|
Kaynak haber7.com
Şehit Şeyh Ahmet Yasin'in duası
intifadanın büyük önderi Şeyh Yasin, İsrailli Siyonistlerce saldırı sonucu şehit edildi. Yasin'in Filistin ayakta durdukça unutulmayacak duası:
Şeyh Yasin, vücudu felçli olmasına rağmen Allah yolunda mücadeleden geri kalmadı., hayatı boyunca Kudüs'ü işgal eden Siyonistlere karşı 'dik durup' kelle koltukta yaşam sürdürdü İslam ümmetinin her ferdinin örnek alması gereken bir mücadeleciydi Şeyh Yasin, 1937 de Filistin'in Askalan şehri el-Cevra köyünde dünyaya geldi. Üç yaşında iken babası vefat etti Yasin, yaşamını annesi ve kardeşleriyle sürdürdü. 1948 de Siyonist katillerin Filistini işgal etmeleri üzerine ailesiyle Gazzeye göç etti. Bu, küçük Yasin'in ilk hicretiydi. İlköğrenimini 1952 de Gazze şehrindeki İmam Şafii Okulu'nda tamamladı.
er-Rihal Ortaokulu'nda ve Filistin Lisesi'nde okudu. Ahmet Yasin, 1952 de arkadaşlarıyla gittiği yüzme havuzunda geçirdiği kaza sonucu felç oldu.*KELLE KOLTUKTA BİR YAŞAM*sürdü Felçli vücuduna rağmen gençliğinde kendini en iyi şekilde yetiştiren Yasin, yaşamını Siyonist İsrail'le mücadeleye adadı. Filistinli gençlere islamı öğretiyor, Siyonist İsrail'in işgal ettiği topraklardan kovulması için mücadele yönünde telkinlerde bulunuyordu. Siyonistler Ahmet Yasin'i engellemek için 1984 te Şeyh Yasin ve arkadaşlarından pek çok Filistinliyi tutukladı Şeyh 13 yıl hapse mahkûm edildi. Şeyh Yasin'in mücadele azmini kıramadılar İsrail zindanlarından Filistinlilere mücadeleyi hızlandırmalarını istedi.
Tekerlekli sandalyesinde İsrail zindanlarından Siyonistlere meydan okuyan Yasin' Filistinli gençleri ateşledi. . İntifadanın büyüdüğünü fark eden Siyonistler, Filistinlilerle işgalciler arasında gerçekleştirilen esir değişiminde Ahmet Yasin'i serbest bırakmak zorunda kaldı. İsrail zindanlarından kurtulan Yasin Filistinli kitlelerin Siyonist işgalcilere karşı sürdürdükleri cihadın başına geçti. İsrailliler Şeyh Yasin'i ölümle tehdit ettiler. Şeyh Yasin tehditleri ciddiye almayarak Siyonistlerle mücadele etdi Siyonistler, 18 Mayıs 1989 da Yasin'i yeniden tutukladılar. 16 Ekim 1991 de Şeyh hakkında israili yıkıp yerine İslami esaslara dayanan bir devlet kurmak suçundan ömür boyu hapis cezası verildi.
Şeyh Ahmet Yasin filistinin intifada lideridir, müebbet cezası verilince siyonist israile şu cevabı vermiştir Yaşasın bağımsız Filistin' işgalci israili kabul etmiyorum ey israil Hayber çok uzak değildir. Hayber'de Peygamber ve ashabının dedelerinize neler yaptığını iyi biliyorsunuz. size yapacaklarımızı göreceksiniz. İslâm'ın gençleri Kudüs'ü özgürleştirecekler.çocuklarımızı, kadınlarımızı, özgür Kudüse fedaya hazırız' Bekle Kudüs, İslam ümmeti Aksa'nın önünde bayram yapacak' dedi
Ahmet Yasin çektiği bütün çilelere rağmen davasından zerre kadar taviz vermedi zindana sabretti. Bütün vücudu felçli halde sekiz buçuk yıl zindanda kaldıktan sonra rahatsızlığının artması üzerine 30 Eylül 1997 Salı akşamı serbest bırakılarak tedaviye Ürdün'ün başkenti Amman'a getirildi. Tedavi olduktan sonra çok sevdiği Filistin topraklarına dönmek için yola çıktı. Yıllardır özlemini çektiği Filistin'de yüz binlerin gözyaşları ve sevgi gösterileriyle karşılandı. Karşılanmada yaptığı konuşmada 'Bekle bizi Kudüs, bir gün geri döneceğiz. Bütün İslam ümmeti Mescidi Aksa'nın önünde bayram yapacak' dedi.*Gazze'ye dönüşünün ardından Filistin direnişindeki manevi lider mevkiine yeniden oturarak mücadelesini devam ettirdi
Siyonistler sonunda Şeyh Yasin'in çalışmalarını engellemek için haince bir plan yaptılar. İntifadanın öncüsü Şeyh'i öldüreceklerdi. kararlarını hayata geçirmek için harekete geçen Yahudiler, 22 Mart 2004 de camide kıldığı sabah namazından çıkarken Ahmet Yasin'e kalleşçe saldırdılar. Şeyh Yasin kalleş saldırıda 2 arkadaşıyla Peygamber'e komşu olmak için kutlu diyara yolculuğa çıktı. Siyonistler Ahmet Yasin'i şehit ederek intifada hareketi bitireceklerini sandılar. Ahmet Yasin'in şehadeti Abbas Musavi'nin, Yahya Ayeş'in şehadetinde olduğu gibi intifada hareketini güçlendirdi.Siyonist İsrail'e taş atan, kendilerini Kudüse feda eden gençler, Ahmet Yasin'in yolunun Yahudiler işgal ettikleri topraklardan kovulana kadar sürdürüleceğinin en güzel göstergeleri.*
ŞEHİD AHMED YASİN'İN DUASI*
'Allah'ım! Ümmetin suskunluğunu Sana şikâyet ediyorum!'*Bırakın savaşçı onuruyla ölelim!*
'Allah'ım! Ümmetin suskunluğunu sana şikâyet ediyorum!*Ben ki kocamış bir yaşlıyım. Kurumuş iki elim, ne kalem tutuyor ne de silah Sesimle yeri inletecek bir hatip değilim Ben saçları ağarmış, ömrümün son demlerinde, türlü hastalıkların yıktığı ve üzerinde belâların estiği biriyim Siz ey Müslümanlar! Suskun ve aciz, helâk olmuş ölüler!*
kalpleriniz sızlamıyor mu, başımıza gelen felâket karşısında? Bir halk yok mu? Hiç mi kimse yok, Allah için ve ümmetin namusu için kızacak?*
Şerefli direnişçilerken, bizleri katil teröristler ilan edenlere karşı duracak! Bu ümmet utanmaz mı, şerefi çiğnenirken?*
Siyonist katilleri ve uluslararası işbirlikçilerini görmezden gelirken!*Omuzlarımıza el verecek gözyaşlarımızı silecek bir bakış! ümmetin kurumları, sivil güçleri, partileri, Allah için kızmaz mı? Tümü sokaklara dökülüp, bizim için dua etmeye; 'Ey Rabbimiz! Gücümüzü topla, zaafımızı gider ve mü'min kullarına yardım et!' diye çağıramaz mı? gücünüz yetmiyor mu
Yakında ölümlerimizi duyacaksınız, o zaman alınlarımızda şu yazılacak:'Bizler direndik! İleri atıldık ve kaçmadık!' çocuklarımız, kadınlarımız, yaşlılarımız ve gençlerimiz ölecek! Onları, bu suspus ve bön ümmete yakıt yapacağız!*
Bizden, teslim olmamızı ve beyaz bayrak dikmemizi beklemeyin biz, bunu yapsak da öleceğimizi biliyoruz. Bırakın savaşçı onuruyla ölelim!
Dilerseniz bizimle olun, öcümüzü her biriniz boynuna taksın!*Dilerseniz acıyarak ölümümüzü izleyin! Temennimiz, Allah'ın, kısas almasıdır! Umarız bizim aleyhimize olmazsınız! Allah aşkına, aleyhimize olmayın!*Ey ümmetin liderleri, ey ümmetin halkları!*'Allah'ım! Sana şikâyette bulunuyorum... Gücümün azlığını, imkânımın yetersizliğini ve insanlara karşı zaafımı Sana şikâyet ediyorum.*Sen bizim Rabbimizsin... Bizi kime bırakıyorsun? Bize cehennem olacak uzaklara mı? Veya düşmana mı? Allah'ım! Akıtılan kanlar, dokunulan ırzlar, çiğnenen hürmetler, yetim bırakılan çocuklar, oğlunu yitirmiş anneler, dul kalmış kadınlar, yıkılmış evler ve ifsad edilmiş ekinler aşkına Sana şikâyette bulunuyorum.*
Sana şikâyette bulunuyorum! Gücümüz dağıldı... Birliğimiz bozuldu... Yollarımız ayrıldı...*
Halkımızın zaafını ve ümmetimizin bize yardım edip, düşmanı yenmedeki aczini Sana şikâyet ediyoruz...'
Kaynak yeniakit.com.tr
'İsrail, 2027'ye kadar yıkılacak'
Filistine zulmeden, insan haklarını hiçe sayan işgalci İsrail kapana kısıldı. Hamas'ın efsane isimi Şeyh Yasin ise 1999 da verdiği röportajda İsrail'in 2027'de yıkılacağını söylemişti.Yasin verdiği röportajda İsrail'in 2027 ye kadar yıkılacağını iddia etmişti. iddiasını Kur'an-ı Kerim'e dayandırdı ve şunları söyledi İsrail zulüm ve gasp üzerine kurulmuştur. Zulüm ve gasp üzerine kurulanların kaderi yıkılmaktır. İsrail gelecek asrın ilk çeyreğinde son bulacak inşallah. Tam olarak 2027 senesinde İsrail diye bir varlık olmayacak
Kur'an'a inanıyorum. Kur'an, milletlerin 40 yılda bir değiştiğini söylüyor. Birinci 40 yılda 'Felaket Dönemi'İsrail'in kuruluşunu yaşadık. İkinci 40 yıl; intifada, mücadele, meydan okuma, savaş misilleme dönemi oldu.
Üçüncü 40 yılda, beklenen son gelecek İnşallah."
"Kur'an günümüze işaret ediyor" Siz onların çıkacaklarını sanmamıştınız (Haşr suresi 2.ayet). Yani Müslümanlar Yahudilerin galip geleceğini düşünüyordu. Onlar kalelerinin, kendilerini Allah'tan koruyacağını sanmışlardı. Devletler, güçleri ile saldırıyor ve Müslümanlar onların başaracağını sanıyordu Ümmetimiz Filistin'i özgürlüğüne kavuşturabilir Bizler durumumuzdan, imkanımızdan, güç ve geleceğimizden şikayetçiyiz. Onlarsa 'Dünyanın en büyük cephaneliği bizde, bizimle kim başedebilir' diyor. Onlar güçlerinden kibirli! Biz zayıflığımızdan tedirginiz. Allah'ın iradesi galip gelecektir. Saati geldiğinde bu rejim göz açıp kapanıncaya kadar yıkılacak. yeryüzünde bozgunculuk sürmez. Kur'an onların yeryüzünde bozgunculuk yaptığını söylüyor. Onlar yeryüzündeki değerleri parçalıyor. 'Allah, işinde galiptir, fakat insanların çoğu bunu bilmezler(Yusuf suresi 21.Ayet)'.
Şeyh Ahmed Yasin kimdir?
Şeyh Ahmed Yasin, Filistin'in Britanya Mandasında yönetildiği dönemde Aşkelon El-Cura'da doğdu. Doğum tarihi 1 Ocak 1929' kendisi 1938'de doğduğunu iddia etmiştir3 yaşında iken, babası Abdullah Yasin'i kaybetti. İsrail'in kurulmasıyla 1948 Arap-İsrail Savaşı'nın ardından binlerce Filistinli gibi mülteci konumuna düştü Gazze Şeridi'ndeki Curat Şams bölgesine sığındı.
12 yaşında sporda yaralandı ayakları felç oldu. Lise eğitiminin ardında Kahire'deki El-Ezher Üniversitesi'ne gitti ve Müslüman Kardeşler'e katıldı.Gazze'ye döndü ve öğretmenlik yaptı camilerde vaazlar verdi. Gazze İslâm Enstitüsü'nün başına getirildi. evlendi ve 11 çocuğu oldu.
Müslüman Kardeşler'in Filistin koluyla ilişkideydi 1987'de İntifada hareketinde Rantisi ile Müslüman Kardeşler'in Filistin Kanadı'nı kurdu ve ruhani lideri oldu. Kurduğu Hamastan İsrail nefret etdi.18 Mayıs 1989'da İsrail Güvenlik Güçlerince tutuklandı. işkenceye uğradı, dört gün tahta bir sandalyeye bağlı olarak oturtuldu uyuması engellendi. Ramallah Cezaevine gönderildi.Sekiz yıl hapis kaldı Eylül 1997'de Ürdün'de yakalanan iki Mossad ajanıyla takas edilerek serbest bırakıldı. Amman'da El Hüseyin Tıp Merkezi'nde Kral Hüseyin tarafından tedavi ettirildi Gazze'ye döndü. 6 Eylül 2003 de İsrail Hava Kuvvetleri'ne mensup bir F-16 Gazze'de füze saldırısında bulundu. Yasin kurtulmayı başardı.
İsrailli yetkililer hedefin Yasin olduğunu doğruladı
Ahmed Yasin 22 Mart 2004 de bir İsrail saldırısıyla şehit edildi. Sabah namazdan dönerken İsrail helikopteri Yasin ve iki korumasının üzerine füze fırlattı. Yasin ve korumaları, dokuz kişiyle birlikte olay yerinde şehit edildi.Yasin'in iki oğlu ondan fazla kişi saldırıda yaralandı. Yasin'in yerine Abdülaziz Rantisi Gazze Şeridi'nde HAMAS'ın yeni lideri oldu ancak Rantisi 17 Nisan 2004 de İsrail tarafından şehit edildi.
|