AK Gençliğin Buluşma Noktası
Köşe Yazıları Köşe yazıları burada paylaşılıyor.



Cevapla
Seçenekler
 
Alt 08-27-2008, 13:18   #1
Kullanıcı Adı
NuR-eFSaN
Standart Laiklik bazen "dinsizlik" de olabilir.
Türkiye’de yürüttüğümüz bazı kısır tartışmaların altında, ortak kavramlara farklı anlamlar yüklememiz yatıyor. Laiklik bunların belki de en önemlisi. Bu ilke için çok zaman ‘ din ve devletin birbirinden ayrılması’ diye bir tanım yapılır ve bence bu doğrudur. Dahası bu anlamdaki laiklik, hem din, hem devlet, hem de toplum için iyidir. (Neden öyle olduğu, bir başka yazının konusu olsun.)

Ama bazıları ‘ laiklik’ten ve onu ‘ korumaktan’ söz ederken başka bir şeyi kast ediyorlar. Onların aklındaki, sadece devleti değil, aynı zamanda toplumu ve bireyleri de dinden ayırmak.

19 Aralık tarihle Radikal’de yayınlanan Prof. Dr. Yasin Ceylan imzalı ve ‘ AKP, İslam ve modernleşme’ başlıklı yazı, bu konuda okuduğum en açık sözlü metinlerden biriydi. ODTÜ felsefe bölümü öğretim üyesi olan Prof. Ceylan, laikliğin aslında ‘ dine alternatif bir dünya görüşü’ olmasına rağmen, bu ‘ çarpışma’nın Türkiye’de açıkça yapılmadığından yakınıyordu. Ona göre laikliğin doğru anlamı ‘ sadece din ve devlet yönetiminin birbirinden ayrılması’ değil, ‘ Tanrı merkezli bir yaşam tarzından insan merkezli bir yaşam biçimine geçiş’ti. Ve bu yaşam biçiminin tüm topluma yerleşmesi gerekiyordu.

Bu tanımıyla laiklik, toplumun ‘ sekülerize edilmesi’, daha Türkçe söylersek ‘ dinsizleştirilmesi’ projesidir. Bunu dobraca ifade ettiği için Sayın Ceylan’ı kutlamak gerek.

Peki ama niçin gerekmektedir böyle bir proje? Verilen cevap, ‘ moderniteye geçiş’tir. Çünkü Ceylan ifadesiyle, modernlik, ‘ transandantal kaynaklara bağlı değişmez dogmalardan kurtulup, kaynağı dünyanın ötesine geçmeyen değişebilen prensiplere geçmektir.’

Aynı yorumu bazı İslamcı yazarlar da yapar. Onlar, elbette, moderniteye karşı çıkarlar. Oysa hem anti-modernist İslamcılar hem de modernist din karşıtları çok önemli bir noktayı atlamaktadır: Tek bir modernite yoktur. Kafalarındaki model, kıta Avrupası ve özellikle de Fransız tipi modernleşmedir. Bunun dinle çatışarak geliştiği de doğrudur. Ancak Anglo-Saksonların hikayesi tamamen farklıdır. Amerikalı tarihçi Gertrude Himmelfarb’ın ifadesiyle, İngiliz ve Amerikan modernleşmesinde din bir ‘ düşman’ değil ‘ müttefik’ olarak görülmüştür.

Bu konuda geniş bir literatür vardır. Max Weber’i okursanız dindarlığın iktisadi gelişmeyi nasıl ateşlediğini, Alexis de Tocqueville’i okursanız, Amerikan demokrasisinin din sayesinde nasıl güçlendiğini öğrenirsiniz. Britanya tarihini incelerseniz, bilimsel gelişmelerin ve sosyal reformların ardındaki dini motivasyonları keşfedersiniz. Ama Türkiye’nin sekülerist aydınları, Fransız Aydınlanması’yla tanımlanmış (ve bolca da Marksizm’e bulanmış) dar bir modernlik anlayışına sahip oldukları için, modernleşmek için ‘dinsizleşmek’ gerektiğinde ısrar ederler.

Oysa ne modernleşmek için dinden kopmak gerekir, ne de dinden kopmak modernliği garantiler. ‘ Transandantal kaynaklara bağlı’ bir inanç, eğer kendi içinde bir yenilenme (‘tecdid’) dinamizmi taşıyorsa, neden ‘dogmatik’ kalacaktır ki? Dahası, ‘ kaynağı dünyanın ötesine geçmeyen prensiplerin’ değişime açık olacağı nereden bellidir? Komünizmin kaynakları ‘bu dünyada’ değil miydi? Ve komünizmden daha katı bir dogmatizm gördünüz mü?

O kadar uzağa gitmeye de gerek yok. Bugün Türkiye’de dış politika, ekonomi veya Kürt sorunu açısından kimlerin en dogmatik tavrı gösterdiğine bir bakın. İlhamlarını ‘ gökten ve gaipten’ değil, ‘ bu dünyadan’, hem de sadece 70-80 yıl öncesinen alan çevreleri görürsünüz. Beyinleri ‘ seküler’, ama alabildiğine ‘ değişime kapalı’dır.


Mustafa AKYOL

 

NuR-eFSaN isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 08-27-2008, 13:33   #2
Kullanıcı Adı
Beylerbeyi
Standart Laiklik bazen "dinsizlik" de olabilir.
türkiyede laiklik dinsizliğin ta kendisidir. fatih altaylının programına katılan emine özkan şenlikoğlu bunu deyince kıyamet kopmuştu. ama ülkemizdeki duruma bakınca bunun 'doğru' bir tespit olduğunu görüyoruz.


okul müdürünün öğretmenlerden gelen talep üzerine okulun bodrum katında kullanılmayan küçük bir odayı mescide çevirip öğretmen ve öğrencilerin teneffüslerde namazlarını eda edebilmelerini sağlaması için düzenlediği oda laikliğe aykırı bulundu. sonuç: müdür sürgünde!!

otobüste namaz molası isteyen yolcunun davranışı laikliğe aykırı.

okulda islamı kurallara göre giyinen bir bayanın başını örtmesi yasak. tabi tüm kamusal alanlarda da!!

dini eğitim veren okullarda eğitim görenlerin üniversiteye atılmaları yasak!! halbuki ülkemizdeki yahudilerin gittiği musevi okullarında eğitim gören yahudiler hiçbir engelle, not kırımıyla karşılaşmadan üniversiteye rahatlıkla girebiliyorlar!! demekki bu laiklik sadece islama karşı?

kuran öğrenmek ve öğretmek laikliğe aykırı gerekçesiyle yasak.


namaz yasak, örtü yasak, islami okullarda eğitim görmek yasak, kuran öğrenmek öğretmek yasak. gelde laiklik için dinsizlik deme şimdi?
Beylerbeyi isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi