AK Gençliğin Buluşma Noktası
Mübarek Gün Ve Geceler Mübarek Gün Ve Gecelerimiz.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 04-02-2010, 17:44   #11
Kullanıcı Adı
Fırat
Standart
  Alıntı ile Cevapla
Alt 04-03-2010, 01:03   #12
Kullanıcı Adı
denizfeneri
Standart
4.04.2010:kıyafetlerimizi oturarak;sağdan giyip soldan çıkaralım inş(kıyafetleri giyip çıkarırken Rabbimize örtünmek için verdiği kıyafetler içinde şükretmeyi unutmayalım dostlar )
5.04.2010:bugün evden çıkarken;önce ayakkabımızı ters çevirip çırpalım,evden sol ayakla çıkıp ilk sağ ayakkabımızı giyelim.eve girerken de sağ ayakla girelim inş.
6.04.2010:çıplak ayak namaz kılmayalım ve namaz tesbihini parmaklarımızla çekelim inş bugünde
************************************************** **************

4.nisan.2010:bugünde kusurları affedelim,iyiliği emredip kötülükten men etmeye çalışalım inş dostlar

5.nisan.2010:bugün haberi olmadan beş kişiye dua edelim

6.nisan.2010:bugün de alttaki tesbihleri çekmeye çalışalım inş dostlar.yarım saatinizi almayacaktır

100 salavat
100 kelime-i tevhid(la ilahe illALLAH MUHAMMEDür rasülüllah)
100 kelime-i şehadet(eşhedü ella ilahe illALLAH ve eşhedü enne MUHAMMEDür rasülüllah)
100 la havle vela kuvvete illa billahil aliyyil aziym
100 tövbe istiğfar
100 sübhanALLAH
100 elhamdülillah
100 ALLAHü ekber
100 ALLAH
denizfeneri isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 04-03-2010, 01:06   #13
Kullanıcı Adı
denizfeneri
Standart
güzel yorumlarınzı için Allah razı olsun kardeşler.bir ay boyunca her gün yapmaya çalışacaklarımızı eklemeye çalışacağım inşaallah.evet bu haftalarda yapacaklarımız bir numune görünümünde,hayatımızın geneline yansıtmamıza vesile olur inşaallah.yoksa bir ayda kalması çok acı olur
denizfeneri isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 04-06-2010, 03:27   #14
Kullanıcı Adı
denizfeneri
Standart
7.nisan.2010:bugün biraz tefekkür zamanı olsun dostlar hiç olmazsa 15-20 dakika yarım saat olsun herşeyi bırakıp elimizde olan birşeyin (artık evinizde bir hayvanınız varsa ona bakabilirsiniz,bir bebek varsa o olabilir,tabiata,ağaçlara çiçeklere böceklere hiçbirşey bulamıyorsanız bir ayna alın kendinize bakın) tüm inceliklerine dikkatimizi toplayarak yaradılış mucizesini düşünelim dostlar.kendimizi kaptırabilirsek saatler yetmez zaten.bakmakla kalmayıp görmeye çalışalım inş.burada da anlatırsanız neye yoğunlaşıp düşündüğünüzü belki bizim de farkında olmadığımız birşeydir bizi de düşünmeye sevk edebilirsiniz
8.nisan.2010:bugün hep güleryüzlü olalım,sinirlenmeyip kimsenin kalbini kırmamaya çalışalım inş9.nisan.2010:bugünde bir fakir doyuralım inş.herkes bütcesine göre az veya çok elinden geldiğince.yine verecek yeri olmayan yardım kuruluşlarımıza bağış olarak yapabilir.mesela bir sms 5 ytl.mesaja fakir bir aileye erzak için diye yazılabilirDeniz Feneri için: 5560
Kimse Yok Mu için: 5777
************************************************** **********
7.04. 2010:bugün soframızda yeşillik bulunduralım inş.salata olabilir veya maydonoz vs yeşil herhangibirşey(sofra kalkana kadar o yeşillikler ALLAHı zikredermiş,solana kadar)

