04-07-2011, 01:08 | #1 |
PKK ve Taif Zihniyeti
İnsanın fiziksel ve duygusal açıdan kendine göre bir dengesi vardır. İki ayak üzerinde durup, bunlarla hareket edebilmek içindengeye ihtiyaç olduğu gibi, zihinsel istikrara kavuşabilmek içinde ruhsal dengeye ihtiyaç vardır. Kişide budenge bozulduğu andan itibaren, bilinçsizce yaptığı eylemlerden emin olmak mümkün değildir. Psikolojik dengesi bozulan insan, kendi iç âleminde rahat olmadığı gibi, toplum içinde de huzurlu olamaz. Çünkü sergileyeceği tavır ve davranışları kontrolsüz bir şekilde ortaya çıkacağı için, ister istemez karşı tarafa büyük ölçüde problem olarak intikal edecektir. Kişisel bütünlüğe sahip olmayan kişilerin, istikrarlı davranış çizgisi sergilemesi zordur. Kişisel bütünlüğün bir anlam ifade edebilmesi için dini inançların, evrensel değerlerin toplum kültüründe yaşaması gerekir.
Kur’an-ı Kerim insanı, düşünce açısından da olgunlaştırmayı, kişinin tutum ve davranışlarında ölçülü ve dengeli olmasını hedefler. Zira Yüce Allah(cc)’ın büyük sanatı olan kâinat bir bütündür ve ondaki bütün güçler, fiziki ve psikolojik boyutlar bir dengeye, anlama ve bütünleşmeye yönelmiştir. Toplumların dengesini sağlayacak olanlar da ancak hal, tutum ve davranışlarını kontrol edebilen kâmil insanlardır. Hususen bölgemize büyük bir onur ve şeref verdiği Kutlu Doğum etkinlikleri her il, ilçe ve köylerde genç-yaşlı, zengin-fakir, erkek-kadın her kesin/kesimin katılımıyla kutlanıyor. Bu güzel ve hayırlı işe Peygamber Sevdalıları platformu öncülük ediyor. Düzenli, dengeli, programlı ve bütün halkı kucaklayan bir anlayışla düzenlenen bu etkinliklere bölge halkın teveccühü, Peygamber(sav)’e olan sevgileri/özlemleri görmeye değer bir tablo. Şehir meydanlarını, ilçe alanlarını ve köy sahalarını dolduran yürek kitleleri bazılarını şişiriyor. Geçen gün Nusaybin ilçesinde kutlu doğum etkinliği büyük bir coşku ve heyecanla yapıldı. Halkın ilgi ve katılımı fazlaca yüksekti. Peygamber Sevdalılar Platformu tarafından düzenlenen program huzur ve huşu içinde yapıldı. Hiçbir taşkınlık ve kışkırtıcı olay yaşanmadan, herkes mutlu ve huzurlu bir şekilde alandan ayrıldı. Zaten Peygamber Sevdalılar Platformu'nun düzenlediği bütün programların istatistiğine baktığımız zaman, hiçbir problemin yaşanmadığı ve en üst düzeyde/seviyede güvenlikli etkinlikler olduğu görülür. Zira işlenen programların ruhunda asayiş ve emniyet var. Sevgi ve kardeşlik var. Samimiyet ve teslimiyet var. Şefkat ve merhamet var. Hoşgörü ve hayat var. Denge ve değerler var. Gül ve gülistan var… Tarihte olduğu gibi, taifte yaşandığı(1) gibi kimi deli ve divane beyinliler gülleri taşlamakta, taşkınlık çıkarıp, gül bahçelerini talan etmek niyetindedirler. Denge ve değerlerin hayat bulduğu huzur ortamında, kardeşliğin anlam bulduğu samimiyet ülfetinde, Muhammed'i bütünlükte kimilerin hesapları alt üst oluyor, menfaatleri ters yüz oluyor. Kudurup, kıvranıyorlar. Taif’te Peygamber(sav) efendimize yapılan o çirkin saldırı şekli, bu gün Nuseybin’de Peygambere aşık olan insanlara yapılıyor. Taif zihniyeti tarihe gömüldü. Rahmet Peygamberine uzatılan el, amca eli dahi olsa kuruyor, kurudu da. Nasıl bir zihniyet ve algıdır ki; peygambere duyulan aşk dile gelecek, insanlığa Muhammed'i güller uzatılacak, yürek kapıları sonuna kadar açılacak, eller bir olup kenetlenmek için duaya kalkacak, güller huzura ve hayata koku verecek, ama birileri buna saldıracak, taşlayacak ve taşkınlık çıkaracak. Gül hiç taşlanır mı? Muhammed aşkı hiç taşlanır mı? Dua ya açılan el hiç taşlanır mı? Salavat getiren dudaklar hiç taşlanır mı? Hiç mi Allah korkunuz yok! Hiç mi Peygambere saygınız yok! Hiç mi dünya normlarında kabul gören bir ölçünüz yok! Hiç mi tutarlı bir dengeniz yok! Yahu insan şaşırır da, bu kadar aptallaşmaz. Bu kadar dengesizleşmez. Bu anlayışla T.C zihniyetine rahmet okutursunuz. Hani sizin çağdaş! anlayışısınız, demokrat tutumunuz! İlkeli duruşunuz! Çağ ve dönem değişti. Taşlar değil, başlardaki düşünceler artık egemendir. Ama sizin zihniyetiniz asla değişmez. Mağarada yaşayan zihniyet, taştan başka neyi bilir ki! Benim en çok rahatsız olduğum husus; bölge genelinde yaşanan her olumsuz gelişmede sahne alan aydın, entelektüel ve bilinçli kişilerin(!) denge ve ölçü tutarsızlıklarınadır. Kaos, kavga, huzursuzluk ve bölgenin zararına olan her türlü gelişmeyi körükleyen zihniyet bu kadar açık ve aşina iken, düşünce salgınında hapşırmak neyin nesidir, onu bilmiş değilim. PKK ve PKK’nin taş attıran küçük-büyük bütün kollarını şiddetle kınıyor, şiddete yönelen bütün girişimleri lanetliyorum. Bölgeye atılan her dikenin bir gül yeşerttiğini bilin. Bu çıldırmanız için yeterlidir. Peygamber Sevdalıları Platformuna selam ve sevgiler… (İsmail Kasımoğlu / Hürseda) 1-) Taif olayının kısa anlatımı; Hz. Peygamber, yanına evlâtlığı Zeyd'i alarak komşu şehir Taif'e gitti. İslâm'ı onlara da duyurmak/anlatmak istedi. Çünkü o sadece Mekkelilere değil âlemlere rahmet olarak gönderilmişti. Ama orada da aynı karakterde/dengede insanları buldu. Kendilerine gelen bu misafiri alaya aldılar; ayak takımını kışkırtarak onu şehirden çıkana kadar taşlattılar. Kan içinde geri döndü. (Siyer kitapları) İsmail Kasımoğlu - www.hurseda.net
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|