Şehit Abdülkerim'in kurduğu büyük dostluk: Bursankara - AK Parti |AKParti Forum |AK Gençlik |Recep Tayyip Erdoğan |AKPARTİ Gençlik Forumu|

**EZEL** · 05-08-2010, 09:26

Şehit Abdülkerim'in kurduğu büyük dostluk: Bursankara

Bursaspor ve A.Gücü tribünleri her maçta birbirleri lehine tezahüratlarda bulunuyor. İki takımın tribün liderleri, sergilenen bu dostluğun bütün kulüplerde yaşanmasını istiyor. Bursaspor ile A.Gücü taraftarları arasındaki dostluk, yıllar öncesine dayanıyor. Ankara'da üniversite okuyan Bursa taraftarı Abdülkerim Bayraktar, Yeşil-Beyazlı formasıyla A.Gücü maçlarını izleyip dostluk kuruyor. Bayraktar, 1993'te askerlik yaptığı Mardin'de şehit düşüyor. O gün bugündür, Bursalılar maçların 6., Ankaralar 16. dakikasında tezahürat yapıyor.

Günümüzde sporun, 'dostluk, kardeşlik ve barış' için yapıldığı unutuluyor. Deplasmana giden takım seyircilerine olmadık hakaretler yapılıyor. Taşlar havada uçuşuyor, futbolseverler dayaklarla ayrılıyorlar. Taraftarların birbirlerini düşman ilan ettiği ortamda nasıl kardeş olunabileceğinin hikayesi Bursaspor ile Ankaragücü arasındaki yakınlaşmada gizli.
Her şey 1990'lı yıllarda Bursaspor taraftar grubu Teksas'ın liderlerinden Abdülkerim Bayraktar'ın üniversite eğitimi için Ankara'ya gitmesiyle başlar. Genç Abdülkerim, içindeki futbol sevgisini durduramaz ve her hafta sonu kendini Ankaragücü maçlarında bulur. O artık aynı zamanda Ankaragücü'nün renklerine de gönül verendir. Sarı-Lacivertliler de Abdülkerim Bayraktar'ı çok benimserler. Dolu dolu geçen 4 yıl sonunda Bayraktar mezun olur ve vatani görevini yapmak için Mardin'e gider. Bir operasyon sırasında şehit düşer. Bu elim olayın ardından Bursaspor tribünleri, Abdülkerim ağabeylerini yaşatmak için sezonun ilk maçında bir tören düzenler. O anda müthiş bir ambians oluşur. Sarı-Lacivert formalı bir grup Ankaragücü taraftarı Atatürk Stadı'nın ortasına gelir ve, "Abdülkerim ölmedi, kalbimizde yaşıyor" diye pankart açar. Tribünler ise bir yanda hüzün yaşarken bir taraftan dostluğa gidecek ilk yolun tuğlasını koyar. Bununla da yetinmeyen Ankaragücü taraftarları, Abdülkerim Bayraktar'ın Bursa'daki şehit cenazesine katılarak ebedi dostluğu inşa eder. Bursasporluların 6. dakikada 'A.Gücü'; Başkentlilerin 16. dakikada 'Bursaspor' diye stadı inletmeleri, Abdülkerim Bayraktar'ın ortak sevgisiyle başlar.
Fehmi Bayraktar (Abdülkerim Bayraktar'ın kardeşi): Bursaspor ile Ankaragücü'nün dostluğu 1982'ye kadar gider. Abdülkerim'in 1993'te şehit olması ile bu kardeşlik ebedi hale dönüştü. Bursa'nın şampiyonluk ipini göğüsleyeceğine inanıyorum. Üç takımın hegemonyasının kırılmasını arzuluyoruz.
Bülent Sabırlı (Şehidin Emaneti kitabının yazarı): Hem Abdülkerim'in anısını yaşatmak hem de bu hikâyeyi bilmeyenlere anlatmak adına böyle bir kitap hazırladık. Üç büyükler husumet içinde olduklarından Anadolu'dan böyle kardeşlik manzaraları çıktığında, buna tamamen 'gönül şikesi' gözüyle bakarlar.
Selim Kurtulan (Teksas tribün lideri): Ankaragücülü kardeşlerimizle mükemmel bir dostluğumuz var. Çıkarsız dayanışmayı İstanbul takımları anlayamaz ve kesinlikle hayal bile edemez. Ankaargücü bizim, biz de onların galibiyetiyle seviniyoruz. Ankara'ya gittiğimde sanki evimde gibiyim.
Volkan Karaman (Ankaragücü Anti X tribün lideri): Abdülkerim'le gelişen ve büyüyen bir dostlukla bugünlere kadar geldik. Bu dostluğu kimsenin yıkamayacağını düşünüyoruz. Çünkü 7'den 70'e herkes Bursasporluları kardeş olarak görüyor. Sahada ise durum farklı. Kıran kırana rekabet içindeyiz. Ali İmdat (Gecekondu tribün lideri): Abdülkerim, Bursaspor taraftarı olduğu kadar aynı zamanda sıkı bir Ankaragücü taraftarıydı. Biz 16. dakikada, Bursalı kardeşlerimiz 6. dakikada tezahürat yapıyor. Bu, aramızdaki dostluğun sembolik ifadesi. Fenerbah-çe'yi yenip Bursaspor'un önünü açacağız. ZAMAN

