03-26-2008, 10:40 | #1 |
Sağduyu platformu büyüyor
AK Parti hakkında açılan kapatma davası ile birlikte yükselen gerilimi ortadan kaldırmak için sivil toplum örgütlerinin başlattığı girişim büyük bir platforma dönüşüyor.
TÜSİAD'ın önceki gün iktidar ve muhalefet partilerini itidale davet etmesinin ardından Türkiye'nin önde gelen 7 sivil toplum kuruluşu bugün bir araya gelerek 'tansiyonu düşürün' çağrısı yapacak. Toplamda 11 milyon kişiyi temsil eden sivil toplum liderleri, konu ile ilgili taleplerini Köşk'e çıkarak Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e de iletecekler. Siyasi parti liderlerinin kapısını çalarak Türkiye'nin gerçek gündemine dönüp sivil anayasa çalışmalarının tekrar başlatılmasını isteyecekler. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) öncülüğünde bir araya gelen sivil toplum örgütleri aynı çağrıyı örgütleri vasıtası ile 81 ilde tekrarlayacak. Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu (Türkiye Kamu-Sen), Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (Türk-İş), Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK), Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB), Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) ve Hak-İş'in illerdeki temsilcileri basının karşısına çıkacak. TOBB Başkan Yardımcısı Hüseyin Üzülmez, sivil toplumu, 'ülkenin harcı' olarak nitelerken gerginliğin azaltılması için üzerlerine düşeni yerine getireceklerini söyledi. KESK Başkanı Bendevi Palandöken de gerilimden en çok küçük esnaf, zanaatkar ve fakir halkın etkilendiğini kaydediyor. Palandöken, "Kutuplaşma ile AB süreci ve işsizlik gibi makro sorunlar bir yana itiliyor." diyor. Hak-İş Başkanı Salim Uslu ise politik üslubun çok sertleştiğine vurgu yaparak, "Türkiye'nin, dünyanın yaşadığı derin bir ekonomik krizin etkisinden uzak kalma lüksü yok. Böyle bir ortamda sorumsuz davra-nıştan herkesin kaçınması gerekir." ifadesini kullanıyor. TOBB Başkan Yardımcısı Hüseyin Üzülmez, Türkiye'nin gerçek gündemine dönmesi için sivil toplumun devrede olacağını belirtti. Sivil toplumu, 'ülkenin harcı' olarak nitelerken, bu çerçevede gerginliğin azaltılması için üzerlerine düşeni yerine getireceklerini kaydetti. TOBB Başkan Yardımcısı, "Türkiye'nin gerginliğe ihtiyacı yok. Siyaset anayasal çerçevede yapılmalı. Türkiye'nin gündemi Avrupa Birliği olmalı. Makro ekonomik dengeler önemsenmeli." uyarısında bulundu. Ülkedeki gerginlik ortamından en çok küçük esnaf ve zanaatkârın etkilendiğine vurgu yapan TESK Başkanı Bendevi Palandöken, Türkiye'nin zor bir sınav verdiğini ifade etti. Tartışmaların ülkeyi gerçek gündeminden uzaklaştırdığına işaret ederken, toplantının amacını, "Avrupa Birliği, işsizlik, makro ekonomik sorunlar bir yana itiliyor. Türkiye'nin gerçek gündemine dönmesi çağrısı yapacağız." diyerek özetledi. Herkesi bulunduğu makamın sorumluluklarına uygun davranmaya çağıracaklarını aktardı ve "Her seferkinden farklı olarak 81 ilde bir araya gelip insanları rahatlatıcı bir açıklama yapacağız. Türkiye'nin temel değerlerinin vazgeçilmez olduğunu, bundan kimsenin endişeye kapılmamasını isteyeceğiz." diye konuştu. İşçi temsilcileri de yükselen tansiyondan rahatsız. HAK-İŞ Başkanı Salim Uslu da Türkiye'nin gerçek gündemine dönmesi çağrısı yapacaklarını söyledi. Politik üslubun çok sertleştiğine dikkat çeken Uslu, "Ülkenin bunca sorunu varken kamuoyunun bu konu