türkiye'de iyi bir adalet, güçlü bir hükümete ve tıkır tıkır işleyen bir bürokrasiye ihtiyaç vardır. Birisi sağ el diğeri sol el, biri sağ ayak, biri sol ayak, kim kimin emrinde olsun? Hepsi beynin emrinde olacak. Adamın eli de var beyni de var. Ama beyninden eline komut gitmiyor. Yani felç oldu adam. Bu ülkede bu sorunları çözecek tek şey beyindir ve beyin de millettir. Çamoluklularıdır, 72 milyondur" ifadelerini kullandı.

Kürt Açılımı'nda her türlü sorumluluğu almaya hazırız

Saadet Partisi'nin özlenen Türkiye'nin oluşturulmasında tek umut olduğunu belirten Kurtulmuş, "Biz halkın temsilcilerinin yaptığı sivil ve demokratik bir anayasa istiyoruz. Hiç kimse topu taca atmamalı. Saadet Partisi'nin en önemli gündemi kurumlar arasındaki sorunu çözmektir" dedi. Kurtulmuş, Türkiye'de herkesin Kürt açılımı sürecinde eteğindeki taşları dökmesi gerektiğini belirterek bir de uyarıda bulundu. Türkiye'nin yaklaşık 30 yıldır binlerce vatan evladını kaybettiğini ve yüz milyarlarca dolar gelir kaybına neden olan anlamsız kirli bir savaş ve terörle karşı karşıya olduğunu hatırlatan Kurtulmuş, şöyle devam etti: ''Türkiye'deki kamuoyunun geniş bir kesiminde olumlu bir hava oluşmuşken, konunun sonuçlandırılması, barış ve esenlik ortamının sağlanması gerekmektedir. Bu anlamda Saadet Partisi olarak rol almaya hazırız. Biz her kesimle çok rahat konuşan bir siyasi partiyiz. Bu konudaki çözümün ortaya çıkmasında her türlü sorumluluğu ifa etmeye hazır olduğumuzu başından beri ifade ediyoruz."

Kamplaşmalara prim vermeyeceğiz

Kurtulmuş son olarak şunları söyledi: "Biz Saadet Partisi olarak her zaman çözüm odaklı olduk. En kötü şey insanları kamplaştırarak oy almaya çalışmaktır. Ülkemizde, 4 çatışma alanı vardır. Bunlar Dindar-Laik, Alevi-Sünni, Türk-Kürt, Sivil-Asker çatışmalarıdır. Türkiye'nin esas sorunu bu değildir. Türkiye'yi yöneten elitler, bu kamplaşmadan nemalanıyorlar.Suni kamplaşmaların taraftarı olmuyoruz. Bu memleketin hakkı yenen Kürt, Türk ve Alevi, herkesin meselesi bizim meselemizdir. Biz bu siyaseti insanlarımızın hakkı, hukuku, adaleti ve özgürlüğü için yapıyoruz. "