8.04. 2010:tuvalete girerken duasını okuyup sol ayakla girelim,oradaki kabı dolduralım;çıkarken sağ ayakla çıkıp çıkış duasını okuyalım inş.(dua bilmeyenler girişte bismillah çıkışta elhamdülillah diyecek inş)banyoda da abdest almak için olan kabımızı dolduralım(abdest almaya gelen biri olurda sular kesilirse diye ihtiyaçlarını giderebilmesi düşüncesiyle) böylece 6 sünnet birden uygulamış olacağız inş



9.04.2010:yeme-içme ve birşeyler doldurma işinde hep sağ elimizi kullanalım bugünde inş
denizfeneri isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 04-09-2010, 04:15   #15
Kullanıcı Adı
denizfeneri
Standart
10.04. 2010: bugün cuma.cuma gününe özel bir sünnet olsun inş.bugün cuma ezanından önce sağdan başlayıp birer atlayarak tırnaklarımızı keselim inş
11.04.2010:bugün akşam namazından sonra evvabin namazı kılalım inş

12.04.2010:bugün evden çıkarken;önce ayakkabımızı ters çevirip çırpalım,evden sol ayakla çıkıp ilk sağ ayakkabımızı giyelim.eve girerken de sağ ayakla girelim inş.

------------
10.nisan.2010:bu gece cuma gecesi dostlar.Efendimize ve ondan sonra da Hz Ademden bu güne kadar geçmiş tüm mevtalarımızın ruhlarına yasin-i şerif,tebareke ve amme surelerini okuyalım inş dostlar
11.nisan.2010:sıla-i rahim yapalım bugünde(telefonla arama ya da ziyarete giderek)
12.nisan.2010:iki kişiye Efendimizin şefkatinden bahsedelim inş bugünde
denizfeneri isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 04-12-2010, 23:51   #16
Kullanıcı Adı
denizfeneri
Standart
13.nisan.2010:suyu oturarak ve üç yudumda içelim inş hepimiz sünnet niyetiyle
14.nisan. 2010: sofraya otururken ve kalkarken elimizi yıkayıp;sofrada tuzla başlayıp tuzla bitirelim.sofraya oturduğumuzda 11 Ya Nur,21 Ya Rezzak çekelim.besmele ile başlayıp elhamdülillah ile bitirelim bugünde inş.7 sünnet birden yapmış olacağız

15.04.2010:yemeğimizi yer sofrasında ve sağ dizimizi kaldırıp sol ayağımızın üzerine oturarak yiyelim;yemeğimiz bittiğinde de tabağımızı sünnetleyelim bugün de inş. 4 sünnet birden yapmış olacağız
günlük Kuran-ı Kerim okumayı da ihmal etmiyoruz değil mi dostlar?en az 1-2 sayfa,hiç olmazsa yarım sayfa;bir ayet olsun okuyalım günlük olarak.çok ağır okuyanlar bir sayfayı bir saatte okusa da okudukça hızlanıyor,bir saatimizi yüce kitabımıza ayırmak çok mudur sizce?aslında az bile ama;o nurdan sadece bakmak suretiyle de olsa gönlümüzü yıkayalım inşbereketinden mahrum kalmayalım inş okumayı bilmeyenlerde açıp sayfalara baksınlar nurundan faydalansınlar.bakmak bile sevaptır dostlar ihmal etmeyelim küçük çocuklarımıza da sevdirmek için sayfaları karıştırtalım inş.ALLAHın en çok hoşuna giden o sabilerin Kuran sayfalarını karıştırmaları bakmalarıymış.Rabbim bize de yavrularımıza da Kuranımızı okumayı sevdirsin ve azim versin inş bol bol okuyalım

---------------------------------------------
13.nisan.2010:bugün bir sahabimizin hayatını okuyup en beğendiğimiz özelliğini uygulayalım inş.buraya da yazabiliriz o özelliği hepimiz faydalanmış oluruz böylece

