PKK ve bazı kıstaslar

PKK terörü Türkiye’de 40 bine yakın insanımızın ölümüne ve 200 milyar dolara mal oldu. 1984’den bu yana devam eden bu terör belası sona erdiği an; şu anda 200 küsur dünya ülkesi içinde 16. ekonomik güç olan Türkiye en kısa zamanda dünyanın en güçlü 10 ülkesi arasında yer alacaktır. Emperyalist güçler ve onların gerçek ama örtülü hakimi olan uluslararası şirketler Türkiye’nin ekonomik açıdan güçlenmesini ve demokrasi yolunda ilerlemesini istemiyor. PKK’nın arkasında bu güçler vardır. PKK yoluyla Türkiye’nin Irak bataklığına sürükleneceğini zannettiler. Genelkurmay ve iktidar PKK ile mücadelede kesin kararlıdır. Ama sabırlı, sağduyulu, duygusal değil projelere göre hareket etmeyi benimsemiştir. Kamuoyuna ve medyaya düşen yetkili mercilere destek olmak, işlerini zorlaştırmamaktır.
PKK terörist bir örgüttür. Bunlara karşı klasik savaş uygulanmaz. Ancak anlık istihbarat ile havadan ya da karadan imha metodu uygulanırsa netice alınır. Bu metod Kolombiya’da uyuşturucu mafyasına icra edilmiş ve başarılı olmuştur. 2008 yılında uzaya gönderilecek “Göktürk” uzay aracından bu konuda faydalanılacaktır. Askeri mücadele yeterli değildir. Siyasi, ekonomik, kültürel faaliyetlerle PKK’nın gücü zayıflatılır. Aslında militan sayısının binlerce olması önemli değildir. Zaten PKK geçmiş yıllara göre desteğini önemli ölçüde kaybetmiştir. Barzani ve Talabani’nin PKK’ya karşı tavrında değişiklik olmuş ancak ne kadar samimi oldukları gelecekte belli olacaktır. Aslında Barzani hayallerine değil gerçeklere göre hareket ederse kendisi kârlı çıkar. Barzani gibi Türkiye’nin de menfaatleri vardır. Kuzey Irak’ta yatırım yapan müteahhit hizmetlerinin yüzde 80’i Türk iş adamlarına aittir. Kuzey Irak için hayati öneme sahip enerji ise Türkiye’den gelmektedir.
Kuzey Irak’ın sulh içinde olması ABD’nin menfaatinedir. ABD Kara Kuvvetleri Komutanı George Casey, Kara Kuvvetlerinin yıllık konferansında: “6 yıldır Afganistan ve son 4 yıldır Irak’taki savaşlardan dolayı ordu dengesini kaybetti ve sürekli çatışmalara sahne olan bir dönemde beklenmedik talep olması durumunda; kara kuvvetlerinin toplanmasının 3- 4 yıl alacağını...” itiraf etmiştir.
Terörün karşıtı barıştır. Barış için her çareye başvurulurken; elindeki silahı bırakmayan terör mensubları nokta harekatı ile tesirsiz hale getirilir.
Gerek PKK gerekse Barzani, petrol ve silah şirketlerinin piyonu ve taşeronudur. 2003 yılında petrolün varili 25-30 dolar idi. Bugün ise 100 dolara doğru tırmanmaktadır. Maaliyette artış şöyle dursun azalma vardır. Kâr ise en az 3- 4 misli artmıştır. Kış turizminde “kar” ne ise petrol ve silah şirketleri için “savaş” aynıdır. Petrol ve silah şirketleri PKK’nın yüzlerce kişilik saldırısı ile Türkiye’nin derhal Kuzey Irak’a gireceğini zannetti ama yetkili merciler bu tuzağa düşmedi. Fakat bu demek değildir ki, mücadeleden vazgeçildi. PKK ile mücadele devam ediyor ve bu iş bitene kadar da devam edecektir!..


Dış Politika
M.Necati Özfatura