12-19-2007, 12:08 | #11 |
Prof. Dr Sabaattin ZAİM
Eses çok haklısın biz kendi değerlerimizi kendi geçmisimizi bilmedigimizi öğrenmedigimiz sürece oldugumuz yerde saymaya devam edeceğizm.. Sabaattin zaim hoca bu değerlerden biri idi ama keşke onu kaybetmeden değerini bilebilseydik ama ben dahıl onun bu kadar değerli bu kadar hizmet insani oldugunu kaybettikten sonra öğreniyorum eskiden beri takıp etmeme rağmen... Böyle nice değerler var içerimizde umarım ben sen dahil herkes bu değerleri kaybetmeden ondan yararlanmaya onun yaptıklarından kendine ders cıkararak ve onlar gibi yaşam anlayısı benimseyerek yaşarız... sumeyra konu ile ilgilenmene sevindim umarım herkes senin benim kadar duyarlı olur ve değerlerimizi kaybetmeden sahıp cıkarız... |
|
12-19-2007, 14:44 | #12 |
Prof. Dr Sabaattin ZAİM
HOCALARIN HOCASI HAKKA YÜRÜDÜ 81 yıllık ömrüne sayısız eser ve hizmetler sığdırıp “hoş bir sada” bırakarak aramızdan ayrılan Zaim’i son yolculuğuna, başta Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere “fidanlarım” dediği öğrencileri ve binlerce seveni uğurladı. Cumhurbaşkanı ve Başbakan, Prof. Zaim’in Türk bayrağına sarılı tabutunu bir süre omuzlarında taşıdı. Fatih Camii’nde kılınan cenaze namazının ardından hocanın naaşı Edirnekapı’daki aile kabristanına defnedildi. Cenaze namazının ardından kısa bir konuşma yapan Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Raşit Küçük’ün ifade ettiği gibi, “Peygambersiz devrin sahabesi” gibi yaşayan Sabahattin Hoca, ömrünü ilme, insan yetiştirmeye ve hayır işlerine adamış bir gönül insanıydı. 1926 yılında Makedonya’nın İştip kasabasında dünyaya gelen Prof. Dr. Zaim’in ataları, aslen Konyalıydı. Balkanlar’ın fethiyle birlikte Rumeli’ye geçmiş ve Makedonya’ya yerleşmiş. Bundan üç asır sonra, Yugoslavya’da “Türkler Asya’ya” kampanyasıyla başlayan zulüm üzerine, 1934 yılında ailesiyle birlikte İstanbul’a göç eden Zaim, yüksek öğrenimini tamamlayarak 6 yıl kaymakamlık yapmıştı. 1953’te İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’ne asistan olarak girdi ve akademisyenliğe yöneldi. Tam 40 yıl bu üniversitede kaldıktan sonra, yeni kurulan Sakarya Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi’nin kurucu dekanı oldu, bir süre YÖK üyeliği yaptı. Ayrıca ekonominin pratiğinde de yer alıp bazı önemli sanayi kuruluşlarının yönetim kurulu üyeliklerinde bulundu, danışmanlık yaptı. Yarım asra yakın akademisyenliği süresince yurt içinde ve dışında dersler veren, binlerce öğrenci, uzman ve bilim adamı yetiştiren, çok sayıda ünlü isme hocalık yapan Zaim, 1998’de emekliye ayrılmıştı. Ama o emekliliğinde de boş durmadı. Son nefesine kadar, çeşitli toplantılara katılarak, konferanslar vererek, yurt içi ve yurt dışındaki sosyal ve kültürel faaliyetlere iştirak ederek hizmetlerine devam etti. 2003-2004 yılları arasında Uluslararası Saraybosna Üniversitesi’nin kurucu rektörlüğünü yaptı. Sabahattin Zaim, sadece hocalığıyla, bilime yaptığı katkılarla değil, sosyal ve kültürel alandaki yaptığı hizmetlerle de tanınan bir isim. Başta Türkiye Milli Kültür Vakfı, İlim Yayma Vakfı, Aydınlar Ocağı, İslami İlimler Araştırma Vakfı ve Uluslararası İslam İktisatçıları Cemiyeti olmak üzere çok sayıda vakıf ve derneğin kurucuları arasındaydı. “İnsanların en hayırlısı insanlara faydalı olanıdır” sözünü hayatına ilke edinmiş olan Prof. Dr. Zaim, hocalığını yazdığı kitaplarla da devam ettirdi ve vefatından sonra da devam ettirecek. Yayımlanmış son eseri, 1.700 sayfadan oluşan üç ciltlik “Türkiye’nin Yirminci Yüzyılı” kitabıydı. İşaret Yayınları, farklı yerlerde dağınık olarak neşredilmiş pek çok makale ve tebliğini tek bir eserde toplamıştı. Kitapta onun sadece iktisadi, sosyal ve siyasi konulara dair yorum, tespit ve analizleri yok; aynı zamanda yaptığı bazı uluslararası seyahatlerden, toplantılardan aktardığı izlenimler, hatıralar da yer alıyor. Sabahattin Zaim, en son hatıralarını yazıyordu. Gelini Funda Zaim’in açıkladığına göre, hazırladığı kitap yakında yayımlanacaktı. Umarız, çocukları en kısa zamanda son şeklini verip sevenleriyle buluşturur. Sabahattin Hoca, aramızdan ayrıldı ama geride bıraktığı eserler, yetiştirdiği “fidanlar” onu ve adını yaşatmaya devam edecek. Ne mutlu ömrünü onun gibi dolu dolu yaşayıp arkasında silinmez, güzel izler bırakanlara... |
|
12-19-2007, 14:45 | #13 |
Prof. Dr Sabaattin ZAİM
Allah gani gani rahmet eylesin.Amin.
|
|
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|