14.nisan. 2010:Efendimiz(sav) akarsu kenarında olsak bile suyu israf etmememizi isterdi.başta abdest alırken olmak üzere her yerde suyu israf etmekten kaçınalım.abdest alırken çok az açalım çeşmeyi ve aralarda kapatmaya çalışalım.bu yıl çok yağış olsa da gelecek yılları bilmiyoruz,çocuklarımızın torunlarımızın suyunu israf ettiğimizi unutmayalım 15.nisan.2010:bu gece Efendimizin rüyamıza geleceğini düşünerek yattığımız odayı toplayalım gayet düzgün olsun.daha güzel giyinelim yatacak olsak da.bayan kardeşler başörtülerini yatarken de örtsünler.Efendimizin bizi örtümüzle görmesini isteriz değil mi Efendimize hazırlık yapalım inş rüyalarımızı şereflendirmesi için dua edip yatalım Rabbimize.Rabbim dualarımızı kabul buyursun inş rüyada olsa O gül yüzle bizde hasret giderelim inş
mutlaka çocuklarımıza da yatmadan dua etmeyi alışkanlık haline getirtelim.küçüklükten ne öğrenirlerse ömürlerince akıllarında kalacaktır.yatmadan ALLAHa sığınmayı,kendini Ona teslim ve emanet etmeyi öğrenerek büyümeliler inş.

Konu denizfeneri tarafından (04-13-2010 Saat 00:14 ) değiştirilmiştir..
denizfeneri isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 04-15-2010, 00:42   #17
Kullanıcı Adı
denizfeneri
Standart
16.04. 2010: düğmeli kıyafet ve paltolarımızın düğmelerini aşağıdan yukarıya ilikleyip,yukarıdan aşağıya açalım
17.04. 2010:her gittiğimiz eve selamla girelim kendi evimiz dahil.kimse olmasa bile selam verelim unutmayalım ki melekler var (girdiğimizde geri alalım selamımızı eğer kimse yoksa).ayrıca elimizden geldiğince çok kişiye selam verelim dıaşarıda evde nette vs.Efendimizin (sav) isteği olan selamı yaymaya çalışalım

18.04.2009:evden dışarı çıkmadan aynaya bakalım

-------------------------
16.nisan.2010:bugün yatmadan Efendimizin (sav) şefaati için dua edelim

17.nisan. 2010: [color=violet]bugün ALLAH rızası için birine hediye alalım(eğer alacak birisi yoksa size yine bir alternatif,fakir yetim bir çocuğa bir hediye alıp sevindirebilirsiniz.çok ucuz olan hediyelerde de var seçebileceğiniz http://www.1001dilek.com/ )

18.nisan.2010:bugün ana-babamızın gönlünü almaya çalışalım(uzak olanlar telefonla)
denizfeneri isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 04-18-2010, 01:33   #18
Kullanıcı Adı
denizfeneri
Standart
19.nisan. 2010:yanlız ya da hasta bir komşumuzu veya akrabımızı ziyaret edelim,gidemiyorsak telefonla hatrını soralım

20.nisan.2010:şefkat ve merhamet peygamberinin hayvanlara da sonsuz bir sevgi ve muhabbet duyduğunu biliyoruz.Onun için;bugün de bir hayvana iyilik edelim.yiyecek vermek olabilir okşamak olabilir.mesela bolkonda kuşlara ekmek verebilirsiniz

21.nisan.2010:ailemize iyilikte bulunalım bugünde.çocuğumuza bir şeker bir çikolata vs küçücükte olsa bir hediye alalım ya da eşimize ufak bir hediye alalım;bayanlarda özel bir yemek yapabilir mesela.ailesine iyilikte bulunmak sadaka sevabındaysa şayet bunun farkında olarak bir güzellik yapalım bugün

----------------------
19.04. 2010:Aksırınca sesi az yükseltip, "Elhamdülillah" diyelim. Böyle diyene de "Yerhamükellah" diyelim Bize dediklerinde "Yehdina ve yehdikümüllah" diye cevap verelim

20.04. 2010:tuvalete girerken başımızı örtüp(erkekler de dahil),çoraplarımızı çıkaralım

21.04. 2010:sabah namazının sünnetinden sonra seccadenin üzerine sağ kolumuzu başımızın altına alarak bir süre uzanalım.sonra farzı kılalım
denizfeneri isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 04-22-2010, 00:17   #19
Kullanıcı Adı
denizfeneri
Standart
22.04.2010: Yüzükoyun yatmayalım
23.04. 2010: Esnemeyi mümkün olduğu kadar gizleyelim. Ağzı elle kapayarak gidermeye gayret edelim. Namazda iken esneme gelirse, ayakta ise sağ elin, diğer hallerde ise sol elin tersi ile ağzı kapatmamız münasip olur