üzerinde yoğunlaşmasını doğru bulmuyoruz. Herkesin demokratik değerleri güçlendirme sorumluluğu var. Bunun yerine demokratik değerleri zayıflatacak yaklaşımdan kaçınılmalı. Çağrımız sorumluluk sahibi herkese. Medyaya, yargıya, siyasi partilere, sivil topuma. Bütün kesimlere sağduyu çağrısı yapacağız." ifadelerini kullandı. Amerika merkezli küresel dalgalanmaya işaret ederken de, Türkiye'nin dünyanın yaşadığı derin bir ekonomik krizin etkisinden uzak kalma lüksüne sahip olmadığını belirtti. Uslu, "Bu kriz bizi de mutlaka etkileyecek. Böyle bir ortamda sorumsuz davranıştan herkesin kaçınması gerekir. Hükümet tansiyonu düşürmeli. Yargı ise tarafsızlığına toplumu inandırmalı." dedi. Hak-İş, sivil anayasa çalışmalarının da bir an önce başlamasını istiyor. Uslu'ya göre Türkiye'nin anayasa sorunu var. Yaşanılan sorunların, yargı-siyaset geriliminin temelinde toplumu hiçe sayan anayasa var. Türkiye gerçek gündemine dönüp sivil anayasa hazırlıklarını yeniden ele almalı. Öte yandan önceki gün siyasî partileri, kurumları ve toplumun tüm kesimlerini sağduyuya davet eden patronlar kulübü TÜSİAD da sivil toplum örgütleriyle görüşme turuna çıkıyor. İlk görüşme İstanbul'da TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile gerçekleştirilecek. Ardından Arzuhan Doğan Yalçındağ başkanlığındaki heyet, Ankara'da sırasıyla TESK, Türk-İş, Hak-İş ve Kamu-Sen başkanlarıyla bir araya gelecek. Ersin Özince: İkide bir rejim tartışması yapmak doğru değil Bankacılık sektöründe lider koltuğunda oturan İş Bankası'nın Genel Müdürü Ersin Özince de, siyasi istikrara vurgu yaptı. Geleneksel 'İş'le Buluşmalar' toplantısında gazetecilerin sorularını cevaplayan Özince, şu tespitlerde bulundu: "Türkiye'nin en önemli konularından biri siyasi istikrar. Çoğu zaman Türkiye'de maalesef rejim tartışmaları olabiliyor. Bunun siyasi ve ekonomik açıdan olmaması lazım. Türkiye tam anlamıyla siyasi, ekonomik açıdan da demokratik ve liberal bir yapıya sahip olmalıdır. Bu hiç tartışılmaz bir durum olmalı. Bunun ikide bir tartışılması finans açısından da hiç hoş değil." Siyasi ve ekonomik istikrar konusunda Türkiye'nin daha çok ciddi eksikliklerinin olduğunun her yaşanan olayda anlaşıldığını ifade eden Özince, küresel krize karşı hazırlıklı olmak gerektiğini vurguladı. Bunun için de öncelikle siyasi istikrarı, 'her ne pahasına olursa olsun' sağlamak gerektiğini belirtirken, "Bu, Türkiye Cumhuriyeti'nin özellikle sorumlu mevkideki insanların, reşit olan insanların genç nesile karşı çok büyük bir borcu." uyarısında bulundu. Murat Yalçıntaş: Aklıselim galip gelecektir İstanbul Ticaret Odası Başkanı Murat Yalçıntaş, TÜSİAD'ın önceki gün yaptığı açıklamasında yer alan, 'Türkiye'de rejim krizi olacağına ilişkin' değerlendirmelere katılmadığını söyledi. Yalçıntaş, süregelen tartışmalarla ilgili olarak 'aklıselim'in galip geleceğine inandığını belirtirken, "Türkiye bu dönemeçten sağ salim geçecektir." dedi. Avrupa Serbest Bölgesi'nde bir konferansa katılan İTO Başkanı, gündeme ilişkin sorulara, "Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı bundan 7-8 ay evvel her iki kişiden birinin tasvibiyle bu makama gelmiş bir insandır. Böyle bir şeyin, böyle çok fazla, çok uzun konuşulması her şeyden evvel Türk milletine haksızlıktır." şeklinde karşılık verdi. zaman
|
|
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
Seçenekler | |
Stil | |
|
|