![]() |
#21 |
![]() kötü birşey değildir lo bende korkmuştum he kötü birşeydir diye
![]() Osmaniye'de Etkinlik Salonu Hınca Hınç Doldu Hz Peygamberin nurlu viladeti nedeniyle Osmaniye'de düzenlenen programda konuşan İlahiyatçı Cemal Çınar, olayların Hz Muhammed'le (sav) mana bulduğunu belirterek Hz Peygamberin(sav) kıtlık zamanlarında düşmanlarına dahi yardım ettiğini söyledi. OSMANİYE - Osmaniye Ahmet Şekip Ersoy Kültür Merkezinde düzenlenen etkinliğe vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi. Erkekler ile bayanların için ayrılan yerler yoğun katılım nedeniyle hınca hınç doldu. Saat 19.30'da başlayan program, Atilla Şahan Hocanın Kuran Kerim tilavetiyle başladı. Program, Özlem Ajanstan Özcan, Burhanettin ve Hikmet'in birbirinden güzel ilahi ve ezgileriyle devam etti. Etkinlikte Grup İhya tarafından okunan Türkçe Mevlid dinleyenleri Asr-ı Saadet iklimine götürdü. Hz Muhammed(sav) Anlaşılırsa Olaylar Mana Kazanır Etkinliğe konuşmacı olarak katılan İlahiyatçı Cemal Çınar Hoca, programda günün anlam ve önemine ilişkin bir konuşma yaptı. Çınar Hoca konuşmasında, "Hz. Muhammedi anlamak için acaba, kızını diri diri toprağa gömer ama Muhammed(sav) mektebinden nasibini alınca kurdun kaptığı koyundan nefsini sorumlu tutan Hz. Ömer mi anlatılsa? Mekke'nin zengin ailesine müntesip; ancak şehit edildiğinde kendisine yetecek kefeni bile olmayan Hz. Musab mı anlatılsa? Savaş ve barışta insanların ona bir şeyler götürdüğünü gören bir anne 'Ya Resulüllah benim sana hediye vereceğim hiçbir şeyim bulunmamaktadır. Ben de şu kucağımdaki bebeğimi sana hediye ediyorum ne olursun benden kabul et ve geri gönderme' diyen bir annenin samimi duyguları mı anlatılsa? Yüzlerce ve binlerce olay da anlatılsa Hz. Muhammed'in hayatı tam anlaşılır mı? Fakat Hz. Muhammet ve onun hayatı anlaşıldığı zaman bütün bu olaylar anlaşılır. Olaylar mana kazanır. Evet Hz. Muhammet dışında kim kendisi ile çarpışan bir toplumun kıtlık yılında düşmanlık yapan toplumun fakirlerine dağıtmak üzere yardım göndere bilmiş?" dedi. Konuşmasına Hz Peygamberin hayatından kesitler sunarak devam eden Çınar, ifadelerini şöyle sürdürdü: "Hudeybiyeden sonra Kureyşliler de kıtlığın baş gösterdiği haberi ulaşınca peygamber efendimiz, Hatip bin Ebi Belta ile Ebu Süfyan'a beş yüz dinar göndererek bununla buğday alınmasını ve kureyş fukarasına dağıtılmasını emretmiştir. Ona(sav) Düşman Olanlar Hiçtirler Efendimiz bir ağacın gölgesinde dinleniyorken kılıcını ağaca asan Efendimizin dinlenmesini fırsat bilip efendimizin kılıcını alıp seni elimden kim kurtaracak diyen Gevres'e, Efendimiz, yüksek bir sesle 'Allah kurtaracak' demesi ile kılıç elinden düşer. Kılıcı efendimiz alır ve seni elimden kim kurtaracak deyince oda hiç der. Evet ona düşman olanlar hiçtirler. Ona tabi olanlara düşmanlık edenler hiçtirler. Ama efendimiz onu öldürmez ve imana davet eder. Çatışma anında düşmanını yere attığında düşman kişi kelime-i şahadeti getirir. "Ölüm korkusundan dedi" deyip öldüren ashabına kızar ve derki 'Yarın mahşerde o kelime-i şahadet sana davacı olsa kim seni kurtaracak?' O, hicret ediyordu. Mekke müşriklerine ait emanetler onun yanında bulunuyordu. Düşmanın kendisine saldırı hazırlıklarını gördüğü bir anda bile yanındaki emanetlerini onlara vermek için Hz. Ali'yi yatağına yatırarak emanetlerini onlara geri vermişti. O savaşta aldığı esirleri okuma- yazma öğretmeleri karşılığında salıvermişti." Çınar Hocanın konuşmasından sonra ilahi ve ezgilerle devam eden program, Ekrem Derdiyok Hocanın kapanış duasıyla son buldu. (Abdulkadir Alakuş- İLKHA) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#22 |
![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#23 |
![]() güzelmiş ![]() ![]() İzmit, Nurlu Doğumu Coşkuyla Kutladı İzmitliler Peygamber Efendimizin (s.a.v) nurlu doğumunu büyük bir coşkuyla kutladı. Programda konuşma yapan Sait Şahin, Peygamber Efendimizin ahlakıyla ahlaklanmak gerektiğine vurgu yaparken, Mehmet Göktaş Hoca ise Peygamber Sevdalılarının her alanda sorumluluk almaları gerektiğinin altını çizdi İZMİT - Peygamber Sevdalıları Platformu tarafından İzmit Perşembe Pazarı Meydanında gerçekleştirilen Kutlu Doğum programı, binlerce kişinin katılımıyla gerçekleştirildi. Coşkulu program pazar günü saat 14.00'te Erol Hoca'nın Kur'ân-ı Kerim tilavetiyle başladı. Kur'ân-ı Kerim tilavetinden sonra okunan Mevlid-i Şerif duygusal anlar yaşattı. Programın selamlama konuşmasını İzmit Umut- Der Başkanı İzzet Kazak yaptı. Kazak konuşmasında, "Değerli peygamber sevdalıları, sevgili İzmitliler hepiniz hoş geldiniz sefalar getirdiniz. Bu gün bu programı yapmamızın en önemli sebeplerinden bir tanesi, özellikle günümüzde kötülüklerin boyutları aştığı bir zamanda Peygamber Efendimize (sav) olan ihtiyacı bir daha dile getirmektir. Allah'ın emirlerine Rusulü'nün sünnetine uyulduğu bütün kötülüklerin yok olduğu güzelliklerle dolduğu günler gelecektir