24.04. 2010: Sabah hiç birşey yapmadan önce elimizi yüzümüzü yıkayalım.
-------------------------------------------


22.nisan. 2010:bugün bir çocuğun başını okşayalım.Efendimiz gibi onlara sevgi ve merhamet gösterelim.onların birer melek olduğunu unutmayalım
23.nisan. 2010: hakkımız olan herkese hakkımızı helal edelim ALLAH rızası ve Efendimizin şefaatine nail olmamız için inşaALLAH.bize ne kötülük yapılırsa yapılsın,nasıl hakkımız yendiyse yensin hakkım demekten vazgeçelim.ALLAHımız hakkım dediğinde ne yaparız sonra dünyalık haklardan geçemezken

24.nisan. 2010:imkanımız olursa bugün mezarlığa gidip bizden dua bekleyenlere dua edelim.akrabamız tanıdığımız olması şart değil.hepsi akrabamız sonuçta.bugün imkanı olmayan haftasonu gitmeye çalışsın çok şey değişecek hayatımızda

************************************************** **********


var mısınız bugüne kadar kime hakkımız geçtiyse helal edelim?unutmayalım ki çoğu zaman insanların hakkına girdiğimizde veya bizim hakkımız yendiğinde o çetin gün aklımızın ucundan bile geçmez.ama bu gerçekle er geç yüzleşeceğiz ve hiç ummadığımız haklar çıkacak karşımıza.belki kovaladığımız bir kedi,dalını kırdığımız bir ağaç ve en önemlisi de bilerek ya da bilmeyerek incittiğimiz ya da konuştuklarımızı duysalar incinecek insanlar.hepimizde var mutlaka hak.

ALLAH dili neden iki kalenin arkasına gizlemiş bir düşünelim.dudaklar ve dişler iki kule gibi sanki dilin önünde.küçücük bir et parçası belki dil ama bizim sonumuzu hazırlayan en kuvvetli parça.iyi yönde kullanırsak iyiye kötü yönde kullanırsak azaba erdirecek bizi.

unutmayalım ki biz hakkımız da hakkımız dersek affedici olamazsak bir gün bize de hakkım diyecek Yaradan var.hangimiz O'na layık kul olabiliyoruz,layığıyla şükrünü eda edebiliyoruz?

evet ne diyorsunuz?siz de var mısınız?


---------------------------------------------

Affedenlerin mahşer yerinde beklemeden cennete gireceğini düşünürsek değmez mi affetmeye?
biz şeytanın ve nefsimizin yolundan değil Efendimizin yolundan gidiyoruz en azından gitmeye çalışıyoruz.
ve Onun ümmetine yakışan da affedici olmaktır,tıpkı Onun gibi.kolay mı canım dediğin amcanın paramparça edilmesi?
ama O öyle mükemmel ki o kişiyi bile affetti.biz belki Onun kadar olamayız ama elimizden geldiğince olmaya çalışsak ne olur?kırmasak birbirimizi?
bizi kırsalarda bunu içimize gömüp Yaradana sığınsak.

ayrıca kavga anında insanı en sinir eden şey;karşındakinin cevap vermemesidir.biz cevap verdikçe o kişi de bağırıp çağıracak ve stresini atacak.ama
karşılık vermezsek;o kişi sinirini yenemeyecek ve daha çok sinir etmiş olacağız.istediğimiz de bu değil mi?ona haddini bildirmek.işte en iyi had bildirme.
konuşmayın karşısından.ne bunalın ne de günaha girin

