03-09-2009, 03:40 | #1 |
MUSTAFA İSLAMOĞLU TEK TEK CEVAP VERDİ!
Selam İle
Soru: Mezhepleri tahfif, tahkir, tezyif ettiğiniz söyleniyor doğru mu? *-*-*-*-* Cevap: Mezhepleri tahkir, tezyif ve tahfif etmem, etmeyi de doğru bulmam. Çünkü mezhepler ve onların imamları bu ümmetin yıldızlarıdır. O mezhepler, o mektepler olmasaydı milyonlarca mü'min nasıl ibadet edeceğini bilmez, nasıl davranacağını bilmezdi. Fıkıh hukuktur, Fıkıhsızlık hukuksuzluktur. İmam Şafi'ye, İmam Ahmed bin Hanbel'e, İmam-ı Azam Ebu Hanife'ye, İmam Malik'e, İmam Cafer'e, İmam Zeyd'e, İmam İbni Hazm'a ve daha burada sayamadığım, haklarını helal etsin merhum imamlar, diğer imamlara nasıl küçümseyici bakarım, ben bu kadar edepsiz miyim.. Hiç benim ağzımdan bunlar için tahkir cümlesi duyduğunuz oldu mu? Aranızda 10 senedir, 15 senedir, 8 senedir, 5 senedir derslerime devam eden onlarca kardeşimi görüyorum, bir tek cümle sarfettim mi? Böyle bir edepsizlik caiz midir? Doğru olur mu? Biz kıymet bilmezsek bizim de kıymetimizi bilmezler. Kaldı ki bu imamlar bizim semamızın yıldızlardır ve bu imamların mektepleri yani mezhepler bu ümmetin gerçekten şir'alarıdır, yollarıdır. Ana cadde üzerindeki nelerdir onlar; şeritler şeritler. Kimisi o şeritten gider kimi bu şeritten. Fakat benim yaptığım bir tek şey oldu, o da kendimi bir mezheple tanımlamadım. kendimi müslüman olarak tanımlamakla iktifa ettim niye, çünkü: Huvesemmakümül müslimin.. Rabbim bizi müslümanlar olarak tanımladı. Ben müslümanların kendileri mezhepleriyle tanımlamak yerine müslüman olarak tanımlamalarının Rabbimizim bir arzusu olduğunu Kur'an'dan yola çıkarak bildim ve inandım. Onun için de kendimi mezhebimle tanımlamadım. Yoksa ben de Hanefi mezhebindenim. Ama taklit etmem, tahkik ederim, delillere uyarım. Çünkü bana böyle emrolonuyor.. Mezhep imamı da böyle emrediyor, işin garibi.. Ve dahası İmam-ı Azam Ebu Hanife hakkında ilk yazdığım eserlerden biri İmamlar ve Sultanlar isimli İmam Azam'ın hayatını ele alan bir eserdir. Dolayısıyla mezhepleri ve onların mübarek imamlarını tahkir, tezyif, tahfif etmek hiçbirimize yakışmaz, yakışık almaz. Bizlere böyle bir düşüklük yakışmaz. Buna rağmen böyle birşey söyleyen iftira etmiş olur. Ben sadece Allah'tan korkmasını söylerim, ahiret var derim, ne kadar cesur olduğunu söylerim, ne kadar cesursunuz derim. Böyle birşeyi söyleyene.. Sizinle huzuru ilahiye çıkmayacak mıyız derim, çıkarsak ne olacak.. Dolayısıyla, ölüm zor, hesap zor, hesabını veremeyeceğimiz şeyler söylemeyelim.
Konu Üç mevsim tarafından (03-09-2009 Saat 04:07 ) değiştirilmiştir.. |
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
03-09-2009, 03:44 | #2 |
Soru: Sahabeye yakışmayacak sözler söylediğiniz doğru mu?
*-*-*-*-* Cevap: Bugüne kadar fakir; yazmayan, söylemeyen, gizli kapaklı, hiçkimsenin önüne çıkmayan biri değilim. Aksine 40'ı aşkın eseri olan, binlerce makale veren, onlarca yıldır gazetelerde köşe yazmış, bugün yüzbinlere televizyondan uzanan, 15 yıldır da şu derslerle herkesin hzurunda olan bir kişi. Allah'ın bir kulu, Kur'an'ın bir talebesi.. Dolayısıyla, benim ağzımdan sahabeye dair yakışmayacak ifadeler duyan bu ifadelerimi getirirse, huzurlarında yakışmayan ifadeden dolayı sahabenin ruhundan özür dileyeceğim, hzurunuzda da istiğfar edeceğim, bir daha öyle bir hata işlemeyeceğim. Eğer sahabeye hakaret etmişsem, kötü söylemişsem.. Ama yapmamışsam bunu söyleyenlerin yakasına yapışacağım. Ne kadar cesaretliler, ne kadar cesaretliler. Hak ve hukuk bu kadar mı kayboldu.. Konu Üç mevsim tarafından (03-09-2009 Saat 04:08 ) değiştirilmiştir.. |
|
03-09-2009, 03:50 | #3 |
Soru: Kadınlara doğal olmayan yoldan yaklaşmaya cevaz verdiğiniz doğru mu?
*-*-*-*-* Cevap: Bu, bu meselede bana sorulan soru aynen sitemde var, verdiğim cevapta aynen sitede var. Oradan nasıl bu çıkıyor Allahınızın Aşkına.. İnsafa davet ediyorum, vicdana davet ediyorum. Ben orada İslam tarihinde bu konuda iki ayrı görüş oldu, fakat Ehl-i Sünnet'in görüşünün Ayet-i Kerime'ye uygun olduğunu çünkü ayette lisaukum harfullekum fe'tu harsekum enna şi'tum - kadınlarınız tarlanızdır-.. Ayet-i Kerime'sinde, Ehl-i Sünnet'in görüşünün Ehl-i Beytin görüşüne göre dosdoğru görüş olduğunu çünkü (ayette geçen) "hars"in tarla olduğunu, tarlanın da çocuk elde edilen yani ürün elde edilen yer olduğunu, diğer görüşün doğru olmadığını orada izah ettik. Kaldı ki burada soru sahibi bu ihtilaftan dolayı, bu ihtilafta karşı tarafta olanları tahkir etmiş, küfretmiş tadlil etmiş, hatta tekfir etmiş. İşte ben orada tahkir, tezyif, tadlil ve tekfir edilmesinin yanlış olduğunu söyledim. Bu meselede yanlışlar.. Fakat tekfir, tadlil ve tahkir etmek de yanlış. Dolayısıyla, bu meselede gelen suali de verdiğim cevabı da orada tuttuk. Fakat bu meselede bu fakire yapılan, iftiradır. Allah da görüyor, ümmet de görüyor, insanlar da görüyorlar. Bunu yapanlara; nasıl yaptıklarını, içlerine nasıl sindiğini sormak isterim. Hakikaten kardeşinize nasıl bunu reva görüyorsunuz. Naısl bu kadar yapabiliyorsunuz. Ölmeyecek misiniz? Allah'ın huzuruna açıkmayacak mısınız? Hesap sorulmayacak mı? Birbirimizden hakkımızı almayacak mıyız? Konu Üç mevsim tarafından (03-09-2009 Saat 17:54 ) değiştirilmiştir.. |
|
03-09-2009, 03:55 | #4 |
Soru: Haizli kadının oruç tutabileceği, hatta namaz bile kılacağına fetva verildiği
*-*-*-*-* Cevap: Namaz kılacağına dair hiçbir fetva vermedğim gibi aksine, namaz kılamaz diye kaç kere burada söyledim, kaç kere söyledim. Bu konuda dalga dalga iftira yayanları bir kez daha uyarırım. Allah'tan korkun! İnsan eti zehirlidir, yemeyin. Allah'tan korkun! Oruç tutacağını da açıklıkla söyledim, tutabileceğini daha doğrusu. Ve bu konudaki dellilerimi de söyledim ve bu konuda delil olarak Kur'an yeterlidir. Çünkü: namaz için abdest gerekli, oruç için abdest şart değildir. Zaten hadiste de namaz kılmayana kaza gerekmez, özel halde oruç tutmayana ise kaza gerekir. Dolayısıyla, oruçla namazın arasını ayırmak laızm. Ama kendini iyi hissediyorsa tutabilir, iyi hissetmiyorsa tutamaz. Onun için oruç meselesini, namaz meselesinden ayırmışımdır. Oruç tutabilir, istiyorsa.. Bunu da Bakara Süresi'nin 175. ayetini delil göstererek.. Hayızlının durumunu Kur'an, Kur'an eza olarak almıştır. Kulhuve ezel yes'eluneke anilmehik kulhuve ezel. Sana hayızdan soruyorlar; de ki: o bir ezadır. Eza kelimesi, hastalığın bir küçüğü olarak geçiyor lügatlarda. Dolayısıyla, hastanın orucu bahsine dair Kur'an'da ayet var mı var. 185.ayet , nedir o efendim ve inkuntum meridan ev ala seferin feiddetül min eyyamin uhar. Eğer Ramazan'da hasta iseniz ya da yolcu iseniz, diğer günlerde gününe gün tutarsınız. Dolayısıyla, hastanın hükmüdür dedim oruçta. Ama namazdan muaf kılınmıştır dedim hanımlar niye; erkekler bir kez şehid olur, haınmlar her ay şehid olur. Rabbimiz.,.onları o hallerin de namazdaymış gibi görüyor dedim. Dolayısıyla, bunu söyledim. Ne olur bana söylediğimi yakıştırın. Deyin ki; oruç istiyorsa tutabilir dedi deyin. Bu iftira olmaz bu hakikattir. Ama namaz da kılar dedi derseniz iftira olur ben böyle birşey söylemedim. |
|
03-09-2009, 03:59 | #5 |
"Ehl-i Beyt mektebi"
Soru: Şia ismini sevimli göstermek için "Ehl-i Bey Mektebi" kavramını kullandığınız doğru mu?
