Necip Fazıl Kısakürek Şiirleri - Sayfa 20 - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

**dildade** · 05-05-2008, 05:37

Kamış

Ben o kutsi nefesin üflediği kamışım;
Ses onun, ben imzamı atmışım, atmamışım...

1976

Necip Fazıl Kısakürek

**dildade** · 05-05-2008, 05:37

Kapı

Kapı kapı bu yolun son kapısı ölümse;
Her kapıda ağlayıp o kapıda gülümse!

1982

Necip Fazıl Kısakürek

**dildade** · 05-05-2008, 05:38

Kara Tahta

Dünyayı yererken de yine onunla ilgim;
Nefse el süremiyor kara tahtada silgim...

1982

Necip Fazıl Kısakürek

**dildade** · 05-05-2008, 05:38

Karacaahmet

Deryada sonsuzluğu zikretmeye ne zahmet!
Al sana, derya gibi sonsuz Karacaahmet!
Göbeğinde yalancı şehrin, sahici belde;
Ona sor, gidenlerden kalan şey neymiş elde?
Mezar, mezar, zıtların kenetlendiği nokta;
Mezar, mezar, varlığa yol veren geçit, yokta...
Onda sırların sırrı: Bulmak için kaybetmek.
Parmakların saydığı ne varsa hep tüketmek.
Varmak o iklime ki, uğramaz ihtiyarlık;
Ebedi gençliğin taht kurduğu yer, mezarlık.
Ebedi gençlik ölüm, desem kimse inanmaz;
Taş ihtiyarlar, servi çürür, ölüm yıpranmaz.
Karacaahmet bana neler söylüyor, neler!
Diyor ki, viran olmaz tek bucak, viraneler,
Zaman deli gömleği, onu yırtan da ölüm;
Ölümde yekpare an, ne kesiklik, ne bölüm...
Hep olmadan hiç olmaz, hiçin ötesinde hep;
Bu mu dersin, taşlarda donmuş sükuta sebep?
Kavuklu, başörtülü, fesli, başaçık taşlar;
Taşlara yaslanmış da küflü kemikten başlar,
Kum dolu gözleriyle süzüyor insanları;
Süzüyor, sahi diye toprağa basanları.
Onlar ki, her nefeste habersiz öldüğünden,
Gülüp oynamaktalar, gelir gibi düğünden.
Onlar ki, sıfırlarda rakamları bulmuşlar,
Fikirden kurtularak, ölümden kurtulmuşlar.
Söyle Karacaahmet, bu ne acıklı talih!
Taşlarına kapanmış, ağlıyor koca tarih!

1969

Necip Fazıl Kısakürek

**dildade** · 05-05-2008, 05:38

Karınca

Ruhum kelle şekeri, vehimlerse karınca;
Kömürden kara rengim, onlar beni sarınca...

1939

Necip Fazıl Kısakürek

**dildade** · 05-05-2008, 05:38

Kavanoz

Bir cümbüştür kopsa da, gece, yakamozlarda;
Münzevi balıklarız ayrı kavanozlarda...

Necip Fazıl Kısakürek

**dildade** · 05-05-2008, 05:39

Kavuşmak

Ne görsem, ötesinde hasret çektiğim diyar;
Kavuşmak nasıl olmaz, madem ki ayrılık var?

1980

Necip Fazıl Kısakürek

**dildade** · 05-05-2008, 05:39

Kelime

İman, ihlas, vecd ve aşk, bunlar birer kelime...
Kelimeyi boğardım verselerdi elime...

1983

Necip Fazıl Kısakürek

**dildade** · 05-05-2008, 05:39

Kervan

Yedi renkli Peygamber kuşağının altında,
Kervanım yola çıktı, öncüsü kır atında...

1939

Necip Fazıl Kısakürek

**dildade** · 05-05-2008, 05:40

Kesiksiz Ân

Zamanın olmadığı diyar acaba nasıl?..
Kesiksiz bir ân mıdır bundan sonraki fasıl?

