AK Gençliğin Buluşma Noktası
Protesto Tüm protestolarımızı burada paylaşıyoruz. Küfür ve hakaret etmek yasaktır.



Cevapla
Stil
Seçenekler
 
Alt 05-30-2011, 00:43   #1
Kullanıcı Adı
Özgür Çağrı
Thumbs down Newyorkta 5 minare filmini yapanları oynayanları destekleyenleri LANETLİYORUM !
Öncelikle film hakkında yazılan yazılara bakalım .

Alıntı:
New Yorkta Beş Minare Filmini İzledim/DİNLERARASI DİYALOG ÇUVALLAMIŞ
Şu artık anlaşılmıştır ki, İslam ya da Müslümanlarla ilişkilendirilen her şey iyi para getiriyor. Bu filmde böyle bir çabanın ürünü. Başı ve sonu birbirinden tamamen kopuk olan bu filmin konusunda da hiçbir derinlik bulunmamaktadır.
Ben sanatcıları falan pek tanımam. Kim hangi rolü almıştır bunlarla da ilgilenmem. Herkesin bildiğini ben de söylemiş olayım. New Yorkta Beş Minare Filmi bir Mahsun Kırmızıgül filmidir. Daha önceden “Güneşi Gördüm’ü de izlemiştim.
Samimi olarak “Dinler arası Diyalok”a inananlar mutlaka vardır. Her ne kadar böyle bir şeyin olmasının imkansızlığına inansam da bu fikrin derinliğinde bazı görüşlerde son derece tutarlı ve olabilirlik durumu içersindedir.
Ancak New Yorkta Beş Minare Filminde “Hacı” adında bir Müslüman Amerikada böyle bir hayatı aile olarak yaşamakta ve uygulamaya çoktan geçirmiştir güya.
Her ne kadar Türkiye’den kaçışında böyle bir niyeti olmamış olsa da güya Amerika’ya varınca evlendiği sonderece çalımlı Hıristiyan eşi ve eşinden kazandığı yarı Hıristiyan ve yarı Müslüman kızı ve üç beş tane de dörtte birlik dinleri kabül eden cemaatle Amerika’da “Hoşgörü” merkezini kurmuştur.
Ben şahsen böyle bir yaşam şeklinin olabileceğini kesinlikle inanmıyorum. Son derece hoşgörülü Müslüman Hacı Hıristiyan eşiyle gül gibi geçinmektedir. Hatta zannedersem ortağı olduğu market yöneticisi genç, güzel kızla günlerini gün ederek hoşgörü Müslümanlığa Amerikada güya yardım ederek irşatını da ihmal etmemektedir.
Hacının yari Hıristiyan yarı Müslüman olan kızı bir Hırıstiyanla hem kilise de hem de mescitte nikah kıydırmaktadır.
Hırıstiyan eşiyle Gül gibi geçinen Hacı efendinin düzeni “Deccal” adında bir radikal dinci nedeniyle bozulmaktadır.
Eskiden İslam düşmanları Müslümanları “takunyalı, tesbihli, ağzı salya akan, saç sakal birbirine karışmış ve son derece çirkin ve korkunç” Müslüman tiplemesi oluşturmuşlardı. Müslümanları böyle yazıp çizerlerdi. Filmlerde hep Müslümanlar böyle gösterilirdi.
Kandan beslenen ve sürekli adam öldüren ve Amerikalıları ve din düşmanlarını katleden “Deccal” adındaki radikal dinci bu filmde çok çirkin ve korkutucu olarak gösterilmiş.
Yani bu filmde iki Müslüman var. 1. Hacı ile işaretlenen Hıristiyan la evlenen ve kendi kızını yarı Müslüman ve yarı Hıristiyan yetiştirip kilisede de camide de kızının nikahını kıydırıp Hıristiyan’a veren son derece hoşgörülü sakalsız modern bir Müslüman ve 2. Fimde Deccal diye adlandırılan Uzun sakallı durmadan adam öldüren son derece çirkin bir suratlı bir radikal Müslüman bulunmaktadır.
Amerika’da kulelere saldırı düzenleyenler bu türden birileri olamaz. Böyle iddia edenler ya da böyle olduğunu ifade edenler yüzde yüz yanlış söylüyorlar.
Doğruluğu yanlışlığı bir yana radikal diye adlandırılan Müslümanlar vardır…Ve bu filmdeki kadar basit geçiştirilecek bir durum da değildir.
“Hoşgörü” söylem ve yaşantı ile Müslümanlığın olacağını düşünenler kesinlikle İsrail’e de bir göz atsınlar. Bu filmde neden İsrail hiç yok. Radikal dincilikte İsrail Devleti bu hoşgörünün neresinde…Bu hoşgörücüler ya İsraili devlet olarak görmüyorlar ya da İsrailin yapıp ettikleri işlerine gelmiyor.
Birbirinden çelişkili konulardan söz etmek istemiyorum. “Dam üstünde saksağan vur beline kazmayı” türünden birbirinden kopuk konular film boyu yer almış.
Filmin hiçbir tutarlılığı bulunmamaktadır.
Hacının bazı söylemleri Fethullah Gülen ve cemaatini hatırlatmış olsa da bana göre hiçbir bağ yok. Şeyh meyh ayakları ise laf olsun diye konulmuş.
Bu Mahsun Kırmızıgül hiç mi okumaz acaba? Ya da bu kadar masrafa bu film değer mi ki.
Ne denilmek isteniyor ya da ne yapılmak isteniyor bir izleyici olarak anlamış değilim.
Amerikanvari bir İslam ya da Müslümanlık isteniyorsa bu film boşuna çaba.
Ne demişler “ DERİNLİĞİ ÖLÇÜLÜYORSA ÇUKURDUR”
Bu film böyle bir şey…
Sonuçta çok daha iyi de olsa İslamı değiştirip dönüştürmek boş bir çapa…
Hiçbir zaman gerçekleşmesi mümkün olmayan “Dinler Arası Diyalog” düşüncesi bu filmle birlikte tek kelime ile “ ÇUVALLAMIŞ”
Bu Amerikancılar bizleri toptan “Hıristiyanlaştırmadıkları” sürece rahat edecekleri yok. Pek yok.
Bu iş Hacı ile de Deccal’la da olacak bir şey değil.
Kur’an-Kerim’den:
“HAK GELDİ BATIL ZAİL OLDU”
“LEKÜM DİNİKÜM VELİYEDİN”
Bekir AKKAYA/KUMRU HABER/KUMRU/27.11.2010