sp.org.tr

08-11-2009, 23:52	#1
Kullanıcı Adı Fatihin Torunu	Kurtulmuş'un ekonomi yorumu Karadeniz turu çerçevesinde halkla buluşan ve parti teşkilatları tarafından düzenlenen programlara katılan Saadet Lideri Prof Dr. Numan Kurtulmuş, Saadet Partisi'nin iktidar hazırlığı yaptığını söyledi. Rize'nin Ayder Yaylası'nda kısa bir yürüyüş gerçekleştiren Kurtulmuş'a vatandaşlar büyük ilgi gösterdi. Sık sık vatandaşlarla tokalaşan ve onlarla sohbet eden Kurtulmuş, daha sonra Ardeşen de düzenlenen ilçe divanına katıldı. Burada vatandaşlara seslenen ve Türkiye'nin gündemini değerlendiren Kurtulmuş, hükümetin tarım politikalarını eleştirdi. Bazen serbest piyasa, bazen müdahale! Hükümetin uyguladığı tarım politikalarının dışa bağımlı olduğunu ve Türk tarımının bilinçli bir şekilde çökertilmeye çalışıldığını anlatan Kurtulmuş, milletin 60 senedir yoksullaştığını, bu yoksullaşmanın özellikle son 10 yılda hızla arttığını söyledi. Türkiye'de insanların ürettiği ürünlerin beş para etmediğini söyleyen Kurtulmuş, Saadet Partisi iktidarının kurtuluş olacağını ve farkın net bir şekilde ortaya çıkacağını dile getirdi. Hükümetin fındığa, çaya, şekerpancarına ve tütüne uyguladığı politikaların tarımı zora soktuğunu anlatan Kurtulmuş, "Temmuz ayında açıklanan fındık stratejisi, fındık üreticisini desteklemek yerine engelliyor. Hükümet işine geldiğinde serbest piyasayı kullanıyor işine geldiğinde ise piyasaya müdahale ediyor. Yani bazen liberal, bazen komünist gibi hareket ediyor" dedi. Medeniyet krizi Ardeşen'deki toplantının ardından Rize'ye geçen ve burada ASKON Rize Şubesi'nin açılışına katılan Kurtulmuş, tüm dünyada yaşanan krizlerin temel sebebinin dünyayı 200 yıldır yöneten modern Batı uygarlığının uyguladığı yanlış politikalar olduğunu söyledi. Yaşanan krizin medeniyet krizi olduğunu ifade eden Kurtulmuş, "Yaşanan krizin 3 özelliği vardır. Bu kriz evrenseldir, çok yönlüdür ve yapısaldır. Bugün dünyada muazzam zenginlik üretiliyor ama yoksulluğun da en fazla yaşandığı dönem bu dönemdir. 3,5 milyar insan yoksul yaşıyor" dedi. Onlar temellük, biz ise tevarüs duygusu ile bakıyoruz Dünyada herkesin alternatif bir çıkış aradığını dile getiren Kurutulmuş, "Eğer siz bireyselliği kutsar, kar hırsıyla dünyayı tahrip ederseniz gelinecek nokta burasıdır. Onlar dünyaya temellük ile bakıyorlar. Yani dünya benim malımdır, mülkümdür diyorlar. Bizim medeniyetimiz ise Tevarüs duygusu ile bakıyor. Aramızdaki fark budur. Biz zenginin malında fakirin hakkı olduğuna inanıyoruz. Esas sorun zihniyet sorunudur. Biz eşitlik, adalet, hak, hukuk, merhamet, insan hakları temelinde herkesin eşit olduğu bir dünya arzu ediyoruz ve bunun için yeni bir dünya diyoruz. İşte bu nedenle hem ASKON'a hem de diğer sivil toplum örgülerine büyük görevler düşmektedir. Tıpkı bir çelik ustasının sürekli aynı yere ritmik bir şekilde vurarak çeliği şekillendirmesi gibi hep birlikte sürekli aynı yere vurarak bunu yapacağız inşallah" ifadelerini kullandı. Çamoluk güzel, yollar kötü Programın üçüncü gününde Çamoluk'ta düzenlenen 18. Bal Festivali'ne katılan ve orada büyük bir coşku ile karşılanan Saadet Lideri Prof. Dr. Numan Kurtulmuş, burada Saadet Partili Yenice Beldesi'ni ve Usluca köyünü ziyaret ederek vatandaşlarla sohbet etti. Kurtulmuş, Çamoluk Festivali'nde Belediye Başkanı Özcan Çinici tarafından karşılandı. Türkiye nüfusunun üçte biri yoksul, beşte biri işsiz Çamoluk'un ihmal edildiğini belirten Kurtulmuş, "İnsanlar sefil durumda. Banka yok. Kooperatif yok. Çamoluk idari bakımdan büyük haksızlıklara uğramış durumdadır. Bunun altında yönetim zafiyeti beceriksizlik yatmaktadır. Ama asıl sorun Türkiye'nin kötü yönetilmesidir. Biz Şebinkarahisar'ın yeniden il olmasını ve Çamoluk'un oraya bağlanmasını istiyoruz. Allah altın tepsi içinde bu ülkenin insanlarına her türlü nimeti verdi. Dünyanın en güzel doğal bitki örtüsüne sahip yerinde oturuyoruz. Ama ülkenin neresini dolaşsak her yerde yoksulluk, işsizlik göç var. Büyük kitlelerin geleceğe dair umutlarının azaldığını görüyoruz. Hangi ile gitsek milletvekili sayısı düşüyor. Türkiye nüfusunun üçte biri yoksul, beşte biri de işsizdir" ifadelerini kullandı. Dışa bağımlı ekonomi Hükümetin IMF eksenli politikalara devam etmesini de eleştiren Kurtulmuş, "Gelir dağılımı adaletsizliği o kadar kötüdür ki, Türkiye nasıl oldu da bu noktaya geldi? IMF ile düzenlenen 19. Protokol ülkemizi bu hale getirdi. Bankaları özelleştirdiler. Fındıkta yeni strateji diye bir şey açıkladılar. Ben de Karadeniz çocuğuyum. 