![]() |
#51 | |
![]() Alıntı:
![]() ![]() ![]() bidaha gelirken Mevlana şekeri getirmesseniz bozuşuruz az mutlu bir konlalı olarak hayatınıza devam edebilirsiniz ![]() ![]() |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#52 |
![]() Evet Ne Mutlu Konyalıyım Diyene
![]() ![]() ![]() |
|
![]() |
![]() |
#53 | |
![]() Alıntı:
Kimliğimizde T.C ibaresi yani TÜRKİYE CUMHURİYETİ ibaresi vardır ki buda hangi ülkenin vatandaşı olduğumuzu gösteren,ırkçılıkla alakası olmayan bir ibaredir! Kimse kimseye ırkı yada dini için dayatma yapamaz.. Ama hiç kimsede zaten var olan bir devlet içinde bir başka devlet kurmaya kalkışamaz! Bu gün ''ne mutlu türküm'' sloganını ırkçılık diye nitelendirenler,kendi kimliklerinde kendi ırklarının yazılmasını,kendi dinlerinin yazmasını direterek asıl ırkçılığı yapıyorlar! Ülkede bu ırkçı dayatmalara her ne kadar karşıda olsak,bu dayatmalar bahanesiyle ayrımcılığa daha fazla meydan veren istek ve düşüncelere de karşıyız! |
||
![]() |
![]() |
#54 | |
![]() Alıntı:
Adamlar bizi parçalamakla güç kazanıyor.... ve parçaladıkları kesimi avuçlarının içine alıyor.... Sizin kafanıza bunu sokmuşlar şimdi aynen araplarınkine sizi Türkler yıllarca sömürdü dedği gibi ama tam tersi Biz araplara kendimizden çok özen göstermisiz.... Ermenilere milleti sadıka demişiz Kürtlerdiye sizi ayırmayıp canımız kanımız demeişiz sizi bizden saymışız... şimdi asimle der saçmalarsınız biliyorum ama Türkler başka millletleri asimle etmeye çalışan bir millet olsa ne Avpuda millet kalırdı ne Asyada ne de Afrikada.... tamam bazı hatalar yapılmış eskiden ama onları yapanların kim olduğu ortada onu yapanlar Türk değil canilerin milleti olmaz onlar tek millettendir oda Şeyatnın milleti.... Şimdi halk başa geçti ve Kardeş kavgasına son verelim diyorsa sizde ortalık karıştırmak için çabalamayın...... |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#55 | |
![]() Alıntı:
Eyvallah, ben de bir bakıma bundan bahsetmeye çalıştım. Bir zamanlar devlet eliyle- ki burada devletten öte devletin içine sinmiş hainler denmeli- insanlara zulümler yapıldı. Şimdi bunlar temizlenmeye çalışılıyor. Gayret bunun için. Devletten "şimdi" destek gördüğü için kürt kardeşlerimiz de seslerini bu kadar rahat çıkarabiliyor. Düşünün bir, neden biz "Ne mutlu kürdüm diyene" sözüden rahatsızlık duymayız: Çünkü bu sözün manevi mutluluğunu bir yana bırakırsak maddi bir getirisi yoktur. Şu manada ki, "bundan önce" kürt olmak, özellikle "devletine bağlılık gösteren" kürt olmak mutluluk değil sıkıntı veriyordu. HEm PKK terörüne maruz kalmak, hem devletin o bölgeleri gözardı etmesi, hem de kendi kardeşleri olan Türkler tarafından "ön yargıyla" bakılması gibi âmiller bunlardan bir kaçı. Onun için, eskiden yapılan hatalar bugün "etkisini" göstermeye başlıyor. Ve insanların bunları dile getirebilmesi de şuan "hükümete" güvenmeleri sayesindedir. İnanın ki, bir 20 yıl sonra "Ne mutlu Türküm diyene" sözü kimse de rahatsızlığa sebep olmayacak, çünkü bu başlık altına ezilmişliğe şahit olmayacak yeni nesil.. Bunun için lazı, çerkezi rahatsız etmez bu sözler. Çünkü kendiği kimliği altında dışlanmışlığı hissetmemiştir, hissettirilmemiştir.. Evet, şimdi herkese düşen, yaşadığımız süreçte atılan "doğru" adımlara destekçi olmak.. Yeni nesilin "birlik" ülküsüyle donanması için bu adımların ve sonuçlarının sinelerde yeşermesi gerekiyor.. Güneydoğu'da, Doğu'da, Batı'da bizim.. Aynı elle aynı şefkatle tutulduğunu hissedince hiçbir çocuk kıskançlık göstermeyecektir.. |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#56 | |
