Lübnan Meryem gemisiyle yolda!
Arap kızları sadece oryantal yapmazlar! Hatta en az onlar “oryantaldir”; lakin adları çıkmıştır bir kere…

Kudüs Ey Kudüs’ü okuyanlar bilirler. Kitabın bitiş kısmında direnişçilerin resimleri vardır. Direnişçiler arasında genç kadınların nasıl savaştıkları, resimlerinin altında sade ve ajite etmeyen bir dille aktarılır.

Arap kadınları içerisinde Ümmü Gülsüm, Feyruz, Sabah, Leyla Halid, Cemile Buhayrat, Warad ilk akla gelenlerdir. Kimi sesiyle kimi eylemiyle akla gelse de Arap sanatçı kadınlar “siyasî” olmaktan, siyasî fikirleriyle anılmaktan pek çekinmemişlerdir. Belki de bu sebepten krallar bu sanatçılar önünde eğilecek kadar cesur olabilmişlerdir.

Sabah ve Feyruz’un seslendirdikleri “Alo Beyrut!” belki de dünyanın en dokunaklı protest şarkısıdır. Sabah’ın Beyrut Radyosu’nda şarkı söylemesinin yasaklanması üzerine yazılan bu beste her dem tazeliğini ve direnişçi ruhunu korur.
Warda’nın Cezayir Ulusal Kurtuluş Günü’nde şarkı söylemesi üzerine -kıskançlık nedeniyle- eşi tarafından boşanması her ne kadar trajik olsa da Arap sanatçı kadınının “Biladi/vatanım” diyen sesi ülke sevgisini ve ideale bağlılığı pek güzel göstermiştir.

Son zamanlarda ise maalesef Arap sanatçı kadınlar kola reklamlarında boy gösterirken ya da “belly dance” performansları sergileyerek sosyal paylaşım ağlarında sadece “dişilikleriyle” ön plana çıkar oldular. Ancak, Assala Nasri, Hayfa Wehbe zaman zaman Feyruz’un yolundan giderek, yüreklerinin seslerini dinleyip “Biladi” için de şarkılar söylüyor, etkinlik düzenliyorlar. Assala Nasri’nin “Filistin Ağıdı”, Hayfa Wehbe’nin 2006 yılında İsrail saldırısı sırasında tüm konserlerini “güvenlik nedeniyle değil, ülkesi savaşta olduğu ve yas tuttuğundan dolayı” iptal etmesi bu yollu eylemlerdir. (Mavi Marmara katliamından sonra Elton John’un İsrail konserlerini iptal etmemesi, hatta iptal eden sanatçıları faşistçe eleştirmesi de başka bir vakıadır!)

Şu günlerde Lübnan’ın Gazze’ye göndermeyi planladığı “Meryem” adlı yardım gemisinin en renkli siması Hayfa Wehbe. Hayfa’nın gemiye binmesini birileri talep etmemiş. Hatta Nasrallah, Hayfa Wehbe’nin Hizbullah direnişine verdiği desteği, “aman Hayfa, sen bizi destekleme kızım!” diye görmezden gelse de Hayfa Wehbe kendi rızasıyla Gazze yollarına düşüyor. Hayfa, “Vasiyetimi hazırladım. Bu iş ciddi bir iş!” diyor.

Hz. Meryem’in kucağında İsa bebekle Kudüs’e dönüşü yahudi hahamlarını galeyana getirmiş; hatta hahamlar Hz. Meryem’i linç etmeleri için halkı epey kışkırtmışlardı. Allah’ın izniyle Hz İsa'nın, ilk mucizesi olan bebek iken konuşması ve “Ben İsa Mesihim!” demesi üzerine gürüh tarumar olmuş, hahamlar ne yapacaklarını şaşırmışlardı.

Meryem, yine Kudüs’e doğru gidiyor. Kucağında Gazzeli çocuklara verilecek oyuncaklar, şekerler ve kardeşlik beyanlarıyla… İsrail –güya- “zarif bir karşılama için” 18-20 yaşlarındaki kadın komandolarıyla gemiyi “durdurmayı” planlıyor. Öyle ki Meryem adlı gemide sadece kadın aktivistler ve yardım gönüllüleri var.

Allah Meryem’ini, Hayfa’yı, “bir kadını çöz çöz, anne olsun” mealindeki kızları kibre ve zalimliğe batmış kavmin her türlü zulmünden korusun!

dunyabizim