![]() |
#1 |
![]() Sahâbîlere göre fıkh'ın kay(Uygunsuz kelime. Yönetimle irtibata geçiniz)nağı şu üç esastan ibarettir:
1 — Kitab, 2 — Sünnet, 3 — Re'y (kıyas). Bu devirde Sünnet, kitap halinde yazılmamış idi. Gerçi bazı genç sahâbîler; Abdullah b. Amr b. Âs gibi, Peygamber (S.A.) za(Uygunsuz kelime. Yönetimle irtibata geçiniz)manında bir kısım hadisleri yazmışlardı. Çünkü Peygamber (S.A.V) son zamanlara doğru hadisle âyetin birbirine karışma tehlikesi or(Uygunsuz kelime. Yönetimle irtibata geçiniz)tadan kalktığı için hadislerin yazılmasına izin vermişti. Abdullah b. Amr ve diğerlerinin yazdığı hadisler, özel notlar hâlinde idi ve halka bir kitap şeklinde intikal etmemiştir.Hz. Ömer (R.A.), hadislerin yazılmasına müsamaha göstermiyordu. Ayrıca ya(Uygunsuz kelime. Yönetimle irtibata geçiniz)zılan hadis mecmuaları, kitap derecesine ulaşmamış risalelerden iba(Uygunsuz kelime. Yönetimle irtibata geçiniz)retti. Bu yüzden hadis rivayeti sahâbîlerin hafıza ve zihinlerine da(Uygunsuz kelime. Yönetimle irtibata geçiniz)yanıyordu. Onlar rivayet ettikleri hadislerin doğru olmasına çok dikkat ediyorlardı. Hadis rivayet eden sahâbîlerin hepsi de doğru kimselerdi. Fakat, Ebu Bekr ve Ömer'in bir hadisi kabul etmek için tuttukları yola göre, ancak iki kişinin Peygamber'den o hadisi işit(Uygunsuz kelime. Yönetimle irtibata geçiniz)miş olmaları lâzımdı. Yukarıda da geçtiği gibi Hz. Ali (R.A.), hadisin doğruluğuna kalben kanaat getirmek için, hadisi rivayet edene ye(Uygunsuz kelime. Yönetimle irtibata geçiniz)min ettirirdi.[19] [19] İslam’da Fıkhi Mezhepler Tarihi, Prof. Muhammed Ebu Zehra, Hisar Yayınevi: 2/33.
![]() |
|
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|