![]() Alıntı:
Bundan emin olun. Selamla... |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#57 | |
![]() Alıntı:
sizin tuzunuz kuru olduğu için böyle rahat yazıyorsunuz. Siz nereden bileceksiniz ki doğudaki insanların neler çektiğini. Bakın siz; "Ceylan Önkol" için ne düşünüyorsunuz? Ceylan Önkol sizin kardeşiniz olsaydı ne yapardınız? Siz bölgede yaşamadığınız için anlayamazsınız bu sıkıntıları. Dolayısıyla empati gücünüz çok zayıf. Siz uzaktan yalan yanlış, çarpık haberlerle gündemi takip ediyorsunuz. Biz ise olayların içerisindeyiz, ensemizde hissediyoruz. O yazılar Kenan Evren'in döneminde daha çok arttırıldı. O zaman PKK var mıydı? Kürtlerin üzerinde belki şimdi fazla bir baskı yok ancak Ceylan'a dikkat ederseniz sorunu daha iyi kavrayabilirsiniz belki. Sabahtan akşama kadar siz "Ne Mutlu Türküm" diye haykırırsanız rahatsız olmam ancak sistemin dayattığı o kelimeler maksatlıdır. Bu cümleler belki iyi niyetle yazılmış ancak sistem tarafından istismar edildi. Kürt Kökenli arkadaşlarımız rahatsız olmuyormuş o yazılardan. . Kürtlerin en az yüzde 90'ı o yazılardan rahatsızdır. Bu çocuklar size neyi ifade eder..! ![]() ![]() Hepsi öldürüldü çarpık sistem tarafından...! Konu Yalçın KARACA tarafından (10-11-2009 Saat 14:56 ) değiştirilmiştir.. |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#58 | |
![]() Alıntı:
Siz önce gidin Ceylan Önkol'un katillerini sorgulayın Ondan sonra yazın isterseniz. Hep aynı hikayeleri dinliyoruz. Konu Asi_isyankar tarafından (10-11-2009 Saat 13:09 ) değiştirilmiştir.. |
||
![]() |
![]() |
![]() |
#59 |
![]() Ne mutlu Kürdüm diyene
Güneydoğu'nun dağlarına, ovalarına, kasabalarına, şehirlerine, silah tehdidi olmadan "ne mutlu Türküm" diye yazdırabilir misiniz? insanların kendi istekleriyle yazmayacağı yazıları niye silah zoruyla onların gözüne sokuyorsunuz? Böyle bir zorlamadan huzur ve güven çıkar mı? Bahçeli ile Baykal, evlerinin karşısına "ne mutlu Kürdüm" diye yazılmasına razı mı? Deniz Baykal ile Devlet Bahçeli, barış girişimlerine karşı çıkıyorlar. Devlet Bahçeli, "dağa çıkmaktan" söz edecek, Türkiye Cumhuriyeti Devleti içişleri Bakanı ile görüşen gazetecileri "hain" ilan edecek kadar "abartılı ve çirkin" bir itirazı dile getiriyor. Peki, bu iki "savaş kuşu" ne istiyor? Savaş hep sürsün istiyorlar herhalde. Politikalarını "milliyetçilik" temeline dayandırdıkları ve toplumsal bir projeleri olmadığı için onların politik varoluşları aslında toplumun sürekli bir gerginlik içinde yaşamasına bağlı. Milliyetçiliğin yapısı itibariyle dokusunda taşıdığı "düşmanlık", hiç bitmeyen bir "düşman" ihtiyacı yaratıyor. Bizi tehdit eden ve bizi o tehdit etrafında birleştiren bir düşman lazım. Bu "düşmanlık ve tehdit" milliyetçi partileri, hiçbir toplumsal öneri ortaya koymadan, hiçbir yaratıcılık göstermeden siyaset arenasında yaşatıyor. Savaşı aslında bunun için istiyorlar. Kendi siyasetçiliklerini devam ettirebilmek için. Onlar hiçbir düşünce üretmeden "lider" kalabilsinler diye bırakın çocuklar ölsün. Bu kadar bencil ve ilkel bir çıkış noktaları var. Tabii, bunu açıkça söylemeyecek kadar bir akla da sahipler. "Savaş hep sürsün" diyemediklerinden "PKK teslim olsun öyle barış yapılsın" demeye getiriyorlar. Devlet, barış için hiç kimseyi "muhatap" almayacak, Kürtleri "ikinci sınıf vatandaş" konumuna düşüren şartlan değiştirmeyecek ama PKK teslim olacak. Önce şu soruyu sormak gerekiyor. PKK niye teslim olsun? Bu örgüt yenilmedi ki. Hâlâ parası, silahı ve en önemlisi halk arasında kuvvetli bir desteği var. Halk arasındaki desteği sürdüğü sürece de PKK'yı yenemezsiniz. Yirmi beş yıl süren savaş bir yirmi beş yıl daha sürer. Peki, PKK yenilmediyse niye Öcalan, PKK liderleri, DTP, Kürt aydınları barış isteyen bir tutum içinde? PKK, yenilmedi ama yenemedi de… Yirmi beş yıl daha savaşsa PKK'nın da isteklerine silahla ulaşması mümkün değil. PKK artık bunu biliyor. Bu, bir nafile savaş. Daha da önemlisi, dünya konjonktürü, Irak Kürdistan'ında oluşan yeni Kürt devleti, Ortadoğu'nun yeniden biçimlenmesi, herkesi yeni politikalar ve stratejiler oluşturmaya zorluyor. PKK biraz daha silahlı mücadele için ısrar eder, bölgedeki muhtemel huzuru ve barışı tehdit eder hale gelirse, dünya el birliğiyle PKK'yı kenara itecek. Bu koşullar, PKK'yı zorluyor. Ama, aynı koşullar devleti de zorluyor. Dünya, PKK'nın silah bırakmasını istiyor ama Türkiye devletinin kendi vatandaşlarını dağa çıkmak zorunda bırakan tutumundan vazgeçmesini de istiyor. PKK ne kadar sıkışık durumdaysa, devlet de o kadar sıkışık durumda. İkisi de büyük bir baskı altında. Üstelik Türküyle Kürdüyle de herkes savaştan ve fakirlikten bıkmış vaziyette. Savaş bittiğinde bu ülkede yaşayan herkes daha zengin ve güvenli bir hayat sürecek. İç ve dış şartlar böyle zorladığında "barış ihtiyacı" ortaya çıkıyor. İki tarafın da "şartları" iyi okuyan liderleri "barışçı" bir ortam yaratmak için akıllı ve olgun davranışlar sergiliyorlar. Kışkırtıcı davranışlardan kaçınıyorlar. Doğrusunu söylemek gerekirse Kürt kanadı daha aklı başında duruyor. Baykal ve Bahçeli gibi kışkırtıcı konuşan liderler pek çıkmıyor o kanattan. Türk tarafında da AKP çok akıllı adımlar atıyor. Benim görebildiğim kadarıyla, AKP ve DTP hem bölgede hem de dünyada daha "akıllı ve olgun" davrananın prim toplayacağını gördüler. Özellikle Güneydoğumda "liderlik" mücadelesinin kışkırtıcılıktan değil, akılcılıktan geçtiğini anladılar. Kışkırtıcılık yapan iki partinin Güneydoğu'daki varlığının sıfır olması, CHP ile MHP'nin bu politikalarıyla kendilerini "ulusal partiler" olmaktan çıkartıp "bölgesel partiler" haline getirmesi de zaten politikalarının yanlışlığını gösteriyor. CHP ve MHP, siyasi bir varlık olarak giremedikleri Güneydoğu'da "siyasetin" değil "silahın" varlığını destekliyorlar. Kendi ülkesinin bir bölgesinde var olmaktan vazgeçmenin bir siyasi parti için nasıl büyük bir çaresizlik ve zavallılık olduğunu da anlamıyorlar. Kendilerinin siyasetle giremediği yere orduyu göndermeye uğraşıyorlar. İstiyorlar ki ordu oradaki Kürt vatandaşları silahla