03-21-2011, 11:01 | #1 |
Meditasyon
Sözcük anlamıyla birçok Batı dilinde "derin düşünme" anlamına gelen terim, mistik anlamıyla, sözlüklerde, "kişinin iç huzuru, sükunet, değişik şuur halleri elde etmesine ve öz varlığına ulaşmasına olanak veren, zihnini denetleme tekniklerine ve deneyimlerine verilen ad" olarak tanımlanır. Meditasyon tekniklerine, ait oldukları, Budizm (Hindistan), Taoizm (Çin), Bön (Tibet) ve Zen (Japonya) gibi inanç sistemlerine göre ve izledikleri yöntemlere göre değişik adlar verilmiştir. Başlıca iki çeşit meditasyon yöntemi vardır: 1- Konsantrasyon yöntemi: Dikkatin tek bir noktada toplanmasına dayanır. Zihnin konsantre olduğu bu nokta, soyut bir düşünce, bir 'mandala', bir "yantra" (geometrik biçim), bir "koan" (yanıtı "evet" ya da "hayır" ile karşılanamayan bilmecemsi Zen soruları), bir "mantra" (ses, sözcük, cümle veya şarkı halinde), bir mum alevi, solunum kontrolü veya bir başka şey olabilir. Konsantre olunan şey hangi düşünce ya da hangi konuysa, dış uyaranlardan etkilenmemeyi becererek ve zihne girmeye çalışan konu harici fikirleri geri göndererek o konu üzerinde derin ve ayrıntılı bir biçimde ve zorlanmadan düşünmek söz konusudur. Fakat konuyla ilgili bilinmesi gerekli noktalar varsa, bunların zihinde biçimlenmesine izin verilir. Böylece tek konudan ilham alınarak yeni şeyler öğrenilebilir. Düşünce kendi konusunun dışına kaçmak eğilimini gösterir göstermez, müdahale edilerek, sükunetle, ilk konuya yeniden dönülür. Esas olan, konuyla ilgili yeni sezgileri alabilmek, henüz bilinmeyen hakikat ve kavramların zihin alanında yer bulabilmelerini sağlamaktır. Meditasyon sırasında gözlerin kapalı olmasının daha iyi sonuç verdiği bilinmektedir. Bir ses, bir sözcük, bir cümle veya bir şarkı biçimindeki 'mantra'ların tekrarının, özellikle meditasyonun sürekliliğini sağlayan monoton bir uyaran olması bakımından yararı vardır. Değişik Şuur Halleri Ayrıca, kimilerine göre, bazı mantralar ses titreşimleri yoluyla yaratılan birtakım tesirlerle de meditasyoncuya yararlı olurlar Mantralar dinlere göre ve bir üstadın öğrencisi hakkındaki belirlemelerine göre değişirler. Meditasyoncu, düşünürken aklına başka şeyler gelirse, sükunetle mantrasını tekrarlar ve ana konuya geri döner. Kısaca, mantra bir anahtar gibi kullanılır. Mantra 2- "Bilinç ayrışması" olarak adlandırılan ikinci yöntem ise, ne olup bittiğini tarafsız bir gözlemle izleme yöntemi olarak ifade edilebilir. Bu yöntemin en tanınmış biçimi Zen'deki "zazen" biçimidir. Bu ikinci yöntemin Uzakdoğu'da kullanılan bir başka biçimi de şöyle açıklanır: Önceden kararlaştırılmış, konsantre olunacak bir konu yoktur, zihnin düşüncesiz kalması, boş tutulması gerekir. Meditasyon ilerledikçe zihni boş tutabilme süresi uzar. Bu boşluk anında zihne ilham gelmesi sözkonusu olur. Zihne ilham tarzında dolan tesir tekâmül düzeyi yüksek varlıklardan gelir. Zihnin sükunetle boş bırakılmasının amacı içte sezgisel olarak beliren bu tesirlere yer ayırmaktır. Böyle sezgiler insana diğer zamanlarda da gelmekle birlikte, meditasyon halinde daha kolay, daha açık, daha güçlü ve daha orijinal haliyle gelirler. Fakat zihni boş tutmaya dayalı yöntemin yeterince bilgi ve görgüye sahip olmadan yapılması 'obsesyon' gibi büyük bir tehlikeyi davet eder. Meditasyon günümüzde hemen hemen her ülkede uygulanmaktaysa da kökeni ve en yaygın uygulandığı yer Doğu'dur. Doğu'da özellikle mistisizm bünyesinde yer alan meditasyona kimileri mistik meditasyon adını verirler. Doğu'daki mistik meditasyon genellikle inzivaya çekilmenin, çileciliğin, sıkı perhiz gibi sert disiplin uygulamalarının bulunduğu ortamlarda söz konusu olup, uzun süren periyotlar halinde yapılırken, Batı'da meditasyon günlük yaşamın bir parçası olarak ele alınır ve günde bir ya da iki kez, yaklaşık yarımşar saatlik süreyle yapılır. Batılı, meditasyonu genellikle şifa, streslerden kurtulma, rahatlama, yaratıcılık, başarı, psişik güçlerini geliştirme, ilişki, kendine güven duyma gibi amaçlarla yapmaktadır. Meditasyonun Batı'daki biçimi Hinduizm ve Budizm kökenli tekniklerden türetilmiş olup Batı'da 1960'lardan itibaren popülerlik kazanmıştır. Budist meditasyon üçlü bir eğitim sistemi içerir: Arınma ("sila"), konsantrasyon ("samadhi") ve idrak etme ("punna"). Öğrenci, işe arınmayla başlar; sıkı bir çileci disiplini izler ve ardından, duyumsal algılarının az çok farkında olmasına rağmen, dış uyaranların düşüncesini etkilemesine izin vermeme becerisini öğrenir ki, bu beceriyi kazanabilmiş olmaya "zihinsel olgunluk" ("sati") denir. Taoist meditasyonda solunum kontrolüne önem verilir ve meditasyon birtakım aşamalara erişebilme ustalığı olarak kabul edilir. En ileri aşama, soluk alıp vermenin söz konusu olmadığı, "cenin solunumu" denilen aşamadır. Bu noktada nabız durur ve meditasyoncu Taoist meditasyonun en aydınlık biçimi ve son hedefi olduğu belirtilen "Büyük Sükunet" haliyle şuuru "aşar". Tibet'in spritüel eğitim yolunda, meditasyon, algılayarak bilgi edinme (okuma, çalışma ve okunanları dinleme), 'kontamplasyon' ve meditasyon biçiminde üç adımlı bir sistemin üçüncü adımını oluşturur. Öğrenci çaba harcayarak bilgi edindikten sonra, öğrendikleri hakkında kontamplasyon yapar ve bunlardan çıkardığı özetleri (ilke ve yasalarla ilgili öz bilgileri) şuuruna aktarır. Yani önce çaba harcayarak bilgiyi öğrenme, sonra kontamplantasyonla bilgiyi gözlemleme ve inceleme ve nihayet bunları "odaklayarak özümleme" şeklinde üç aşamalı bir spritüel öğrenim söz konusudur. Zen meditasyonunda ise amaç, insanın, ruhsal deneyimlerle, öz varlığına ve yüksek şuuruna ulaşmasını sağlamaktır. Zen meditasyonunda konsantrasyon objesi, kimi zaman, "koan" denilen, yanıtı aranan, şiir biçimindeki bilmecelerdir. Meditasyon uygulamalarına çeşitli biçimlerde, sufilik ve Musevilik'te de rastlanır. "Transandantal Meditasyon" (TM) denilen sistem ise, Hintli Maharishi Mahesh Yogi tarafından geliştirilmiş, dünyaya tanıtılmış, kişisel mantraların kullanıldığı bir meditasyon sistemidir. 1960'lı ve 70'li yıllarda Batı'da geniş bir izleyici kitlesi edinmiştir. Kaynak Dharma Ansiklopedi
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
03-21-2011, 11:02 | #2 |
Tasavvuftaki adıyla Rabıta..
İnsanın ölümü düşünmesi veya sevdiği bir insanı.. Örneğin bir allah dostunun yanında diz çöküp karşısında oturduğunu düşünmek.. Veya kişinin sevgilisini düşünmesi. Arkadaşını düşünmesi. Belli bir süre sonra o kadar gerçekçi oluyor ki, Sanki ılık bir nefes alıp veriş tam ensenizde.. İnsanın ruhu o derece tatmin oluyor. Bu forumda meditasyon yapan var mı? Konu El Emin tarafından (03-21-2011 Saat 11:27 ) değiştirilmiştir.. |
|
03-21-2011, 11:26 | #3 |
Meditasyon: Kimin, Kime İbadetidir?
Kirael'in elçisi medyum Fred Sterling ve celselerden bir görüntü. Yeminli-planını, tarih boyunca uygulayan İblis(baş şeytan); "insanoğlunu saptırma planı"nın "son bölümü"nü, dünya çapında uygulamaya koymuş bulunuyor. Kendi ifadeleriyle, İblis'in Ordusu, 1980'lerden sonradünya üzerinde seferberlik ilan edip; çağdaş aldatma planlarını ABD'den başlayarak işletmektedir. Bu konu, ileride "New Age Dini" bölümünde ele alınıp incelenecektir. Ancak biz burada "meditasyon"un, nasıl, İblis ve yardımcılarıyla "bağlantı aracı" haline getirildiğine açıklık getirmek için bir örnek sunacağız.Bu "küresel çaptaki manipulasyon"da; başkan İblis ve Konseyi(yardımcıları), en büyük "aldatma-yanıltma-yönlendirme operasyonu"nu üstlenmiş bulunuyorlar. Boyut farkını kullanarak; insanoğlunun tarihi doğru okuyamaması ve "Gerçek Vahiy"den yüz çevirmesi sebebiyle; istedikleri gibi oynuyorlar. Başta İblis olmak üzere üstat yardımcıları, bir veya birden fazla medyum(radyo istasyonu) kiralayıp; durmadan yayın yapıyorlar. Celseler, kitaplar, kasetler, makaleler, ses kayıtları, internet siteleri, radyo kanalları ve TV'lerle beyin yıkıyorlar. Bu "küresel tiyatro"da; İblis'in elçileri medyumlar, gerçek dünyadan insanlardır. Ancak ipleri ellerinde tutanlar; maske isimler kullanan, "cin- şeytan uzayı"ndan varlıklardır. İşte bunlardan sadece birkaç örnek: İblis'in, onlarca kanallık yapan medyumu var. Bunlardan birisi, Ronna Herman. Baş şeytan İblis, bu kadının beynini ve ağzını bir radyo istasyonu gibi kullanıp, sürekli celselerde mesaj veriyor, daha sonra da bunlar, kitaplar haline geliyor. Tabii İblis'in kullandığı maske isim; Başmelek Mikail. Diğeri, İblis'in konseyinden olan ve kendisini "manyetik alan uzmanı" olarak takdim eden Kryon. Kryon'a kanallık eden medyum; gerçek dünyadan Lee Carroll. Özel bir gemi ve ekibiyle dünyayı dolaşıp; celseler, kitaplar, her türlü yayınlar ve internet siteleriyle; çağın aydın insanlarını(!), yaldızlı palavralarıyla uyutuyor. BM gibi gerçek bir Dünya Kuruluşu'nun öncülerine, sözde "insanlığın kurtuluşu için konferanslar" düzenliyor. İşte bir başkası, Kirael maskeli İblis yardımcısı. Kendisini, melekler kralı, üstat ve rehber olarak takdim eden bir şarlatan. Yedinci boyuttan geldiği yalanını, celsedeki aldanmış dinleyicilerin yüzlerine utanmadan fırlatıyor. Kendisine kanallık eden medyum, yine gerçek dünyadan Fred Sterling. Sterling, kendisinin hizmetinde bulunduğu şeytan üstadı Kirael'i, kitabında şöyle tanıtıyor: "Kirael, yedinci boyuttan gelen, sevgi dolu bir rehber ruhtur. 1980'lerin sonlarında, heyecan verici yeni bir varlık, bir başka ışık işçileri kuşağına kendini tanıttı. O, kendisini Kirael olarak adlandırıyordu." İşte Kirael maskeli İblis yamağının ve müritlerinin ağzından, "meditasyon". "Meditasyon" neymiş, neden bu kadar önemliymiş: "Meditasyon: Bilinçli olarak bilgi, bilgelik ve rehberlik alabilecek şekilde, zihninizi susturma uygulaması. Kirael'in deyişiyle, 'meditasyon; dualarınıza verilen yanıtları dinlemektir.' "Meditasyon gibi esaslarda ustalaşarak başlayın. Meditasyonun sadeliğiyle, daha yüksek