inşallah. Bu gün de burada Resullah'a salavatlar getirecek ona dualar edecek ve inşallah bu vesileyle rahmete erişeceğiz. İştirakinizden dolayı Peygamber sevdalıları platformu adına hepinizden Allah razı olsun diyorum" dedi. İzmit Belediye Başkanı Nevzat Doğan, Zeynep-Der Kurucu Başkanı Yazar Sabiha Ateş Alpat gibi isimlerin de katıldığı programda ilahi ve ezgiler seslendiren Grup Özlem ve Grup İhya coşkulu anlar yaşattı. O'nu (sav) Anlamak Zorundayız Programda konuşma yapan Mustazaf-Der İstanbul Şube Başkanı Sait Şahin, konuşmasına Allah'a hamd ve Resulüne salatu selamla başladı. Peygamber ahlakı ile ahlaklanmak gerektiğine vurgu yapan Şahin, asrı saadetten örnekler verdi. Peygamber Efendimizin her konuda örnek olduğunu söyleyen Şahin, "O'nun (s.a.v) doğumunu kutlamak elbette büyük bir şereftir. Fakat Peygamberin (a.s) doğumunu kutlamakla, O'na salat ve selamlar göndermekle, O'nu anlatmakla beraber, O'nu anlamak zorundayız. Allah'ın onu bize gönderişinin hikmeti O'nu anlayıp, O'nun yaşadığı gibi yaşamamızdır" dedi. İnsanların en şereflisini anlatmaya kelimelerin yetmeyeceğini dile getiren Şahin, "Kur'ân onu anlatmış, siyer kitapları zaten onu anlatıyor ve 1400 yıldır O'nun hayatı anlatılmakla bitirilemedi, bitirilemeyecek. Bizler de kısaca değineceğiz. O'nu anlatırken O'nu övmeye çalışmayacağız. Biz zaten onu övmekte yetersiz kalırız. O'nu Allah övmüş ve kainata övdürüp, sevdirmiş. Onu anlatırken kendimizi kıymetlendirip, kendimizi Allah'a sevdiriyoruz. Bizler onu anlatırken kendimizi değerlendiriyor, kendimize şeref kazandırıyoruz. Hazreti Muhammed (sav), sıradan bir insan değil, Allah'ın sevgisini ona bağladığı insandır. Allah'ın 'O'na uyarsanız ben sizi seveceğim' dediği insandır. Allah'ın sevmenin göstergesi Hz Muhammed'e (a.s) uymaktır. Eğer Allah'ı sevdiğinizi iddia ediyorsanız o zaman Hz Muhammed'e (a.s) uyun. Eğer Allah'ın sizi sevmesini istiyorsanız o zaman yine Hz Muhammed'e (a.s) uyun" diye konuştu. Peygamberlikten Önce de Rahmetti Hazreti Muhamme'i (s.a.v) tanımak için onun hayatını okuyup anlamak gerektiğini ifade eden Şahin, "O'nu acaba ne kadar tanıyoruz ve hayatımız O'nunkine ne kadar benziyor. Ama dönüp de baktığımızda O'nu gerçekten de iyi tanımadığımız anlıyoruz. İyi tanımadığımız için de toplum olarak O'nun yaşadığı İslam'ı getirdiği dini iyi yaşayamıyoruz. Ama Allah O'nda bizim için çok örnekler olduğunu söylüyor. Hz Muhammed'in (a.s) birkaç yönüne değinmek istiyorum. Hz Muhammed (a.s) rahmet peygamberi olarak gönderildi. O her şeyden önce mazlumlara, zayıflara, güçsüzlere, yetimlere, kadınlara, ihtiyarlara rahmetti. Zalimlerin karşısında mazlumların haklarını korumakta rahmetti. O peygamber olmadan önce de bunu yapıyordu. Zayıfların, mazlumların hakkını zalimlerden alıyordu" şeklinde konuştu. Peygamber Efendimizin hayatından kesitler sunan Şahin, "Daha 21 yaşlarında, kendisine peygamberlik gelmeden 20 yıl önce Hilful-Fudul'a üye oluyor. O dönem güçlülerin zayıfları ezdiği, kız çocuklarının diri diri toprağa gömüldüğü bir dönemdi. O dönem Mekke'ye gelip de ticaret yapanların mallarına el konulduğu bir dönemdi. O dönemde Yemenli bir tüccar gelip Mekke'de ticaret yapmak istiyor ama Mekke'de gücüne güvenen biri gelip onun mallarına el koyuyor. Hilful-Fudul'a üye olan Peygamber Efendimiz, onun kapısına dayanarak malları sahibine iade ediyor. Bir adam güzel bir kızıyla Kabe'yi tavafa geliyor ve yine Mekkeli müşriklerden bir tanesi o adamın kızına göz dikiyor ve o adamın kızını alarak evine götürüyor. Adam, 'Ben kimden yardım alabilirim' diye soruyor onlarda Hz Muhammed'e (a.s) dalga geçmek için diyorlar ki 'şu adam sana yardım edebilir' adam gidip uğradığı zulmü anlatınca Resulullah (s.a.v) tek başına o müstekbirin o zalimin kapısına dayanıyor. Ve adamın kızını istiyor. O zalim adam hiç beklemeden kızı getirip teslim ediyor. Arkadaşları soruyorlar 'sana ne oldu da sen bu kadar güçlüyken Muhammed'den neden çekindin'? Diyor ki 'vallahi o kapıma dayandığı zaman onu başında kırmızı bir deve gördüm. Şayet onun dediğini yapmasaydım ağzını açmıştı beni yutacak gibi bekliyordu' dedi" şeklinde konuştu. O (sav) Ümmetin Tüm Dertleriyle İlgilenirdi Resulullah'ın ümmetin tüm dertleriyle ilgilendiğini ifade eden Şahin, "Değerli kardeşler Hazreti Muhammed (a.s) kendi dünyasına gömülmedi. Toplumun içerisinde kendi hayatını yaşayan topluma alakasız, sadece dünyevi işler peşinde koşan bir fert olmadı. Peygamberlikten önce de sonra da toplumun sorunlarıyla ilgilendi, fakirliği ile ilgilendi. Kim 'imdat' dediyse onun sesine kulak verdi onun yardımına koştu. O yaşadığı toplumun inançsızlığıyla, ahlaksızlığıyla fakirliğiyle, zulmüyle, mazlumiyetiyle her yönüyle ilgilendi. O yüzden insanlara huzur getirdi, rahmet getirdi. Toplumlara huzur ve kurtuluş getirdi" ifadelerini kullandı. O (sav) Adil Bir Yöneticiydi Peygamber Efendimizin adil bir yönetici olduğuna dikkat çeken Şahin, "Her