Reha Muhtar/Vatan
Tayyip Erdoğan'a türban sorularım...
Tayyip Bey, Türban sorununa siyasi simge de olsa, özgürlük sorunu açısından bakmışsınız, İspanya'nın demokratik ve özgür atmosferinde, bir süre yabancı gazeteci önünde...
Hiç itirazım yok, özgürlük sorununa, doğru söylüyorsunuz, ister simge ister inanç nasıl isterse öyle giyinmeli insan ve dediğiniz gibi özgürlükler sınırsız yaşanmalı...
***
1) Bu özgürlük yanlısı tutumunuz, niçin düşünce kalıplarınıza, inançlarınıza ve hayattaki duruşlarınıza karşı olan konularda kısıtlama yanlısı tutuma dönüşüyor acaba?..
Televizyonlarda görüş ve düşüncelerinize ve hayat biçiminize uymayan programlar sürekli yayından kaldırılıyor, revize ediliyor, bazı sanatçılara televizyonlarda ambargo konuyor...
***
2) Sabah programlarından Huysuz Virjin'lere ve hatta haber programlarının içeriklerine kadar her konuda telkinler, istekler, kısıtlayıcı hareketler ve dolaylı baskılar sözkonusu...
Televizyon yayınlarında hükümete daha fazla müdahale hakkı veren yasal önlemler de geliyor, gelecek...
Bu konuları özgürlükler konusu olarak görmeyip, üniversitelerdeki türbanı özgürlük meselesi yapmak, sizce özgürlüklerden yana liberal bir davranış mı, yoksa toplumu kendi bildiği şekilde dönüştürmeyi amaç edinen bir siyasi duruş mu?..
***
3) Kayseri'de, Konya'da, Urfa'da lokantalara içki ruhsatı verilmekte zorluk çıkartılması, Medeniyetler Zirvesi için bulunduğunuz İspanya'da nasıl karşılanır diye düşünür müsünüz?..
Medeniyetler Zirvesi'nde türban üzerinden özgürlük sorununu tanımlarken, yabancı gazeteciler bu konuyu bilseler, “sizi özgürlükler aşığı bir lider olarak” tanımlarlar mıydı?..
***
4) O İspanyol, Fransız, İngiliz gazeteciler, Boğaz'ın Anadolu yakasında ruhsat politikası yüzünden balık restoranlarının teker teker sandal balıkçısına dönüştüğünü biliyorlar mı?..
Bu konudaki özgürlüklerin adım adım kısıtlandığını, bırakalım özgürlüklerin sınırsızlaştırılmasını, varolanların bile dumura uğratıldığının farkındalar mı?..
***
5) 301'in de kaldırılması ve özgürlüklerin genişletilmesini istiyor Avrupa...
Neden siyasi konulardaki özgürlüklerde sınırsızlaşma politikanız yok da, özellikle türban ve benzeri konularda var...
***
6) Türbanlı eğitim hakkını bir özgürlük sorunu olarak görüp Anayasa'da vereceğinize göre, yarın aynı özgürlük sorununu “türbanlı okuyan öğrencinin türbanla görev yapması hakkı” biçimine getirmeyecek misiniz?..
Yani türbanlı okuyan bir öğretmen adayı genç kızımızdan, okuyup mezun olduktan sonra türbanını çıkartıp mı öğretmenlik yapmasını isteyeceksiniz?..
Yoksa “yazık günah, bu da bir özgürlük sorunu” deyip, türbanlı öğretmenliği mi savunacaksınız?..
***
7) Türbanlı mezunlar ne olacaklar?..
Sayın Cumhurbaşkanı'nın eşi hanımefendi, bu kadar ay bu ülkede tartışılmasına rağmen türbanıyla Çankaya'da çıktığına göre, herhalde türbanlı mezunları mezun olduktan sonra “türbansız” yapmayacaksınız...
Bu durumda onlar mesleklerini “Türbanla nasıl icra edecekler?..”
Onların türbanlı olarak mesleklerini icra etmeleri de size göre bir özgürlük sorunu değil mi?..
***
8) “Evet” dediğinizi duyar gibiyim, şartlar şu anda elverişli değil diye, bunu da birkaç yıl sonrasına aktarmayı düşünür müsünüz?..
***
9) Olaya inançlar açısından mı özgürlükler açısından mı bakıyorsunuz?..
Özgürlükler açısından bakıyorsanız, türban için örnek verdiğiniz Amerika ve İngiltere'nin vatandaşlarına sağladığı tüm özgürlükleri kendi vatandaşlarınız için istiyor musunuz?..
Onların büyük çoğunluğuna, size bağlı kadrolar karşı çıkıyorlar, “bize ve inançlarımıza uymaz” diyorlar...
O kadrolar o dünyaların tüm özgürlüklerine karşı çıkarlarken, “ama türbanda özgürler” demek abes değil mi?..
Özgürlük meselesini kendi amaçlarına uyarlamak anlamına gelmiyor mu?..
***
10) Fransa'yı ya da Berlin eyaletinin türban konusundaki uygulamaları sizce antidemokratik uygulamalar mı?..
Yoksa oralar özgürlük sorununu aşamamış mı?..
***
11) Gerçekten her renkten, her görüşten, her sesten, her kimlikten, her yaşam tarzından oluşan rengarenk modern bir Türkiye midir arzuladığınız, yoksa adım adım inançlarınız, hayattaki duruşunuz, kendinizin ve ailenizin yaşamı gibi bir yaşam biçimi midir Türkiye için arzuladığınız?..
Eğer rengarenk bir Türkiye'yse, o renklerin biri hariç niye hepsi kısıtlanmaya çalışılıyor bu ülkede?..
Niye tek bir renge sınırsız özgürlük çabası, diğer renklerin ise adım adım dar alanda kısa paslaşmalar yapması öngörülüyor bu memlekette?..
***
Maruzatım bu kadar...
Sorularım bunlar Sayın Başbakan...
Ben rengarenk bir Türkiye istiyorum...
Oysa tek bir renge doğru hızla gidiyor Türkiye Sayın Başbakan...
Sanki bütün renkler var gözüküyordu...
Oysa yeşil hepsinin üstünü örtmekteydi...