Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya'nın, “Partiler, kapatılacaklarını hisseder” açıklaması, hükümeti harekete geçirdi. Darbe ürünü 1980 Anayasası'nda ve Siyasi Partiler Yasası'nda (SPY) parti kapatmalarla ilgili antidemokratik hükümler değiştirilecek.

HASAN TOSUN'UN HABERİ...

KEYFÎ KAPATMA DAVASI DÖNEMİ BİTECEK
28 Şubat darbesinin mahsulü EMASYA Protokolü'nün kaldırılacağı yönünde sinyaller veren hükümet, 1980 darbesinin ürünü Anayasa'da ve Siyasi Partiler Yasası'nda yer alan antidemokratik hükümleri kaldırmak için çalışma başlattı. Edinilen bilgiye göre parti kapatma ile ilgili Anayasa ve SPY'de yer alan hükümler hakkında taslak bir çalışma hazırlandı. Önümüzdeki günlerde partinin yetkili organlarında tartışılmaya açılacak olan taslak çalışmaya göre, parti kapatmaları yakından ilgilendiren antidemokratik hükümler değiştirilecek. Böylece keyfî parti kapatma davaları tarihe karışacak.

“ANAYASA'NIN 69. MADDESİNE HÜKÜM GİYME ŞARTI GETİRİLMELİ”
Hukukçular, Başsavcının dilediği zaman kapatma davası açmasının önüne geçilmesi gerektiğini söyledi. RP eski Milletvekili ve Anayasa Profesörü Mustafa Kamalak, Vakit'e yaptığı açıklamada, parti kapatmaların zorlaştırılması için hükümetin geç bile kaldığını söyledi. Kamalak, keyfî parti kapatmaları zorlaştırmak için Siyasi Partiler Yasası'ndan önce Anayasa'nın 69. maddesinin değiştirilmesi gerektiğini söyledi. Kamalak, şunları söyledi: “Siyasi Partiler Kanunu'nda istedikleri kadar değişiklik yapsınlar, fark etmez. Her şeyden önce Anayasa'nın 69. maddesi değişmeli. Küçük bir değişiklik, parti kapatmayı önler. Hüküm giyme, yani mahkeme kararı şartı getirilmeli. Bugün milletvekilliği düşürülüyor ama suçu yok. Başsavcılar, RP ve FP'yi de kapatmak için 69. maddeye dayandılar. Bence AK Parti çok gecikti. Hemen anayasal değişiklik yapılmalı.”

“BAŞSAVCININ YETKİSİ SINIRLANDIRILMALI”
Hukukçular Birliği Vakfı Başkanı Sinan Kılıçkaya ise her şeyden önce anayasal değişikliğin gerekli olduğunu belirterek, Başsavcının kapatma davası açma yetkisinin sınırlandırılması gerektiğini söyledi. Kılıçkaya, özetle şunları söyledi: “Başsavcının parti kapatma yetkisini gözden geçirmek gerek. Başsavcı, tek başına ülkenin geleceğine ve toplumun yüzde 50 oranında destek verdiği bir parti hakkında kapatma davası açabiliyor. Bu kabul edilemez. Başsavcı, seçildikten sonra dengesiz birisi olabilir, ruhsal sıkıntıları olabilir. Bu nedenle yetkisi ile ilgili değişiklik yapılmalı. Meclis onayı şartı ve Yargıtay Genel Kurulu kararı şartı olabilir. Önemli olan tek kişi değil, heyet kararı şartı getirilmeli.”

“MECLİS ONAYI ŞARTI GETİRİLMELİ”
HUDER Genel Başkanı Mustafa Karaman ise Anayasa değişikliği ile Başsavcının kapatma davası açma yetkisinin elinden alınması gerektiğini belirterek, “Meclis onayı şartı getirilmeli veya içinde siyasiler ve yargıçların bulunduğu bir kurul karar verebilmelidir” dedi.

VAKİT