birimizin onun hayatından örnek alacağımız çok yönleri vardır. Yöneticilerimizin de alacağı örnekler çoktur. Kendisi çok adil bir peygamberdi. Medine'de devlet kurduktan sonra dahi, adam kayırmadı, memleketin malını mülkünü etrafındakilere peşkeş çektirmedi. Allah'ın hükümlerini uygulamakta da adildi. Bir gün bir kabilenin reisinin Fatma adındaki kızı hırsızlık yapıyor. Elinin kesilmesi lazım. Resulullah Usame bin Zeyd'i çok sevdiği için araya onu aracı olarak koyuyorlar. O aracılık yapmak için Resulullah'a gidiyor. Resulullah 'Ey Usame sen de mi Allah'ın hükmünün uygulanmaması için aracılık yapıyorsun Vallahi kızım Fatma dahi olsa Allah'ın hükmünü uygularım. Sizden önceki ümmetler güçlüler suç işlediğinde af ediyorlardı, zayıflar suç işlediğinde cezalandırıyorlardı. Onları helak eden şey buydu' buyuruyor" diyerek Allah Resulü'nün mütevazi kişiliğine de vurgu yaptı. Konuşmasının sonunda "Allah onu anlamayı ve yaşamayı bizlere nasip etsin" diyen Şahin sözlerini şöyle sürdürdü; "O gerçekten rahmet ve Merhamet Peygamberiydi. Kendisine yapılan hakaretleri af ediyordu. Allah için kendisine yapılan zulümlere sabrediyordu. Ama Allah'ın hakkı çiğnendiği, Allah'ın hakkına zulmedildiği, Allah'ın dinine düşmanlık edildiği zaman da Allah'ın hatırını almaktan da geri kalmıyordu." Allah Peygamber Sevdalılarına Bir Görev Yüklemiştir Programda konuşma yapan Doğruhaber Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Göktaş Hoca İse Peygamber Efendimizi sadece sevmekle yetinilmemesi gerektiğini vurgulayarak bir adım daha ileri gitmenin lüzumlu olduğunu ve onun bırakmış olduğu emaneti her alanda yüklenmek gerektiğini söyledi. Allah'ın peygamber sevdasını meydanlara taşıyanları mükâfatlandıracağını söyleyen Göktaş Hoca, "Allah sizden razı olsun ki, Muhammedi sevdayı evlerinizden, camilerden, dışarıya, meydanlara, sokaklara, caddelere çıkardınız. Allah'ın izniyle bir daha geri sokmamak üzere çıkardınız. Onun için Allah sizleri bu anlamda muhakkak mükâfatlandıracaktır. Allah ahir zaman hürmetine bir başka görev yüklemiştir. O görevi, 'Ey iman edenler Allah için yeryüzünde hakkın şahitleri olun' diye ifade ediyor. Yani ey ahir zaman ümmeti, peygamberler artık gelmeyecek, o peygambersiz günlerde, yeryüzünde Allah'ın adil sahipleri olma görevini Allah sizlere, bizlere veriyor. Dikkat edin Allah sizi vasat adil bir ümmet dengeli bir ümmet yaptı ki bütün insanlık üzerine şahit olasınız. O Resul size şahit olsun, siz de bütün insanlık üzerine şahit olun. Şu anda ise peygambersiz günlerde Allah'ın dinini yaşatma ümmet olma görevini yerine getiriyoruz. Sizler Muhammedi sevdayı statlar, meydanlar, caddelere çıkarmasaydınız bu şahadet nasıl olacaktı. Göklere yükselen gökdelenlerle dolu bir şehirde, gökdelenlerin arasında küçücük bir mescit ve mescidin içindeki 5-6 tane ihtiyar mı yapacaktı bu görevi. Onun için bu görev zannedildiği gibi basit bir görev değildir. Madem ki, Allah bizi şahit yapmış madem ki peygambersiz çağlarda görev sahibi olacağız o halde dünya buna şahit olmalıdır. Dünya bunu görmedir. Biz sevdamızla dışarı çıktık, bu ülkede 80-90 yıldır bastırılan sevdamızı açığa vurduk ve kimse bunu bir daha evlere sokamayacak" dedi. Sevdayı Meydanlara Taşımak Yetmez Muhammedi Sevdayı meydanlara taşımanın yeni sorumlulukları da beraberinde getirdiğine dikkat çeken Göktaş Hoca, "İşte burada bir başka görev var. Sadece bir peygamber sevdalısı olarak ortaya çıkmak değil, bizler bu gün peygamberin sevdasıyla birlikte Peygamberin rahmeti de tattırmak, göstermek zorundayız. Allah Peygamber efendimizi insanlara rahmet olarak göndermiş. Peki, o rahmet nasıl gelecek bir bulut veya rüzgarla mı? Hayır. Vallahi bizlerin elleriyle gelecek. Bugün yeryüzündeki tüm insanlar bu rahmetten nasibini almalıdır ki 'biz onu alemlere rahmet olarak gönderdik' ayetinin doğru olduğu ortaya çıksın. Bir Ermeni, Yahudi veya Hıristiyan ya da başka inanışa sahip biri de bu rahmetten nasibini almalıdır" ifadelerini kullandı. O Kadınlara ve Kızlara Rahmetti Allah Resulü'nün sadece insanlara değil tüm varlıklara rahmet olduğunu dile getiren Göktaş Hoca, "O (s.a.v) İnsanlığa özellikle genç kızlara, annelere, bacılara rahmetti. Düşünün öyle bir dünya vardı ve kadınlar öyle bir zulme uğruyordu ki, anne olarak da, kız olarak da, canlı olarak da hayatının hiçbir döneminde yüzleri gülmüyordu. Ya diri diri toprağa gömülüyorlardı, ya da mal diye alınıp satılıyorlardı. Kızı olan bir adamın yüzü mahkeme duvarı gibi oluyordu. İşte Allah O'nu böyle bir dönemde rahmet olarak gönderdi. O 'kadınlarınıza iyilik yapın' diye sadece nutuk çekip gitmedi. Allah O'nun evini kızlarla, kadınlarla doldurdu. Bildiğiniz gibi erkek evlatlarını yaşatmadı. Hazreti Aişe anlatıyor; Allah'ın resulü hiç kimse için ayağa kalkmazdı. Fatma hariç, Fatma eve girdiği zaman Efendimiz derhal ayağa kalkardı. Kapıda karşılar, sarılır öperdi. Fatma bayramdan bayrama gördüğü biri değil, her gün gördüğü, her gün mescide giderken sabah namazına kaldırdığı Fatma. Ey katı kalpli taş kalpli Kureyş, ey müşrikler seyredin, bir kız evladının babasının yanındaki değere bir bakın dercesine öperdi, öperdi, öperdi. Ama o Fatma'nın da hatırını kırardı. Bu defa da Hüseyin için, Hüseyin'i ağlatmasın diye kırardı. Eğer Hüseyin ağlıyorsa canı ciğeri Fatma'sının hatırını kırardı. 