büyük imamlarımızdan Ebu Hanife hz cemaatine sohpet ederken adamın biri gelip bir tokat atmış.hem de öyle bir tokat ki!yüzü kızarmış.ama O yine büyüklüğünü göstermiş.İmamı Azam olmak kolay mı?adama demiş ki!ben sana bu tokata karşılık aynısını atabilirim,dinim buna müsade ediyor(ama bu tehlikeli bir iş.o kişiden daha hızlı vurursanız farkında olmadan,haklı iken haksız duruma düşüp o kimsenin hakkına gireceksiniz).ama ben sana vurmayacağım.hakkımı helal ediyorum.hatta ALLAH bana şefaat hakkı verirse sana şefaat edip cennete götüreceğim yanımda demiş.büyüklük işte.tabi bunları duyan adam kızarmış da kızarmış.belki ondan sonra çocuğuna bile el kaldıramamıştır.önemli olan ders verebilmek işte.ne demişler kötüye kötülük her kişinin karı,kötülüğe iyilik er kişinin karı.gelin biz er kişi olalım


gelin bu mübarek gün hatrına hakkımızı helal edelim tüm aleme!tüm yaradılanlara.hesapsız kitapsız.o bana şunu yaptı olmaz demeden.hadi kendimizizden geçelim ALLAHın dediğini Efendimizin yaptığını yapalım.affedelim ki affa layık olalım değmez mi?


*****************************************

Rivâyete göre Câfer Sâdık Hazretleri'nin bir kölesi vardı. Kendisinin yakın hizmetlerini görürdü.

Birgün köle, getirmiş olduğu içi çorba dolu bir kâseyi kazârâ Câfer Hazretleri'nin üzerine döktü.

Üstü başı çorbaya bulanan Câfer Hazretleri de, öfke ile kölenin yüzüne baktı.

Bunun üzerine köle:

"-Efendim! Kur'ân'da «öfkelerini yenenler» takdîr buyuruluyor!" diyerek bu husûstaki âyet-i kerîmeyi okudu.

O zaman Câfer Sâdık Hazretleri:

"-Öfkemi yendim!" dedi.

Bu sefer köle:

"-Kur'ân'da aynı yerde «insanların kusurlarını bağışlayanlar» da takdîr buyuruluyor!" dedi ve âyetin bu husûsla alâkalı kısmını okudu.

Câfer Hazretleri:

"-Haydi bağışladım seni!.." dedi.


Bu defâ da köle:

"-Kur'ân'da aynı âyetin devamında «Allâh ihsânda bulunan, iyilik eden kimseleri sever!» buyuruluyor!"

diyerek âyetin, bu son kelimelerini okudu.

Bunun üzerine Câfer Sâdık Hazretleri:

"-Haydi git, hürsün artık; seni Allâh için âzâd ettim!.." dedi.


**********************************************

“O ALLAH’tan korkan ve Ona saygı duyan kimseler ki, bollukta ve darlıkta bağışta bulunanlar, öfkelerini yutanlar ve insanların kusurlarını affedenlerdir. ALLAH da iyilik yapanları sever.”

ayetin muhteşemliğine bakın.biz ne yapıyoruz?hakkım da hakkım helal etmiyorum diyoruz ne kadar acı.bizim örneklerimiz en başta Efendimiz(sav) daha sonra da sahabi efendilerimiz değil mi?onlar o kadar acıya ızdıraba haklarından vazgeçerken biz kim oluyoruz da hakkım diyebiliyoruz aklım almıyor doğrusu.en önemli sabır da öfkenin ilk anında olan olduğuna göre Rabbim yardımcımız olsun inş öfkelerini yutanlardan eylesin cümlemizi.3-5 gün sonra pişman olmaktansa o anda vazgeçebilelim inş bazı şeylerden
************************************************** ***
Gel de helâl etme...
Dünya madem fânidir.
Hem madem ömür kısadır.
Hem madem gayet lüzumlu vazifeler çoktur. Hem madem hayat-ı ebediye burada kazanılacaktır. Hem madem dünya sahipsiz değilHem madem şu misafirhane-i dünyanın gayet Hakîm ve Kerîm bir müdebbiri var.


Hem madem ne iyilik ve ne fenalık cezasız kalmayacaktır.
Hem madem " ALLAH kimseye gücünden fazlasını yüklemez." (Bakara Sûresi, 2:286.)

sırrınca teklif-i mâlâyutak yoktur.

Hem madem zararsız yol, zararlı yola müreccahtır.

Hem madem dünyevî dostlar ve rütbeler kabir kapısına kadardır.