Alıntı:



SONUNDA DİYALOGCULARIN FİLMİDE OLDU ….

New yorkta beş minare filminin fragmanları veya görüntüleri sizleri kesinlikle aldatmasın. Filmin atraksiyon sahnesi toplasanız 5 dakika sürmüyor. Birisi filmin başında öbürü ortalara doğru, oda sadece araba devrilme ve Namı değer Hacı ( Fethullah Gülen) kaçırma sahnesi.. Şimdi gelelim filmin içine gizlenmiş olan sonlarına doğru açıkça kendini belli eden DİYALOG muhabbetlerine …

Dinler arası diyalog sürecinde nasıl bir din, nasıl bir aile, nasıl bir toplum, nasıl bir devlet meydana getirilmek istendiğini ortaya koyan “çok önemli bir Amerikan projesi” olarak hazırlanmış bir film. 11 Milyon Dolarlık kaynağı da hiç sormuyoruz !!!

Hacı ‘nın Amerikalı oluşu, Türkiye’ye dönme hasreti ve filmin aktörlerinin Hacı hakkındaki diyalogları HACI adlı karakterin FETHULLAH GÜLEN olduğunu ben burdayım gibi belli etmekte.

Bu “örnek hocaefendi” güya insanlığı İslama davet ediyor ama karısını Müslüman yapmak gibi bir derdi yok. “Neden karın Hristiyan” diye soranlara “nasıl olsa hepimizin tanrısı aynı, ne fark eder ki” diye cevap veriyor.. Senaryo Dinlerarası diyalog hakmış gibi ustalıkla uygulanmış. Filmin sonlarında Hacı’nın annesinin ” Olsun oda İnsan” gevurda olsa insan kabulumuz sözleri tam can alıcı yerlerde söylenmiş.

Hacı efendinin mustakbel kızıda annesine tabi olan bir hristiyan olmakla birlikte, Yine kendi dininden hristiyan biriyle evlilik dışı ilişki yaşamakta. Filmde Hacı ( kızın babası) buna müsade etmiş. Dinlerarası diyalog yapacağız diye Müslüman Hacının kendi dininde haram olan şeyler açıkca önemsiz birşeymiş gibi gösterilmekte.. (Yeterki diyalog olsun!!!)

İslamda Müslüman bir kızın Hristiyan erkekle evlenmesi yasak. (Bakara 221) Bu yasak da hocaefendinin umurunda değil.

Hocaefendi adeta “yeni bir din, yeni bir inanç ihdas ediyor.” Ama bunu yaparken öyle yedire yedire yapıyor ki, “öyle örnek bir Müslüman olarak yapıyor ki” ruhunuz bile duymuyor.

Mustakbel damatlarının şu sözü çok manidar “ BABA BİZ ÖNCE KİLİSEDE EVLENECEĞİZ, SONRA İMAM NİKAHIMIZI KIYDIRACAĞIZ. “


Ayasofya sahnesi ise can alıcı nokta ! Hacı ( Fethullah Gülen) ellerini kaldırmış dua etmekte, Hristiyan olan karısı ise İstavroz çıkarmakta. Tam istedikleri Nokta bu aslında..