'Yavrumu ağlatma, Hüseyin'imi ağlatma' diye Hazreti Fatma'yı azarlardı. Yani torunlarına da rahmetti, eşlerine rahmetti" diyerek Peygamber Efendimiz (s.a.v)'in hayatından kesitler sundu. Bir Adım Daha Öne Çıkmalıyız Yeryüzünün mirasçıları olarak Müslümanların idareye ve yönetime de talip olmaları gerektiğini belirten Göktaş Hoca sözlerini şöyle sürdürdü; "Bugün peygamber sevdalıları olarak caddelere, statlara, meydanlara çıkmanın dışında yeni bir görev bekliyor bizi. O'nun âlemlere rahmet oluşunu dünyaya göstermek, ispatlamak, nasiplendirmekle görevliyiz. Bulunduğumuz yerden bir adım daha öne çıkmalıyız. Sokağımızda, okulumuzda, çarşımızda, Hz Muhammed'in (s.a.v) rahmetinin taşıyıcıları olarak her yerde yeni görevler almalıyız. Bu sorumluluktur. Çükü Allah, salih kullarının yeryüzünün hidayetine sahip çıkmalarını istiyor. Bu Allah'ın abid kullarına bir duyuru, bir tebliğ, bir uyarıdır. Allah'ın salih kulları, peygamber sevdalıları, asla olduğu yerde durmamalıdır. Her yerde bir adım öne çıkmalıdır ki peygamberinin rahmet olduğunu göstermelidir. Bunu bir eve bir odaya çekilerek tespih çekerek değil; meydanlara çıkarak, inisiyatif alarak, bedel ödeyerek, yetki alarak yerine getirmelidir. Şu anda bu ülkenin en ciddi genel kurullarında trilyonlara imzalar atılır, bu insanların alın terleri olan bütçenin nerelere gideceği hususunda imzalar atılırken, sen orada değil de nerede bulunacaksın. Orada bulunacaksın ki insanlar, âlemlere rahmet olarak gönderilen Peygamber'in rahmet olduğu senin orada bulunuşundan öğrensin ve senin koşuşturmandan nasip alsın. Eğer peygamberin rahmetini taşıyacaksanız unutmayın ki peygamberin rahmeti en ciddi yerlerden taşınıyor ve bu coğrafyanın en ciddi yerlerinde yer almak üzere hepinizi Allah'a emanet ediyorum." Sık sık tekbir ve salavatların getirildiği program Erol Hoca'nın okuduğu dua ile son buldu. (Emrah Tel - İLKHA) ![]() ![]() ![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#24 |
![]() Hilvan'da Kutlu Doğum Programı
Peygamber Sevdalıları Platformu üyesi Selam-Der, Hilvan'da Resulullah'ın nurlu doğumunu kalabalık halk kitlesiyle kutladı. ŞANLIURFA - Hz. Muhammed' (SAV.)in "Nurlu Doğumu" Şanlıurfa'nın Hilvan ilçesinde coşkuyla kutlandı. Selam-Der tarafından düzenlenen kutlu doğum programı saat 13.30'da kelamların en güzeli Kur'an-ı Kerim ile başladı. Ardından Selam-Der Çocuk İlahi ekibinin okuduğu ilahilerle devam etti, mevlidi Şerif okundu. Daha sonra açılış konuşması için Mehmet Yavuz Hoca kürsüye davet edildi. Tüm Müslümanların kapitalizme karşı uyanık olmalarını isteyen Yavuz, günümüzde Müslümanlara karşı savaş açan din düşmanlarının galip gelemeyeceğine dikkat çekti. Programa konuşmacı olarak programa katılan Molla Osman Hoca ise Kürtçe bir konuşma yaptı. Resulullah'ın hayatından örnek veren Molla Osman Hoca, Resulullah'ın cesaretinden, ahlakından bahsederek o'nun mazlum ve Mustazafların yanında olduğuna dikkat çekti. Yapılan konuşmanın ardından Hilvanlıların okuduğu salâvatlar açıklandı; Salâvat:414.600.000 (dört yüz on dört milyon altı yüz bin), Kelimeyi Tevhit: 686.000 (altı yüz seksen altı bin), Yasin' i şerif: 4.126 (dört bin yüz yirmi altı) ve Hatim:100 (yüz adet)… Kutlu doğum etkinliği Selam-Der ilahi grubu ve Vahdet ilahi ekibinin okuduğu ilahiler sona erdi. (Mehmet Can Yardımcı - İLKHA) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#25 |
![]() Alabaş Köyünde Kutlu Doğum Coşkusu
Diyarbakır Çınar ilçesine bağlı Alabaş (İğilyan) köyünde düzenlenen "Kutlu Doğum" etkinliği yoğun bir katılımla gerçekleşti. Mevlit programında yapılan konuşmalarda Hz. Muhammed'in cesaret ve kahramanlığına değinildi. DİYARBAKIR- Peygamber Sevdalıları Platformu'nun üye derneklerden Köy, Mezra ve Beldeler ile Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (Köy-Der), Diyarbakır'ın Çınar ilçesine bağlı Alabaş (İğilyan) köyünde kutlu doğum etkinliği düzenledi. Mevlid etkinliği yoğun katılımlı gerçekleşirken, programda Hz. Muhammed'in cesaret ve kahramanlığı temasına vurgu yapıldı. Allah ve Resulunu Sevin ki Allah ve Peygamberi de Sizi Sevsin Kutlu Doğum etkinliği, İgliyan Köy imamı Molla Mustafa Doğan'ın Kur'an tilaveti ile başladı. Nurulemin Gökyüz'ün sunuculuğunu yaptığı programın açılışını Abdulbari Çelik hoca yaptı. Çelik konuşmasında mevlit etkinliğine katılan köylülere seslenerek, ey gayretli Müslümanlar kara taşın ve beyaz kalbin sahipleri olan İğliyanlılar Allah ve Resulu'nu sevin ve onlara tabi olun. Allah ve Resulunu sevin ki Allah ve peygamberi de sizi sevsin size önem ve değer versin izzet sahibi kişiler olasınız. Şayet hayatımız Allah(cc) ve Hz. Muhammed'in istediği şekilde olursa, Allah bizlere izzet ve şeref verdiği gibi mahşer gününde de bizleri peygamberlerle birlikte, şehitlerle birlikte haşreder." Çelik hocanın açılış konuşmasından sonra program Cahit ve Fırat Yıldız'ın okuduğu mevlit ile devam etti. Okunan mevlit etkinliğe katılanlara duygu dolu anlar yaşatırken katılımcılardan bazılarının gözyaşı dökerek ağlamaları dikkatlerden kaçmadı. Okunan mevlitten sonra kız çocuk ilahi grubu Hz. Muhammed ile ilgili birbirinde güzel ilahi ve ezgiler seslendirerek programa katılanlardan büyük bir beğeni topladı. Kız çocuk ilahi grubundan sonra Grup Vuslat ve Grup Aksa'da kâinatın efendisi Hz. Muhammed üzerine bestelenen ilahileri seslendirerek köylüleri coşturdular. Allah'ın Dinini Tebliğ Eden Bir Davetçi Hiç Kimseden Korkmaz İlahi ve ezgi seslendirmelerinden sonra Molla Kerbela Şanlı Hz. Muhammed'in cesaret ve kahramanlığına vurgu yaparak mevlit etkinliğine katılanlara şöyle seslendi: "Gözümüzün nuru Hz. Muhammed köy köy, kasaba kasaba, şehir şehir dolaşarak İslam'ı, hak din olan Allah'ın dinini korkmadan bütün tehdit ve işkencelere aldırış etmeyerek mükemmel bir şekilde kendi halkına tebliğ etti. Unutmayalım Allah'ın dinini tebliğ eden bir davetçi de hiç kimseden korkmaz ve kınayıcının kınanmasından çekinmez. Kâfirlerin Hz. Muhammed'e karşı güç kuvvet toplamaları peygamber ve ashabını korkutmadı bilakis imanlarını kat be kat artırdı. Bunun nedeni ise en büyük cesarete sahibi Hz. Peygamberin etrafındaki sahabesine sürekli cesaret ve kahramanlık sohbeti yapmasıydı. En önemlisi de sahabeler bu yüksek cesaret ve kahramanlığı Hz. Muhammed'in yaşamında görüyorlardı." Korkuya Sadece Layık Olan Allah'tır Kadın sahabelerden bazılarının cesaret ve kahramanlık yönünde bazı erkek sahabeleri geçtiğini ve geride bıraktığını söyleyen Şanlı daha sonra konuşmasını şöyle sürdürdü: "Sıkıntılı ve zor zamanlarda münafıklar Resulullah'ı yalnız bırakırken etrafında yalnızca sahabeler kalıyorlardı. Unutmayalım ki korkulacak yegane merci sadece Allah'tır. Bizler müminler olarak sadece Allah'tan korkmalı ve ondan çekinmeliyiz. Mülk yalnız Allah'ındır." Cesaretimizin imanımızdan kaynaklandığını söyleyen Şanlı son olarak şu ifadeleri kaydetti: "Bizler bugün korkmadan çekinmeden cesaretli bir şekilde sevgimizi hoş bir şekilde Allah'ın Resulune göstermek için meydanlarda toplanmış bulunuyoruz. Bizler de Allah'ın bize verdiği cesaret ve kahramanlığı Allah'ın dini için İslam ve Kur'an düşmanlarına karşı kullanalım. Köy köy kasaba kasaba, şehir şehir dolaşarak bu mübarek davamızı gözümüzün nuru olan Hz. Muhammed'in davasını tebliğ edelim." Şanlı hocadan sonra programın kapanış duasını M. Şah Duyu yaptı. Coşku ve şenlik havasında gerçekleşen kutlu doğum etkinliğinde program bitmesine rağmen ilahi ve ezgiler eşliğinde köy gençleri halaylar çekerek Kutlu Doğuma ayrıca bir renk kattı. Son olarak programa katılanlara Kutlu Doğum ile ilgili hazırlanan CD'ler dağıtıldı. (Osman İçli - İLKHA) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#26 |
![]() Dalkıran Köyünde 'Kutlu Doğum' Programı
Peygamber Sevdalıları Platformu tarafından Diyarbakır'ın Kayapınar İlçesi'ne bağlı Dalkıran köyünde düzenlenen "Kutlu Doğum" programı yoğun katılımla gerçekleşti. DİYARBAKIR - Peygamber Sevdalıları Platformu'na üye derneklerden Köy, Mezra ve Beldeler ile Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (Köy-Der), Diyarbakır'ın Kayapınar İlçesi'ne bağlı Dalkıran köyünde Kutlu Doğum etkinliği düzenledi. Düzenlenen etkinliğe çevre köylerden de katlım gerçekleşirken, etkinlikte coşkulu anlar yaşandı. Allah'a Bir Davetçi ve Nurlar Saçan Bir Kandil (Olarak Gönderdik) Etkinlik köy imamı Şinasi Turhan'ın Kur'an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Açılış konuşmasını Kürtçe yapan Molla Abdulbari Çelik, Ahzap Suresi'nden 'Ey o Peygamber! Biz seni hakka bir şâhid hem bir müjdeci hem bir kocundurucu olarak gönderdik. Ve hem de izniyle Allah'a bir davetçi ve nurlar saçan bir kandil (olarak gönderdik). Müminlere müjdele! Onlara Allah'tan bir mükafat vardır.' ayetlerini okuyarak, "şahit müjdeleyici uyarıcı ve Allah'a çağıran nurlu bir kandil olduğunu anlattık. Hangi yol hangi düşünce ne olursa olsun, Resullullah'sız (sav) bütün davalar batıldır, cehenneme gider. Bu dava büyük bir davadır kolay gelmemiştir, sahip çıkalım." İfadelerini kullandı. Açılış konuşmasının ardından mevlithanlar, Mevlid-i Şerif 'i okuyarak katılımcılara duygulu anlar yaşattı. Okunan Mevlid-i Şerif'in ardından kız çocuk ilahi grubu Hz. Muhammed ile ilgili birbirinde güzel ilahi ve ezgiler seslendirerek programa katılanlardan büyük bir beğeni topladı. Kız çocuk ilahi grubundan sonra Grup Vuslat ve Grup Aksa da Kâinatın Efendisi Hz. Muhammed üzerine bestelenen ilahileri seslendirerek köylüleri coşturdu. Ya Muhammed! İnsanlara