Elbette, en bahtiyar odur ki, dünya için âhireti unutmasın, âhiretini dünyaya feda etmesin, hayat-ı ebediyesini hayat-ı dünyeviye için bozmasın, mâlâyâni şeylerle ömrünü telef etmesin, kendini misafir telâkki edip misafirhane sahibinin emirlerine göre hareket etsin, selâmetle kabir kapısını açıp saadet-i ebediyeye girsin. HAŞİYE


HAŞİYE
[color=#ff0000]Bu madem'ler içindir ki, şahsıma karşı olan zulümlere, sıkıntılara aldırmıyorum ve ehemmiyet vermiyorum. "Meraka değmiyor" diyorum ve dünyaya karışmıyorum (Bediüzzaman)

******************************************

EL-ĞAFFAR


"Mağfireti, bağışlaması pek çok olan."

'Kullarının günahlarını affetmekle örten." [Taberî.]

"Tekrar tekrar affeden." [Gazâlî.]

"Rabbinizden mağfiret isteyin; çünkü gerçekten O, çok bağışlayandır. [Nuh: 71/10.]

Günahlarına aldırış etmeksizin, Cennete gireceğinden emin bir halde yaşamak, büyük bir gaflet olduğu gibi, isyanlarına bakarak 'ben artık mağfiret olunmam’ demek de büyük bir hatadır.

Birinci hal ALLAH'ın gazabından emin olmak, ikincisi ise rahmetinden ümit kesmekle yeise düşmektir.

İşte Gaffar ismi, insanı yeisten kurtaran en büyük bir ümit kaynağıdır.

İmam Gazâlî Hazretleri, Gaffar isminin 'kötüyü, çirkini örten' mânâsına geldiğini zikrettikten sonra, önemli bir noktaya dikkatimizi çeker:

"ALLAH, insanın yüzünü, gözünü, elini açığa çıkardığı halde, midesini, bağırsaklarını ve sair görünmesi hoş olmayan organla;rını içeride yaratmıştır. Onları böylece örten ALLAH, kulunun günahlarını da örter"

Yine o büyük İmam, Gaffar ismine, 'tekrar tekrar affeden' mânâsı vermiştir.

Bu mânâyı düşünürken, Hazreti Mevlâna'nın, bazı haddini bilmezlerce tenkit konusu yapılan bir mısraı hatırıma geldi:

"Bin defa tövbe şişesini kırmış olsan yine gel!"

'Tövbe şişesini kırmak,' günahkâr Müslümanlar için sözkonusudur. Bu söz, o büyük insanın Gaffar isminin inceliklerini çok iyi kavradığının işareti iken, maalesef çok yanlış şekilde ele alındı ve o muhterem zâta cahilce hücum edildi.

Tövbesini defalarca bozan bir kul, pişman olarak ALLAH'ın dergahına sığınsa ve affını dilese, Gaffar ismi gereği, ALLAH bu "kulu affeder.

ALLAH'ın affettiğini kulların etmemesi, işin içine nefsin, hissin ve dar görüşlülüğün girdiğini gösterir.

Kendisine yapılan bir kötülüğü yıllarca unutamayıp, mü'min kardeşini affetmeye yanaşmayan bir insanın, Hazreti Mevlâna'nın bu sözünü kavraması oldukça zordur.

Gaffar isminden nasiplenmenin birinci şartı, pişmanlık duymak, tövbe ve istiğfar ile mağfiret kapısını çalmaktır.

Bir diğer şartı da, başkalarını affetmek, kusurlarını örtmektir. Affedenin, mağfiret olunması kuvvetle umulur. [Prof. Dr. Alaaddin Başar, Esmâ-i Hüsna ALLAH'ın Güzel İsimleri, Zafer Yayınları, İstanbul, 2001: 58-59.]


************************************************** ******
EL-AFÜVV
"Çok affedici olan."
“Günahları imha edip sahibini cezalandırmaktan vazgeçen."

