Tekil Mesaj gösterimi
Alt 03-05-2008, 02:05   #2
Kullanıcı Adı
Duygu'Seli~
Standart Ey gönlüm, hazırlan!
Gece de aya ve yıldızlara eşlik etmiş raksa ka-tılmış. Kendimi bilerek ya da bilmeden, bir şekil-de vuslata doğru adımlarımı atarken, içimden geçen adını koyamadığım beni sarhoş eden duy-gularımı, heyecanımı saklama derdindeyim.

El-lerim titriyor, dizlerimin dermanı yok. Gözlerim kamaşıyor, damarlarımda dolaşan kanım, duy-gularıma olan yenilgisini kabullenip nereye gide-ceğini bilmeden beynime hücum ediyor. Aklım almıyor olup bitenleri, anlatamıyorum.

Nerdeyim? Nasıl geldim? Ne haldeyim? Saat kaç? Bilmiyorum. Bildiğim tek şey beklemem ge-rektiği. Biraz daha beklemek damarlarımdaki ka-nın beynime olan hücumunu biraz daha sertleş-tirirken aklımı kaçırmamak için dualar ediyo-rum.

Akrep tüm zehrini yelkovana kusmuş, yel-kovanda mecal kalmamış ilerleyecek. Zaman mı? O da ne diyesim geliyor. Yüreğim küçük do-kunuşlarla dürtüyor yelkovanı, 'ne olursun, kalk!' diye.

Ve ümitlerimin dermanı kesiliyor. Kâinatın Sahibi'nin önünde diz çöküp yaşlı gözlerle bek-lerken umulmadık bir zamanda beklenen Sevgi-li görünüyor, hayalini bile tasavvur edemediğim ufukta. Ve O (s.a.v.) geliyor, Sevgililer Sevgilisi, yaratılanların en değerlisi, en şereflisi, en hüzün-lüsü geliyor.

Ümitlerim bitmedi Efendim (s.a.v.). Bir pazar günü seni beklerken yaşayacağımı düşündü-ğüm duygularımı paylaştım kendimle. Seni umutla bekliyorum Efendim (s.a.v.) ve inanıyo-rum bir gece vakti, benim de konuğum olmayı kabul edeceksin.

Seyit Ayvaz
  Alıntı ile Cevapla