*-*-*-*-* Cevap: Ehl-i Beyt veya Şia.. Hadi Şia.. Sevimli göstermek de ne demek? Nefret ettirmekle ben, çok muı sevinecek birileri. Yani, Şia'dan ne kadar nefret ederseniz takvanız o kadar artar diye bir şey var mı? Ben böyle bir şeye inanmıyorum. Ehl-i Beyt mektebinin de bu ümmetin bir parçası olduğuna inanıyorum. Bu ümmetin vahdetine inanıyorum. Ümmetimizin bir tek ümmet olduğua inanıyorum. Bu vahdeti sağlayamadan bizim başarının rüyasını göremeyeceğimize inanıyorum. Mezhep savaşlarıyla bu ümmetin harcadığı değerlerin tarih boyunca başımıza bela olduğuna inanıyorum. Onun için mezhep ihtilafına, mezhep holiganlığına, mezhep savaşına hayır diyorum! Dolayısyla, Ehl-i Sünnet'iyle Şia'sıyla bu ümmetinm İslam ümmeti olduğuna, Kıblesi, Rabbi'nin, Peygamberi'nin ve Kitabı'nın bir olduğun, ihtilafınsa teferruatta olduğunu düşünüyorum. Ben de böyle düşünüyorum.. Bunu böyle bilebilirsiniz, bunu böyle söylerseniz iftira olmaz. Ama bundan öte birşey iftira olur. |
|
03-09-2009, 04:00 | #6 |
Soru: Ehl-i Sünnet Dışı Fetvalar Verildiği ve Ehl-i Sünnet'in Böylece Dışına Çıkıldığı
*-*-*-*-* Cevap: Efendim, Ehl-i Sünnet dışı fetva kelimesini, ifadesini ben anlayamadım. Ehl-i Sünnet içi fetva Ehl-i Sünnet dışı fetva nasıl oluyor? Ben bunu anlayamadım. Mesela İmam Taberi, Ehl-i Sünnet midir? Ehl-i Bid'at mıdır? Ehl-i Şia mıdır? Ehl-i Harici mi Avariç midir? Nedir? Ehl-i Sünnet'in büyük imamlarından biridir Taberi değil mi fakat ayak yıkamayı sünnet ayağı mesh etmeyi farz olarak yazmış tefsirinde. Şimdi ne diyeceğiz? İmam Taberi'ye.. Ne diyeceğiz? Konu Üç mevsim tarafından (03-09-2009 Saat 04:07 ) değiştirilmiştir.. |
|
03-09-2009, 04:06 | #7 |
Aziz Dostlarım, Kısaca böyle. Bu Suallerde İyi ki Geldi, Teşekkür Ediyorum, Sual Sahibi Kardeşlerimize Veya Kardeşimize, Bana Bu Açıklama Fırsatını Doğurdukları İçin Yoksa Bunları Açıklayamayacaktım. Bazı kardeşlerimizin günaha girmesine vesile olacaktım, sebep olacaktım. Aman! Aman Dikkat Edelim, Bizi Birbirimize Düşürmeye Çalışanlara Fırsat Vermeyelim. Mü'min Mü'min'in tırnağını dahi satmaz, tırnağını. Bizim için bir mü'minin tırnağı dahi önemlidir. Yeryüzü Bir Tarafa Bir Mü'minin İmanı Bir Tarafadır. İman Erciyes Dağı, hata çakıl taşıdır. Biz Erciyes Dağı'nı çakıl taşına feda etmeyiz. ALLAH'A EMANET OLUN |
|
03-09-2009, 04:17 | #8 |
www.mustafaislamoglu.com Ana Sayfa'da Hocamızın herşeyi bir bir açıkladığı bu metnin videosunu bulabilirsiniz.
Sayısız eser neşretmiş İslam Alimi ve Bir Derya Olan Hocamız, bir vaizin kendisine İslam ahlakına yakışmayacak şekildeki çirkin saldırısı ile bu vaizin peşine takılarak saldırıya ortak olan siyasi parti mensuplarının iftira kampanyasına Ruz-i Mahşer'i işaret ederek Hodri Meydan diyor. Cesaretleri Varsa Devam Etsinler! |
|
03-09-2009, 17:00 | #9 |
Allah razı olsun Özgün genç çok güzel bir konuya değinmişsin +
Sanırım bu yazı bazı kişiler için birşeyler anlatabilir. Birisine iftira atmakta aceleci olmayın, başkasının gıyabında konuşmakla günaha girmeyin ne olur. Herşeyi gören bilen yalnızca Allah (c.c ) 'dır. Mahşerde hesabını veremeyeceğiniz sözler sarfetmeyin...Selametle inşallah.. |
|
03-09-2009, 21:03 | #10 |
allah razı olsun özgün genç...
|
|
Etiketler... Lütfen konu içeriği ile ilgili kelimeler ekliyelim |
beyt, cevap, ehli, ehli sünnet, kur'an-ı kerim, mezhep tanımlaması, mustafa islamoğlu, müslüman, soru, şia |
Konuyu Toplam 2 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 2 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|