...::... Salât ü Selâmın Kıymet ve Lezzeti ...::...
Temsile “Gördüm ki” ifadesiyle başlaması, yakaza hâlinde yaşanmış manevî bir tecrübe ile karşı karşıya olduğumuzu gösteriyor. Bütün dünyanın bir anda görülmesini hayalin genişlemesi ve mahiyet-i insaniyenin bütün dünya ile alakalı olması ile açıklamıştır. Hayalinin genişlediğini söylemesi şuurlu bir hâl yaşadığını “mahiyet-i insaniye” ifadesi ise bu hâli ruhen yaşadığını gösteriyor. Girdiği bu âlemde Peygamber Efendimiz’in (sallallahu aleyhi ve sellem) manevî şahsiyetinin bütün âlemi nuruyla kapladığını, o âlemi şenlendirdiğini ve o âlemi anlamlı ve dost kıldığını, hayalen müşahede etmiştir. O hâli görünce yeni bir yere/menzile giren kişinin oradakilere selâm vermesi gibi, Resûl-i Ekrem’e selâm verme isteğinin bütün benliğini kapladığını hisseder. Ancak nuruyla bütün âlemi kaplamış Zat’a öyle bir selâm vermelidir ki O’na layık olsun. Bütün insanlar ve cinlerin namına, -sanki onların bir temsilcisi gibi-, “Binler selâm sana yâ Resûlallah” der. Bu hususu “Benim dünyamın eczaları ve zîşuur mahlukları olan umum cin ve insi konuşturup her birerlerinin namına bir selâmı, mezkur manalarla takdim ettim” sözleriyle ifade eder.
|