08-08-2011, 17:30 | #1 |
Mustafa Karaalioğlu - Türkiye Neden Değişebiliyor?
Mustafa Karaalioğlu
Türkiye neden değişebiliyor? Günlerdir asker sivil ilişkilerindeki yeni düzeni konuşuyoruz. Atamalar, terfiler, istifalar, toplantıdan verilen resimler vs. yeni bir anlayışın izlerini sunuyor. Askerle sivil arasında bir demokraside olması gereken ilişki biçimi geç de olsa avdet ediyor. Asker yıpranıyor mu, hayır. Aksine on yılların bu kurum üzerinde biriktirdiği eleştiriler, itirazlar ve son davalarla ortaya dökülen yanlışlar siliniyor. Türk Silahlı Kuvvetleri sivil irade marifetiyle ve hukuk eliyle arındırılıyor. Toplum da bu süreci ilgiyle ve memnuniyetle izliyor. Askeri siyasetin bir unsuru olduğu müddetçe seven, gerisiyle de ilgilenmeyenler için hazin bir tablo olsa da, sağduyu sahibi hiç kimse son yaşananların yanlış ve gereksiz olduğunu söyleyemez. Esasen sadece sivil-asker bahsi değil, Türkiye’de değişim rüzgârlarının muazzam estiği son birkaç yılda olanlara bakınca da aynı sonuca ulaşıyoruz. Yargıdan ekonomiye, dış politikadan siyaset yapma biçimlerine kadar her alanda paradigma değişti ve itirazlar olsa da toplum her değişikliği benimsedi. Taraftarları arttıkça değişimin hacmi çoğaldı, değişimcilerin cesareti arttı. Böyle olduğu için Türkiye başka bir Türkiye olabiliyor. Öyle bir değişim ki çok değil birkaç yıl önce bu ülkenin gerçek iktidarını temsil eden sembollerin hiçbirisi bugün anlam ifade etmiyor. Yargıtay, Danıştay, Anayasa Mahkemesi artık korku salan ve her yeniliğin önüne dikilen kurumlar olarak bilinmiyor. HSYK bir “derin devlet” aygıtı değil, seçimle oluşan ve yeni bir seçimle kolaylıkla değişebilecek bir “hukuk” kurumudur. Asker için şu kadarını söylemek yeterlidir: Ordu hesap veriyor. Bugün ne kadar kritik olursa olsun ülkenin kaderini etkileyecek herhangi bir kararda askerin ne dediği, neyi kabul etmezse o kararın verilip verilemeyeceği düşünülmüyor. Eski Türkiye’nin sembolleri, Yeni Türkiye’de aynı anlamı ifade etmiyor. Sivil alan genişliyor. Dolayısıyla, tek tek bireylerin sistem üzerindeki denetimi artıyor. Bütün işlerin üzerinden gelmesi gereken sivil iradedir ve eğer bunda muvaffak olamazlarsa seçim vardır. Başka bir güce ve denetime ihtiyaç yoktur. Art arda eklenen değişim süreçleri bugün artık bu denklemin kurulmasını sağlamıştır. Hiç sarsılmayacakmış gibi görünen tabular bir bir yıkılırken sokaktaki insanın arzusu ve hevesinin artması da bundandır. Sandıkta kazanan değişim vaadi sahada yerine getiriliyor. Buradan yeni anayasaya gitmek kolay olacaktır. Star 04.08.2011
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|