Daha neler neler .. Hacının çoğu diyalogları hristiyan kardeşliği ve kötülük etmiyorum vari hareketleri …

İşin dahada garibi ne olsa dersiniz. !!! Teröristlerin alayı Sakallı, sarıklı ve şalvarlı. Bir tane bıyığı olan, sakalını kesmiş vatandaşı terörist olarak bulamazsınız !!! . Bıyıklı sakalını kesmiş 1 terörist karakter niye oynatılmadı acaba. !!!

Mahsun Bey, Amerika’nın Irak’ta öldürdüğü, ırzına geçtiği milyonlarca Müslümanın dramını anlatacak yüreğe sahip olmadığı için, tam da Amerika’nın istediği gibi “ortalık katil, kasap, cani Müslümanlarla kaynıyor” mesajını verecek bir senaryoyu eklemiş filmine.

Ve bu teröristlerin yuvaları FİLMDE TÜRKİYE’DE !!! Amerikadaki sahnelerde 1 tane dahi terörist karakter bulamazsınız. Ne sakallı ne sakalsız. Sanki 12 Eylül Türkiye’de olmuş gibi Tüm dehşet verici sahneler memleketimizde işlenmiş. !!!

Bu teröristlere, bu diyalogcular tarafından PEYGAMBER EFENDİMİZİN ömrü boyunca çıkarmadığı SARIĞINI ve kesmediği SAKALI niye giydirildi acaba
Aklınıza kimleri getirdi bu sakallı sarıklı ve sünnete tam ittiba etmiş cemaat ? Diyalog meselelerine ayet ve Hadislerle karşı dimdik duran kimin cemaati acaba ? Birde terörist konumuna düşürülmek istenen bu cemaat kimler olsa gerek ? Tabiki kimin karalanmak istendiğini biz biliyoruz.

Valakin zaman bunlara göre diyalog zamanı RASULULLAH’A (s.a.v) ittiba değil. Efendimize hakaret eden, Haşa Allah’ın oğlu vardır diyen, Haşa ve kella Meryem validemiz Allah’ın c.c hanımıdır diyen Hristiyanlar sanki bizden daha doğru yolda olduğu bu şekilde anlatılamazdı . Diyalogcu Hainler bundan daha iyi savunulamazdı.
Bu ve Buna benzer Sünnete ittiba etmiş ve Diyaloğu reddetmiş cemaatler bundan daha iyi karalanamazdı … Bir amerikalı bu filmi izlediğinde ne düşünür acaba ? Tüm sarıklı sakallılar terörist, sakalsız bıyıklılar iyi adam… Bu filmi çevirerek Fethullah Güleni iyi göstereceğiz diye Müslümanları bu kadar aşağlayamazlardı…

Mesajlar veriyor, dini bilgileri saptırıyor, saptırmadığını varsayarsak “en basit dini bilgilerde bile” büyük cehalet gösteriyor.

Ortaya “Newyork’ta beş minare çıkıyor.”

Bu minarenin tepesi boş!

Bizim dinin minaresi değil. Hemde Asla Değil !!! Bu Fethullah’ın kendine özgü dini olmuş

İmamı yok, müezzini yok, hocası bizden değil”

Beş minare değil, boş minare.

Endülüs, işte tam da Mahsun Bey’in filmde vermeye çalıştığı misyona inanan Müslümanlar yüzünden battı gitti.

Şimdi bir Müslümanın çıkıp Endülüs filmini çekmesi gerekmez mi?

Bunların yapdığı bu alçaklığı Teraziler tartamaz … Yazıklar olsun demekten, Ehli Sünnet Müslümanlardan Dua etmeleri ve Ehli Sünnet oldukları için ise Mevlamıza Sabahlara kadar şükretmemizden başka elimizden bişey gelmez.



“Eğer onlar Allah’a, Peygamber’e ve ona indirilen Kur’an’a inanmış olsalardı, onları (Yahudi ve Hristiyanları) dost edinmezlerdi. Fakat onların çoğu yoldan çıkmışlardır.” (Mâide: 81)


Filmin tamamını dikkatli bir biçimde izledim bazı bölümlerini tekrar tekrar yanlışmı anladım diye tekrar izledim.
Dinler arası diyalogtan değil dinler arası diyalog masalının vaad ettiği aile yapısını Kur'an ayetleriyle çatışmasını bu çalışmaları yapanların müslüman gruplara nasıl iftira atıp kin kustuklarını gösteren bir film.

Filmin başına batmana gidiyorlar mustazafların bir hücre evi basılıyor çatışma çıkıyor domuz bağıyla öldürülmüş insanlara ulaşıyorlar alenen mustazaflar ve tekbir getirip ortaya çıkan tüm müslümanlara terörist damgası yapıştırılıyor.

Filmdeki haci bir rivayete göre fethullah gülen amerikada maria adında bir yabancıyla evli bir yabancıyla evlenmenin mahsuru olmadığı anlatılıyor çarpık bir aile ilişkisi var kızı daha evlenmeden bir yabancının evinde kalıyor onunla öpüşmeler falan kızını yabancıyla evlendiriyor. Film boyunca müslüman gruplara terörist damgası yapıştırılıyor.

Filmin sonlarına doğru ayasofyaya gidiyorlar haci dua ediyor karısı hristiyan usulüne göre dua ediyor orada buluşuyorlar

hacının kızı klisede evleniyor falan

pes yani tam anlamıyla İslam düşmanı karalama bir film
kendimi bir an terörist hissettim ha

bu filmi tamamen izlemenizi istirham ediyorum izleyin ve bu büyük oyunu bu karanlık senaryoyu bir müslüman vicdan olarak görün.

Bunların bir hesabı varsa elbette Allah'ında bir hesabı vardır.

 

  Alıntı ile Cevapla
Konuyu Beğendin mi ? O Zaman Arkadaşınla Paylaş
Sayfayı E-Mail olarak gönder
Alt 05-30-2011, 00:45   #2
Kullanıcı Adı
Hüdaverdi
Standart
Film hakkında uzun uzun yorum yaptım açılan konsuunda.
Saçma sapan bir film.İlk defa bir filme haram ettim paramı.
Boncuk sinemasında film izlerim daha fazla katkısı olur eminim.Töbe ya.
  Alıntı ile Cevapla
Alt 05-30-2011, 00:46   #3
Kullanıcı Adı
Özgür Çağrı
Standart
Ben daha önce izlemiştim bir kısmını ama parça parça bölümlerini falan
bu gece arkadaşla ışıkları kapatıp tam anlamıyla izleyince dehşete düştüm haci

  Alıntı ile Cevapla
Alt 05-30-2011, 00:54   #4
Kullanıcı Adı
Özgür Çağrı
Standart
Sinirlendim acayip ha bunları destekleyenleri Allah ıslah etsin olmuyorlarsa yok etsin. İslam düşmanı fahişe fikirli soytarılar ya !
  Alıntı ile Cevapla
Alt 05-30-2011, 01:06   #5
Kullanıcı Adı
cartman
Standart
merak ettim izleyim oyle yorumlayım
cartman isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-30-2011, 01:15   #6
Kullanıcı Adı
unnamed
Standart
izlemye gerek yok...
mahsun un çektiği filmden ne beklenir ki...
hiç merak bile etmedim filmi...
  Alıntı ile Cevapla
Alt 05-30-2011, 01:17   #7
Kullanıcı Adı
cartman
Standart
Alıntı:
unnamed Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
izlemye gerek yok...
mahsun un çektiği filmden ne beklenir ki...
hiç merak bile etmedim filmi...
ben sımdı daha da cok merak ettim : )
cartman isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-30-2011, 01:18   #8
Kullanıcı Adı
unnamed
Standart
izleyeceksin o zaman(:
  Alıntı ile Cevapla
Alt 05-30-2011, 01:28   #9
Kullanıcı Adı
BeldeiTAYYIBe
Standart
Mahsun Kirmizigül 'de ne kadar yanildigimi " Günesi gördüm" filmini izledigimde anladim.
Cok güzel bir film. Kendisine hic deger vermem, yalnizca bir filmini izledim ama sinama alaninda yetenekli oldugu düsüncesindeyim.
Bu Film bende de merak olusturdu. Ins. izlerim.
BeldeiTAYYIBe isimli Üye şimdilik offline konumundadır   Alıntı ile Cevapla
Alt 05-30-2011, 01:30   #10
Kullanıcı Adı
İntifada
Standart
İzlemedim izlemem...
Kızını bir gayrimuslimle nikahlayan bir hocanın duygusal hikayesini izleyecek değilim...
Fatih tezcan abinin filmle ilgili eleştirisini okumanızı öneriyorum...
  Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı





2007-2023 © Akparti Forum lisanslı bir markadır tüm içerik hakları saklıdır ve izinsiz kopyalanamaz, dağıtılamaz.

Sitemiz bir forum sitesi olduğu için kullanıcılar her türlü görüşlerini önceden onay olmadan anında siteye yazabilmektedir.
5651 sayılı yasaya göre bu yazılardan dolayı doğabilecek her türlü sorumluluk yazan kullanıcılara aittir.
5651 sayılı yasaya göre sitemiz mesajları kontrolle yükümlü olmayıp, şikayetlerinizi ve görüşlerinizi " iletişim " adresinden bize gönderirseniz, gerekli işlemler yapılacaktır.



Bulut Sunucu Hosting ve Alan adı
çarşamba pasta çarşamba bilgisayar tamircisi