De ki Ben de Sizin Gibi Bir Beşerim Etkinlik konuşmasını gerçekleştiren Molla Celal Bozdaş, en iyi model ve rehberin Hz. Muhammed (sav) olduğuna dikkat çekerek, "Allah, resulünü insanlara örnek olarak göndermiş, insanlar onun hayatını kendilerine örnek edinsinler diye; çünkü Allah cc buyuruyor:'Ya Muhammed insanlara deki ben de sizin gibi bir beşerim. Aramızdaki fark şudur, Allah tarafından bana vahiy geliyor.' Yani insanlar onu örnek edinebilsinler. Müslümanların Bugün Birbirlerine Güven Vermesi Gerekmektedir Allah Resulü (sav) müşrikler arasında güven sağlamış, müşriklerin emanetine bile hıyanet etmemiştir. Onun örneği, Medine'ye hicret ederken Hz. Ali yerine bırakıp emanetleri sahiplerine vermesidir. Müslümanların da bugün birbirlerine güven vermesi gerekmektedir. Aksi takdirde ilerleme kaydetmeleri mümkün değildir. "dedi. Resullullah (Sav) İnsanlar Arasında Adaleti Tesis Etmiştir Bozdaş, Resullullah'ın (sav) adalette bir örnek abidesi olduğunu vurgulayarak, "Ayrıca Resullullah (sav) insanlar arasında adaleti tesis etmiştir. Torunlarına su bile ikram ederken bu titizliği göstermiştir. Allah (cc) Kur'an-ı Kerim'de, 'ey iman edenler doğruluğun şahidi olunuz velev bu şahitlik sizin nefsinden veya anne, babanızdan veya akrabalarınızdan, ister zengin ister fakir olsunlar, Allah bunların hepsinden evladır. Kendi heva ve heveslerinize uymayınız. Adaletle davranınız. Eğer eğip bükerseniz Allah yaptıklarınızdan haberdardır.' Eğer biz mü'minlerin Resullullah'a (sav) layık olma niyetimiz varsa hayatımıza bir çeki bir düzen vermeliyiz. İnsanlığa güzel bir örnek olmalıyız." şeklinde konuştu. Etkinlik Kerbela Şanlı Hocanın okuduğu dua ile sona erdi. Etkinilk sonrası katılımcılara ikramda bulunuldu. Köy halkı etkinlik nedeniyle programın organizatörlerine ve katılımcılara teşekkür etti (Ayetullah Turgut - İLKHA) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#27 |
![]() Peygamberler Şehrinde Muhammedi Mevlit
Peygamberler şehri Şanlıurfa`da günlerdir hazırlıkları süren Muhammedi mevlit büyük bir coşkuyla gerçekleşti. ŞANLIURFA - Peygamberler şehri Şanlıurfa`nın Haleplibahçe alanında saat 13.00`te düzenlenen kutlu doğum etkinliği, onbinlerce kişinin iştirakiyle büyük bir coşkuyla kutlandı. Ömer Soyaslan hocanın Kur`an tilaveti ile başlayan program, Kardeşler İlahi Grubunun okuduğu mevlit ve Mustazaf Der Şanlıurfa şube başkanı Mehmet Kışlar`ın yaptığı açılış konuşmasıyla devam etti. Şer Odaklarının Zaman Zaman Bu Sevdayı Engellemeye Çalıştılar Bu kutlu doğum etkinliğini peygamberler şehri Şanlıurfa`da düzenlemekten büyük mutluluk duyduklarını belirterek konuşmasına başlayan Kışlar, "Bu etkinlikleri düzenlemekteki asıl amacımız ümmetin kardeşliğini ve birliğini Hz Muhammed`in (s.a.v) mübarek ismi etrafında tesis etmeye çalışmaktır. Küfür dünyasının İslam âlemi üzerine bir karabasan gibi çöktüğü ve İslam âlemini suni ve şeytani desiselerle birbirine düşürmeye çalıştığı bir zamanda Allah`a şükürler olsun ki her meslek ve meşrepten insanın bu Muhammedi sevdanın davetine icabet etmesi bu şeytani hesapları yapanların heveslerini kursaklarında bırakacaktır inşallah. Şer odaklarının zaman zaman bu sevdayı engellemeye çalışması kardeşler arasında fitne ateşini tutuşturmaya çalışması, hatta ve hatta bunun için muhtıra yayınlaması bu Muhammedi sevdayı durduramamıştır. Aksine peygamber sevdalısı siz muhterem Şanlıurfalı hemşerilerimizin daha da teveccüh göstermesine vesile olmuştur elhamdülillah. Allah şahidimiz olsun ki bu tür etkinlikleri bir meslek, meşrebin kazanımı veya gövde gösterisi olarak değil Hz Muhammed`in (s.a.v) mübarek adının yükselmesi ve ümmetin kazanımı olarak görüyoruz" dedi. Akabinde sanatçı Mustafa ve ekibinin Allah resulü üzerine okuduğu ilahi ve ezgiler programa katılanları adeta asrısaadete götürdü. Bin Dört Yüz Yıl Önceki Tablo Buydu Programa konuşmacı olarak katılan Ömer Çelik, peygamberimiz gelmeden önceki durumu hatırlattığı konuşmasında, "Sevgili kardeşlerim bacılarım! Bundan bin dört yüz küsur yıl önce dünya cehaletin ve karalığın kemalini yaşıyordu. Mazlum ve mustazafların feryadı arşı alayı titretiyordu, kız çocukları diri diri toprağa gömülüyor kadınlara insan olarak muamele yapılmıyor, güçlüler zayıfları eziyor, kabilesi güçlü olanlar zayıfları eziyor, zenginler fakirleri eziyordu. Adeta bütün canlı ve cansız varlıklar lisanı hal ve lisanı kal ile rabbine yalvarıyor, `Yarabbi bizleri bu zulümden bu karanlıktan ne zaman kurtaracaksın` diyordu. Yine insanlar uyuşturucunun müptelası olmuş kumarın müptelası olmuş faiz yüzünden kumar yüzünden yuvalar yıkılıyor insanlar birbirleri öldürüyor zavallı çocuklar yetim bırakılıyordu. Bin dört yüz yıl Önceki tablo buydu kardeşlerim bu gün de yine aynı tablolarla karşı karşıya değil miyiz? İçki yüzünden kumar yüzünden faiz yüzünden insanlar birbirlerini öldürmüyorlar mı? Yine her gün televizyonlarda kredi kartı borcunu