Milletin iktidarı işbaşında -2-

Parlamentomuzun ve hükümetimizin çalışmaları dikkatinizi çekmiştir, sevgili okuyucularım. Parlamentoda önümüze gelen kanunların hemen hepsi geçen dönemden Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in veto ettiği kanunları ihtiva etmektedir. Bu günkü parlamento sabahlara kadar çalışarak o kanunları çıkarıp milletimizin hizmetine sunmanın bahtiyarlığını yaşıyor.
Bütün bu engellemelerin sebebini anlamak mümkün mü? Neden bu milletin seneleri boşuna geçirtilip heba ediliyor?
Geçen hafta kanunlaştırdığımız konu, devlet ve millet hayatımızın dönüm noktalarından birini teşkil etmekteydi.
Öyle ki, çeyrek asırda; gelip geçen tüm iktidarlar bu kanunu çıkarmak istemelerine rağmen hiç birisi muvaffak olamadı. Dünyanın bütün gelişmiş ülkeleri nükleer enerjiyi kullanırken biz bundan mahrumduk.
Oysa, enerjinin önemi her geçen gün kendisini daha çok hissettiriyordu. Yetmiş dört milyonluk bir ülkenin istikbali 3-5 kendini bilmezin protestocu yürüyüşüne terkedilmişti. Bütün bir millet; hükümetiyle, meclisiyle, sivil toplum kuruluşları, üniversiteleri vb. ile susuyor, mahut 3-5 sokak serserisi ellerinde dövizlerle “istemezük” deme cüretini gösteriyordu.

Yanıbaşımızda İran...
Yanıbaşımızda İran, nükleer tesislerini çoktan kurmuş ve atom bombası üzerinde çalışmaktaydı. Uluslararası kaynaklar, bir seneye kalmadan İran’ın atom bombasını imal edeceğini söylüyorlar. İran’ın atom bombasına sahip olduğu bu coğrafyada bize rahat yüzü gösterilir mi?
Bakınız, Hindistan atom bombası yaptı. Arkasından Pakistan’ın da atom bombası yapmasına göz yumdular. Gerçi Pakistan’ın bu bombayı yapabilmesi hiç de kolay olmadı.
Ziya-ül-Hak, kuvvet komutanları, Genelkurmay Başkanı ve bir kısım bakanları ile beraber bu yüzden şehit edildi. Hepsinin birlikte olduğu uçak havada infilak ettirilip öldürüldüler! Hatta aynı uçağın içinde ABD’li general dahi vardı!
Şu andaki 23. dönem parlamentomuzu çok büyük işler ve çok önemli kararlar bekliyor. Eski cumhurbaşkanı Sezer’in veto ettiği 2B yasası bunlardan bir diğeridir ki, Başbakanımızın ifadesiyle bu kanunla birlikte devletimizin kasasına 50 milyar dolar girecektir.

GAP’ı bitirmekten geçmekte...
Bakınız, merhum Özal’dan beri GAP (Güneydoğu Anadolu Projesi) unutulmuştu. Süleyman Demirel “GAP’ı gaptırmam!” demişti ama, devri iktidarında GAP’a bir çivi bile çakmadı.
1991-2007 arası (16 sene), GAP, kendi haline terkedilmişti. AK Parti iktidarı, bu dönemde GAP’ı bitirme kararı aldı.
Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanımız Prof. Dr. Nazım Ekren, kalabalık bir bürokrat heyeti ile birlikte bölgeye giderek ilk incelemeleri yaptılar. Eksiklikleri ve yapılması gerekenleri tespit edip döndüler.
Güneydoğu’da terörü bitirecek yegane şey iş ve aştır. Bunun da yolu GAP’ı bitirmekten geçmektedir.
Bizi izlemeye devam edin!...

Çerçeve
Fuat Bol