titreşimli realitelere(cin-şeytanlara) uyumlanmak için, sahip olduğunuz gerçek içsel kuvveti idrak edersiniz. "Meditasyon bundan böyle sizin temeliniz olmalıdır, dostlarım. Meditasyon, rehberleriniz(cin-şeytanlar) ve yüksek benliğiniz ile temas kurabileceğiniz forumdur. Dua etmek istemektir(cin-şeytanları çağırmaktır) ve meditasyon, sizi, dualarınıza(çağrılarınıza) verilen yanıtı, berrak bir biçimde işitmeye açan dinleyiştir. "Soru: Meditasyon yaptığımızda, Mesih Bilinci(Antikrist-Deccal bilinci) ve Yaradan(İblis) ile bağlantı kurabilir miyiz? Bizi meditasyon yapmaya teşvik etmenin nedeni bu mu? "Kirael: Evet. Meditasyon, Mesih Bilinci'ne(Deccal Bilinci'ne) giden direkt bir hattır. Bazıları, bir beden dışı deneyim yaşamak, ya da uzaylı dostlarınızla(kendilerini uzaylı diye yutturan cin-şeytanlarla) konuşmak için meditasyonu kullanırlar; onları ziyaret etmek pek güzeldir, ancak meditasyon, çok daha fazlası için kullanılabilir. Meditasyon, dualarınızın(çağrılarımızın) yanıtlarını işitebilmenizin tek yoludur. Eğer yanıtı, dinlemeyecekseniz, hayatınızda bir şeyler istemeniz mantıklı olmaz. Aradığınız cevapları, alacağınız tek doğru yer meditasyondur. Bunu ne kadar tekrarlasam azdır. "Soru: Üçüncü-boyutsal karbon-bazlı insan bedeni, Foton Enerjisi'ni kendi tekâmül sürecine katmak için, en iyi şekilde nasıl hazırlanabilir? "Kirael: Yanıt basittir: Meditasyon yaparak! İnsanlara meditasyondan söz etme şansı bulduğunuz her seferinde, ondan söz edin. Bazıları, benim bu konuyu tekrarlayıp durduğumu düşünebilirler, ama sizi temin ederim ki, meditasyon, bu yeni enerjiyi(New Age felsefesini) tatmaya en çok yaklaşabileceğiniz uygulamadır. Ayrıca, bu enerjiyi, meditasyonda iken en iyi şekilde ayırt edebilirsiniz. "Soru: Biz rehberlerimizle(cin-şeytanlarla) nasıl çalışırız? "Kirael: Rehberler(cin-şeytanlar) ile çalışma konusunda hatırlanması gereken ilk ve en önemli şey, onların "yapanlar" değil, "rehberler" (yol gösterenler) olduklarıdır. İşleri sizin için yapmak, onların amacı değildir. Ancak, eğer onlara çağrıda bulunmayı ve daha da önemlisi, verdikleri mesajları dinlemeyi öğrenirseniz, bu yolculuk güzel bir deneyim haline gelir. Meditasyon yapan bir Hintli. "Öyleyse kalbinizi açın, dostlarım. Aradığınız tüm yanıtları kalbinizde(ki cin-şeytanda) bulabilirsiniz. O zaman gelişirsiniz. Refah, mutluluk, gerçekleşen hayaller, yani, erişmek için çok uğraştığınız her şey sizin olabilir. Toplum, sizi, gerçeği kendi dışınızda aramaya koşullandırmış, öyle programlamıştır. Oysa gerçek(aldatıcı), sizin içinizde yatar."Soru: Bir süredir, meditasyon yaptığım her seferinde, bir sesin benimle konuştuğunu ve sorularımı yanıtladığını işitiyorum. Onun ne dediğini hatırlayamıyorum, bu sesin nereden çıktığını bilmiyorum. Soru-yanıt süreci sona erdikten sonra, bedenim titremeye başlıyor. Bir arkadaşım, onun bir rehber(cin-şeytan) olduğunu, belki de yüksek benliğim olduğunu söylüyor. Bu konuda bir açıklama yapabilir misin? "Kirael: Senin, bu bilgiyi işitme sorumluluğunu taşıman gerektiğini söylemiyorum, ama eğer bu yanıtları kabul edecek sevgiye