Evet Kardeşim İslam coğrafyası çeker ne çekerse ! Lakin Allah'ın yakında kuracağı Tuzak en hayırlı olandır inş...! Rabbim Kardeşlerimize sabır versin inş...!

O yardımı yapan Fransa ve İngiltere değil aksine, Libya'nın müslüman devlet başkanı Mustafa AbdulCelil ve Libya yönetimidir!..

Ne o Mustafa AbdulCelil'in, Suriye halkına yaptığı bu yardım çok mu ağırına gitti de hemen Mustafa AbdulCelil'e çamur atmaya başlamışsın?!..

Biraz da İran'ın ve Hizbuşşeytan'ın, Suriye'deki İslam düşmanı Baas rejimine ve Beşşar Esed kafirine yaptığı yardımlar da bahsetmek ister misin?!..

Emperyalist Rusya ile kızıl Çin'in Suriye rejimine yaptığı yardımlardan da bahsedebilirsin tabii...

Siyonist İsrail'in, (Beşşar Esed ve çetesinin, Özgür Suriye Ordusu mücahidlerinin yerlerini kolayca tespit edebilmelerini sağlamak amacıyla) Suriye rejiminin emrine verdiği insansız uçakları da unutmamak lazım!..

not: Yaklaşık 6 ay önce de Türkiye, Mustafa AbdulCelil'in başkanlığını yaptığı Libya Ulusal Geçiş Konseyi'ne 100 milyon dolarlık nakit yardım yapmıştı!..

Bu yardımı yapan da İngiltere ve Fransa mıydı?!..

Zalimlerin Karanlık geceleri ne kadar uzun sürerse sürsün Zafer İslam'ın olacaktır !!! Deccalin Yalancı Cennetine düşmeyiz inş...!

İşbirlikçi Hainleri Affetmeyeceğiz!

Bu görüntülere bakıp hala "amerikancılar" numarası çekenlere yazıklar olsun!

Utanmadan bir de Irak diyorsunuz!

Irak konusunda hepiniz Amerika ile aynı safta değil miydiniz!

Başta Felluce olmak üzere direnişçilere karşı düzenlenen ABD operasyonlarına bizzat kendiniz katılmadınız mı! Binlerce direnişçinin katili siz değil misiniz!

Ebu Hanife'nin kenti Bağdat'ı işkence ve katliamlarınızla tüm Sünni Müslümanlardan arındırmadınız mı?

Afganistan da Irak da ABD işbirlikçisi siz değilmisiniz?

Ne inandırıcılığınıza ne de samimiyetinize artık kimse güvenmiyor!

Utanmadan bir de Fadlallah diyorsunuz!

Bindirilmiş kıtalarla Kum da "Merg Berg Fadlallah" diye insanları yürütenler sizler değilmisiniz?

Ali Şeriati'nin bütünn arkadaşları şu anda İran da hapislerde veya ev hapsinde değil mi?

Artık kimseyi kandıramazsınız!

Müslümanların size tanıdığı bütün kredileri tükettiniz!

Bu katliamlara bile ses çıkaramayan sizler isterse Esed posterleri ile zafer kutlaması yapın! Ki size çok yakışır! Bunu da yapmamış değilsiniz. Sizler Esad'ın bu vahşetini kendi sitenizde "Esed Zaferden Zafere koşuyor" başlığı ile haberleştirecek kadar alçalmışsınız!

Siz kendiniz karar verdiniz artık sizin yeni yoldaşlarınız
"Şeytan Ayetleri" provaksyonu ile onlarca Müslümanın katledilmesine, idamlık edilmesine sebep olan Ergenekoncu Aydınlıkçılar, İslam düşmanı TKP, Esad adına cinayetler işleyen PKK, CHP, yüzbinlerce Çeçen'in katili Rusya, Doğu Türkistin'ın katili Çin, Irak ta haminiz olan ABD'dir!

Bu ihanetinizi Müslümanlar asla affetmeyecek!

İnsanlığını kaybedenlerin birşey hissedemeyeceği bu katliamların hesabı katillerden ve destekçilerinden elbette sorulacak!

alıntıdır.

Werret sapla samanı karıştırma kardeşim ! 100 Milyon Dolar Kardeşlerimize Helal olsun ! Lakin onun karşılığı Dinlerini satmadıkları sürece !!!

http://www.dailymotion.com/video/xib...yrylaryny_news

Diyordum ki: Libya'da NATO bombardımanı olmasaydı devrim dediğin şey gerçekleşmezdi ve devrim dediğin şey İslamcıları da iktidara getirse Libya yönetimi illa ki Batılı emperyalistlerin uşağı olacaktır. Israr ediyorum: Bunların alayı Batı ajanı.