"Bir hayrı açıklar ya da gizli tutarsanız veya bir kötülüğü bağışlarsanız, şüphesiz ALLAH, Afüvv ve Kadîr'dir. [ Nisâ: 4/149.]
Bu ismin Ğaffâr isminden daha şümullü olduğu beyan edilmiştir. Zira, Gaffar ismi 'günahları örten' manasınadır. Afüvv ismi ise, 'günahın karşılığı olan cezayı tamamen ortadan kaldıran' demektir. Bu isme mazhar olan bir günahkâr, yaptığı isyana karşı kendisinde Müntakim (intikam alan, şiddetle cezalandıran) isminin tecelli etmesinden kurtulmuş demektir.
Bir mü'minin bu isimden alacağı ders, ALLAH'ın rahmetinden daima ümitli olmakla yeis (ümitsizlik) tehlikesinden uzak kalmaktır.
Bir mü'min, kendisine karşı işlenen suçları bağışlar ve affederse bu isme mazhar olmaya daha fazla liyakat kazanmış olur. Affetmediği halde affedilmeyi bekleyen insan, nefsine mağlûp olmuş ve aldanmıştır.
Bir insan, nefsini tam mağlûp etmek istiyorsa, muhataplarının kusurlarını bağışlamakla da kalmayacak,
"sen kötülüğü en güzel iyilikle bertaraf et"
[Mü'minûn: 23/96.] âyetinden ders alarak, kendisine kötülük yapanlara iyilikle mukabele etmeye çalışacaktır. Bu ise nefsin hiç hoşuna gitmez, ama ilâhî rıza, af ve mağfiret de bu yoldadır. [Prof. Dr. Alaaddin Başar, Esmâ-i Hüsna ALLAH'ın Güzel İsimleri, Zafer Yayınları, İstanbul, 2001: 176-177.]

************************************************** **

Affetmenin Müjdesi

Hz. Enes (r.a.) anlatıyor:
“Rasulüllah (s.a.v.) ile beraber bulunuyorduk. Bir ara azı dişleri gülünecek şekilde gülümsedi. Sebebini sorduğumuzda şöyle buyurdular:
“Ümmetimden iki kişi ALLAH (c.c.) ‘ın huzuruna gelirler.
Birisi:
-Ya Rab, benim bunda hakkım var; hakkımı bundan al, bana ver. ALLAHü Teâlâ da ötekine:
- Hakkını ver, buyurur.

Adam:
-Yâ Rab, bende sevap nâmına bir şey kalmadı, der.
Cenâb-ı Hak:
- Baksana, bu adamın sevabı kalmadı, ne dersin? Buyurur.
Adamcağız:
- O halde benim günahlarımdan alsın der.
Rasullah Efendimiz (s.a.v.) bunu anlatırken gözleri yaşardı ve “O gün büyük bir gündür. İnsan günahının alınmasını ister” dedi.

Bunun üzerine ALLAHü Teâlâ hak sahibine:
- Başını kaldır ve cennete bak, buyurur.
Adamcağız:
-Yâ Rab, inci ile işlenmiş, gümüşten apartmanlar ve altından köşkler görüyorum. Bunlar hangi peygamber, hangi sıddîk veya hangi şehitler içindir? der.
ALLAHü Teâlâ:
- Bunlar, bana ücretlerini verenler içindir, buyurur.
Adamcağız:
-Bunların hakkını kim ödeyebilir? Der.

Hz. ALLAH:
-Sen istersen bunlara sahip olabilirsin, buyurur.

Adam,
-Nasıl olur yâ Rab ? deyince,

Cenâb-ı Hak:
- Hakkını bu adama bağışlamakla, buyurur.
Adam:
-O halde ben bunu affettim, der.

ALLAHü Teâlâ :
-Arkadaşını al, beraberce cennete girin, buyurur.
Sonra Resulüllah Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurmuştur:

“ALLAH’tan korkun,
ALLAH’tan korkun ve siz de kendi aranızı düzeltin.
Bakınız, bizzat Hz. ALLAH mü’minlerin arasını buluyor”

Hadis-i Şerif
denizfeneri isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 11-15-2010, 13:10   #20
Kullanıcı Adı
muh_ince
Standart
Hz. Muhammed'in Doğum Günü'nü Mevlid Kandili'nde kutlamıyor muyuz zaten? Kutlu Doğum'un İslam'daki yerini bilen birisi açıklayabilir mi?
muh_ince isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi