![]() |
#1 |
![]() 1975’ten 2005’e kadar ne hayırlar yarıştı Millî Gençlik Vakfı’nda..
![]() Millî Türk Talebe Birliği ve Akıncılar.. Onların mirasları üzerine kurulan bir vakıftı Millî Gençlik Vakfı. Amaçları büyüktü. Gençliğin kültürel ve ahlakî eğitimler alırken, bir yandan da ideallerini şekillendireceği bir okul olmayı amaçlamıştı. Bence en büyük farkı, hem vakıf için çalışan, hem de vakfın kendisine çalıştığı bir yapı olmayı amaçlamalarıydı. Öğreniyor ve öğretiyor olmak, kısacası devamlı bir hareket ve düşünce hali.. Kısaca MGV. Bütün şehirler, bütün sokaklar birer okul. . ![]() Türkiye’nin neredeyse her il ve ilçesinde teşkilatlanmalarını tamamlamaları ve bu teşkilatların aktif olmaları da 90’larda gerçekleşti. Sokak temsilciliklerinden konferanslara, düzenlenen özel gecelerde birlikte ezgi söylenen zamanlardan mitinglere kadar her şey vardı. Bir ülkede yaşanan haksızlık karşısında susmamak için birliğe ihtiyaç vardı çünkü. Bosna’da ağlayan olsa, sızısı Türkiye’de hissedilirdi. MGV, bu sızıyı içinde taşıyan insanların birleştiği, ortak kararlar aldığı, çözüm için beraber düşündüğü bir mekan olmuştu işte. Beraber düşünmek, beraber karar almak, beraber yürümek ne güzel bir şeydir. Millî Gençlik Vakfı’nın amaçladığı da buydu. İyi işlerde birleşmek, güzel kaygılar taşımak.. Gençlik geceleri düzenlenirdi örneğin. Televizyonda envai çeşit dizi yoktu o zamanlar. Çeçenistan’a üzülürken bir yandan televizyondaki dizide kim ne yapmış, diye bakmıyorduk. Afganistan’ı dert ederken paparazzi programlarını izlemek için toplanmaktan ar ederdi insanlar; zaten hiçbir sanatçı(!)nın kiminle beraber göründüğü umurumuzda da değildi. Sezai Karakoç okumak gerekirdi, dirilmek gerekirdi; Kur’an sesine hasret yetişmemeliydik; bizim ne güzel ezgilerimiz vardı, hiçbir pop sanatçısına muhtaç değildik; kitaplar okunmalıydı, evlerde kitap okuma zamanları düzenlemeliydik; yaz ayları sadece tatil demek değildi bizim için, çocukların ve gençlerin kampları olmalıydı, biz bu işlerin içinde olmalıydık.. İdeal gençlik.. “Hayal gençlik” değil! Hata var mıdır, elbette. Ayetle sabittir, hatasız kul işi zordur. İnsan hüsrandadır. Muhakkak ki hüsrandadır. Biz, sabredenlerden ve hayırlı amelleri olanlardan sayılmak için uğraşmalıydık. Millî Gençlik Vakfı bu niyet için vardı işte. Niyet güzelse, sonuç da güzel olurdu. Diğer vakıfları ve dernekleri ötekileştirmeden, her gruptan, her cemaatten insanı kucaklayan bir ideal gençlik heveslisiydi MGV. ![]() Ezgi gecelerimiz vardı bizim! Geceler düzenlenirdi sonra. Bazen oturup düşünürdük, ezgi dinlediğimiz bu geceler neden var, doğru yol üzre miyiz, diye. Birlik olmak kadar, birliğini hissetmek de önemliydi. Düzenlenen her ezgi gecesinde, Ömer Karaoğlu dinlerken, bir şehit tahtında Rabbe gülümseyen olmak isterken, iyi şeyler hissediyorduk, emindik. Adil Avaz’ın kavgalarını dinliyorduk. Bir güneş doğuyordu, ve biz o güneşi görüyorduk. Yeni bir yılı kutlar gibi değil, kaygılarımızı, davamızı kutlar gibi toplanıyorduk. Birlik olmak ne güzel şey. Birlikteliği sağlayan çatılardan biriydi MGV. Millî bir gençlik, Kısakürek’in deyişiyle şuur dolu bir gençlik olma çabalarımız vardı. Bir mahkeme sonrası değişti her şey Bir gün, kapatıldı MGV. Gerekçeler sunuldu, mahkemeler uygun gördü ve kapatıldı şubeler teker teker. Önceleri MGV’nin bir dergisi olan “Anadolu Gençlik” ismi altında bir dernek aynı amaçlarla yürümeye devam etti, bu ayrı bir hikayedir şüphesiz. Bulunduğum şehirde her ilçe teşkilatı kapatıldığında, bunun haberini her alışımda üzüldüm. Kanunlara aykırı değildi üzülmek, engellenemezdi. Ben de çok üzüldüm o zaman. Biz vakıftan razı olduk.. Ev sohbetleri, kitap okumaları, ezgi dinletileri, şehadet geceleri şimdilerde de var. İnsanların toplandığı, tartıştığı, eylem ve fikir yolunda ilerleme yaşadıkları mekanlar şüphesiz var, sayıları gittikçe artıyor üstelik. Millî Gençlik Vakfı, bu oluşumların bazılarında önemli paya sahip. Yetiştirdikleri gençler, yürümeye devam ediyorlar. Bu yüzden, “bir vakıf vardı, kapatıldı” diye bahsetmek haksızlık sayılabilir. Bir vakıf vardı, şubeleri kapandı, evet. Millî gençlik düşüncesi, şuur dolu bir gençlik isteği ise aynen devam ediyor. Sümeyye Karaarslan MGV’yi hayırla yad etti
![]() |
|
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() Türkiyeye teşkilatlanma dersi vermişti mgv'ler ..
|
|
![]() |
![]() |
#3 |
![]() Şu anda İnsan ve Medeniyeti hareketinin bir bağı var değil mi bu M.T.T.B ile falan ?
Bir kaç kere pikniğine gitmiştik.. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#4 |
![]() M.T.T.B tekrar kuruldu 2006'da
Sanırım insan ve medeniyet hareketiylede bir bağı var ama genel itibariyle üniversiteli talebeler derneği şeklinde |
|
![]() |
![]() |
#5 |
![]() Sağolasın kardeş.
|
|
![]() |
![]() |
![]() |
#6 |
![]() eski bir mgvci olarak o günleri özlüyorum...
gol kralı olmuştum istanbul mgv turnuvasında... veheyyy ne günlerdi beyav... |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#7 |
![]() saglam bir mgv liydim.. imam hatip yillarinda mgv teskilatlarinda aktif görev aldim ve sunu acikca söyleyim o ruhu, o samimiyeti, o muhabbeti su anda ak parti dahil hic bir yerde bulamiyordum..
o zamanlar yan kuruluslar olan ensar vakfi, ilim yayma cemiyetleriyle ne güzel hizmetler yapardik, ne güzel geceler düzenlerdik, ne güzel programlara imza atardik.. öyle bir genclikdi ki gecesini, sabahina katardi.. hakki gözetirdi, satasmalara aldirmadan halka ve hakka hizmet icin ugrasirdi.. bir daha o havayi yakalayabilirmiyiz sanirim asla.. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|