AK Gençliğin Buluşma Noktası
Star ve HaberTurk "Star" ve "HaberTurk" gazetesi köşe yazıları.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 06-16-2008, 19:47   #1
Kullanıcı Adı
Üç mevsim
Standart Mehmet Altan - TSK Medyası mı?

STAR



TSK Medyası mı?

Gazetecilik’ yapmak yerine ‘TSK medyacılığına’ soyunanları, Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Enis Berberoğlu ‘ters köşeye’ yatırdı.


Aslında soru basit...

Bir Kara Kuvvetleri Komutanı ile her taşın altından ismi çıkan Anayasa Mahkemesi Başkanvekili’nin, ‘karargah giriş ve çıkışlarında bulunan güvenlik kameralarının karartıldığı, komuta katınınsa tamamen boşaltıldığı’ bir ortamda gizlice buluşmaları ‘haber midir, değil midir?’

Eğer ‘görevli’ ya da ‘yeminli’ değilseniz bunu belden aşağı vuran, özel hayata giren iğrençliklerle bir tutma imkánı var mı?

Ama gel gör ki...

TSK gazetecisine’ göre, bu iddia haber değil.

Taraf Gazetesi’nin ortaya çıkardığı bu gerçekten çok rahatsızlar.

Tabii ‘Ergenekon’u da unutmamak gerek.

Askeri menşeli’ bombalar ortaya çıktıktan sonra da aynı duruşla karşılaşmadık mı biz bu gazetelerde?


* * *


Üstelik haber, olayın kahramanları tarafından doğrulandı.

Orada da kalmadı...

Enis Berberoğlu, Taraf Gazetesi haberi yayınlamadan önce Osman Paksüt’ün görüşmeyi Hürriyet muhabirinden gizlediğini, yalan söylediğini açıkladı.

Madem masum bir görüşme bu, neden taraflardan biri önce ‘inkár’, sonra ‘kabul’ ediyor?

Anında savunmaya ve suçlamaya geçen ‘TSK medyacılığı’ neden ‘kameraları karartma ve kat boşaltma’ iddialarının üzerinde hiç durmuyor?

Kendi mesleğine ihanet edende utanma aramak yersiz ama...

İnsan gene de merak ediyor.

Şimdi ‘paranoya’ diye yazan andıççılar...

Asker adına açıklama yapan’ Ankara temsilcileri...

Görüşmeyi haber yapanları ‘acemi psikolojik savaşçı’ ya da ‘organize işler yanlısı’ ilan edenler...

Berberoğlu’nun haberini okuduktan sonra utandılar mı?


* * *


Olması gereken neydi?

Aslında onu da gene Enis Berberoğlu dünkü yazısında tekrarlıyordu:

Dün bu köşede Osman Paksüt’ün Başbuğ görüşmesini saklamasını eleştirdim.

Şaşıranlar ve ‘Neden gerek duydu?’ diye merak edenler çıkabilir, hemen anlatayım.

Bendeniz gazetecilik mesleğinde eksik bilginin, yanlış bilgiden daha tehlikeli olduğuna inanırım. Yanlış bilgi uçar gider, eksik bilgiyse komplo teorilerine hizmet eder.



* * *


TSK Medyası’nın hali ortada.

Ya Genelkurmay?

Kameralar karartılmış’...

Komuta katı tamamen boşaltılmış’...

Anayasa Mahkemesi başkanvekili bir gece önce Hürriyet muhabirine görüşmeyi yalanlamış, ertesi gün ise ‘ziyaret tebrik amaçlıydı’ demiş...

Tebrik ziyareti’ bir saat on beş dakika sürmüş...

Tüm bunlar ortadayken, Genelkurmay ‘maksatsız ve seviyeli’ olduğunu iddia ettiği bu görüşmeyi, pek seviyeli sayılamayacak bir ‘kelime seçimi’...

Ve ‘korkutmaca’ ile örtmeye uğraşıyor.

Herkes ürker...

Herkes susar...

Ya da ‘TSK Medyası’ gibi olup biteni ‘çok doğalmış’ gibi pazarlamaya girişirse...

İşler düzelecek, toplumsal vicdan ve kanaat rahatlayacak mı?

Gerçekten saygın...

Gerçekten inanılır...

Gerçekten güvenilir olmak istiyorsan tek bir yol var: Saydam olmak.

Hálbuki ilkesizlik ve çifte standart her yana bulaşmış ve ülkeyi çürütüyor.


* * *


Askeriyenin savunma...

Yargının hukuk...

Medyanın habercilikten yana ‘taraf’ olmadığı bir ülke çöker.

Bu çöküş, yalanla, dolanla, küfür ve hakaretle, korkutmacayla önlenemez.

Neden herkes asıl işine bakmaz da, ‘demokrasi ve evrensel hukuk ilkeleri’ dışına çıkarak ülkeye kendi menfaatlerine göre nizam vermeye kalkışır?

Neden olacak, bu Osmanlı’yı batıran İttihat ve Terakki illetidir.


* * *


--Doğruyu söylemeyen, komutanlarla gizlice buluşan bir üyesine karşı ağzını açmayan bir kurum da...

--Yapmaması gereken işlerle uğraşan bir askere arka çıkan kuruluş da...

--Bunların üstüne gitmek yerine, ‘amigoluk’ yapan medya da...

Saygınlığını yıpratır.

Toplumun dirliğini, düzenliğini...

Ve her şeye rağmen birlikte yaşamak için tek önemli güvencesi olan ‘hukuku’ yok eder.

O noktaya doğru hızla gidiyoruz.

Her şey lime lime...


* * *


Umut var mı?

Mızrağın çuvala sığmadığı’ son olay, eğer TSK Medyası’na yeniden gazeteciliği hatırlarsa bir umut olabilir.

Çünkü askeriyeye de, hukukçuya da ‘işini hatırlatacak’ ve bu ilkelere göre onları denetleyecek bir medyaya ihtiyacı var.

Ama bunun için...

TSK Medyası’ başta olmak üzere tüm yazılı ve görsel basının kendi ‘mesleğine’ geri dönmesi, yalancılığı, tutarsızlığı savunmaktan vazgeçmesi gerekiyor.

28 Şubat’ta ‘Andıç’ ulaklığı yapan ya da asker adına açıklamalara girişenlerle bu iş zor ama gene de bakacağız...



16 Haziran Pazartesi



 

Üç mevsim isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 06-16-2008, 19:51   #2
Kullanıcı Adı
manifesto
Standart Mehmet Altan - TSK Medyası mı?
çok güzel bir yazı

DOĞAN MEDYASI SUÇÜSTÜ oldu

TSK yardakçısı POSTAL yalayıcı MEDYA

Paşalarını ÜZMEMEK için MAYMUNLUK yapmaya hazırlar
manifesto isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 06-16-2008, 20:05   #3
Kullanıcı Adı
tayyipleyiz
Standart Mehmet Altan - TSK Medyası mı?
İlke adına yayıncılığa vurgu yapılmış. Kanayan bir yaraya hani ...


teşekkürler. (+)
tayyipleyiz isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi