10-20-2009, 19:19 | #1 |
Nuh GÖNÜLTAŞ "Bari mezarları da yıkın!.."
18 Ekim Azerbaycan'ın bağımsızlığının yıldönümüydü.
Bu yıldönümünde gardaşlar Şehitler hıyabanındaki bayrağımızı indirdiler! Dün bir Azeri yazar, Mehmet Aslan, bir Türk gazetesine verdiği beyanda "Bugünün vuslatındansa, SSCB dönemindeki hasret daha evlaydı (iyiydi)." Gardaşlarımız bayrağımızı indirdiler. Oysa Türkiye Karabağ'ın Ermeniler'in elinden geri alınmasını Azerbaycan yönetiminden daha fazla istiyor! Evet öyle. Acaba Azerbaycan ne yapıyor Karabağ'ı geri almak için? Şimdi... Azeriler'in bayrağımızı indirdiği şehitlik Azerbaycan'a ait. Orada yatan şehitler 92 yıl önce Nuri Paşa komutasında Azerbaycan'ın bağımsızlığı için hayatlarını verenlerdir. At üzerinde Anadolu'dan Hazar kıyısına kadar Giden Nuri Paşa, bugün bayrak krizine neden olan Ermeni meselesi için gitmişti oraya kadar. Bir asır olmuş Azeriler için mücadele etmişiz. Bugün de aynı şeyin mücadelesini veriyoruz. Karabağ'ı Ermeniler'den kurtarmanın mücadelesini. Ama Azeriler anlamıyorlar. Duygusal davranıyorlar! Oysa bizim Ermeniler'le ilişkilerimizin iyileşmesi aslında Azeriler'in Ermeniler'le ilişkilerinin iyileşmesine hizmet eder. Tamamen "duygusal" davranıp bayrağımızı şehitlikten indiren Azeriler'i affetmek oldukça zor. Oysa Azeri kardeşlerimiz bayrağa saygıyı bile bizden öğrendiler! Aslında bayrakların kaldırılması önemli değil. Asıl endişem Azerbaycan'a giden herkesin istisnasız ziyaret ettiği bir yerdi şehitlik. Rahmetli Haydar Aliyev'in kemiklerini sızlatıyor Azeri gardaşlar. Bu yanlıştan bir an önce dönmek gerekir. Çünkü Türkiye her türlü yükü taşır, derdi omuzlarına alır ama bayrak meselesi olunca "One minute" der. Tayyip Bey'in uluslararası toplantılarda yerdeki bayrağımızı nasıl saygıyla alıp yüksek bir yere koyduğunu da mı görmediler? Türkiye Azerbaycan'a "One minute" derse Azeriler bu yükün altından kalkabilirler mi? Türkiye'nin, hükümetinin, cumhurbaşkanının ya da askerinin nazıyla oynayabilirsiniz ama bayrağımızla oynayamazsınız. Ne demişti Mehmet Emin Resulzade: "Bir kere yükselen bayrak bir daha inmez." Hiç olmazsa kendi bayrağınız hatırına bu bayrağı indirmemeliydiniz. Duygusal davranışlarınızı kontrol etmeliydiniz. Devletlerin duygusal davranışlarla işi olmaz. Dışişleri Bakanımız Davutoğlu da bu konuyla ilgili aslında çok sert ve gergin bir açıklamada bulundu: "Türkiye için Azerbaycan bayrağı ve Türk Bayrağı aynı ölçüde azizdir. Azerbaycan toprakları bizim için önemlidir. Gök yere inse Türkiye'nin bu tutumu değişmez. Şehitlik Camimiz Azerbaycan'ın onuruna, izzetine emanet edilmiştir!" Konuşmada kimsenin dikkat etmediği ama benim dikkatimden kaçmayan bir ifade kullandı: "Azeri yetkililer restorasyon nedeniyle bayrakların indirildiğini ifade ediyorlar." Türkiye'nin bu restorasyon numarasını yuttuğunu zannetmesinler. Şehitlikteki caminin de Nisan ayından bu yana restorasyon nedeniyle kapalı olduğunu söylemişlerdi. Ama cami bir türlü restorasyona başlanmadığı gibi tekrar açılmadı da. Belki de Azeri gardaşlarımız, mescidi de, bayrakları da, şehitliği de bir gece yarası bir dozerle temizlerler. Duygusal davrananlardan her şey beklenir!
Konu Ertuğrul ÖZGÜL tarafından (10-20-2009 Saat 19:21 ) değiştirilmiştir.. |
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|