NATO komutanı Ankara'da
NATO Avrupa Müttefik Kuvvetler Komutanı Oramiral James Stavridis, Ankara'da Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile görüştü.





Dünya Bülteni / Haber Merkezi
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, NATO Avrupa Müttefik Kuvvetler Komutanı Oramiral James G. Stavridis'i kabul etti.
Türkiye’nin koalisyon güçlerinin başlattığı operasyonun NATO şemsiyesine kaydırılması konusunda ayak diremesi üzerine NATO Avrupa Kuvvetler Komutanı Ankara’ya geldi.
Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Dışişleri konutunda gerçekleşen görüşmede, NATO'nun Afganistan ve Irak'taki faaliyetleri ile Libya'daki son gelişmeler değerlendirildi.
Ankara'da Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile görüşen NATO Avrupa Müttefik Kuvvetler Komutanı Oramiral James Stavridis, yarın da Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner ile biraraya gelecek.

http://www.dunyabulteni.net/?aType=h...ticleID=152593



James Stavridis is flown by Blackhawk helicopter from Pristina airport to Film City[ HQ KFOR]

http://www.nato.int/shape/graphics/2...0730a-004.html

Critically acclaimed. Called a “crackling good read” by Admiral James Stavridis, NATO’s Supreme Allied Commander, and an “incredibly accurate and detailed view of the Global War on Terror” by Rear Admiral Tom Zelibor (USN ret) of the U.S. Naval War College.



http://www.sundogbooks.com/blog/?p=291

Davutoğlu: Sorumluluğu paylaşamayız

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Libya'ya düzenlenen operasyonla ilgili açıklama yaptı.





Davutoğlu, Libya'ya düzenlenen operasyonun komuta ve kontrol sisteminin tamamıyla NATO tarafından üstlenilmesi gerektiğini söyledi.
Davutoğlu, BAE Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayid el Nahyan ile konutunda yaptığı görüşmenin ardından basın toplantısı düzenledi.
Libya'da BM Güvenlik Konseyi'nin aldığı 1973 sayılı karar çerçevesinde ateşkesin acilen sağlanması gerektiğini belirten Davutoğlu, bu çerçevedeki temaslarının sürdüğünü belirterek, NATO içindeki müzakerelerin devam ettiğini belirtti.
Biraz önce NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen ile görüştüğünü kaydeden Davutoğlu, "Biraz sonra da kendi talepleri üzerine ki Genel Sekreterin de kendi talebiydi, Fransız, İngiliz ve Amerikan dışişleri bakanlarıyla görüşmeler gerçekleştireceğim" dedi.
NATO'nun Libya'da üstleneceği rol konusundaki tutumlarının açık olduğunu dile getiren Davutoğlu, "Biz böylesi bir operasyonun komuta ve kontrol sisteminin tamamıyla NATO tarafından üstlenilmesi ve sadece NATO yetkililerince koordineli olarak yürütülmesi gerektiğini düşünüyoruz. Ve bütün bu operasyonun BM Güvenlik Konseyi prensipleri etrafında ateşkesi sağlayıcı, sivil kayıpları önleyici nitelikte olması elzemdir ve gereklidir. Bir taraftan NATO görevi üstlenirken diğer taraftan buna paralel ve ayrı bir operasyonun koalisyon güçlerince yürütülmesini doğru bulmayız. Hele hele bazı yetkililerce son derece yanlış bir şekilde kullanılan 'Haçlı' kavramları gibi kavramlarla yürütülen bir operasyonun sorumluluğunu paylaşmamız mümkün değildir" diye konuştu.
Davutoğlu 'Haçlı seferi denilen operasyonun sorumluluğunu paylaşmayız.Libya halkının geleceği ile ilgili Libya halkına tam destek verilmeli' dedi.
aa




http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=202276

Amerika Orta Doğuya bu bahanelerle iyiden iyiye yerleşiyor..

Afganistan ve Irak tan sonra olası İran savaşı için Libyan'ın konumu da çok krtitik..

Bizede ayak işlerin de görev vermişler eksik olmasınlar

Bubi tuzağını kim kurdu?

Başbakan'ın geçen hafta yaptığı uyarı tam hedeften vurdu. Bugün gelen bir haber açıkça şunu gösterdi: Türkiye ateş çemberine çekilmek isteniyor! iyibilgi özel





