MHP on ikiden vuruyor

Başbakan Erdoğan’ın “Baş örtüsünü bir cümle ile çözelim” önerisine MHP yeni bir öneri ile cevap verdi. Aslında MHP’nin bu önerisi yeni değil.
Yaklaşık 25 yıldır başörtü yasağını tartışıyoruz. Bu yasak sonucu, inançları gereği başını kapatan genç kızlarımız üniversiteye gidemiyorlar. Efendim, “türban siyasi simge olduğu için bu yasak mevcut” diyenlerin argümanları mesnetsiz. Peki kardeşim, farz edelim ki; türban siyasi bir simge, peki baş örtüsü eşarp ya da tülbent takanlar girebiliyor mu üniversiteye? Birbirimizi kandırmaktan vazgeçelim, artık.
Baş örtüsü, görmek isteseniz de istemeseniz de bu toplumun kanayan bir yarasıdır, önemli bir sorundur. Dünyanın hiçbir çağdaş ülkesinde böyle bir sorun yoktur. Yapılan kamuoyu araştırmalarında toplumun yüzde 75’i bu yasağı bir sorun olarak görmekte ve yasağın kaldırılmasına ilişkin özgürlükçü bir yaklaşım göstermektedir.
Toplumda var olan sorunlara çözüm üretmek siyasetin, siyaset kurumunun, siyasetçilerin görevidir. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın AK Parti ve MHP’nin bu toplumsal sorunu çözmek için öneriler üretip çözüm arayışlarına sert çıkarak, siyaset alanına gözdağı vermesi sorunun varlığını ortadan kaldırmamaktadır. Sorunlara çözüm aramak siyasetçilerin görevidir. “AK Parti ve MHP bu konuyu neden gündeme getirdi?” demek doğru değildir. Toplumda bu yasak ciddi bir sorundur ve siyasi partiler bu soruna çözüm bulmak sorumluğunu taşıyorlar. MHP’nin sorunla ilgili çıkışı dikkate değer ve alkışlanacak bir tutumdur. MHP, yıllardır birçok siyasetçinin eveleyip-geveleyip kenarından dolaştığı bu toplumsal sorun için net bir tavır sergilemiştir. Sorunu görmezden gelerek etrafından dolaşmamıştır. 22 Temmuz seçimlerinden bu yana MHP, siyasi akıl dolu hamleler yapmıştır. Yapıcı muhalefet örneği sergilemiş, krizleri büyüten-besleyen bir tutum değil kriz çözücü siyaset izlemiştir.
CHP’nin peşine takılmamıştır. Kendi tabanının hassasiyetlerini ve değerlerini dikkate alan bağımsız bir yol izlemiştir. 2007 yılında Türk siyasi hayatında bunalımlara yol açan siyaset alanını daraltan 367 krizini çözmüştür.
Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde demokrasi dışı arayışlara itibar etmemiştir. Türkiye’nin üzerinde oluşturulmaya çalışılan kara bulutların dağıtılmasına ciddi katkılar vermiştir. Bugün de toplumsal bir sorunla ilgili inisiyatif almış; “hodri meydan, bu sorunla ilgili gerçekten çözüm istiyorsanız ben varım” demiştir. MHP’nin bu hamlesi toplumda karşılık bulacaktır.
Yapılan araştırmalarda CHP’li kadın seçmenlerin yüzde 41’i, MHP’li kadın seçmenlerin yüzde 68’i, AK Partili kadın seçmenlerin de yüzde 86’sı başını örtüyor. Bu sonuçlar baş örtüsünün ideolojik bir gerekçe ile takılmadığını gösteriyor. AK Parti ve MHP seçmen tabanının sorununa çözüm arıyor da; özgürlüklerden yana tavır koyması beklenen CHP, bu yüzde 41’i yok mu sayıyor?
İnat etmeyelim. Bu çağda bu yasağı savunmamız artık imkansız. Korkularımızı, vehimlerimizi bir kenara bırakalım. Serbest bırakılınca, yıllardır savunulan yasak gerekçelerimizin palavra olduğunun ispatlanmasında da korkmayalım.
İddia edildiği gibi Türkiye’de sağ partiler bu konuyu kullanıyorlarsa, işte tam da bu kozu onların elinden almanın zamanı. Haklıysanız, bu yasağı kaldırıp istismar imkanını ortadan kaldıralım. Tabii eğer samimi iseniz?

Neler Oluyor
Nuri Elibol

İnşallah MHP, yaptıklarında samimidir. Başka emeller peşinde koşmuyordur ya da şu yasak kalksın da, varsın MHP başka emeller peşinde koşsun....