-Ben de diyorum ki: Kaddafi'yi devirme yolunda Batılı güçlerden yardım kabul ettiler diye, Batılı güçlere petrol sözü verdiler diye, Batılı güçlerin bombardımanından yararlanarak iktidara geldiler diye Libyalı devrimcilere Batı ajanı diyorsan, işgalci Amerikalıların riyasetinde kurulan yeni Irak devletinde görev alan bütün siyasetçilere, bürokratlara, polislere ve askerlere de –Irak İslam Devrimi Yüksek Konseyi üyeleri dahil- CIA ajanı demen gerekir. Amerikan aleyhtarı Saddam Hüseyin'in devrilmesine karşı çıkmayan, işgalcilere karşı silahlı mücadele için fetva vermeyen –veya işgalin üzerinden beş sene geçtikten sonra veren- ulemaya da CIA ajanı demen gerekir. Libyalı devrimciler Batılılara "Hava bombardımanı tamam, fakat kara harekâtı istemeyiz" dediler; halbuki Mukteda Sadr ve belki birkaçı daha hariç Şii liderler ABD ve müttefiklerinin Irak'ı işgaline bile rıza göstermediler mi? En azından sükutla karşılamadılar mı işgali? Yine istisnalar hariç olmak üzere Şii toplumunun geneli de zalim diktatör Saddam Hüseyin'den ve Baas Partisi'nden kurtulmak adına işgali sineye çekmedi mi? İşgalcilerle fiilen işbirliği yapanlar, işgalcilerle beraber Saddam'ın peşine düşenler, işgalcilerle omuz omuza Iraklı kardeşlerini vuranlar da olmadı mı? Gelelim İran'a: İran bugün "Falanca Suriyeli muhalif Amerika'ya iltifat etti, filanca Suriyeli muhalif NATO müdahalesi istedi, demek ki Beşşar Esed'e muhalefetin arkasında CIA var, demek ki muhalifler emperyalist uşağı, demek ki Siyonistlere kök söktüren Esed'e karşı bir komplo sözkonusu" deyip duruyor, sürgündeki birkaç muhalifin angajmanlarından yola çıkarak Suriye Devrimi'ni lekelemeye çalışıyor, daha ortada ABD yahut NATO müdahalesi yokken Suriyeli devrimcileri işgalci emperyalistlerle işbirliği yapmakla suçluyor; ama Irak'ın işgaline giden yolda ABD'ye iltifat edip duran Ahmed Çelebi ve İyad Allavi gibi kimselerden hareketle "Saddam karşıtları emperyalistlere çalışıyıor, Irak'taki muhalefet hareketlerini CIA başlattı, Irak İslam Devrimi Yüksek Konseyi de Amerikan uşağıdır, yaşasın antisiyonist kahramanımız Saddam Hüseyin" filan demiyordu. İşgal sürecinde emperyalistlerle siyasi, askeri ve iktisadi işbirliğine giden gönüldaşlarına da CIA yaftası yapıştırmadı. Zaten işgale de göz yumdu. Ara sıra Amerikalılara ayar vermek için gerginliği tırmandırıp çatışma çıkarmış olabilir, ama genel olarak işgalden istifade etmeye baktı. Menfaatleri öyle gerektirdiğinde Mukteda Sadr'a "İşgalcileri vurmayacaksın" bile dedi. İran'ı Amerikan uşağı yapar mı bu? Ahmedinejad'ı CIA ajanı yapar mı? Hayır, yapmaz. Ayetullah Sistani, El Hekim, işgalin bir sonucu olarak başbakanlık koltuğuna oturan ve Amerikalılarla petrol anlaşmaları imzalayan Nuri Maliki vs, vs, vs de CIA ajanı değil. Kendilerince bir maslahat siyaseti izlediler, Saddam ve Baas Partisi'inden kurtulmak için emperyalistlerden istifade ettiler veya onları düpedüz kullandılar. Onlar kullanınca iyi oluyor da Libyalı İslamcılar kullanınca mı kötü oluyor? İran devleti ve neredeyse blok halde Iraklı Şiiler "Hele şu Saddam bir devrilsin" diyerek ve kendilerine gün doğacağını umarak Amerikan işgaline göz yumarken, işgalcilerle beraber çalışırken veya en azından onlara tahammül ederken külliyen Amerikancı olmadıysa "Şu rejim bir devrilsin de nasıl devrilirse devrilsin" diyen Suriyeli rejim muhalifleri niye Amerikancı olsunlar?

Hakan Albayrak - 4 Ekim 2011 - Yeni Şafak

http://yenisafak.com.tr/Yazarlar/?t=...=HakanAlbayrak

Libyalı Mücahidler ile Abdulcelil'i bir görmek görmemektir naçizane...!

İran Devleti Saddam'ın düşmesi uğruna Abd tarafından kandırıldı ! Şimdi Hedef ! Bu kavramı iyi amlamak lazım !

Dün İranla Irak'ı halledenler ! Bugün Suudi ile İran'ı halletmeye çalışmıyorlar mı

Yemen ve Somali'dekiler ''El Kaide'' onlar ''Terörist'' ! Büyük İsrail Projesinin detayları !

Irak'ta, ABD ile işbirliği yapan ''Bedir Tugayları'' örgütünün teröristleri ile Ahmedinejad'ı , Hamaney'i veya Nuri el-Maliki'yi de ayrı tutuyor musun?!



Tam tersi olmasın !

Onun doğrusu; ''İran, Saddam'ı devrimek için ABD'yi kandırdı !'' değil mi ?


İran'ın eski Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi: ''Taliban düşmanımızdı. ABD de Taliban'ı düşman olarak görüyordu. Onların, Taliban'ı devirmesi İran'ın çıkaranaydı.''

İran'ın eski Cumhurbaşkanı Muhammed Hatemi: ''Afganistan'da yaptıklarımızı Irak'ta da yapalım dedik. 6+6 diye bir plan önerdik. Irak'ı çevreleyen 6 ülke ve ABD , diğer güvelik konseyi ülkeleri ve Mısır bir araya gelelim dedik.''

YouTube Video

YouTube Video

kaynak ve devamı için:

http://www.irantehlikesi.com/?p=817


Etme bulma dünyası!..

Ama yine de ben ABD'nin İran'ı vuracağını sanmam!..

''ABD-Batı ile İran’ın, Suriye’nin “düşman” oldukları söylemi, İsrail’in İran’ın güçlenmesini istemeyeceği, Suriye’deki mevcut rejime “karşı” olduğu hikayeleri politik ve pragmatik yalanlardan ibaret. Olanlar, “kontrollü düşman” oluşturma ve oluşturduğu düşman üzerinden politik manevra alanları geliştirme stratejisinden ibaret. ABD-İsrail yüksek perdeden tehditler savurur, tansiyonu yükseltir, “düşman” ilan eder; ama asla İran’a, Suriye’ye dokunmaz. Suriye’deki Nusayri rejimin devrilmesini istemez. Ancak “müttefik”, “dost” ilan ettiği Türkiye’yi ayakta satar; her ortamda zarara sokmaya çalışır.''

Yusuf Gezgin

http://www.yusufgezgin.com/fehman-huseyin-kimin-icin-vuruyor/


''İran Devrimi ve İslam dünyasının arasına paslı kama gibi sokulan Şii yayılmacılığı bir projedir. Batının, ABD-İsrail’in İran’la kavgası bir tiyatrodan, mizansenden ibarettir. BOP projesi 1979 İran İslam devriminden çok önce yazılmıştır ve İran devrimi bu projenin ana unsurlarından birisidir. Yahudi-Anglosakson ittifakı İslam coğrafyasının bir gün bir şekilde güçleneceğini ve batı medeniyetinin güç kaybına uğradığını, uğrayacağını gördü. Daha önce binlerce yıl tek başına baş edemediği İslam’ı ve Müslümanları bu defa kendi içinde vuruşturmanın, parçalamanın ve önünü kesmenin yollarını aradı. Müslümanların hakkından gelmenin en verimli ve kestirme yolu onları ayrıştırıp vuruşturmaktı. Bu ise hem İngilizlerin, hem Yahudilerin çok iyi bildikleri ve becerdikleri bir işti. Bu yol, İslam coğrafyasında Şii ve Sünni ayrımını körüklemek ve bunları birbiri ile vuruşturarak hem enerjilerini tüketmek, hem de bu coğrafyaya daha kolay hakim olmak, petrol ve yeraltı zenginliklerini sömürmeye devam etmekti. İşte İran İslam Cumhuriyeti denilen devlet bu hedeften hareketle ve batının bir projesi olarak ortaya çıkarıldı. Şii inançlarına dayanan devrim Müslümanlar arasında çok kabul görmedi. Ama İran dünyadaki bütün Şiilerin toparlayıcısı ve lideri, hamisi haline getirildi. Son yıllarda batının üzerinde en çok durduğu şey İran merkezli bir Şii eksen oluşturmak ve Ortadoğu’yu bu ikilemle, ayrışma ile vurmak, İslam’ın tehdit potansiyelini kendi içindeki kırılmalarla bitirmektir. Batı İran’ı kendisine kafa tutabilen, “mücahit”, “kahraman” bir ülke haline getirerek İslam dünyasında öne çıkarıyor; İran’a ve Şiiliğe karşı hayranlık uyandırıyor.''

Yusuf Gezgin

http://www.yusufgezgin.com/suriyede-rejim-degisirse-ne-olur-bati-bu-degisime-nasil-bakar/







Şebab'dan gövde gösterisi

''Batı ülkelerinin yükselen gücünü engellemek için seferber olduğu Şebab hareketi yayınladığı görsel medya ürünleriyle meydan okuyor. Avrupa Afrika'daki İslamcı yükselişten oldukça rahatsız.''

YouTube Video

http://www.pressmedya.com/?aType=videogaleri&videoID=202


Ayrıca senin savunduğun şii ''Hizbullah'' örgütünün lideri Hasan Nasrullah da Taliban ve Şebab mensuplarından pek hazzetmiyor!..

http://www.islam-tr.net/guncel-haber...iklamalar.html

http://www.pressmedya.com/?aType=yaz...ArticleID=4678