ödeyemediği için intihar etti diye haberleri izleyip okumuyor muyuz? Yine faizden kumardan içkiden dolayı aileler paramparça olmuyor mu? Mahkeme kapılarına gittiğimizde bunu açıkça görüyoruz. İşte böyle karanlık bir zamanda insanların cehaletin kemalinde olduğu bir zamanda Allah (c.c) hamdolsun insanlara merhamet etti, insanlara lütfetti Abdullah oğlu Hz Muhammed Mustafa`yı (s.a.v) bir öğretmen olarak bir mağfireti olarak gönderdi" şeklinde konuştu. Daha sonra Şanlıurfa çocuk ilahi ve mevlit ekibinin okuduğu Arapça ilahi gelenlere büyük bir mutluluk verirken, Hilvanlı küçük kızlardan oluşan ilahi ekibinin seslendirdiği ilahiler ise programa ayrı bir renk kattı. Çağrı TV`den canlı olarak yayınlanan program, Ömer Soyaslan hocanın okuduğu dua ile sona erdi. (Ali Durmaz - İLKHA) ![]() ![]() ![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#28 |
![]() Midyat `Kutlu Doğum` Programına Yoğun İlgi
Peygamber Sevdalıları Platformu üyesi Azim-Der tarafından Mardin`in Midyat İlçesi`nde düzenlenen "Kutlu Doğum" programı yoğun katılım ve büyük coşkuyla gerçekleşti. 09 Nisan 2012 Pazartesi 10:32:00![]() MARDİN-Peygamber Sevdalıları Platformu`na üye derneklerden olan Azim, Eğitim, Kültür, Sağlık, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği (Azim-Der) tarafından Hz. Muhammed (SAV) doğum günü nedeniyle Mardin`ın Midyat İlçesi`nde Kutlu Doğum etkinliği düzenledi. Düzenlenen etkinliğe çevre köylerden de katlım gerçekleşirken etkinlikte kalabalığın coşkusu dikkatlerden kaçmadı. Etkinliğe on bini aşkın vatandaş katıldı. Midyat Otogar yanı miting alanında yapılan etkinlik saat: 13.30`da İbrahim Oğuz`un okuduğu Kur` an-ı Kerim`in ardından Mesut Kul`un okuduğu Kürtçe Mevlid ile devam etti. Peygamberin Kardeşleri Grup Aksa ve Grup Vuslat`ın seslendirdiği birbirinden güzel ilahilerden sonra söz alan siyer ve sahabe hayatı yazarı Muhammed Emin Yıldırım, etkinliğe katılanlara, Efendimizin dediği gibi hitap edeceğini belirterek, "Ben sizlere Peygamber âşıkları demeyeceğim. Selahaddin`in torunları da demeyeceğim. Peygamberin kardeşleri diyeceğim" dedi. Mardin topraklarının nasıl İslamlaştığını anlatan Yıldırım, Efendimizin Nasibin için (Nusaybin) Taif dönüşü yaptığı duayı hatırlatarak, "Allah`ım sen bu toprakları havasız yağmursuz bereketsiz bırakma" dediğini ifade etti. O`nun Davasından Kopmadık Kopmayacağız O`nun adını temsil etmenin bize verdiği sorumluluk olduğunu belirten Yıldırım, "Dostumuz olacak, heyecanımız olacak, aşkımız olacak; ama hepsinden fazla Muhammedi ahlakımız olacak" dedi. Sokaklarımızın ona yakışır şekilde onun sünnetini diriltecek şekilde hayatlarımız ticaretlerimiz, okullarımız, medreselerimiz, neyimiz varsa her şeyimizin onun adına layık olması gerektiğini vurgulayan Yıldırım, "Biz bu topraklarda çok şeyler gördük. Ama O`nun davasından kopmadık kopmayacağız. Çünkü bizim kökümüz sağlam. Kökü sağlam olmayanlar korksun. Bizim topraklarımıza kim ne derse desin adaletle kalkan kılıç İslamın mesajını getirdi" şeklinde konuştu. Bölge halkının onun bunun zoruyla değil, imanın selametiyle Müslüman olduğunu ve şu anda imanın selametiyle bu topraklarda imanı temsil etme mücadelesi verdiğini dile getiren Yıldırım, "Size tavsiyem şudur! Bu temsiliyete gölge düşürmeyin. O`nun sevdalısı olmak onun dinini hayatımıza taşımakla mümkündür. Kur`an`ı ahlak haline getirmekle mümkündür. Alınları secdeden ayırmamakla mümkündür" diye sözlerine son verdi. Danimarkalı Karikatürist Uyanışa Vesile Oldu Grup Aksa`nın güzel ilahilerinin ardından söz alan Çağrı TV programcısı A.Vahab Kaplan Peygamberimizin hayatından kesitler aktardığı konuşmasında Muhammedi sevda için on binlerin bir araya toplanmasının önemine değindi. "Kutlu doğum etkinliklerinde böylesine kalabalık bir topluluğun bir araya gelmesine acaba ne vesile olmuştur?" diye soran Kaplan, "Kardeşlerim bazen bir olay düşünürüz üzülürüz hüzünleniriz tıpkı 2006 da Danimarka`da Peygamberimiz ile ilgili kendini bilmez alçak, rezil bir Danimarkalının yapmış olduğu o alçakça karikatürden sonra bugün Dünyanın dört bir yanında hasseten Kürdistan`da, Türkiye topraklarında ve diğer ülkelerde insanları bir araya getirdi ve uyanışa vesile oldu. Kardeşlerim işte bu olaylardan sonra belki yatamaz olduk; ama Allah`ın izniyle bir kâfirin eliyle bakın nelere vesile oldu. İşte bu olaylardan sonra sizde şahit oldunuz ki bir kâfirin eliyle unutmuş olduğumuz Muhammedi Sevdasını meydanlara ve caddelere sokaklara her yere taşıdık ve taşımaya devam edeceğiz" şeklinde konuştu. Konuşmanın ardından kız ve erkek çocukları ilahi grubu seslendirmiş olduğu bir birinden güzel ilahiler programa renk kattı. Akabinde sahne alan Vuslat İlahi Grubunun ilahilerinin ardından bölgenin kanaat önderlerinden Molla Hilmi Nayır Hocanın duasıyla program sona erdi. (M.Sait Başaran - İLKHA) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#29 |
![]() Yağmur Peygamber Aşkına Engel Olamadı!