sindirsin, özel harekât kuvvetleri insanları korkutsun, Kürt köylerinin karşısına silah zoruyla "ne mutlu Türküm" diye yazılsın. Güneydoğu'nun dağlarına, ovalarına, kasabalarına, şehirlerine, silah tehdidi olmadan "ne mutlu Türküm" diye yazdırabilir misiniz? İnsanların kendi istekleriyle yazmayacağı yazıları niye silah zoruyla onların gözüne sokuyorsunuz? Böyle bir zorlamadan huzur ve güven çıkar mı? Bahçeli ile Baykal, evlerinin karşısına "ne mutlu Kürdüm" diye yazılmasına razı mı? Kürtler tersine niye razı olsun? Siyaset silahla yapılan bir iş değil, akılla yapılan bir iş. Zaten akıl olmadığı zaman silah ortaya çıkıyor. Ve, akıllıca bir öneri getiremeyen, silahı desteklemek zorunda kalıyor. Taraf 07.08.2009 *** Konu Yalçın KARACA tarafından (10-11-2009 Saat 14:59 ) değiştirilmiştir.. |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#60 | |
![]() Alıntı:
"Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olduğunu kabul edenlerin,Türk Bayrağı altında yaşamayı kabul edenlerin bununla beraber Benim çocuğumun Türk olmadığı halde ilkokulda Türküm diye bağıttırılmasına karşıyım" Konuyu saptırmaya gerek yok çoluk çocuktan değil Türkiyenin gerçek bir sorunundan bahsediyoruz ![]() Sen istemiyor olabilirsin bende istiyorum zaten onun için tartışıyoruz değilmi ![]() Sorunlar tartışarak çözülür ben kendi fikrimi sana ve senin gibi düşünenlere zorla dikta etmeye çalışmıyorum sen fikrini söylüyorsan benimde söylemeye hakkım var bunda bir eşitsiklik göremiyorum... Kürtler doğuda,lazlar karadeniz'de kendi ırklarını kimden gizleyecek zaten orada çoğunlukta değilmiler..? Bakın Balıkesirin Kemalpaşa ismin'de bir ilçesi var bilmem duydunuzmu orada ki kürtler yakın bir zamanda ilçeden tekme tokat kovuldu işte ben o Kürtlerden bahsediyorum artık orada bir Kürdün korkmadan ben kürdüm diyebileceğine inanıyormusunuz ![]() (Şu kız alma verme cümlesine de ayrıca uyuz oluyorum, ama usulen kullanıcam. Erkek alınıyor Erkek veriliyor dense ne olur sanki ![]() Bence "alma-verme" yerine "istemek" kullanılsa ve hem erkek hemde kadın için kullanılsa bir sakınca olmaz iki tarafada haksızlık olmasın ![]() İkinci defa beni bölücülükle suçluyorsunuz bilmiyorum ama bu tabirleri neden ben kullanamıyorum... Neyi desteklediğim gayet açık hiç olmazsa doğunun dağına,taşına "Ne mutlu Türküm diyene" yerine "Türkiye halkı kardeştir" gibisinden sloganlar yazılsa bunun faydasını görmezmiyiz diyorum... Ve buna neden bu denli karşı çıkıldığını anlamak bana bir hayli zor geliyor nedir yani bu yazılsa Türklüğümüzden bir şeyler mi eksilecek..? "Ne mutlu Türküm diyene" diye haykıracaksanız sizde açılıma daha en başında bir darbe vuruyorsunuz o zaman adam der "Bunu söylemek içinmi açılım yaptınız sağol ben demiyeceğim çünkü Türk değilim ![]() Onlara kimse desin demiyorsa "di-ye-ne"'yi nasıl açıklayacaz..? Bende bütün yorumlarım'da birlik beraberlik dedim eğer öyle olmasaydı Kürt kökenli arkadaşlar yorumlarıma karşı çıkarlardı ama nedese seninkilere karşı çıkıyorlar (: Konu depare tarafından (10-11-2009 Saat 15:33 ) değiştirilmiştir.. |
||
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 3 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 3 Misafir) | |
|
|