sahipsen, onlar sana bir yük olmayacaktır. "Soru: Öyleyse bir anlamda sen, biz Üçüncü Boyut'taki farklı yogalar ve kutsal metinler gibi farklı disiplinler üzerinde çalışırken, bu disiplinlerin bedensel titreşimimizi yükseltmeye yardımcı olduklarını söylüyorsun. Bizim yapmakta olduğumuz şey içimizdeki alanı açmaktır. Kendimizi ne kadar çok açarsak, içimize o kadar çok ışığın(cin-şeytanların) girmesine izin vermiş oluyoruz.. Öyleyse yolculuğumuzdaki süreç, Üstatlar'ın(İblis'in yardımcılarının) öğretilerinin yardımıyla, kendimizi yavaş yavaş, yumuşak bir biçimde, ışığın(cin-şeytanın) bizi etkili bir biçimde doldurmasına izin verme niyetiyle açılmaktır. "Kırael: Kesinlikle haklısın." Yaklaşansaat, 28/11/2008 Kaynak: Kirael , Büyük Değişim, Medyum: Fred Siterling, Çev. Semra Ayanbaşı, Akaşa Yy, İstanbul, 2008. Uyarı1: "Saklı gerçeğin" anlaşılması için; bir sözlük yayınlamak yerine, "New Age Felsefesi"nde kullanılan bazı kavramların, gerçek anlamlarını, parantez içine koyduk. Bu kitaptaki karşılıklı konuşmalar, her zaman olduğu gibi bir celsede(toplantıda) geçmektedir. Soruları soran celsedeki müritlerin bir çoğu, belki de bu "manipule kavramlar"ın gerçek anlamlarını bilmiyorlardır. Çünkü bu manipulasyon, onların Hıristiyani anlayışlarındaki kavramlar kullanılarak yapılmaktadır. Örnek olarak; "Mesih bilinci" denince, dinleyici, İsa Mesih'in bilinci diye düşünüyor olabilir. Ancak, İblis'in literatüründe, Mesih, İsa değil; "Ben İsa'yım" diye insanların önüne çıkacak olan, aldatıcı bir şeytandır. Gerçek Hıristiyanlar, bu aldatıcıya, "Antikırist" derken, İslam Peygamberi, bu evrensel aldatıcıyı "Deccal" olarak tavsif etmektedir. Deccal, "çok gezen-dolaşan, yalancı ve çok yüzlü" anlamına gelmektedir. Uyarı2: Ayrıca meditasyon, bir Hind Yogasıdır. Cin- şeytanlarla ilşki kurmak ve ibadetlerinin temelini böyle bir ilişkiye dayandırmak; dini törenlerde kendinden geçmeler ve zaman zaman kitlesel ölümlerin ortaya çıkması, Hint toplumunun önemli bir kısmında, yaygın bir durumdur. "New Age Felsefesi", eski zamanlardan beri bu toplumda egemendir. Uyarı3: Meditasyonu, sadece bir Hint yogası-sporu olarak gören, ona bazı anlamlar yükleyerek; ondan fiziksel-bedensel faydalar uman kimseleri, bu bağlamın içinde müteala edemeyiz. Ancak, kendilerini; ruh- melek, yahut da uzaylı gibi sunarak; aldatıcı maskeler takanlar, meditasyonu, bir "iletişim ve beyin yıkama aracı" olarak kullanmaktadırlar. http://www.yaklasansaat.com/haberdos...im/kasim57.asp |
|
03-21-2011, 11:27 | #4 |
Harp abi istersen yorumu mu oku?
|
|
03-21-2011, 11:30 | #5 |
doğrusu tam anlamadım ama kafama takıldı başka yerlerden bakayım tam olarak tam olarak anladıktan sonra yorumuna cevab veririm
|
|
03-21-2011, 11:32 | #6 |
|
|
03-21-2011, 11:34 | #7 | |
Alıntı:
Yani her halükarda ARI SU İÇER BAL YAPAR;YILAN SU İÇER ZEHİR YAPAR... Sorun suda değildir. |
||
03-21-2011, 11:37 | #8 | |
Alıntı:
evet yapıyorum ama daha çok kavuşamadığım hayallerimi düşünüyorum |
||
03-21-2011, 11:38 | #9 |
|
|
03-21-2011, 11:54 | #10 |
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|