8 milyon insanı ilgilendiriyor. Bu stratejiye göre TMO artık fındık almayacak, serbest piyasa olacak. İzinsiz ekilen fındık alanları sökülecek ve para cezası verilecek. Fındıkçının fındığını TMO almasın derken bu beyler fındığı piyasa şartları belirlesin diyor ve liberal gibi davranıyorlar. Fındık alanlarını daraltarak da komünist gibi davranıyorlar. Bu sene fındığın fiyatı düşük kalacak. Bizim tüccarımız değil, batılılar kazansın diyorlar. Bunun adı eski bir stratejinin gündeme getirilmesidir. 2001 yılında IMF'in gündeme getirdiği stratejiyi yeni bir strateji olarak gündeme getiriyorlar. Bu IMF'in ve Dünya Bankası'nın verdiği emirlerin uygulanmasından ibarettir. Bunu yüreğim yanarak söylüyorum. Keşke hükmet bu yanlışları yapmasaydı ve ben de söylemeseydim. Eğer bu strateji konusunda geri adım atmazlarsa, şu anda fındık üretiminin merkezi olan Türkiye fındık ithal eder hale gelecek. Türkiye'ye şu anda fındık, mercimek ve buğday ithal ediyorlar. Çünkü küresel beyler böyle istiyorlar ve tarımın üzerine kibrit suyu ekilmesini istiyorlar. Bu beceriksizlik ve dışa bağımlı politikaların sonucudur. Bugün Türkiye işsizliğin, yoksulluğu ve gelir dağılımı adaletsizliğinin had safhaya geldiği ülke oldu. Türkiye'nin yeniden kendisine dönmesi gerekmektedir" dedi. Ülkenin beyni millettir Türkiye'deki güncel siyasi gelişmeleri de değerlendiren Kurtulmuş, "Önce Ergenekon tartışması uzun süre devam etti. Sonra darbe tartışması, arkasından asker-sivil yargı tartışması ve HSYK tartışmaları yapıldı. Biz niçin bu tartışmalarla Türkiye'nin kurum ve kuruluşlarının kavga ettiği böylesi bir atmosferi yaşıyoruz? Bu sorunun sebebi nedir? Türkiye'de iyi bir adalet, güçlü bir hükümete ve tıkır tıkır işleyen bir bürokrasiye ihtiyaç vardır. Birisi sağ el diğeri sol el, biri sağ ayak, biri sol ayak, kim kimin emrinde olsun? Hepsi beynin emrinde olacak. Adamın eli de var beyni de var. Ama beyninden eline komut gitmiyor. Yani felç oldu adam. Bu ülkede bu sorunları çözecek tek şey beyindir ve beyin de millettir. Çamoluklularıdır, 72 milyondur" ifadelerini kullandı. Kürt Açılımı'nda her türlü sorumluluğu almaya hazırız Saadet Partisi'nin özlenen Türkiye'nin oluşturulmasında tek umut olduğunu belirten Kurtulmuş, "Biz halkın temsilcilerinin yaptığı sivil ve demokratik bir anayasa istiyoruz. Hiç kimse topu taca atmamalı. Saadet Partisi'nin en önemli gündemi kurumlar arasındaki sorunu çözmektir" dedi. Kurtulmuş, Türkiye'de herkesin Kürt açılımı sürecinde eteğindeki taşları dökmesi gerektiğini belirterek bir de uyarıda bulundu. Türkiye'nin yaklaşık 30 yıldır binlerce vatan evladını kaybettiğini ve yüz milyarlarca dolar gelir kaybına neden olan anlamsız kirli bir savaş ve terörle karşı karşıya olduğunu hatırlatan Kurtulmuş, şöyle devam etti: ''Türkiye'deki kamuoyunun geniş bir kesiminde olumlu bir hava oluşmuşken, konunun sonuçlandırılması, barış ve esenlik ortamının sağlanması gerekmektedir. Bu anlamda Saadet Partisi olarak rol almaya hazırız. Biz her kesimle çok rahat konuşan bir siyasi partiyiz. Bu konudaki çözümün ortaya çıkmasında her türlü sorumluluğu ifa etmeye hazır olduğumuzu başından beri ifade ediyoruz." Kamplaşmalara prim vermeyeceğiz Kurtulmuş son olarak şunları söyledi: "Biz Saadet Partisi olarak her zaman çözüm odaklı olduk. En kötü şey insanları kamplaştırarak oy almaya çalışmaktır. Ülkemizde, 4 çatışma alanı vardır. Bunlar Dindar-Laik, Alevi-Sünni, Türk-Kürt, Sivil-Asker çatışmalarıdır. Türkiye'nin esas sorunu bu değildir. Türkiye'yi yöneten elitler, bu kamplaşmadan nemalanıyorlar.Suni kamplaşmaların taraftarı olmuyoruz. Bu memleketin hakkı yenen Kürt, Türk ve Alevi, herkesin meselesi bizim meselemizdir. Biz bu siyaseti insanlarımızın hakkı, hukuku, adaleti ve özgürlüğü için yapıyoruz. " sp.org.tr Konu Gölge tarafından (08-12-2009 Saat 00:24 ) değiştirilmiştir..

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)