05-08-2010, 09:26	#1
Kullanıcı Adı EZEL	Şehit Abdülkerim'in kurduğu büyük dostluk: Bursankara Şehit Abdülkerim'in kurduğu büyük dostluk: Bursankara Bursaspor ve A.Gücü tribünleri her maçta birbirleri lehine tezahüratlarda bulunuyor. İki takımın tribün liderleri, sergilenen bu dostluğun bütün kulüplerde yaşanmasını istiyor. Bursaspor ile A.Gücü taraftarları arasındaki dostluk, yıllar öncesine dayanıyor. Ankara'da üniversite okuyan Bursa taraftarı Abdülkerim Bayraktar, Yeşil-Beyazlı formasıyla A.Gücü maçlarını izleyip dostluk kuruyor. Bayraktar, 1993'te askerlik yaptığı Mardin'de şehit düşüyor. O gün bugündür, Bursalılar maçların 6., Ankaralar 16. dakikasında tezahürat yapıyor. Günümüzde sporun, 'dostluk, kardeşlik ve barış' için yapıldığı unutuluyor. Deplasmana giden takım seyircilerine olmadık hakaretler yapılıyor. Taşlar havada uçuşuyor, futbolseverler dayaklarla ayrılıyorlar. Taraftarların birbirlerini düşman ilan ettiği ortamda nasıl kardeş olunabileceğinin hikayesi Bursaspor ile Ankaragücü arasındaki yakınlaşmada gizli. Her şey 1990'lı yıllarda Bursaspor taraftar grubu Teksas'ın liderlerinden Abdülkerim Bayraktar'ın üniversite eğitimi için Ankara'ya gitmesiyle başlar. Genç Abdülkerim, içindeki futbol sevgisini durduramaz ve her hafta sonu kendini Ankaragücü maçlarında bulur. O artık aynı zamanda Ankaragücü'nün renklerine de gönül verendir. Sarı-Lacivertliler de Abdülkerim Bayraktar'ı çok benimserler. Dolu dolu geçen 4 yıl sonunda Bayraktar mezun olur ve vatani görevini yapmak için Mardin'e gider. Bir operasyon sırasında şehit düşer. Bu elim olayın ardından Bursaspor tribünleri, Abdülkerim ağabeylerini yaşatmak için sezonun ilk maçında bir tören düzenler. O anda müthiş bir ambians oluşur. Sarı-Lacivert formalı bir grup Ankaragücü taraftarı Atatürk Stadı'nın ortasına gelir ve, "Abdülkerim ölmedi, kalbimizde yaşıyor" diye pankart açar. Tribünler ise bir yanda hüzün yaşarken bir taraftan dostluğa gidecek ilk yolun tuğlasını koyar. Bununla da yetinmeyen Ankaragücü taraftarları, Abdülkerim Bayraktar'ın Bursa'daki şehit cenazesine katılarak ebedi dostluğu inşa eder. Bursasporluların 6. dakikada 'A.Gücü'; Başkentlilerin 16. dakikada 'Bursaspor' diye stadı inletmeleri, Abdülkerim Bayraktar'ın ortak sevgisiyle başlar. Fehmi Bayraktar (Abdülkerim Bayraktar'ın kardeşi): Bursaspor ile Ankaragücü'nün dostluğu 1982'ye kadar gider. Abdülkerim'in 1993'te şehit olması ile bu kardeşlik ebedi hale dönüştü. Bursa'nın şampiyonluk ipini göğüsleyeceğine inanıyorum. Üç takımın hegemonyasının kırılmasını arzuluyoruz. Bülent Sabırlı (Şehidin Emaneti kitabının yazarı): Hem Abdülkerim'in anısını yaşatmak hem de bu hikâyeyi bilmeyenlere anlatmak adına böyle bir kitap hazırladık. Üç büyükler husumet içinde olduklarından Anadolu'dan böyle kardeşlik manzaraları çıktığında, buna tamamen 'gönül şikesi' gözüyle bakarlar. Selim Kurtulan (Teksas tribün lideri): Ankaragücülü kardeşlerimizle mükemmel bir dostluğumuz var. Çıkarsız dayanışmayı İstanbul takımları anlayamaz ve kesinlikle hayal bile edemez. Ankaargücü bizim, biz de onların galibiyetiyle seviniyoruz. Ankara'ya gittiğimde sanki evimde gibiyim. Volkan Karaman (Ankaragücü Anti X tribün lideri): Abdülkerim'le gelişen ve büyüyen bir dostlukla bugünlere kadar geldik. Bu dostluğu kimsenin yıkamayacağını düşünüyoruz. Çünkü 7'den 70'e herkes Bursasporluları kardeş olarak görüyor. Sahada ise durum farklı. Kıran kırana rekabet içindeyiz. Ali İmdat (Gecekondu tribün lideri): Abdülkerim, Bursaspor taraftarı olduğu kadar aynı zamanda sıkı bir Ankaragücü taraftarıydı. Biz 16. dakikada, Bursalı kardeşlerimiz 6. dakikada tezahürat yapıyor. Bu, aramızdaki dostluğun sembolik ifadesi. Fenerbah-çe'yi yenip Bursaspor'un önünü açacağız. ZAMAN

Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)