AK Gençliğin Buluşma Noktası
Tartışıyorum AK Partililerin, AK Parti Gençlerinin Seviyeli tartışma bölümü.



Cevapla
Seçenekler
 
Alt 05-13-2009, 08:54   #1
Kullanıcı Adı
ultrAstribun
Standart Laik Ülkeye "Sağ" Parti..
Alıntı:
Merhabalar..

Aslında hep düşündüğüm konulardan biride budur..
Anayasamızca Laik olan Türkiye Cumhuriyet'inde sağ partilen varlığı..

Din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması gibi çok net ifade edilen bu evrensel kavrama yıllarca ters gelen bir oluşumdur sağ partiler..

Acaba bu diğer ülkelerdede aynı şekilde mi işliyor ?
Yoksa devlet işlerine din vecibelerine sokmaya kararlı partiler ülkemizden mi doğuyor ?

Yapılan darbelerin bir kısmı bu partiler ekseninde çevrelenmiş..
"Haksızlık" yapılıyor diye sitemkâr olanların yöneticilerinin baktıkları yönden taviz vermemeleri de buna örnek teşkil ediyor sanırım..


80'lerin sonundan itibaren ülkemize giren sağcı oluşum,her sene bir kaç ülkenin kültürünü ve baskısını alarak arttığını düşünüyorum..

Ülkemizi bölecek yegane etmen olan aşırı milliyetçilik ve dini baskıdan ,dini kullanan partiler sürekli bir evrim geçirmekte..

Hür iradesi ile ayakta kalanlar ve iradesini dışardan alanlar..

Demokratikleşme edası ile yolan çıkan sağ partilerin istisnasız çoğu dış müttefik(kendilerince) yardımları ile ayakta kalmaktadır..

Çünkü yerleşmiş olan bu rejim ve Atatürk ilkerlerine karşı alınabilecek kuvvet millet değil,yenilgisini kabul edebileceğimiz ülkelerdir..

Özetle ; Laik bir ülkeye içine dini amalleride koyup yolan çıkan partilerin varlığından şikayet duymaktayım..


Sağ demek illa din evresini kullanmak değildir
Aynı konu sol partiler içinde geçerlidir,çünkü...
Yanlış düşünüyorsun !

Gibi sorularda sorabilirsiniz tabikide..
İyi günler..
Alıntı


Başka bir forumda gördüm bu tartışmayı.
Bizler ne yorum yapıyoruz bu duruma.
Merak ediyorum.
?

 

ultrAstribun isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 05-13-2009, 10:42   #2
Kullanıcı Adı
mehmetakif24
Standart
Din eğilimi olmayan bir millet bir devlet yıkılmaya mahkumdur. Hangi din olursa olsun. Ancak bir dine mensup olmak zorundadırlar. Gördüğümüz gibi her ülke milletinin dinleri var.
Çin de belki onlarca din var anacak her din mensubu dinine sımsıkı bağlıdır.
Çünkü her din ahlaklı yaşamayı tavsiye eder.
Şimdi biz dini reddedip sadece devlet desek bizi birbirimize bağlayacak ne kalırki.
mehmetakif24 isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-13-2009, 20:09   #3
Kullanıcı Adı
tyranid
Standart
laiklik dinsizlik demek değildir çok basit bir düşünce ayrıca işin garip tarafı laikliği anayasaya sokan bir sağ parti demokrat partidir
tyranid isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-14-2009, 23:53   #4
Kullanıcı Adı
ALaGaN
Standart
Bence bu alıntı yapılan yazı olaya hatalı şekilde yaklaşmış, kavramları yerli yerinde kullanmamış. Gerçi ülkemizdeki siyaset algısının da bunda katkısı yok diyemem.

Genel olarak, serbest piyasa düzeni içinde "sol" sosyal ve ekonomik eşitsizliklere vurgu yapar. Piyasanın "görünmez el"inin bu toplumsal sorunları çözmekte tek başına yeterli olmayacağını, bu amaçla devletin sosyal rolünün toplumsal refah için çok önemli olduğunu savunur.

"Sağ" ise, daha fazla liberal ekonomiden yanadır. Düşük vergi oranlarının, piyasa üzerinde daha az denetleyici ve baskıcı olmanın daha verimli bir ekonomik işleyişi sağlayacağı düşüncesini benimser. Bunun kısa vadede sosyal eşitsizliklere yol açsa bile, orta ve uzun vadede toplumsal refahı arttıracağı ve bunun bütün toplum kesimlerinin daha yararına olacağını savunur.

Eğer demokrasi ve serbest piyasa ekonomisi veri olarak alınıyorsa, bu iki yaklaşım radikal farklılıklar değil, makul yorum farkları niteliğindedir.

Bu açıdan, ben laiklik kavramı ile sağ-sol kavramlarını doğrudan birbiriyle ilişkili görmüyorum. "Din ve vicdan özgürlüğü" ve "devletin işleyişinin ve hukuk sisteminin herhangi bir din ve inanç sistemine dayandırılmaması" şeklinde özetlenebilecek laiklik zaten demokrasinin bir gereği.

Şimdi, "sağ-sol" ve "laiklik" konusuna biraz farklı şekilde bakmak istiyorum. Daha fazla eşitlik vurgusu yapan, hatta özel mülkiyete karşı olan bir rejim pekala devletin işleyişini din kurallarına dayandırıyor olabilir. Bu durumda o rejim, hem "sol" niteliktedir, hem demokratik değildir, hem de laik değildir. Sadece din faktörü nedeniyle "sağ" diyemeyiz herhalde. Benzer şekilde sosyal ve ekonomik eşitlik hiç gündeminde olmayan, en vahşi şekliyle kapitalist düzeni uygulayan bir rejimde aynı zamanda dine ilişkin her şey yasaklı olabilir. Şimdi buna ne diyeceğiz? "Sağ" mı, "sol" mu?
Ayrıca şunu da vurgulamak lazım: Diyalektik materyalizm ve Marksizm esaslı bir proleter diktatorya demokratik nitelikte olamayacağı gibi laiklikten de bahsedemeyiz.

Özet olarak demokrasiyi veri olarak aldığımızda, "sağ-sol" laiklik ile doğrudan ilişkili kavramlar değil. Demokratik düzen içinde bütün partilerin demokrasi ve laiklik kavramlarından yana olması gerekir.


Türk siyasi tarihine ilişkin yaygın algılar, çoğumuzun bu konularda kavram kargaşası yaşamasına neden oluyor. Çünkü tarihsel olarak siyaseti din üzerinden algılama eğilimindeyiz. Mesela Cumhuriyet Halk Partisi sosyal-ekonomik anlamda "sağ" bir programa, Demokrat Parti ise daha "sol" bir programa sahip olsaydı; ama öte yandan tarikat-cemaat-din-toplum-devlet ekseninde bilindik pozisyonlarını aynen korumuş olsalardı ne olurdu? Bence Türkiyedeki "sağ-sol" algısı yine DP'yi "sağ", CHP'yi "sol" olarak görecekti.


Alıntı:
tyranid Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
laiklik dinsizlik demek değildir çok basit bir düşünce ayrıca işin garip tarafı laikliği anayasaya sokan bir sağ parti demokrat partidir
"Devletin dini İslam'dır" ibaresi 1928 yılında anayasadan çıkartılmıştır. 1937 yılında ise laiklik ilkesi açık ifadeyle anayasada yer almıştır. Yani, bu gelişme DP zamanında olmamıştır. Ama eğer dediğiniz gibi olsaydı da bence "garip" bir durum olmazdı.

Alıntı:
mehmetakif24 Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
Din eğilimi olmayan bir millet bir devlet yıkılmaya mahkumdur. Hangi din olursa olsun. Ancak bir dine mensup olmak zorundadırlar. Gördüğümüz gibi her ülke milletinin dinleri var.
Çin de belki onlarca din var anacak her din mensubu dinine sımsıkı bağlıdır.
Çünkü her din ahlaklı yaşamayı tavsiye eder.
Şimdi biz dini reddedip sadece devlet desek bizi birbirimize bağlayacak ne kalırki.
Din önemli bir sosyal olgudur. Bir milletin ortak kültürünün, geleneklerinin oluşmasında da yadsınamaz bir gerçektir. Ama kendiniz de belirtmişsiniz zaten, aynı milletin bireylerinin farklı inançlarda veya yorumlarda olduğu örnekler var. Geniş anlamıyla Türk milletinin içinde düşünülebilecek Hristiyan, Musevi, Şaman Türk boyları gibi... Bir millet olmayı tek başına din ile tanımlamak bence doğru değil.

Din ve ahlak ilişkisine gelince. Evet, bildiğimiz dinler hoşgörüyü, iyi bir insan olmayı öğütler. Bu yönlü bir nedensellikten belki bahsedebiliriz. Ama buradan hareketle tam tersi bir yönde bir çıkarım bana doğru gelmiyor. Yani, kendisini bir din ile ilişkilendirmeyen veya dindar olmayan kişi ahlaksızdır gibi bir sonuç. Bunun tam aksi örneklerini İskandinav toplumlarında görüyoruz. Dinin sosyal alanda çok az etkili olduğu bu toplumlar aynı zamanda sosyal barışın son derece yüksek, suç oranlarının ise son derece düşük olduğu toplumlar. Bana gayet "ahlaklı" görünüyorlar. Tabii eğer "ahlak" denilen şeyi sadece kadın-erkek özel ilişkileri üzerinden tanımlamıyorsak... ;)

Hem bireysel anlamda inançlara, hem de bir sosyal kurum olarak dine gerekli saygıyı gösterelim. Ama bir "millet" olmak, "ahlaklı" olmak gibi şeyleri tek başına din ile tanımlamak bana doğru gelmiyor.
ALaGaN isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
webmaster blog çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi