Selam, Müslümanlar arasında sevgi ve dostluğa vesile olan güzel bir davranıştır.Selam vermek Peygamber efendimiz(S.A.V.)’in sünneti verilen selamı almak ise farzdır.Selam aynı zamanda Allah’ın isimlerindendir.Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’in on iki yerinde müminlere selam vermiştir.
Selam, her türlü afet, bela ve kötülüklerden uzak olmak anlamına gelir.Böylece selam veren kişi, din kardeşinin afet ve kötülüklerden uzak olmasını istemiş ve onun iyiliği için dua etmiş olur.Selamlaşma hakkında bakın Rabbimiz Nisa suresi 86.ayeti kerimesinde ne buyuruyor.”Bir selam ile selamlandığınız zaman, sizde ondan daha güzeli ile selamlayın.Yahut aynıyla karşılık verin.Şüphesiz Allah her şeyin hesabını arayandır.”(1)

Peygamber efendimize (S.A.V.) birisi:

__Ya Rasulallah(S.A.V.)İslam’ın hangi ibadeti hayırlıdır?diye sordu.Peygamber Efendimizde şöyle cevap verdi:

__Yemek yedirmen, tanıdığına ve tanımadığına selam vermendir.(2)buyurdular.Bir başka hadis-i şeriflerinde:”Size yaptığınız zaman birbirinizi seveceğiniz bir şey söyleyeyim mi?Aranızda selamlaşmayı yayınız.”

Selamın şekli “Esselamü Aleyküm” sözüdür.Önce selam veren bu cümleyi söyler.”Selamün Aleyküm”şeklinde söylemekte caizdir.Selamı alma şekli de “Ve Aleyküm Selam” veya “Ve” harfleri olmadan da “Aleyküm Selam”olarakta söylenebilir.Selam verirken kişiye hiçbir şekilde eziyet vermemek ve onu rahatsız etmemek niyetiyle selam verilir.Böylece selam veren ve alanın karşılıklı güven duymalarına vesile olur.

Birde selamlaşma sırasında uymamız gereken bir takım adap vardır. Bunları şöyle sıralayabiliriz:Genç yaşlıya, araçtaki yaya olana, arkadan gelen önde gidene, az olan tokluluk çok olana selam verir.İster büyük ister küçük olsun, İster az ister çok olsun bir yerden gelenler oturanlara selam verir.Bir topluluğa selam verince topluluğun içinden bir kişinin selamı alması halinde diğerlerinden selamı alma görevi düşmüş olur.Hiç birisi selamı almazsa toplulukta bulunanların hepsi sorumlu olur.Selamı veren bir topluluksa onlardan birisinin selam vermesi halinde de sünnet yerine gelmiş olur.Bir kimse birisine “Falancaya benim selamımı söyle” dese bunu tebliğ etmeyi kabul eden kişinin görevini yerine getirmesi gerekir.Çünkü üzerine aldığı bu görev bir emanettir.Kendi evine girende ailesine selam verir.Hz. Enes(R.a.)diyor ki:Peygamberimiz bana “Oğlum, ailenin yanına girdiğinde selam ver ki, sana ve ev halkına bereket olsun”(4)

Bazı durumlarda ise selam vermek hoş sayılmaz ve mekruh olur;Namaz kılana, uyuyan ve tuvaletini yapana selam verilmez. Kur’an okuyana ve okunan Kur’an’ı dinleyenlerede selam verlmesi mekruhtur.O halde aramızda selamlaşmayı yayalım ki sevgimiz, saygımız her geçen gün artsın ve bu sayede Peygamber efendimizin şafaatine ve şefkatine nail olabilelim.


1-Nisa 86

2-Buhari, İman20;Müslim,İman,14;Ebu Davut edep 142