![]() |
#1 |
![]() Peres ve Clinton
Türkiye’nin gerçekleştirdiği İsrail-Filistin barışı için Ankara Zirvesi, İran’ın hoşuna gitmedi. İktidarın sözcüsü İran basını “Türkiye siyonistlerin piyonu oldu” diye bizi, Yahudi hizmetinde piyade neferliği yapmakla suçladı. Doğrusu ayıp etti. Üçte birden fazla ve yarıya yakın nüfusu Türk olan İran’ın, en büyük Türk devleti Türkiye’ye, barışa aracılığı için bu hakareti karşısında, İranlı soydaşlarımızın gıkları çıkmadı. Mahut iğrenç atom bombasını yaptı yapacak durumdaki İran, Filistin’de barış hâlinde, Akdeniz’den çekileceğini biliyor. Filistin’de barışın çok uzun vadeli olduğunu söylersek, Tahran belki memnun kalır. Ancak bir İran-ABD savaşı ihtimali sonunda Filistin’de erken barış kurulabilir. Derinlemesine tecrübeli, bir o kadar dirayetli olan ve büyük, gerçekten büyük, cürmünden büyük oynayan Tahran diplomasisi, biz farkında değiliz, en çok Şimon Peres’in Türkiye’nin imparatorluk vârisi bulunduğunu iki defa ima ve ifade etmesine bozulmuştur. Zira Türkiye imparatorluğu yıkıldı, İran’ınki devam ediyor. Şimon Peres, Türkiye için kartal dedi. Kartal, Roma imparatorluğunun simgesidir. Osmanlı hâkan-hâlifeleri, 1396’dan sonuna kadar sultân-ı îklîm-i Rûm yani Roma İmparatoru idiler. Peres, Yahudi milletinin, İkinci Sultan Bâyezîd’e şükranlarını, en içten bir dille tekrarladı. Yüce Meclis’imizde, Sultan Bâyezîd’in şu sözlerini (1492) hatırlattı: “Kral Fernando nasıl akıl sahibi bir hükümdardır ki, Yahudiler’i kovmakla kendi devletini yoksullaştırdı, benim devletimi zenginleştirdi”. Başkan Clinton da, 8 yıl önce, TBMM kürsüsünde, Türkiye’nin imparatorluk vârisi olduğunu ifade etmişti. Acaba biz farkında mıyız? Durum Yılmaz Öztuna
![]() |
|
![]() |
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|