Bugün Birleşik Arap Emirlikleri'ne bağlı Dubai emirliğinden ilginç bir haber geldi. Hürriyet gazetesinin "Yemen'den Türkiye'yi sıkıştıracak şok iddia" başlığıyla verdiği haberin örtük mesajını çözebilmek için biraz geçmişe gitmekte fayda var. Kronolojik sıraya göre bu olayla ilgili olduğunu düşündüğümüz gelişmelerin başlıcaları şunlar:
1 Mart 2011: Mısır'da yayın yapan Al-Masry Al-Youm adlı gazetede çıkan bir haberde, Suudi Arabistan'ın, hükümet karşıtı gösterilerle hareketlenen Bahreyn'e düzinelerce tank gönderdiği iddia edildi.
14 Mart 2011: Yaklaşık 1000 kadar Suudi Arabistan askerinin, asayiş ve emniyetin sağlanması için Bahreyn'e girdiği bildirildi.
15 Mart 2011: İsrail donanması Gazze’ye silah taşıdığı iddia edilen bir yük gemisine Akdeniz açıklarında el koydu. İsrail ordusu, Liberya bayraklı geminin son durağının Mersin limanı olduğunu açıkladı.
16 Mart 2011: Diyarbakır'a 19 Mart akşamı inen İran uçağında yapılan kontroller sonucu uçakta "İran'a uygulanan BM yaptırımları kapsamına giren yasaklı malzeme bulunduğunun tespit edildiği ve sözkonusu malzemeye el konulduğu" açıklandı.
20 Mart 2011: Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bahreyn'e Suudi Arabistan'dan asker gönderilmesiyle ilgili olayı nasıl değerlendirdiği yönündeki soruya şu cevabı verdi: "Şu anda arzu edilmeyen gelişmeler. Ben bugün grup konuşmamda söyledim. Ben orada da ifade ettim gibi bizim temel ilkemizde şu yatıyor: "Biz yeni Kerbelalar yaşamak istemiyoruz."
23 Mart 2011: Başbakan Tayyip Erdoğan, Ortadoğu'da yaşanan gelişmeler üzerine gününü diplomasiye ayırdı. İlk olarak Bahreyn Dışişleri Bakanı Şeyh al-Khalifa'yı kabul etti. Bahreyn'de Şiilerin öncülüğünde haftalardır süren gösteriler bastırılamayınca, Suudi Arabistan müdahil olmuş, bu ülkeye 1000'den fazla asker göndermişti. Konuyla ilgili "yeni Kerbela'lar istemiyoruz" diyen Başbakan Tayyip Erdoğan, geçtiğimiz hafta Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı'yla görüşmüştü.
Ve gelelim bugüne...
24 Mart 2011: AFP ajansının haberine göre, Dubai Emniyet Müdürü General Dahi Halfan, kendisine bağlı birimlerin, Şii direnişçilerin bulunduğu Yemen'in kuzeyine 16 bin tabanca gönderme girişimini engellediğini açıkladı. Haberde, sahte markalı tabancaların Türkiye'de üretildiği bildirildi.
Associated Press haber ajansı ise gemiyle getirilen 4.36 milyon dolar değerindeki silahların Türkiye'de yüklendiğini bildirdi. Ajans, geminin Mısır'daki bir limana uğradıktan sonra BAE'ye ulaştığını belirtti.
Şimdi bu haberde dikkat çeken detay şu: AFP ile Associated Press'ten gelen açıklamalar arasında ufak ama önemli bir fark var: Biri silahlar Türkiye'de üretildi diyor, öbürü Türkiye'de yüklendi diyor. Hangisi doğru?
Dün iyibilgi'de yayınlanan röportajında Mahir Kaynak şöyle bir tespitte bulunmuştu:
Esas ateş çemberi, "Kızıldeniz ve Basra Körfezi. Yemen ilk akla gelen ülke. Bundan sonra ciddi bir Sünni-Şii çatışması çıkabilir. İran'ın da içine dahil olacağı bu senaryoda..."

http://www.iyibilgi.com//haber.php?haber_id=202390

Lieberman ağzındaki baklayı çıkardı



İsrail: Batı, İran ve Suriye'ye de Libya gibi davranmalı





İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman, İran ve Suriye'nin, Libya'dan daha tehlikeli olduğunu ileri sürerek, Batının, bu ülkelere Muammer Kaddafi'ye yaptıkları gibi davranmaları gerektiğini iddia etti.
Fransa Dışişleri Bakanı Alain Juppe ile görüşmesinden önce Reuters'in sorularını yanıtlayan İsrailli bakan, Batı ülkelerinin, İran ve Suriye'ye askeri operasyon düzenlenmesi konusunda açık bir ifade kullanmaktan kaçındıklarını belirterek, ''Batı dünyası, Libya'ya uyguladığı aynı ilkeleri, İran ve Suriye rejimlerine de uygulamalı. Bu iki ülkedeki rejimler, Libya'dan daha fazla kendi insanlarını öldürdü. Onların yarattığı tehdit, Libya'dan daha fazla 'dedi.
Lieberman, Gazze Şeridi'nde meydana gelen son olayların Filistinlilerin ''tahriki'' sonucu çıktığını söyledi.
A.A.




http://www.iyibilgi.com/haber.php?haber_id=202414

Yalçın hocam söylediklerinize aynen katılmakla birlikte şöyle ifade edebiliriz ki İslam ülkelerin durumunu perde gerisinden okumak gerekir ! İfade etmek gerekirse Türkiye iyi niyetiyle misyonunu yapmış ve 'ENGEL' olmaya çalışmıştır ve çalışmaktadır... Lakin

''bu engel yeterli midir ?'' Bu bölümün Türkiye ile alakası olmamakla birlikte Ümmet'in sorunu haline gelmektedir acizane...!