![]() |
#1 |
![]() ![]() Son zamanlarda sahaflarda satırları çizili kitap arayanların sayısı çoğaldı. Kitap fiyatları düşerken bu ne iştir?! Toplumumuzun kitaplara mesafeli duruşundan yakındığımız şu dönemde, kimilerinin satır altları çizilmiş, sayfa kenarlarına notlar alınmış diyerek sahafiye kitaplara yönelmesini ve bu yönelişlerini de süslü bir üslupla entelektüelliğin göstergesiymiş gibi sunmalarını oldukça ilginç buluyorum. Bu kimseler, mecbur kalmadıkça ambalajlı kitap almadıklarını söylediklerinde de şaşkınlığım büsbütün artıyor. Evet, sahafiye kitap ilgisi, fotoğraflarımızı tozlu albümlerde değil elektronik ortamlarda taradığımız, mektuplaşmak yerine mailleştiğimiz, kitaplarımızı bile Ipadlarımızdan okumaya başladığımız modern döneme karşı bir reaksiyon olarak algılanabilir. Ama ben, insanlarımızı sahafiye kitaplara yöneltenin bu türden bir bilinç olmadığını düşünüyor ve, kestirmeden söyleyeyim, büyük çoğunluğun sahafiye kitap ilgisini, pek samimi bulamıyorum -nispeten hesaplı oldukları için yönelenler ayrı elbette-. Çünkü, sahafiye kitap ilgisini insanlarımız kendi duygu dünyalarında yaratmadılar, bu ilgiyi yaratan, sol menşeli bazı popüler yazarların ağlak denemeleri ve yakın dönem sinema filmlerinin "entel" kahramanları -bkz. Issız Adam, Ada- oldu. Yani, ödünç bir ilgi bu. Öte yandan, bu ilginin çevremdeki yetkin okurlarca değil minimal toplumsal hareketliliklerin etkisi altında yaşayanlarca gösterildiğini gözlemleyince, bu husustaki kanaatim daha bir perçinleniyor. Yüzyıllara meydan okuyarak günümüze kalmış kitapları arayan gerçek kitapseverlere ve koleksiyonerlere ya da meslek gereği -mesela, sosyolog- insanların fikirlerini materyal anlamda değerlendireceklere bir diyeceğimiz olamaz. Bu takipçilik aynı zamanda kültürel miraslara sahip çıkmak anlamına da gelebilir. Eleştirimiz, daha birkaç sene evvel basılmış kitapları sırf başkalarınca çiziktirilmiş diye sahaflarda arayıp tarayanlara. Eleştiri kitapları neden satılmıyor? Bu kanaatlerimin ardından, sahafiye kitaplara yönelişin altında, insanların başkalarının söz konusu kitap hakkındaki fikirlerini, sayfalar üzerinde ilerleyen zihinsel faaliyetlerini görmek yani eleştirel bir okuma yapmak arzusunun yattığını söyleyenler çıkabilir. İyi de sebep gerçekten buysa, neden alelade kimselerin çiziktirmeleri yerine yetkin edebiyat adamlarının aynı kitap hakkındaki eleştirel çalışmalarına yönelmiyoruz? Hem böylesi daha verimli bir etkinlik olmaz mı? Modaya gıcık olmak hakkımız! Şunu belirtmek isterim: Sahafiye kitap ilgilileriyle nadiren karşılaşıyor olsak, elbette bu ilgiye saygı duyarız. Burada takıldığımız nokta, sözkonusu ilginin modalaşmış olması... Bizim de modalaşan şeylere saygı duymak gibi bir zorunluluğumuz yok. Sahafiye kitap meraklılarının kitaba alınmış notlardan hareketle bir neticeye varamadıklarını ve bu ilgilerinin altında en iyi ihtimalle derinliksiz bir nostalji duygusunun yattığını da hesaba katarsak, bu ilginin kişinin kendisini muhasebe etmeden oluşturduğu bir ilgi olduğunu rahatlıkla anlarız. Bu tepkimle kitapların altının çizilmesine karşı çıkıyor değilim. Zihin ve kalp emeği verilerek kitabı oluşturanları esas alalım, o kitaplara notlar düşenlere de hürmet edelim. Ama kalkıp hareketlerini, davranışlarını filmlerle, dizilerle belirleyen yüzbinlerce Polat Alemdarlara, Kenan İmirzalıoğlu'na özenenleri nasıl komik ve itici buluyorsak bu tiplerin de komikliğini görelim derim. Yoksa yine de kitapla ilgilenmeleri en azından kitapçılar, sahaflar için olumlu bir şey(!) Aykut Nasip Kelebek yazdı
![]() |
|
![]() |
|
Sayfayı E-Mail olarak gönder |
![]() |
#2 |
![]() bu arada beyoğluna sahaflar festivali var haberiniz olsun...
|
|
![]() |
![]() |
#3 |
![]() zahmet edip paylaştığım kültür sanat haberlerine biraz ilgi
belki bir şeyler öğrenebilirsiniz (: |
|
![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
|
|