Peygamber Sevdalıları Platformu'nun Batman'ın Beşiri ilçesinde düzenlediği Kutlu Doğum etkinliğinde yoğun yağmura rağmen Beşiri halkı peygambere olan sevgisini gösterdi. BATMAN - Peygamber Sevdalıları Platformu tarafından Beşiri'de düzenlenen Kutlu doğum etkinliği, Eski Top Sahası alanında saat 13.30'da Ğıyasettin Bağatır'ın Kur'an'ı Kerim tilavetinden sonra Hizmet-Der Başkan Yardımcısı Molla Ahmet İptaş açılış konuşmasıyla devam etti. Peygamber (sav) 1440. Doğum yılını kutlamak için toplandıklarını belirten İptaş, "Her yıl Peygamberimize olan muhabbet ve özlemimizi daha da artmakta insanlık O'na muhtaç bizler O'nun sevdalıları olarak O'nu öğrenip O'nu anlatmaya devam edeceğiz." dedi. Daha sonra Molla Ramazan Biçer'in okuduğu mevlit ile program coşkusu başladı. Mevlit okunurken Hz. Abdullah'ın vefatının anlatıldığı bölümde gözyaşları sel oldu. O'nun Şefkati Size Şemsiye Olacaktır Cengiz Tekin ve Ergün Çelik'in sunuculuk yaptığı etkinliğe konuşmacı olarak katılan eğitimci Yasin Karadağ, Türkçe yaptığı konuşmasında sahabelerinin peygambere olan bağlılıkları ve fedakârlıklarından bahsetti. Karadağ, "Bu yağmurda bu alanı doldurduğunuz için Peygamberin şefaati size şemsiye olacaktır. Sevgi ve muhabbetin ispatı gerekir. Sahabeler bunu malları ve canlarını feda ederek ispat ettiler. Hz Ali'nin yatağına girerek canını tehlikeye atması gibi. Şimdi sıra biz de onunla cennette buluşmak ve şefaatini istiyorsak arkasında bıraktığı Kuran-ı Kerim'e ve sünnete sarılmamız gerekir." dedi. Peygamberin Ahlakını Anlatmaya Kelimeler Yetmez Daha sonra söz alan Molla Münir Şanlı ise yaptığı Kürtçe konuşmada Peygamberin ahlakını ve ibadetini anlattı. Şanlı hoca konuşmasında Peygamberin vasıflarını anlatmaya kelimelerin yetmeyeceğini, Peygamberin ahlakının Kur'an olduğunu ve Kuran'ı anlamak için Peygambere bakmak ve O'nun ahlakını tanımak gerektiğini vurguladı. Şanlı,"Peygambere Kureyş müşrikleri davasını bırakması karşılığında dünyalık teklifler ettiler. Ama Peygamber "Bir elime güneşi, bir elime ayı koysanız davamdan vazgeçmem" dediğini biliyoruz. Peygamberimiz haya, sabır, sadakat, adalet ve fedakarlık sıfatlarından hiç biz zaman ayrılmadı." ifadelerini kullandı. Molla Münir Şanlı son olarak, Peygamberin kadınlara çok değer verdiğini, cenneti onların ayaklarının altında olduğunu ve Allah'ın kadını erkeklere emanet olarak verdiğini belirtti. Programda sık sık tekbirler çekilip salavat getirilirken, Beheşti ve Grup Vuslat'tan Turan Yavaş'ın seslendirdiği ilahilerle etkinlik şenlik havasında geçti. Beşiri Hizmet-Der kız ve erkek çocuk ilahi grubunun seslendirdikleri ilahi ve şiirler etkinliğe renk kattı. Kapanış duasını Molla Ahmet İptaş yaptı. Program sırasında etkinlik alanında ikramlar dağıtıldı. Etkinlik öncesi ve sırasında yağan yağmurun ise Peygamber aşkına engel olamadığı gözlendi. (Veysi Demir, Halid Coşkun - İLKHA) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
#30 |
![]() Nizip`te Kutlu Doğum Çoşkusu
Gaziantep Nizip İhsan-Der tarafından düzenlenen Kutlu Doğum programında konuşan Molla Mehmet Emin Baytar, çağımızdaki her türlü kötülüğün; ancak Peygamberimiz Hz. Muhammed`in(s.a.v.) örnek yaşantısını yaşayan bireylerin çoğalmasıyla son bulacağını söyledi. 11 Nisan 2012 Çarşamba 14:32:00![]() GAZİANTEP-Peygamber Sevdalıları Platformu bu yıl ilk kez Gaziantep`in Nizip ilçesinde Kutlu Doğum etkinliği düzenledi.Hz. Muhammed`in(s.a.v.) dünyaya teşriflerinin 1441. yıldönümü Nizip İhsan-Der,tarafından düzenlenen etkinlikle coşkulu bir şekilde kutlandı. Kutlu Doğum etkinliği Nizip Belediye Düğün Solununda saat:20.00`de başladı. Kur`an-ı Kerim tilaveti ve Peygamber gülleri çocuk ilahi grubunun okuduğu mevlid-i şeriflerle başlayan programa gelen binlerce kişi coşkulu anlar yaşadı. Programın açılış konuşmasını yapan Nizip İhsan-Der Başkanı Halil Vural, ilk kez kutlu doğum etkinliğinin düzenlemelerinden dolayı duydukları memnuniyeti ve heyecanı dile getirerek yapılan etkinlikle Allah`ın Resulünü anlamaya çalıştıklarını ifade etti. Hz. Muhammed(S.A.V.) İnsanlık İçin Çok Önemli Bir Değerdir Programa konuşmacı olarak Katılan Molla Mehmet Emin Baytar,Hz. Muhammed (S.A.V)`in insanlık için çok önemli bir değer olduğunu belirterek Hz. Muhammed(s.a.v.)`den önce insanlığın içerisinde bulunduğu zulüm ve kararanlıklardan örnekler verdi. Baytar, o günkü Mekke ve Hicaz halkının durumunun da içler acısı olduğunu ifade ederek, "O günkü Mekke toplumu,hicaz halkı öyle bir durum yaşanıyordu ki onların durumu da çevre ülkelerden farklı değildi. Mustazafları deseniz mazlumları deseniz aynı şekilde; insanlar eziliyor, güçlü olan zayıfı eziyor, kadınların durumu, çocukların durumu içler açısı, cinayetler kabile savaşları alabildiğince yayılmış her tarafta kan akıyordu."dedi. (Şefik Mert-Bekir Aslan-İLKHA) ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
|
![]() |
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|