1975

Necip Fazıl Kısakürek

05-05-2008, 05:37	#191
Kullanıcı Adı dildade	Necip Fazıl Kısakürek Şiirleri Kamış Ben o kutsi nefesin üflediği kamışım; Ses onun, ben imzamı atmışım, atmamışım... 1976 Necip Fazıl Kısakürek

05-05-2008, 05:37	#192
Kullanıcı Adı dildade	Necip Fazıl Kısakürek Şiirleri Kapı Kapı kapı bu yolun son kapısı ölümse; Her kapıda ağlayıp o kapıda gülümse! 1982 Necip Fazıl Kısakürek

05-05-2008, 05:38	#193
Kullanıcı Adı dildade	Necip Fazıl Kısakürek Şiirleri Kara Tahta Dünyayı yererken de yine onunla ilgim; Nefse el süremiyor kara tahtada silgim... 1982 Necip Fazıl Kısakürek

05-05-2008, 05:38	#194
Kullanıcı Adı dildade	Necip Fazıl Kısakürek Şiirleri Karacaahmet Deryada sonsuzluğu zikretmeye ne zahmet! Al sana, derya gibi sonsuz Karacaahmet! Göbeğinde yalancı şehrin, sahici belde; Ona sor, gidenlerden kalan şey neymiş elde? Mezar, mezar, zıtların kenetlendiği nokta; Mezar, mezar, varlığa yol veren geçit, yokta... Onda sırların sırrı: Bulmak için kaybetmek. Parmakların saydığı ne varsa hep tüketmek. Varmak o iklime ki, uğramaz ihtiyarlık; Ebedi gençliğin taht kurduğu yer, mezarlık. Ebedi gençlik ölüm, desem kimse inanmaz; Taş ihtiyarlar, servi çürür, ölüm yıpranmaz. Karacaahmet bana neler söylüyor, neler! Diyor ki, viran olmaz tek bucak, viraneler, Zaman deli gömleği, onu yırtan da ölüm; Ölümde yekpare an, ne kesiklik, ne bölüm... Hep olmadan hiç olmaz, hiçin ötesinde hep; Bu mu dersin, taşlarda donmuş sükuta sebep? Kavuklu, başörtülü, fesli, başaçık taşlar; Taşlara yaslanmış da küflü kemikten başlar, Kum dolu gözleriyle süzüyor insanları; Süzüyor, sahi diye toprağa basanları. Onlar ki, her nefeste habersiz öldüğünden, Gülüp oynamaktalar, gelir gibi düğünden. Onlar ki, sıfırlarda rakamları bulmuşlar, Fikirden kurtularak, ölümden kurtulmuşlar. Söyle Karacaahmet, bu ne acıklı talih! Taşlarına kapanmış, ağlıyor koca tarih! 1969 Necip Fazıl Kısakürek

05-05-2008, 05:38	#195
Kullanıcı Adı dildade	Necip Fazıl Kısakürek Şiirleri Karınca Ruhum kelle şekeri, vehimlerse karınca; Kömürden kara rengim, onlar beni sarınca... 1939 Necip Fazıl Kısakürek

05-05-2008, 05:38	#196
Kullanıcı Adı dildade	Necip Fazıl Kısakürek Şiirleri Kavanoz Bir cümbüştür kopsa da, gece, yakamozlarda; Münzevi balıklarız ayrı kavanozlarda... Necip Fazıl Kısakürek

05-05-2008, 05:39	#197
Kullanıcı Adı dildade	Necip Fazıl Kısakürek Şiirleri Kavuşmak Ne görsem, ötesinde hasret çektiğim diyar; Kavuşmak nasıl olmaz, madem ki ayrılık var? 1980 Necip Fazıl Kısakürek

05-05-2008, 05:39	#198
Kullanıcı Adı dildade	Necip Fazıl Kısakürek Şiirleri Kelime İman, ihlas, vecd ve aşk, bunlar birer kelime... Kelimeyi boğardım verselerdi elime... 1983 Necip Fazıl Kısakürek

05-05-2008, 05:39	#199
Kullanıcı Adı dildade	Necip Fazıl Kısakürek Şiirleri Kervan Yedi renkli Peygamber kuşağının altında, Kervanım yola çıktı, öncüsü kır atında... 1939 Necip Fazıl Kısakürek

05-05-2008, 05:40	#200
Kullanıcı Adı dildade	Necip Fazıl Kısakürek Şiirleri Kesiksiz Ân Zamanın olmadığı diyar acaba nasıl?.. Kesiksiz bir ân mıdır bundan sonraki fasıl? 1975 Necip Fazıl Kısakürek

Konuyu Toplam 4 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 4 Misafir)